Sorularla kafa dağıtalım.. :)

Seraphine

Kayıtlı Üye
Katılım
26 Ocak 2017
Mesajlar
472
Tepkime puanı
734
Yaş
30
Konum
Hall of Guides
Șöyle bir sorunsala kapıldım :

Herşey dijitale kayıyor. Evden çalışıyoruz artık. Konferanslar, interwiev'lar vs pc başından yapılıyor. Youtubtan içerikler üretip para kazanıyoruz vs.

Ama hala şu var : sanal alemde başka gerçek hayatta bam başka kişilikler sergileme. Klavye kahramanlıkları ve avatarının cazibesine kapılma da buna dahil.

Peki ya gerçek hayattaki kişiliklerimiz sahte, sanaldaki kişiliklerimiz gerçek kişiliklerimiz idiyse?

Bunu nasıl anlayabilirdik?
Sonuçta dijital çağ gelecek. Toplum e-toplum olacak. Peki ya bu gerçek diye bildigimiz kişiliğimiz en başından beri bizim sahte kişiliğimiz idiyse?

Belki de asıl kişiliklerimiz saklandığı yerden çıkıyordur artık sanal ortamın da desteği ile.

Olamaz mı? ?
Bu bir raddeye kadar doğru olabilir bence. Çünkü insanlar kendi hayatlarında yansıtamadıkları yüzlerini sanal hayatta gösterebiliyorlar. Çünkü gerçek hayatta ki çevresi tarafından yargılanma ihtimalleri yok. Ancak şimdi aklıma takılan başka bir nokta var. Klavye delikanlıları dedik ya hani, acaba olmak istedikleri kişinin rolünede mi bürünüyor bazı kişiler? Mesela normal hayatta oldukça sessiz ve sakin birisi burada çok enerjik gibi görülebiliyor.
 

berksurucu

Banlı Kullanıcı
Katılım
3 Haz 2009
Mesajlar
356
Tepkime puanı
968
Konum
Güzel İzmir
Șöyle bir sorunsala kapıldım :

Herşey dijitale kayıyor. Evden çalışıyoruz artık. Konferanslar, interwiev'lar vs pc başından yapılıyor. Youtubtan içerikler üretip para kazanıyoruz vs.

Ama hala şu var : sanal alemde başka gerçek hayatta bam başka kişilikler sergileme. Klavye kahramanlıkları ve avatarının cazibesine kapılma da buna dahil.

Peki ya gerçek hayattaki kişiliklerimiz sahte, sanaldaki kişiliklerimiz gerçek kişiliklerimiz idiyse?

Bunu nasıl anlayabilirdik?
Sonuçta dijital çağ gelecek. Toplum e-toplum olacak. Peki ya bu gerçek diye bildigimiz kişiliğimiz en başından beri bizim sahte kişiliğimiz idiyse?

Belki de asıl kişiliklerimiz saklandığı yerden çıkıyordur artık sanal ortamın da desteği ile.

Olamaz mı? ?

Üstadım yoksa sende mi avatarının cazibesine kapıldın ?

Şaka bir yana birden fazla alter egoya sahibiz. Bu egoların hepsi farklı konfor durumlarında ortaya çıkıyor. Dolayısıyla erdemlerimiz, kendimizle ne kadar barışık olduğumuz ortamdan ortama değişiyor.

Ailemizin yanındayken başka, sevgilimizin yanındayken başka, iş yerindeyken başka dürüstlüklerimiz çıkıyor.

Yapmak zorundayız.. Çünkü %100 kendimiz olmak topluma uyumlak konusunda zorluk çıkarır. Mesela ben bazı üyelere halısaha ağzımla cevap vermek isteyebilirim. Ama burası kurallara sahip olan bir forum değil mi... Kendim olursam beni banlarlar ?

Ya da mesela burdaki bir üyenin iş yerindeki öğlen yemeğinde "yaa biliyomusunuz kızlaaar dün gece hüddam davet ettim" diyememesi gibi...

Kaybedecek şeylerimiz ne kadar azalırsa gerçek kişiliklerimiz o kadar ortaya çıkıyor bence
 
Ü

Üye silindi 58480

Senin avatarının cazibesi vardı mesela. Naptın ona ya?


Bu da cazibeli ama birazdan gelecek olan avatat K.O. yapsın diye bunu önden bi vereyim dedim. Ters köşe yapsın diye. ?

Üstadım yoksa sende mi avatarının cazibesine kapıldın ?

Aslında gerçek hayatta aynaya bakıp bakıp kendi cazibeme kapılıyorum diyelim . Ama ne yazık ki ben bile orijinal halimle bu boyutta bir avatar isem, bu mabet platformundaki avatarımı niye sahiplenmiyim ki dedim ?

Simülasyon içinde simülasyonun bi zararı olmaz.

Kaldı ki bu simülasyon bitince kim bilir hangi kapsül içinde ne tür bir mahluk olarak uyanicaz Allah bilir ?




Bu arada güzel yazı tebrikler ?
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

İbisu

Kayıtlı Üye
Katılım
26 Eyl 2019
Mesajlar
352
Tepkime puanı
382
Șöyle bir sorunsala kapıldım :

Herşey dijitale kayıyor. Evden çalışıyoruz artık. Konferanslar, interwiev'lar vs pc başından yapılıyor. Youtubtan içerikler üretip para kazanıyoruz vs.

Ama hala şu var : sanal alemde başka gerçek hayatta bam başka kişilikler sergileme. Klavye kahramanlıkları ve avatarının cazibesine kapılma da buna dahil.

Peki ya gerçek hayattaki kişiliklerimiz sahte, sanaldaki kişiliklerimiz gerçek kişiliklerimiz idiyse?

Bunu nasıl anlayabilirdik?
Sonuçta dijital çağ gelecek. Toplum e-toplum olacak. Peki ya bu gerçek diye bildigimiz kişiliğimiz en başından beri bizim sahte kişiliğimiz idiyse?

Belki de asıl kişiliklerimiz saklandığı yerden çıkıyordur artık sanal ortamın da desteği ile.

Olamaz mı? ?
Olur tabiki de ama bence tamamen değil gerçek dünyada da burada gösterilmeyen şeyler oluyor. Seraphine olmak istedikleri kişi rolüne mi bürünüyorlar demiş buna da hak veriyorum. Benim sorum birinin sanaldaki haline bakıp onu tanıyamamız neden?
 

EXECUTİONEREXECUTED

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Tem 2014
Mesajlar
40
Tepkime puanı
38
Konum
I'm not here
İş
Psikolog
Panik anında yalana ihtiyaç bile yokken neden yalan söylenir? Ben bugün bunu yaşadım. Hiç ihtiyacım bile olmadığı halde, karşımdaki kişi suratını büyük bir öfke ve tepkiyle suratıma yaklaştırınca anlık şok yaşayıp gerçeği unutup yalan söylemek zorunda kaldım istemsizce. İlk kez başıma geldi. Bu arada insanları da cidden anlayamıyorum. Bunu yapan arkadaşım sözde. Böyle durumlarla karşılaştığımızda sakinliğimizi nasıl koruyabiliriz?
İnsan zamanla en kolay ve en performanslı yaşayabilecek şekilde evrilmiştir. Bu durumda aslında beyniniz o güne kadar öğrendiği şeyleri bir karşılaştırıyor, bunu sizin ahlaki görüşünüzle değerlendirip sonra da isteğinize göre yeniden düzenliyor ve ortaya bir sonuç çıkıyor. Eğer o anda yalan söylemişseniz bilin ki sizin için en iyi olduğunu düşündüğü şeyi beyniniz sizin için sunmuştur.
 

Seraphine

Kayıtlı Üye
Katılım
26 Ocak 2017
Mesajlar
472
Tepkime puanı
734
Yaş
30
Konum
Hall of Guides
Olur tabiki de ama bence tamamen değil gerçek dünyada da burada gösterilmeyen şeyler oluyor. Seraphine olmak istedikleri kişi rolüne mi bürünüyorlar demiş buna da hak veriyorum. Benim sorum birinin sanaldaki haline bakıp onu tanıyamamız neden?
Tanımak için birlikte vakit geçimek gerekmez mi ki? Karşımda ki kişi istediği kadar anlatsın kendisini, sadece bilmenizi isteyeceği şeyleri söyleyecek. Ama o kişiyi tamamlayan diğer parçalar? Yok. Gerçek hayatta bile neler olıuyor, insanların ne sırları çıkıyor. Sanal alemde ki insanlara güvenmemek lazım ?‍♀️
 

berksurucu

Banlı Kullanıcı
Katılım
3 Haz 2009
Mesajlar
356
Tepkime puanı
968
Konum
Güzel İzmir
Mesela ben yeteri kadar inanırsam, ikna edici kelimeleri bulursam, literatüre hakimsem, siccin ve dabbe serisini yalayıp yuttuysam size burada işinin ehli bir "cin uzmanı" gibi görünebilirim...

Nasılsa sanal ortam...

Osur osur ipe diz... Yalancıyı öpmüyolar.... Derdi rahmetli babam ?
 
Son düzenleme:

Enneagram

Banlı Kullanıcı
Katılım
28 Eyl 2019
Mesajlar
587
Tepkime puanı
985
Konum
DAİMON
Sanalda da gerçekte de sahtekar sahtekardır azizim...Gördüklerimizde oldu icabında?‍♀️!

Öhmm.. sadede gelelim. Önünde sonunda kişi anlaşıldığı hadde kadar gerçek, anlaşılmadığı radde de ise mahfuz kalacaktır. Sahtekar her yerde sahtekardır ama... unutmayalım.
 

Enneagram

Banlı Kullanıcı
Katılım
28 Eyl 2019
Mesajlar
587
Tepkime puanı
985
Konum
DAİMON
Birde şey...
insana hakiki manada insan muamelesi yapmazsanız o kimseden fayda göremezsiniz.
Çiçek bile uygun ortamı bulunca büyür serpilir şöyle bir seyran ettirir kendine...

Ben mesela sevildiğim ve kabul gördüğüm yerde, sevildiğim ve kabul gördüğüm insanın yanında neşvü nema bulurum . Velev ki sanal ortam olsun. Sadakati düstur edinen biri için uzak-yakın birdir.
 

Seraphine

Kayıtlı Üye
Katılım
26 Ocak 2017
Mesajlar
472
Tepkime puanı
734
Yaş
30
Konum
Hall of Guides
Haha sorumu cevaplasaydın bari, nasıl kalayım şimdi :(

Ehemm.. Her türlü soru sorabiliyoruz heralde değil mi? Felsefik olması şartı var mı ki ?
Birden enerjik hissetmeye başladığınızda bu hissi nasıl yatıştırıyorsunuz?
 

EXECUTİONEREXECUTED

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Tem 2014
Mesajlar
40
Tepkime puanı
38
Konum
I'm not here
İş
Psikolog
İnsanlar neden hep değişime direnir? Bu onları üzmeye ve yaralamaya devam ediyorsa bile. Neden hep o acı veren gerçeklere tutunmak zorunda hisseder ve yürüyemezler?
Aslında değişmesi gerekirse değişir insan ama bunu yapamıyorsa başka bir yolu olduğundandır başka bir şeyden değil.

Șöyle bir sorunsala kapıldım :
Herşey dijitale kayıyor. Evden çalışıyoruz artık. Konferanslar, interwiev'lar vs pc başından yapılıyor. Youtubtan içerikler üretip para kazanıyoruz vs.
Ama hala şu var : sanal alemde başka gerçek hayatta bam başka kişilikler sergileme. Klavye kahramanlıkları ve avatarının cazibesine kapılma da buna dahil.
Peki ya gerçek hayattaki kişiliklerimiz sahte, sanaldaki kişiliklerimiz gerçek kişiliklerimiz idiyse?
Bunu nasıl anlayabilirdik?
Sonuçta dijital çağ gelecek. Toplum e-toplum olacak. Peki ya bu gerçek diye bildigimiz kişiliğimiz en başından beri bizim sahte kişiliğimiz idiyse?
Belki de asıl kişiliklerimiz saklandığı yerden çıkıyordur artık sanal ortamın da desteği ile.
Olamaz mı? ?
Bence sahte\gerçek kişilikler şeklinde işlemiyor. Daha çok isteklerimize, dürtülerimize ve duygularımıza göre işliyor.

Aslında kendini normal hayatta ifade edemeyen kişilerin dijital platformlarda daha rahat kendini ifade etmesi yani bir nevi gerçek denilen kişiliğinin ortaya çıkması çok mantıklı ama aynı zamanda da çok düz bir çıkarım olur.

Söz konusu olan yüzlerce farklı ortam ve binlerce farklı değişkenin birbirini etkileyerek ilerleyişine insanın anlık tepkisidir. Ama örneğin bir insanın forumda kurallara uymadığını görünce içimizden geçireceğimiz şey 'gerçek kişiliğini belki de burada ortaya çıkarmış' veya 'ne kadar terbiyesiz/bilgisiz' gibi şeyler değil de bu şekilde ortaya çıkan davranış yaşadığı başka bir durumun mu dışa vurumu veya bir kendini gösterebilme dikkat çekme içgüdüsü mü -hani reklamın iyisi kötüsü olmaz derler ya- gibi şeyler olmalı.

Dijital platformların bu duruma bana göre en büyük etkisi insanların çok daha fazla sayıda durum için çok çeşitlikte tepkiler geliştirmesi oldu. Belki de sanal ve real ortamların her ikisinde de görüştüğümüz kişilerde bir gariplik hissetmemize yol açan şey budur.

Olamaz mı? ?
 

berksurucu

Banlı Kullanıcı
Katılım
3 Haz 2009
Mesajlar
356
Tepkime puanı
968
Konum
Güzel İzmir
@dennise öyle bir soru sordu ki; hepimizin içinde cevaplanması gereken bir soruyu sordu...

derin sorular katılımı arttırırıyorsa ozman öyle soralım... taşı kuyuya atalım :D

Biz kimiz, nereden geliyoruz... Niçin "hiçbirşey" yerine "birşeyler" var....
 

Enneagram

Banlı Kullanıcı
Katılım
28 Eyl 2019
Mesajlar
587
Tepkime puanı
985
Konum
DAİMON
Haha sorumu cevaplasaydın bari, nasıl kalayım şimdi :(
Keyfimizde kaçsın istemiyorm biliyomusun ??‍♀️

@EXECUTİONEREXECUTED ismin ve resminin duruşu şu sanki...
"Taş yerinde ağırdır." ?
Güzel günlerde eskitiver.

Yazdıklarına dair fikrimi ufaktan belirtmek isterim.
Bir eşyi 40 kere söylerse olur diye boşuna dememiş atalarımız.
Mabet te ki duruşlrımız da ona göre şekilleniyor.
Yapılan muamele de çok etkili. ..
Şeyh uçmaz, mürid uçurur. ?

Mabet te uçurdugumuz insanlar da yok değil. ?
 

EXECUTİONEREXECUTED

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Tem 2014
Mesajlar
40
Tepkime puanı
38
Konum
I'm not here
İş
Psikolog
Tam da kullanıcı adını değiştirme çabası içine girmiş idim @Enneagram, bir garip oldu şimdi.
Herkese yakın olan mabet olduğu için oradan gittim de keşke mabet toptan uçsa. ?

Biz kimiz, nereden geliyoruz... Niçin "hiçbirşey" yerine "birşeyler" var....
Yaradılışın dile getirilemez bir güzelliği vardır sırf gizleri dışa vurulamadığı için ve bu güzelliğin mutluluğunu yaşayamayanlar var sırf inanmayı başaramadıkları için. Oysa en zıt olgular arasında incecik bir çizgi fakat aynı zamanda da en derin uçurumu barındıran olgular değil midir? Ben hiçbir şeyi bilmem, bir şeyleri de ve tabi her şeyi de. Ben beni bilme yolunda kaybolayım yeter.
 

Talahu

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Tem 2018
Mesajlar
134
Tepkime puanı
170
Bu tip bir gelecek vizyonunu buraya yazmak iyi olabilir :D.
Yazının daha iyi anlaşılması için dünyada uygulanan bazı yönetim sistemlerini temel tarihsel sırasına uygun ve sade olarak yazıyorum.

Piramit Sistemi: Tek kişiye dayalı yönetim sistemi.

Babil Sistemi: Bir grup veya yükselen gruplara bölünmüş yönetim sistemi.

Ağ Sistemi: İnternet aracılığıyla insanların birbirine yardım ettiği ve aynı zamanda bulunan ek yönetici sisteme göre neredeyse eşit güce sahip olan yönetim sistemi.

Klan Sistemi: Neredeyse tamamen sanal gerçekliğe dayalı, grup tarzı aktif yönetim sistemi.

Klan sisteminin gelecekte gerçekleşme ihtimali çok yüksek. Bu sistemlerin hepsi ''Çark Sistemi'' yani kişilerin ve grupların durumlara ve olaylara göre alçalıp yükseldiği, bir kölenin efendi olduktan sonra tekrar köle olabilmesi gibi çalkantılı ve adaletli bir sistemi içinde bulundurur. Bu zamana ait gidişat ve alternatif senaryoların geneline bakıldığında, gerçekleşme ihtimali yüksek olan bu gelecek vizyonu ortaya çıkar.

İnsanlar, günlük hayatın zaman çalıcı zorluklarını teknoloji ile kolaylaştırmış durumda olduğundan artık sanat, ruhsallık, kişisel gelişim ve ötesi gibi içeriklerle daha fazla ilgilenebiliyorlar. Mesela temel gıda ihtiyacı kişinin yaşadığı eyalet tarafından çoğu bölgelerde ücretsiz (!) ve otomatik olarak günlük belli aralıklarla bulunduğu VR yatağına getiriliyor. İnsanlar istedikleri zaman VR düzeneğinden çıkabiliyorlar ve zaten teknoloji ile iç içe olan gerçek dünya da kendini sanal gerçeklikten pek farklı gösteremiyor. Tahmini olarak en fazla ilgi duyulacak olan teknolojik gelişim sanal gerçeklik odalarıdır. İnsanlar artık kendilerine gelen ilhamları gelişmiş küresel VR sistemlerinde paylaşarak kaliteli ve hızlı toplu etkileşim gösteriyorlar. Meraklıları için eski dünyanın kaydedilmiş tüm içerikleri, sadece yazı veya görsel ile sınırlı kalmayarak ''yaşam sahneleri'' içeren sanal kütüphanelerde incelenebiliyor hatta kişiler kendilerini istedikleri zaman ve mekan sahnesinde deneyimleyebiliyorlar.

Doğa, sanal olarak tamamen tekrar oluşturulabildiğinden dolayı dünyanın doğa ile ilgili sorunları bulunmuyor. Bölgelere ait değişik kurallar ve katı koruma sistemleri olmasına rağmen elbette bu sistemlere karşı gelen gruplar bulunuyor. Yani küresel olarak pasif bir kaos ortamı var. Meseleler sanal gerçeklikte kolay ve hızlıca çözüldüğünden dolayı fiziki ölçüde zarar verecek savaşlar çıkmıyor. Sadece hologramdan oluşan insansız askeri gemiler gibi yüksek teknolojiler de yine bu zamana aittir. Alternatif algoritma sistemleri, geliştiriciler için zamanında popüler olduğundan dolayı insanlık, robotların yükselişi gibi bir senaryoyu çoktan aşmış durumdadır. Büyük Asya ve Avrupa klan savaşı çıkana kadar insanlık barış içinde gelişecektir...

''EUROPE VERSUS ASIA'' başlığını çok beğendiğimi ek olarak belirtmeliyim :D.

Teknolojinin gelişim hızı biraz daha artarsa bahsettiğim bu vizyon aslında 50 yıl içinde görülebilir. Bu yazıyı malum kıyamet alametlerinin bazı sonuçlarını hesaba katmayarak yazdım. Nisan ayında sıradaki alamet ne olacaksa ve ondan sağ çıkabilirsek, Allah izin verirse kıyamet gelmeden önce dünyanın böyle bir halini deneyimlemek isterim. Yorumlarınızı okumaya ve cevap vermeye çalışacağım.
 

[XTR] Similar Threads

Üst