Varlıklar Hakkında sorularınızı sorabilirsiniz.

URUMHAMATAHAYİL' Alıntı:

çocukluk dönemleri çok ilginç hem Yüksek bir hayal gücü var hem de bilinç ve bilinçaltı işlenmediği için beş duyusunun dışındaki duyular da körelmiyor o yüzden. Çocukluk dönemini o an incelemeden net bir şey söylemek Çok güç.
Hayal gücü kelimesi yetişkin olduktan sonra bize biraz uzak ihtimal geliyor lakin. Gerçekten çok güçlü bir etkiye sahip heleki bilinçaltı kirlenmemişken.
Hayal gücünü devre dışı bırakırsak kendim çocuğumdan da yola çıkarak sürekli sesler duyar görüntüler görürdüm ve anlatırdım ve sen nerden biliyorsun yanda nerden duydun bunları derledi.
Daha önce orada olan oyaları duyuyor ya da görüyormuşum. Hoş bu durum hala devam ediyor. Yani daha önce ora da gerçeklemiş bir anıyı duyuyor olmuş olabilirsiniz

Genişletmek için tıkla ...

Doğru, uzaktan ne söylense ancak tahmin olabilir. Ama öyle büyük boşluktayım ki, tahminlerde bile gerçeklik payı arıyorum. Karşıdan birinin bakış açısına ihtiyaç duyuyorum. İçine kapanık, en iyi oyunlarını kendi oynayan, en verimli zamanlarını yalnızken geçiren bir çocuktum. Gruplardan dışlanırdım, anlaşamazdım. Oldukça geniş bir hayal gücüm vardı. Çok uç örnekler verebilirim ama konu dışı olur. Çocukluğumun hayal gücüyle harmanlamış olabilirim derdim ama yaşadığım ilk olay değildi. Çocukluktan bu yana, seneden seneye sıklaşarak olaylar yaşamaya başladım. Ama niyeyse, en çok aklıma takılan bu oldu.

Vallahi ben aşındırdım konuyu. Açan yazıp gitse de ardında kalanlar için güzel bir konu bırakmış oldu hic degilse. ?

Bir şeyler yaşadığından şüphelenen biriyseniz, uyuyamadığınız lakin uyumaya çalıştığınızda kabuslar gördüğünüz oluyor mu? Ah bu huzursuz uykular. Gözlerimin altı mosmor kesik kesik uykularla duruyorum. Umutsuzluğa kapılmamaya, kendimce savaşmaya çalışıyorum ama bazen yoruluyorum.
Bir de azıcık utanarak soracağım... Nacizane, aklına varlıksal konularla ilgili durmadan ayıplı şeyler gelen oluyor mu? Sittin sene aklıma gelmeyecek şeyler geliyor aklıma.
Vesvese olduğunu, düşüncenin benden olmadığını biliyorum ama... Ben nispeten tutucu denilebilecek bir yaşam sürüyorum. Dindarlık değil, nasıl desem kültürel müslümanlık. Ailede fanatik dincilik yapan yok. Namazını kılan kılar, orucunu tutan tutar. Öyle yani. Ama, nispeten karşı cinsten sakınılarak (?) yetiştirildim. Bazen ağlayacak gibi oluyorum. Özellikle namaz kılarken aklıma gelenler o kadar katlanılmaz ki. Anlatmaya kalksam helak olurum.
Vesvesenin etkisini azaltmak için bildiğiniz bir yöntem var mı? ?

Aynısı mı bilmem ama bana da oluyordu. Bi ara cinlerle istemeden evlilik mi yaptım diye şüphelenmeye başlamıştım @Aisling

Sonra çabalaya çabalaya geçti. Çekemedi boşadı heralde.

Vesvesenin kendine ait bir yaptırım gücü yok. En önemlisi bu. Ama vesvesedeki belli hislerin ve duyguların sende kesin olarak karşılığı olduğu için vesvesenin mantığını sorgulayamadan hislerin içine çekilmiş oluyorsun işte.

Bașetmenin tek yolu farkındalık geliştirmek.

İlla varlık olmasına gerek yok. 3 kere aldatan sevgilinin aşkına nasıl ki artık güvenemiyorsak ve bir farkındalık geliștirip enerji bağımızı koparabiliyirsak, vesvesenin de 3. Gelişinde sahte olduğunu anlayıp aynı farkındalığı geliștirebilmeliyiz.

Bunun cini, insanı, uzaylısı vs de yok yani. Basit varlıklarız. Evren komplex olsa da kurallar basit konmuş.

dennise' Alıntı:

Aynısı mı bilmem ama bana da oluyordu. Bi ara cinlerle istemeden evlilik mi yaptım diye şüphelenmeye başlamıştım @Aisling

Sonra çabalaya çabalaya geçti. Çekemedi boşadı heralde.

Genişletmek için tıkla ...

Bu zorbalığın tanımı olabilir mi. Nasıl oluyor da bu varlıklar irademiz olmadan böyle bir şey gerçekleştirebiliyorlar dennise bunu merak ediyorum. Hadi anlaşma yolu ile yapanlar var bir şekilde faydalanıyorlar bilgi toplamak için, fal için vs. Ama ya diğerleri. Yani normalde 40 takla atsın biri, istemediğimiz için evlenmeyiz örneğin. İrademiz ile bu konuda yön verebiliyoruz. Ama peki cinler? Nasıl istedikleri ile karşıdaki müdahil olmadan evlenebiliyorlar? Nasıl böyle bir şey yapmaya cüret edebiliyorlar. Ve buna nasıl oluyor da izin verilmiş çok garibime gidiyor bu konu.

Medea' Alıntı:

Ve buna nasıl oluyor da izin verilmiş

Genişletmek için tıkla ...

İzne gerek yokki.. Yani sonuçta insanlara musallat olmaları hasta etmeleri de yasak ama yapıyorlar izinleri umursamıyorlar belliki.. Tabi bunu yapanlar sufli varlıklar.

Mya' Alıntı:

İzne gerek yokki.. Yani sonuçta insanlara musallat olmaları hasta etmeleri de yasak ama yapıyorlar izinleri umursamıyorlar belliki.. Tabi bunu yapanlar sufli varlıklar.

Genişletmek için tıkla ...

Onlar illa bi sebepten oluyor tabi büyü, korumasız zikir ya da rahatsız ettiysek farkında olmadan ama evlilik konusunda şaşırıyorum sadece. ?‍

dennise' Alıntı:

Aynısı mı bilmem ama bana da oluyordu. Bi ara cinlerle istemeden evlilik mi yaptım diye şüphelenmeye başlamıştım @Aisling

Sonra çabalaya çabalaya geçti. Çekemedi boşadı heralde.

Vesvesenin kendine ait bir yaptırım gücü yok. En önemlisi bu. Ama vesvesedeki belli hislerin ve duyguların sende kesin olarak karşılığı olduğu için vesvesenin mantığını sorgulayamadan hislerin içine çekilmiş oluyorsun işte.

Bașetmenin tek yolu farkındalık geliştirmek.

İlla varlık olmasına gerek yok. 3 kere aldatan sevgilinin aşkına nasıl ki artık güvenemiyorsak ve bir farkındalık geliștirip enerji bağımızı koparabiliyirsak, vesvesenin de 3. Gelişinde sahte olduğunu anlayıp aynı farkındalığı geliștirebilmeliyiz.

Bunun cini, insanı, uzaylısı vs de yok yani. Basit varlıklarız. Evren komplex olsa da kurallar basit konmuş.

Genişletmek için tıkla ...

Olayları tamamen kavramam beş yılımı aldı. Yavaş yavaş piştim. Düştüm, kalktım ama işte buradayım. Farkındalık sihirli kelime gerçekten. Farkına varmadığın şeyle savaşamazssın. Savaş meydanına çırılçıplak çıkarsan delik deşik oluyorsun.
Bir şey başıma geliyorsa allah izin verdiği içindir, o bilir deyip geçiyorum. Çok üzerinde durma taraftarı değilim. Neyin üzerine düşersem enerji o yöne akıyor.
Kendi sıramı savmam gerek sanırım. Mücadelemi vermem gerek, tıpkı sizin gibi. Yapabileceğim tek şey allaha sığınmak.
Bilmediğim nokta farkettikten sonra ne yapılacağı. Böyle sınavlarda allah safımızı belli etmemizi ister. Karşı koymak nasıl olmalı?

Aisling' Alıntı:

Vallahi ben aşındırdım konuyu. Açan yazıp gitse de ardında kalanlar için güzel bir konu bırakmış oldu hic degilse. ?

Bir şeyler yaşadığından şüphelenen biriyseniz, uyuyamadığınız lakin uyumaya çalıştığınızda kabuslar gördüğünüz oluyor mu? Ah bu huzursuz uykular. Gözlerimin altı mosmor kesik kesik uykularla duruyorum. Umutsuzluğa kapılmamaya, kendimce savaşmaya çalışıyorum ama bazen yoruluyorum.
Bir de azıcık utanarak soracağım... Nacizane, aklına varlıksal konularla ilgili durmadan ayıplı şeyler gelen oluyor mu? Sittin sene aklıma gelmeyecek şeyler geliyor aklıma.
Vesvese olduğunu, düşüncenin benden olmadığını biliyorum ama... Ben nispeten tutucu denilebilecek bir yaşam sürüyorum. Dindarlık değil, nasıl desem kültürel müslümanlık. Ailede fanatik dincilik yapan yok. Namazını kılan kılar, orucunu tutan tutar. Öyle yani. Ama, nispeten karşı cinsten sakınılarak (?) yetiştirildim. Bazen ağlayacak gibi oluyorum. Özellikle namaz kılarken aklıma gelenler o kadar katlanılmaz ki. Anlatmaya kalksam helak olurum.
Vesvesenin etkisini azaltmak için bildiğiniz bir yöntem var mı? ?

Genişletmek için tıkla ...

Uyku konusunda çok muzdaribim. Birebir aynısını yaşıyorum desem yeridir. Birkaç kez ablamla rüyalarımızda rahatsız edildik, boyumuzdan büyük işlere kalkıştığımız dönemlerdi. Yanlışımızı fark edip geri dönsek de nafile, o kabuslar, boğulmalar, ufak tefek korkutulmalar kaldı.

Uyku ve uyanıklık arasında iken aniden garip hisler hissediyorum. Yazmaya utanacağım şeyler. Hafif sıçrayarak uyanıyorum. Tamam diyorum bu gece de uyku haram.. Kahvemi koyup sabahlıyorum. Biliyorum ki uyumaya kalksam olacak yine. Çareyi sabahlayıp gündüz uyumakta buldum diyebilirim.

Ablam daha ciddi sıkıntılar yaşadı. İlişki olduğunu iddia ediyordu. Bir tanıdığımız bize yardımcı oldu, aile dostu işinin ehliydi. İlişki olmadığını söylese de kimse ablamı inandıramadı. Yıllar önceydi bu olaylar şuan ne yaşıyor ablam bilemiyorum. O dönemde bizden uzak dursunlar diye madalyon tarzında birşeyler yapmışlardı bize. Ablam aşırı inançlıdır bense tam tersi. Hatta ben o dönem bu yaşadıklarımı ergenlik hislerime veriyordum. Söylenilenler bana komik geliyordu. Tabi inanmadığımı anneme söylemek yemediği için aldım taktım o kolyeyi. O gece kolyeyi benden almak istediler. Uykumda boğulmuş gibi oldum, yine o şeyleri hissettim. Kolyem de kayboldu. O zamanları hatırlayınca hala üç buçuk atıyorum. Kolye hala ortada yok Ablam kendininkini hala takıyor arada sırada. Ben daha çok nötrüm bu konuya ama. Bir yandan inanmıyorum bunların psikolojik olduğunu düşünüyorum. Bir yanım da deli gibi inanıyor. Kararsızım. Daha fazla bilgi sahibi olmam gerek anlayabilmem için.

Yukarı da varlık ismi atılmış bir şey olur mu acaba ?

doacan' Alıntı:

Uyku konusunda çok muzdaribim.

Genişletmek için tıkla ...

İnancını bilmiyorum, ama kendimce iyi bir dilekte bulunsam ? allah yardımcın olsun. Uykusuzluk bütün keyfini kaçırıyor insanın.

doacan' Alıntı:

Yanlışımızı fark edip geri dönsek de nafile, o kabuslar, boğulmalar, ufak tefek korkutulmalar kaldı.

Genişletmek için tıkla ...

Korkutulma dedin ya, hiç uyandırıldığın oldu mu? Birinin dürttüğünü hissettin mi, dokunduğunu?
Aynı şekilde uykumda bir kere boğuldum, çok kötüydü. ? Böyle şeylerde direnç istiyor anladığım kadarıyla. İnat gerek, bitene değin.

doacan' Alıntı:

Uyku ve uyanıklık arasında iken aniden garip hisler hissediyorum. Yazmaya utanacağım şeyler. Hafif sıçrayarak uyanıyorum. Tamam diyorum bu gece de uyku haram.. Kahvemi koyup sabahlıyorum. Biliyorum ki uyumaya kalksam olacak yine. Çareyi sabahlayıp gündüz uyumakta buldum diyebilirim.

Genişletmek için tıkla ...

Bu da sanırım en hassas noktalardan saldırma. O pis düşüncelerin kendinden olmadığını bilmiyorsun ama vicdanı çok rahatsız ediyor. Yaşayan bilir. Benden değil, benden değil derken çırpınıyorsun çaresizce. Söylemeye kalksan yer yarılır içine girersin o derece...
Ne diyeyim, syn. doacan umarım huzurlu uykular size nasip olur.

doacan' Alıntı:

Ben daha çok nötrüm bu konuya ama. Bir yandan inanmıyorum bunların psikolojik olduğunu düşünüyorum. Bir yanım da deli gibi inanıyor. Kararsızım. Daha fazla bilgi sahibi olmam gerek anlayabilmem için.

Genişletmek için tıkla ...

Bir şey diyeyim mi, şu an 21 yaşındayım 16 yaşımdan beri kevgire çevrildim afedersin, argo oldu biraz. Ne olduğunu anlamam 5 yılımı aldı. Koca beş yıl. Psikoloğa gittim, anksiyete dediler, panik atak dediler...
Beni bütün gün uyutan uyku hapları kullandım, çarpıntılar için ilaçlar...
Hiçbiri işe yaramadı. Ondan sonra da yine "hayal işte" dedim. Ama bir yanım hep "kendini kandırmayı bırak, inanmadığın şeyleri söylüyorsun" diyordu. Gerçekler hep dürtüyor. İnkar kar getirmedi, kabullenip yoluma baktım en sonunda. Bu ikilemde hep olacağız. Hayal mi, gerçek mi?

Aisling' Alıntı:

İnancını bilmiyorum, ama kendimce iyi bir dilekte bulunsam ? allah yardımcın olsun. Uykusuzluk bütün keyfini kaçırıyor insanın.



Korkutulma dedin ya, hiç uyandırıldığın oldu mu? Birinin dürttüğünü hissettin mi, dokunduğunu?
Aynı şekilde uykumda bir kere boğuldum, çok kötüydü. ? Böyle şeylerde direnç istiyor anladığım kadarıyla. İnat gerek, bitene değin.



Bu da sanırım en hassas noktalardan saldırma. O pis düşüncelerin kendinden olmadığını bilmiyorsun ama vicdanı çok rahatsız ediyor. Yaşayan bilir. Benden değil, benden değil derken çırpınıyorsun çaresizce. Söylemeye kalksan yer yarılır içine girersin o derece...
Ne diyeyim, syn. doacan umarım huzurlu uykular size nasip olur.



Bir şey diyeyim mi, şu an 21 yaşındayım 16 yaşımdan beri kevgire çevrildim afedersin, argo oldu biraz. Ne olduğunu anlamam 5 yılımı aldı. Koca beş yıl. Psikoloğa gittim, anksiyete dediler, panik atak dediler...
Beni bütün gün uyutan uyku hapları kullandım, çarpıntılar için ilaçlar...
Hiçbiri işe yaramadı. Ondan sonra da yine "hayal işte" dedim. Ama bir yanım hep "kendini kandırmayı bırak, inanmadığın şeyleri söylüyorsun" diyordu. Gerçekler hep dürtüyor. İnkar kar getirmedi, kabullenip yoluma baktım en sonunda. Bu ikilemde hep olacağız. Hayal mi, gerçek mi?

Genişletmek için tıkla ...

Merhaba, yaşıtımsınız. Neredeyse 14 yaşımdan itibaren başladı bunlar. Lise dönemim zehir oldu, aynı durumları bende yaşadım. O ilaçlara lanet ediyorum.

Evet uyurken uyandırıldığım oldu, hatta güzel rüyalarımdan dahi uyandırıldığım oldu. Omzuma dokunan oldu, saçıma. Yada uyandığımda öpüldüğüme dair hisler.. Sabır..

Hala yaşıyorum bazen ama çok direniyorum ben. Onlardan mı kaynaklı yoksa psikolojik mi? Bu konuda kanıya varmak da istemiyorum açıkçası. Psikolojik olduğuna kendime inandırıyorum, telkin veriyorum. Yaşayış tarzımı gecelere oturttum, ailem yıllarca yola getirmek istedi. Sonunda saldılar beni. Mesleğim gereği de gece uyanık olmam gereken bir meslek seçmiştim bundan dolayı hayatımı daha rahat şekillendirdim.

Evet çözüm değil gündüz uyuyup gece takılmak, vücudum uykusuzluğa çok alıştı. Daha az uyumak bir noktada bana iyi geliyor. Bünyeden bünyeye değişir. Kendimi bu şekilde huzurlu hissediyorum.

O tarz durumlar yaşadığımda reddederek direnç gösteriyorum. Hem artık eskisi kadar sık olmuyor. Olduğunda da kendimce başa çıktığım için pek umursamıyorum. Sabah kahvaltısını insan özlüyor ama

Bilincaltında bitiyor herşey siz kendinizi nasıl sartlandiriyorsaniz öylede devam ediyor.Bana gelecekler ha kafayı yemişler derim arada bir şalterleri indiriyorum denk gelenlerede gülmeye başlayınca toz oluyorlar. Olay tamamen sizde bitiyor.

Konu sohbete kaçmasın diye kısacık bir şey söylemek istedim. Rahatsız eden vesveseyi iyice kavrayınca dünden beridir vesveseler birden hafifledi. Namaz kılarken rahat ettim. Yine rahatsız edici düşünceler geliyor ama umursamayıp devam ettikçe, vesvese küçülüyor. Yangından küle, bağırtıdan fısıltıyla dönüşüyor. Bir şeyin etkilenmesine ne kadar izin verirsek o ölçüde büyüyecek alan buluyor. Pireye deve olacak şansı vermemek gerekiyormuş.

Her neyse, çok güzel katılım olmuş, sorularıma karşılık olarak. Hepinize teşekkür eder, eteklerimdeki incileri dökmeye devam ederim...

Bir kaç sayfa önce yazmıştım ama tam anlatamadım. Hani birileri özellikle davet eder, ama kıyamet hiç ilişiği olmayanin başına kopar. Bizler çok mu zayıfız? Ulaşılması kolay olanlar mıyız? Av mıyız?

Aisling' Alıntı:

Konu sohbete kaçmasın diye kısacık bir şey söylemek istedim. Rahatsız eden vesveseyi iyice kavrayınca dünden beridir vesveseler birden hafifledi. Namaz kılarken rahat ettim. Yine rahatsız edici düşünceler geliyor ama umursamayıp devam ettikçe, vesvese küçülüyor. Yangından küle, bağırtıdan fısıltıyla dönüşüyor. Bir şeyin etkilenmesine ne kadar izin verirsek o ölçüde büyüyecek alan buluyor. Pireye deve olacak şansı vermemek gerekiyormuş.

Her neyse, çok güzel katılım olmuş, sorularıma karşılık olarak. Hepinize teşekkür eder, eteklerimdeki incileri dökmeye devam ederim...

Bir kaç sayfa önce yazmıştım ama tam anlatamadım. Hani birileri özellikle davet eder, ama kıyamet hiç ilişiği olmayanin başına kopar. Bizler çok mu zayıfız? Ulaşılması kolay olanlar mıyız? Av mıyız?

Genişletmek için tıkla ...

keşke biri cevap vereymiş, sorum heba olmuş

AlpHa1907' Alıntı:

Arkadaşlar Selam. 3 senedir forumdayım. Çok fazla paylaşım yapmıyorum ama şunu farkettim bu konu aşırı merak ediliyor ve çok yanlış bilgiler olabiliyor. Küçüklüğümden beri bu alemdeyim. Aklınıza gelen bütün soruları bu postun altına sorun, elimden geldiğince yardımcı olayım.

Genişletmek için tıkla ...

Nasıl astral seyahat yapabilirim ?

Aisling' Alıntı:

keşke biri cevap vereymiş, sorum heba olmuş

Genişletmek için tıkla ...

Sorunuzun yaydığınız titreşim ile alakalı olduğunu düşünüyorum.
Titreşimini değiştirirsen hayatrın değişir
içeride ne varsa dışarıda da o vardır - hermes

bu sözleri araştırırsan sorunun cevabına uğlaşabilirsin diye düşünüyorum.

Konu çok harika, yorumlar harika, tepkiler harika.

Cevapsız sorular.

Medea' Alıntı:

Yani normalde 40 takla atsın biri, istemediğimiz için evlenmeyiz örneğin. İrademiz ile bu konuda yön verebiliyoruz. Ama peki cinler? Nasıl istedikleri ile karşıdaki müdahil olmadan evlenebiliyorlar?

Genişletmek için tıkla ...

Cinlerin seninle iraden dışı evlenmesi aslında sadece tipik bir musallat vakasıdır.

Karşılıklı nikah kiyarak evlenme olmuyor sonuçta. Ama bilincinin kozmasa açılan yani alıcı verici görevi gören tabakasına sinsice siniyorlar.


Kuranda "kulağına fısıldarlar" diyor. Yani fısıltı duymazsın, farkedemezsin de, yüksek oranda gizli telkin ve alt level subliminal tesir oluştururlar ve kozmosa açılan frekans kanalına spam atarlar. Akarsuyu bulandırır gibi bulandirirlar sezgilerini böylece. Kendini evliya da sanarsın, intihar etmeye de sıcak bakarsın.


Hatta karını domuz gibi de görürsün, kocan eve geldikçe ondan tiksinirsin, işe gidince onu özlersin.

"Şeytan doldurur" derler ya, işte artık hertürlü irade dışı dürtüye de açık hale gelirsin.



Amerikada bunun araştırmasını yapmışlar. Araştırmaya katılan herkese bir silah vermişler. Silahlar boş tabi. Herkese silahları kafalarına dayamalarını söylemişler. Herkes silahları kafasına dayamış ve bir telkin ustası onlara bir hikaye anlatmış. Hikayedeki intihar eden bir kişinin duygu durumunu empati yapmalarını istemiş...

Deneyin sonunda bilim bakalım ne olmuş?
Katılımcıların 4 te 1 i tetiği çekmiş. 4 te 1 i de çekmemek için kendilerini ciddi ciddi zorlamislar. Belki biraz daha telkin verilse onlar da çekecekmiș.


Şeytan doldurur deneyi diyorum ben buna. Bir anda telkin verebilirler çünkü. Çıldırırsın. Tiksinirsin. Soğursun. Kaçmak istersin. Saldirirsin. Sebep te yoktur. İçgüdülerinden bağlanmışsındır. İşte bunun avamdaki adı aşık cin musallatı. Ya da evlilik durumu işte. Çünkü tek bilinçte iki varlık yaşıyor artık.

Şeytan cinlerdendir. Bu sarih bir bilgidir. Cin musallatli kişiler genelde kendilerine ait olmayan duyguları yaşamak zorunda kalırlar. Bununla da basedemezler çoğu zaman.


Normal akışta iken sürekli içsel kötü telkinler ve duygu cezbeleri yükselir. Bununla bahsetmeye çalışmaktan bitap düşenler olur.





Ama en önemli bilinmesi gereken nokta şu :

Kimse haketmedigini yaşamaz. En ağır vakaları yaşayanlar genellikle ya bunları hakedenlerdir ya da yüksek idrak leveline çıkanlardan olması Murad edilenlerdir. Allah kimseye zorluk yüklemez. İnsan kendi zorluğu kendi kendine yükler. Yani cinler ha dedin mi musallat olamazlar. Önce senin günahlara iyice bulasip aura bedenini yırtman lazım.

Cinler neden bu kadar önemli? Eşrefi mahluk olan bizken, neden biz onlsrı merak ediyoruz? Enerji üzre yaşamanın kişinin hayatına katma değeri nedir?