Astral Yapan Kişi Davet Edebilir mi?

Merhabalar arkadaşlar. Hemen kısaca sormak istiyorum. Bir yerde okuduğumu anımsıyorum ancak emin olmak için uzmanlarımıza danışmak istedim. Örneğin astral yapan bir kişi uyur haldeki kişinin yanına gidip veya ona bir şekilde etkileyerek onu da astral seyahate çıkarabilir mi?

Bilgisi olan yardımcı olursa çok sevinirim.

Merhabalar. Uzun süre oldu bir cevap alamadım. Daha önce astral seyahat gerçekleştrmiş arkadaşlar cevaplarsa çok sevinirim.

Sorduğunuz soruya net cevap olmamakla birlikte; havas ilminde kuvvetli birinin, yanındakini (uykuda olması gerekmeksizin) astrale çıkarabildiğini, fakat bunun bazı sakıncaları olabileceğini söyleyebilirim..Tabiki bu sizin sorunuzun yanıtı değil, umarım astral bilgisi olan arkadaşlar sorunuza daha kesin bir yanıt verirler.

Prana_' Alıntı:

Sorduğunuz soruya net cevap olmamakla birlikte; havas ilminde kuvvetli birinin, yanındakini (uykuda olması gerekmeksizin) astrale çıkarabildiğini, fakat bunun bazı sakıncaları olabileceğini söyleyebilirim..Tabiki bu sizin sorunuzun yanıtı değil, umarım astral bilgisi olan arkadaşlar sorunuza daha kesin bir yanıt verirler.

Genişletmek için tıkla ...

Teşekkür ederim cevabınız için. Bana daha önce fal bakan bir abla istersen sana enerji seansı yaparım hatta seni astrala çıkarabilirim sana kötülük yapanı kendi gözünle görebilirsin demişti. Ben yaptırmadım böyle bir seans. Sanırım sizin verdiğiniz örnek bunun gibi. Ne sakıncaları var biraz açabilir misiniz?

Öncelikle bahsettiğim şeyin bir enerji seansı olmadığını söylemeliyim.Ayrıca bu konudaki sınırlı bilgimle vereceğim cevabın, sadece o çalışmaya özel olabileceğinide belirtmek isterim. Astrale çıktığınız andan itibaren, çıkaran kişinin sesinin size rehberlik etmesine izin vermelisiniz, ama bazı ruhlar daha özgürdür, buda orada birbirinizi kaybetme riski doğurur. Bu çalışmada astralde çok uzun süre kalma izni yoktur.Bana aktarıldığı kadarıyla aksi en basitinden sizin yada astrali yönetenin akli melekelerini yitirmesiyle sonuclanabilir.

Ön bir hazırlık gerçekleşmeden bunun olması pek mümkün değil. Kişilerin rüyasına girilebiliyor ancak bu tür uygulamalar kişisel istek ve çaba gerektiriyor, bildiğim kadarı ile.

Prana_' Alıntı:

Sorduğunuz soruya net cevap olmamakla birlikte; havas ilminde kuvvetli birinin, yanındakini (uykuda olması gerekmeksizin) astrale çıkarabildiğini, fakat bunun bazı sakıncaları olabileceğini söyleyebilirim..Tabiki bu sizin sorunuzun yanıtı değil, umarım astral bilgisi olan arkadaşlar sorunuza daha kesin bir yanıt verirler.

Genişletmek için tıkla ...

Hangi şehirde bu falcı ben gideyim de beni çıkarsın astrale.

Herşey gibi, soru sormanında bir adabı olmalı diye düşünüyorum. Aklınıza geleni, aklınıza estiği şekilde sorarsanız, karşı tarafın cevap verme isteği kalmayacağı gibi, cevap bekleme hakkınızda olmayacaktır.

Prana_' Alıntı:

Herşey gibi, soru sormanında bir adabı olmalı diye düşünüyorum. Aklınıza geleni, aklınıza estiği şekilde sorarsanız, karşı tarafın cevap verme isteği kalmayacağı gibi, cevap bekleme hakkınızda olmayacaktır.

Genişletmek için tıkla ...

Haklısınız.

CennetOrdulari' Alıntı:

Haklı olmanla birlikte her cahile cahilliği yüzünden kızmaya kalksak, memlekette adam kalmaz.

Genişletmek için tıkla ...

Öyle ölmem füze atın beyefendi.

Amacım konuyu uzatmak değil, ama kısa bir açıklama yapmak isterim. Ben arkadaşın üslûbunu doğru bulmadığım için fikrimi belirttim sadece. Kimseyi cehaletle yargılayacak durumda değilim. Hele, inanç olaylarına girip herhangi bir yargıda bulunmam mümkün olmadığı gibi haddimde değil. Güzel ahlak ve davranışlara sahip nice insanlar var ki, dinle imanla alakaları yok. Benim inancıma göre; Allah katında kimin kazanıp, kimin kaybedeceğini bizlerin bilebilmesi mümkün değildir. Aksini iddia edersem vay halime bence..

Forumun asıl amacının doğu ezoterizmi olmadığını hatırlatmak isterim. Tabii ki her türlü inanca saygı duyulur ve gerekli kişiler gerekli konulara yazar. Ama bu konuyu açan kişi kendisinin müslüman olduğunu belirtmemiş ve konu batı iliminin alanlarından birisinde de yer alıyor. Başkasına bir konuyu bilmediği için cahil demek veya ona kızmak hiçbirimizin haddine düşmez bence. Siz, ben veya başkası, hangimiz doğuştan öğrendik bildiğimiz şeyleri? Önemli olan öğrenmek için çabalamak değil mi?

Kendinizin doğru olarak inandığı şeyleri biraz daha yumuşak anlatmak kimseden bir şey eksiltmez bence. Eğer siz başkalarının gül hatrını önemsemiyorsanız, onlarda sizin gül hatrınız için kötü hissetmek zorunda değiller. Ve beni yanlış anlamayın, amacım bir tartışma yaratmak değil. Yazı olarak bilgi alışverişi gerçekleştiği için biraz ruhsuzluk oluşuyor. Yoksa size karşı özel bir tepki göstermiyorum, sadece farklı bir açıdan yaklaşıyorum.

Demek istediğinizi anlıyorum ancak bu yine aynı noktaya çıkıyor. Sizin kendi inançlarınız doğrultusunda kabul ettiğiniz gerçek sadece sizi ve sizinle aynı görüşü paylaşan kişileri kapsar. O tek gerçek dediğiniz şey herkes için aynı değil. Farklı bir inanışı benimsemiş birisi için siz cahil konumuna düşebilirsiniz, ki batı ezoterizminde diğer inanışlara saygı genelde teşvik edilir.

Sonuç olarak her birimiz insanız, inançlarımız farklı olsa bile bu anlaşamayacağız demek değildir. Bahsettiğiniz zaman ve şu an ki zaman eşit derecede değiller. Bir şeyler öğrenmek isteyenlere bazen tolere gösterelim diyoruz ki bu yollar için hevesleri kırılmasın. Ha eğer bu kişi sizinle aynı inanç ve bakış açısına sahipse, yazdıklarınız tabii ki isabetli olur.

Eğer siz bu tavrı batı yönünden birisine yaparsanız kişi bir afallar ve kabuğuna çekilir. Bu heves kırmaktır. Yani en azından bu şekilde devam edeceksiniz ilk önce kişinin inancı hakkında bir fikriniz oluşsun. Yorumunuzu ilk okuduğumda bana ters gelmişti ama siz o detay penceresini araladığıızda düşünce yapınız hakkında fikir edindim ve buna saygı duydum. Dikkate alırsınız veya almazsınız ama benim tek ricam biraz daha yumuşak yaklaşmanız.

Tanrı'nın ışığı yolunuzu aydınlatsın ve ruhunuzu korusun.

Konu amacından sapacak ama Seraphine adlı kişiye katılmadan edemiyorum. Şöyle ki CennetOrduları'na saygım sonsuz ancak çoğu kitapta özellikle tekamülü esas alan bilgi kitaplarında dinlerin geçmişte tekamülü ilerleyecek insanlığa gönderildiği ancak son aşamaya gelmiş günümüz insanlığı için bir anlamı kalmadığını da belirtiyor. Bu pencereden bakınca siz yani CennetOrduları kendi içinde buna göre cahil kalmış oluyor gibisiniz ama bu sizin doğrunuzu değiştirmez zaten değiştirmemeli o yüzden size saygı duyuyorum. Benim inancım a-teizm yani dinlerin varlığını şu anki ufacık ömrümde manasız buluyorum. Tanrı kavramına inanırım ama tanrı inancım yoktur. Kelimeler bazen gerçekten kifayetzsiz kalıyor anlatabilmem için kendimi. Bu şu demek: Biri tanrıya inanıyorsa kavram olarak tanrı vardı çünkü üzerinde düşünülen bir kavramdır ama bu onun varlığının mevcudiyetini ispatlamaz. Bakınız münzeviler neredeyse her dinde mevcut. Bu islamda da vardı inanın tibetli rahiplerde de var. Herşeey vakıf olduğunu sanıp aslında ana özden kopan ve kafayı yiyen münzeviler de olduğu gibi epifiz bezine kimyasal müdehale ile sınırsız bilgiye ulaştığını düşünenler de var. O yüzden bir inanışa sahip birine gerçekten cahil demeyelim. Evet belki tek gerçek var ve bu dünya tarihinde o gerçeğe kimse de ulaşmamış olabilir. Hepimiz bir yanlış döngüde de yer alıyor olabiliriz. Bu bakıma sizin gibi aslında bu konuya derinlemesine eğilen ve benim saygı duyduğum şu cümleyi kurduğunuz: "Bakın Müslüman demiyorum, HAKKIYLA Müslüman. Yani hidayeti, takvası ve kafasında putu olmayan Müslüman" diyen biri olarak yolunuz doğru yol bence ama yoldan topladığınız meyveler çürük gibime geliyor ya da yolda yanlış lastikle ilerliyorsunuz. Bizler ile bir bütünüz sizinle birlikte aslında o nedenle biz ben siz cahil olamayız. Kelimelere dökmek çok zor biliyorum. Aslında o nedenle bu konu başlığı açmakta amacım. Astrale bir şekilde çıkamıyorum yapamıyorum. Eğer bunu gerçekleştiren bir forum arkadaşımız var ise belki elimden tutar çıkarır astrala. Merak değil belki bilgiye ulaşmaktır amacım Ben bu yolda biraz olsun aklımdan eksilmeye razıyım. Yapacak birşey yok.

Eğer yazdıklarım sizin için bir şey ifade ediyorsa ne mutlu bana Ben kendinizi birisine açıklamak zorunda olduğunuzu düşünmüyorum, eğer siz böyle mutluysanız her şey yolunda demektir zaten. Zaman zaman hepimiz kendimizi farklı durumlar içinde buluyoruz, önemli olan bununla baş etmeyi öğrenmek. Benim araya girme isteme sebebim üslup konusunda ki sitemimi belirtmekti. Siz şu an belki basit bir soru sormuş olabilirsiniz ama eğer cesaretiniz kırılırsa, bu durum geleceği de etkiler. Aman zaten hiçbir şey olmuyor diyip geçiştirirsiniz.

Bu ruhsal döngüde ruhlarımız birer bütün ve her birimizin birbirine ihtiyacı var. Direk ve dolaylı olarak birbirimize yardımda bulunuyoruz. İnançların, seçimlerin farklılığı burada devreye giriyor. Eğer hepimiz tek renk olsaydık ne sorgulama olurdu, ne araştırma. Umarım doğru yolu kalben ve ruhen bulabilirsiniz, unutmayın ki bu yaşama belli bir amaç ile geldiniz. Ve bu amaç herkes ile eşit bir ulviliğe sahip.

Tanrı'nın ışığı yolunuzu aydınlatsın ve ruhunuzu korusun ?

Okunması zor olmasın diye alıntılamadan cevap yazmaya çalışacağım. Umarım benim yazdıklarımı da yanlış anlamazsınız. Felsefe bir bilimdir değil mi? Veya bilim ya da başka bir adı olsun önemli değil. Gerçek bilgiye ulaşmaktır amacı. Hakikat da denebilir. Bir gerçek varsa binlerce doğru olabilir. Dünya insanlık tarihi başından itibaren insanlar farkında olmadan felsefeye hizmet ettiler daha sonraları adını verdikten sonra felsefik düşünmeye devam ettiler. Tek amaç gerçek bilgiye ulaşmaktı. Yaşınızı bilmediğim için şimdilik siz olarak devam edeceğim. Sizin kabul ettiğiniz inandığınız ya da yolunu takip ettiğiniz doğrudur. Doğruya devam bunun bir sorunu yok. Ama bunun gerçek olduğunu bilemeyiz veya bilmek için erken bir çağdayız ya da hiç bir zaman bilemeyeceğiz. Bakın son cümlemde 3 ayrı felsefik akımdan örnek verdim. Burada asıl değerli olan sorgulamaktır. Ben ateistim evet çünkü teizmi kabul etmiyorum. Bu benim doğrum. 1400 sene okuma yazma bilmeyen bir perygamberin "mükemmel" olarak kabul ettiğiniz kitabı yazması tabii ki mümkün değil. Bu sizin mükemmel kabulünüz. Benim değil. Eğer dünya üzerinde bir kişi için bile mükemmeliyet sorgulaması var ise o zaten mükemmel olamaz. Bakın bunu gerçekten çok samimi yazıyorum sakın yanlış anlamayın amacım sizi alt etmek kendimi haklı çıkarmak sizi üzmek yermek falan değil ancak mevcut inanç sistemin kabul ettiğiniz kitap için öylesine örnekler veririm ki mükemmeliyet konusunda kalbiniz üzülerek kaldıramayacağınız durum hissedebilirsiniz. Bu bende kalsın. Gerçek bir ateist için bu dünyada yaşamak çok ağır çok zor bir durumdur. Bu insanların tavırlarıyla falan alakalı değil çünkü hayatı anlamlandırmak bir ateist için inanılmaz zordur. Ben bunun farkındayım ancak bu benim beşiktaşlılığım gibi bir durum değil. Ben ölene kadar beşiktaşlıyım ama yarın ateist olmayabilirim. Sebebi gerçek bilgiye kimsenin tamamen erişmemiş olması. Benim kendi hayat tecrübem incelediğim onlarca din görüş akım fantastik inanışlar vs. bakınca kendimce ateist olmam kendi içimi huzurlu kılan bir durum ama bakın bu sitedeyim sizinle bir konuyu tartışıyorum okuyorum sorguluyorum. Sonuçta cinler varlıklar boyutlar vs. kafa yoruyorum. Sizin yukarıda yazdığınız şekilde islami cahil olsam cinlere de inanmıyor olurum. Size göre cindir bana göre bir enerjidir. İnsanlar astronomi yokken astrolojiyi temel bilim kabul edip gökyüzünün kadim bilgileriyle hayatlarını sürdürüyorlardı. Bugün gerçek bilim cahilleri jala jüpiter gibi uzak gezegenlerin nasıl insanı etkileyebileceğini düşünüp saçmalık diyip çıkıyorlar. Kuantum fiziğinden ve titreşimlerden bihaber herkes kolayca bu tuzağa düşecektir. Bir kitapta ilerisini düşünüp oluşturulmuş kurgusal bir yapıya mükemmel diyip işin içinden çıkmak çok kolay gibime geliyor. Bakın bu gerçek bilgi de olup benim için son çok kötü olabilir ama şundan eminim eğer kitap gerçekse ve ben hesap vereceksem en az kusurlu ben olacağım. Çünkü ölürken bile "neden" diye soracağım.

Astral konusunda da çıkarımınız inandığınız tüm görüşe ters düşüyor yanlış anlamayın. Size göre astrale sadece bir inancı olan kişi çıkabilir. Ben ateistim bakınca evrene ve enerjisine inanmıyorum demedm. Çünkü nihilist değilim. Yani benim bir inancım var. Aynaya bakınca kendime inanıyorum. Sorgulamama inanıyorum ve eminim astrale çıkıp eğer varsa tüm bilgilerin yazıldığı iddia edilen akaşik kayıtlara bakmak istiyorum.

Bende tevhid olmadığından nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz onu anlamıyorum. Ayrıca ölümden yaşlanmaktan yani dünyevi durumlardan korktuğumu da nereden çıkardınız? Örnek tabii ki bunlar. Benim aslında sizler gibi insanların peşinen kabullenişlerini de anlayamıyorum. Bakın ben peşinen sorguluyorum diyorum. Ya siz?

Evet ve hayır. Nedeni astral tek bir bölgeden oluşmuyor. Bölgeler var ve bazı bölgelerde bilinç aktarılabilir rahatça. Ancak bazılarına pek mümkün olmuyor, çünkü özel bir mekanizma, engel oluyor. Kişiden kişiye değişir. Ayrıca normal bir insan için hayır ancak, usta-çırak ilişkisi bulunanlar için evet, çünkü belli aşamaları geçmiş, eğitilmiş bir çırak için her şey çok daha kolay. Bunun sebepleri bir çok koşula bağlı olduğu için sayfalarca yazılabilir.

Konu dışında her şey konuşulmuş. Konu ile alakalı konuşmak yerine neden sürekli, başka konular konuşulmaya, ısrarlı cahillik akan konulardan konuşmalar yapılıyor pek anlamak mümkün değil. Ağzınızdan salyalar akarak, benim dediğim doğru, sizin dediğiniz yanlış, diğerleri cahil, falanca din bitmiş, bilmem ne boş, bu tür salyaları saçarak cahillik abidesi yorumlarınızı kendinize saklayın. Bilginiz yoksa, yorumunuz da olmasın. İlim ilim diye veryan edenler, süslü cümlelerle ilimsizliğini örtme gayreti içinde.

Ben de birşeyler yazmak istiyorum. Ne güzel demiş dhardhar. Ben de öyle düşünüyorum eğer ahiret varsa ve hesaba çekilirsem tanrı bana zaten kucak açar ya da açmalıdır. Ben kötü ahlaklı olmamışım ve bu iyi ahlaklı olmamı bir sevap vennet kaygısı gütmeden yapmışımdır. Eğer sırf beni kendisine inanmadığım için cezalandıracaksa varsın cezalandırsın demek ki egoist bir tandırıdır ve inananlar gözünde çok büyütüyordur. Fakat belki de sorgulayanları ödüllendirip dini ne okursa oslun sorgulamadan inandım diyenleri cezalandıracak. En kötüsü ise ateistler haklı çıkar ve öldükten sonra doğmadan önce ne isek öyle olursak kanıtlayamamamız olacaktır. Yani hiç.