Sorularla kafa dağıtalım.. :)

Lords Of The Shadows

Kayıtlı Üye
Katılım
17 Ocak 2016
Mesajlar
608
Tepkime puanı
1,100
İş
Teacher
Tamam da,

Şimdi kazanın doğurduğuna inanıyorsun da öldüğüne mi inanmıyorsun?

Yani :
Saklanan binlerce gerçeğe inanıyorsun da,
Saptırılmıș olabilecek gerçeklere mi inanmıyorsun?

Peki geçmiş zamanlarda yaşamış medeniyetlerin bırakmış olduğu bilgilerin birleştirilmesi sonucunda bir kutsal kitabın meydana getirilebileceğine inanmıyorsun da, görmediğin bir varlığın görevlendirdiğine inandığın birine kitap gönderdiğine mi inanıyorsun?
 
Ü

Üye silindi 56746

Peki geçmiş zamanlarda yaşamış medeniyetlerin bırakmış olduğu bilgilerin birleştirilmesi sonucunda bir kutsal kitabın meydana getirilebileceğine inanmıyorsun da, görmediğin bir varlığın görevlendirdiğine inandığın birine kitap gönderdiğine mi inanıyorsun?
Ben cevap vereyim, evet
 
Ü

Üye silindi 58480

Peki geçmiş zamanlarda yaşamış medeniyetlerin bırakmış olduğu bilgilerin birleştirilmesi sonucunda bir kutsal kitabın meydana getirilebileceğine inanmıyorsun da, görmediğin bir varlığın görevlendirdiğine inandığın birine kitap gönderdiğine mi inanıyorsun?

Doğru soru şu :

Geçmiş zamanlardaki o medeniyetlere edindikleri o bilgiler nereden geldi asıl ?
 
Ü

Üye silindi 58480

Doğru soru şu :

Geçmiş zamanlardaki o medeniyetlere edindikleri o bilgiler nereden geldi asıl ?

Mesela Hz İdris. Mitolojide Hermes olarak kabul edilir.

Hz idrise yıldızların ilmi öğretildi.
Şimdi gökteki hangi yıldızın, hangi insana, hangi coğrafyaya, hangi tabiat olaylarına, hangi etkiyi yapacağının bilgisi nerden geldi mesela.

Bilim bugün bile bunu projilestiremiyor.

Yeryüzüne periyodik olarak kozmik bilinç kanalına bağlanan üstün insanlar gelmiştir.

Ve bu insanlar öğretmenlik yapmıştır.


Bugunku astrolojinin ilk öğretmeni bile bir peygamberdir.
 

Lords Of The Shadows

Kayıtlı Üye
Katılım
17 Ocak 2016
Mesajlar
608
Tepkime puanı
1,100
İş
Teacher
Mesela Hz İdris. Mitolojide Hermes olarak kabul edilir.

Hz idrise yıldızların ilmi öğretildi.
Şimdi gökteki hangi yıldızın, hangi insana, hangi coğrafyaya, hangi tabiat olaylarına, hangi etkiyi yapacağının bilgisi nerden geldi mesela.

Bilim bugün bile bunu projilestiremiyor.

Yeryüzüne periyodik olarak kozmik bilinç kanalına bağlanan üstün insanlar gelmiştir.

Ve bu insanlar öğretmenlik yapmıştır.


Bugunku astrolojinin ilk öğretmeni bile bir peygamberdir.

Mesela bunu da açıklayayım. Hz İdris olarak Kur-an-ı Kerim de geçen ancak asıl adı Dimburva olan bir ermiş bir gün Akad ülkesinde kral Sargon'un oğluyla karşılaşmış ve Sargon'un oğlu sende kimsin, senin gibi iri yapılı bir adamı daha önce bu topraklarda hiç görmedim demiş. Dimburva; ben Maldekli Gök Ustasıyım. Bu ülkede ki Zigguratta yazmanlık yapmaya geldim demiş. Sargon'un oğlu Tulha yeni öğretmeniyle çoktan tanışmıştı. O zaman ki yazmanlar bizzat kral tarafından seçilir, soylularla tanıştırılırdı. Dimburva kral ile karşı karşıya geldiğinde ilk olarak şunu söylemiştir; kralım ben Maldekli Gök Ustasıyım. Gökte ki her yıldızın konumu bir mührün simgesidir. Evrende ki tüm yıldızlar düzenlidir ve böyle güçlü olurlar. Ancak sizib ordularınız dağınık ve düzensiz. Tehditlere açık yeniliklere kapalısınız. (Akad Tabletleri DRBV kesiti 14 bölüm-Vatikan ve Tibet arşivlerinde saklanmaktadır.) Akad Kralı bilinen ilk düzenli imparatorluğu ve orduyu kurmuştur. Dimburva Zigguratta hem yazmanlık yapmış hemde dokumacılık, dikiş nakış işleriyle ilgilenmiştir. İlk medeniyetlerde ki okullarda okuyan çocukların tek tip olması gerektiğini savunan ilk kişidir. (Her öğrenci aynı formayı giymeli, okulu krallığı temsil etmelidir.)

Sargon'un ölümünün ardından başa geçen Rimus, Dimburva ile çok yakın iki arkadaş olmuştur. Hatta tabletlerde yazana göre Dimburva yazıyı Orta Anadolu'ya kadar ticari kervanlarla iletmiştir.
 

Lords Of The Shadows

Kayıtlı Üye
Katılım
17 Ocak 2016
Mesajlar
608
Tepkime puanı
1,100
İş
Teacher
Ermiş nasıl olunur?
İçten dışa mı, dıştan içe mi?

Ermiş ya da Evliya olarak geçen kişiler inanışa göre tanrı katında belli başlı mutlak bilgilere vakıf olmuş kişilerdir. Tabii her sözcüğün kendi dönemine göre yaratmış olduğu farkındalık söz konusudur.
 
Ü

Üye silindi 58480

Lakin anlatmaya çalıştığım nokta şu Kur-an-ı Kerim'de bahsedilen tüm herşeyin varlık sebebi olan bir tanrının bizimkilerle çok benzer özellikler göstermesi garip değil mi? Görmesi, duyması, merhametli olması, adının olması, cezalandırması-mükafalandırması, üstünlük mücadelesi içinde olması vb gibi.


Allahin görmesi :
Elektronların görmesi, hesap günü delil yetersizliği gibi bir olaydan ziyade tamamen aleyhine olan delillerin sana gizli bir fizik kuralı olarak gösterilecek bir düzenek üzere yaratılmış olman, ve bunun sana haber verilmesi. Yalnızken bile elektronik bazda kayıt altına alınıyor olman. Allahin görmesi bu.


Allahin merhametli olması :
Başını ne kadar belaya sokarsan sok, içinde hep bir reflektif vicdan pusulasının bulunacak olduğunun garantisi. Sende tanrı parçacığı var çünkü.

Allahin buğz etmesi, kalbini muhurlemesi :
Kendi tercihlerin dolayısı ile edindiğin zihinsel blokajlar dolayısı ile yerinde sayman.



Yani Allahın kendi kendine verdiği genel bir isimdir Allah lafzı. Sen sana indirdiğindeki içeriğe bakacaksın. Denklemi kuracaksın. Bütüncül goremezsen Allahı egoist zannedersin. Halbuki insan Allahı egosu dolayısı ile kabul edemediği için Allahı egoist olarak niteler. Allah gücün doğal sahibi. Bunu da hakkı ile hatırlatıyor.
 

Lords Of The Shadows

Kayıtlı Üye
Katılım
17 Ocak 2016
Mesajlar
608
Tepkime puanı
1,100
İş
Teacher
Allahin görmesi :
Elektronların görmesi, hesap günü delil yetersizliği gibi bir olaydan ziyade tamamen aleyhine olan delillerin sana gizli bir fizik kuralı olarak gösterilecek bir düzenek üzere yaratılmış olman, ve bunun sana haber verilmesi. Yalnızken bile elektronik bazda kayıt altına alınıyor olman. Allahin görmesi bu.


Allahin merhametli olması :
Başını ne kadar belaya sokarsan sok, içinde hep bir reflektif vicdan pusulasının bulunacak olduğunun garantisi. Sende tanrı parçacığı var çünkü.

Allahin buğz etmesi, kalbini muhurlemesi :
Kendi tercihlerin dolayısı ile edindiğin zihinsel blokajlar dolayısı ile yerinde sayman.



Yani Allahın kendi kendine verdiği genel bir isimdir Allah lafzı. Sen sana indirdiğindeki içeriğe bakacaksın. Denklemi kuracaksın. Bütüncül goremezsen Allahı egoist zannedersin. Halbuki insan Allahı egosu dolayısı ile kabul edemediği için Allahı egoist olarak niteler. Allah gücün doğal sahibi. Bunu da hakkı ile hatırlatıyor.

Öncelikle Kur-an-ı Kerimde yer alan yaradanın bu denli açıklamasını yıllardır Tefsir alimleri dahi yapamıyor. Yazmış olduğunuz herşey yorumdur. Saygı duyuyorum.

Bilginize Saygılarımla.
 

Lords Of The Shadows

Kayıtlı Üye
Katılım
17 Ocak 2016
Mesajlar
608
Tepkime puanı
1,100
İş
Teacher
Bediuzzaman oyle bir yapıyor ki, hatta Muhiddini Arabi.
Mevlana keza.
Ben sadece naklediyorum.




Teşekkürler. İyi forumlar.

İnsanoğlu garip bir varlık... Görmedikleri için gördüklerini mahvediyor. Sonra yine görmediklerine dua ederek, içinde bulunduğu durumdan kurtarmasını diliyor.

Bir şaman öğretisi şöyle der, Kutsal olduğu düşünülen kitapları okuyanlar agnostik yada ateist, okuyupta anlamayanlar dindar, hiç okumadan inananlarsa yobaz olurlar. Bu koca evrende insanın varlığını bu denli önemli hale getirmek anlamsızdır.

Ömer Hayyam'ın çok güzel bir sözü vardır.

Karanlık aydınlıktan, yalan doğrudan kaçar.
Güneş yalnız da olsa etrafına ışık saçar.
Üzülme; doğruların kaderidir yalnızlık,
Kargalar sürüyle kartallar yalnız uçar.

Bilginize Saygılarımla.
 
Ü

Üye silindi 58480

İnsanoğlu garip bir varlık... Görmedikleri için gördüklerini mahvediyor. Sonra yine görmediklerine dua ederek, içinde bulunduğu durumdan kurtarmasını diliyor.

Tam da böyle.

Kedileri çok severim.
Kedinin önüne bir yumak atın.
Kedi napar? Yumağın yuvarlandığı yöne doğru bakar. O yöne atılır.

Şimdi de garip dediğiniz bir insan evladının önüne bir cisim atın. En garip insan nereye bakar?

Tabi ki o cismi kimin attığına bakar. Kedi atılan yere bakar. Ama insan atana bakar.

İnsan ve kedi arasındaki fark. Kedi hadisatin içinde bir poligon figürü olmaya mahkumdur. İnsan olayların arkasındaki olayları gören akla bakar.

O halde iki tip insan var :

1 kedi insan.
2 insan insan

?
 

Lords Of The Shadows

Kayıtlı Üye
Katılım
17 Ocak 2016
Mesajlar
608
Tepkime puanı
1,100
İş
Teacher
Tam da böyle.

Kedileri çok severim.
Kedinin önüne bir yumak atın.
Kedi napar? Yumağın yuvarlandığı yöne doğru bakar. O yöne atılır.

Şimdi de garip dediğiniz bir insan evladının önüne bir cisim atın. En garip insan nereye bakar?

Tabi ki o cismi kimin attığına bakar. Kedi atılan yere bakar. Ama insan atana bakar.

İnsan ve kedi arasındaki fark. Kedi hadisatin içinde bir poligon figürü olmaya mahkumdur. İnsan olayların arkasındaki olayları gören akla bakar.

O halde iki tip insan var :

1 kedi insan.
2 insan insan

?

Peki olayların arkasında ki olayları gören varlık Kur-an-ı Kerim midir? Yoksa Tanrı mıdır?
 

Enerjisinerji

Banlı Kullanıcı
Katılım
17 Ağu 2019
Mesajlar
91
Tepkime puanı
194
Maldekli Nemuryalılar, Galaksimizden yaklaşık 4000 bin ışık yılı uzaklıkta yer alan Maldek isimli gezegenden gelmişlerdir.
Abi cidden bravo hayatımda gördüğüm en dolu ateist sensin.Ayrıca şu kendi gezegeninden kalkıp gelen uzaylı kardeşlerin uzay gemileriyle alakalı bi kalıntı var mı?Ayrıca onları kim yarattı?
 

Lords Of The Shadows

Kayıtlı Üye
Katılım
17 Ocak 2016
Mesajlar
608
Tepkime puanı
1,100
İş
Teacher
Abi cidden bravo hayatımda gördüğüm en dolu ateist sensin.Ayrıca şu kendi gezegeninden kalkıp gelen uzaylı kardeşlerin uzay gemileriyle alakalı bi kalıntı var mı?Ayrıca onları kim yarattı?

Ben ateist yada agnostik olup olmadığımla ilgili herhangi bir bilgi vermedim. Sadece insanların aksine mutlak olanın değil, doğru bilginin arayışındayım. Maldekli Nemuryalılar ile ilgili Mısır, Aztek, Maya, Sümer, Asur tabletlerinde söz edilmektedir. Evrenin her zerresini tanrının yarattığına eminim ancak tanrının bize seslenişinin kitaplar aracılığıyla olmadığına da eminim. Dünya üzerinde ki her belgenin, her bilginin yanlış yada çarptırılmış olduğunu düşünüp, kutsal kitapların mutlak doğru bilgiyi içerdiğini düşünmek çok anlamsız ve saçma. Kutsal kitaplarda yazan her bilginin ilk versiyonunu geçmiş dönem medeniyetlerinde bulabilmek mümkündür.

Bilginize Saygılarımla.
 

Lords Of The Shadows

Kayıtlı Üye
Katılım
17 Ocak 2016
Mesajlar
608
Tepkime puanı
1,100
İş
Teacher
Peki buna nasıl emin olabiliyorsun?

Nasıl mı? Objektif olarak... Tarihin ilk ve temel kuralı objektif olabilmektir. Dogmalara, skolastik düşüncelere bağlı kalmadan eleştirmek ve sorgulamak önemli olan. Ben insanım, sorgularım, eleştiririm, görürüm, duyarım, algılarım, eylemlerde bulunurum en önemlisi de "varımdır." Dinlere baktığımızda özellikle Müslümanlığa, düşünme ve sorgulama eylemini gerçekleştirdiğin an "dinden çıkmış" kabul ediliyorsun. "Din" dediğimiz olgunun tanımını şöyle yapabiliriz; insanların inanma iç güdülerinden ve kendilerinden çok daha kuvvetli bir varlığın olduğu düşüncesinden kaynaklı oluşturmuş oldukları mistik öğretilerdir. Paleolitik dönem (en ilkel ve uzun dönemdir.) de ki insanlar yapabildiklerinin efendisi, yapamadıklarının kölesi olmuşlardır. Yapamadıklarından kasıt, insanın gücünün yetmediği ancak insandan daha güçlü bir varlığın yönettiği her şeydir. Düşüncenin gelişimi insanlığın gelişimi ile paralel değildir ne yazık ki. Muhtemel düşünce atılımları formun ilerisine gidebilirken çoğu zaman da gerisinde kalabildiği gözlemlenmiştir.

Bilginize Saygılarımla.
 

[XTR] Similar Threads

Üst