URUMHAMATAHAYİL
Yönetici
Merhabalar 
Ne kadar forum da en çok merak edilen varlık türü Cinler olsa da ve sürekli cinlerle ilgili konular açılsa da insanlara en yakın ve dost canlısı varlıklar, aynı dünyayı paylaştığımız Perilerdir. Bende bu konumda bu sevecen varlıklarla ilgili ayrıntılı bilgiler paylaşmaya çalışacağım. Umarım bu sevecen varlıkları merak eden, onların hayatını merak eden arkadaşlara faydam dokunur.
Sunuş Aşaması:
Peri inancı, eski çağlarda olduğu gibi günümüzde de dünyanın bir çok yerinde yaşamaya devam etmektedir. Bu inancın, geleneğin temsilcileri tabi ki de Kelt topluluklarıdır. Orta Çağ'da olduğu gibi günümüzde de bu sevecen varlıklara karşı olan güven duygularını, bağlarını koparmamışlardır.
Ama tabi ki de eski çağlardan günümüze bir çok değişiklik meydana geldi ve bir çok topluluk modern dünyanın getirdiklerine daha çok önem vermeye başladı. Dünyanın güzellikleriyle aralarına set çekilmeye başladılar. Dünya üzerinde gözle görülmeyen hiç bir şeyin yok sayıldığı bir akılcılık çağı hakim oldu. Akılcılık çağı bir çok inancı, geleneği, kadim öğretileri zedelediği gibi Perilere karşı olan inancı da zedeledi. Belgelerin, kaynakların büyük çoğunluğu ortadan kaldırıldı.
Eski çağlarda güçlü bir şekilde kabul gören ve inanılan Peri inancı son 20 yıl içerisinde farklı taraflara çekildi. Hatta Perilerin tamamen negatif varlıklar olduğuna inanan, başka varlıklar ile karıştırın topluluklar türedi. Eski çağlarda Perilerle insanların arasında çok daha sıkı bir bağ vardı. Hatta günümüzde çözülemeyen bir çok doğa üstü olay perilerin işiydi. Örneğin bu mısır tarlalarında semboller ve kaçırılma olaylarının olaylarının büyük çoğunluğu perilerle bağlantılıydı. Ama günümüzde ise Dünya dışı varlıklara karşı olan inancın artmasıyla beraber bu gizemlerde sahiplenildi.
Kadim dostluk yerini post modern inançlara bıraktı. Saygı duyulan, Meleklere yakın olan Perilere olan güven, dostluk ve bağ yerini kötü adam rollerine sahip dünya dışı varlıklara karşı olan gereksiz güvene bıraktı.
Neyse sözü daha fazla uzatmayayım. Umarım insanlarımız bu dünyadan kopma çabasını bırakır ve biraz yaşadığı çevreye bakar. Yaşadığı yerdeki güzellikleri görmeye çalışır. En önemlisi eskisi gibi Perilerle aramızda ki kadim dostluk güçlenir. Onlar sadece biraz saygı, güven, sevgi istiyorlar. Acımazsızca doğayı katletmek, onları katletmek onları bizden her gün daha fazla uzaklaştırıyor. Eski çağlarda neredeyse her peri türü insanlara karşı önemli bir sevgi taşırken günümüzde artık çoğu peri türü insanlara karşı kayıtsız kalmayı öğrenmiş hatta uzaklaşmıştır. Çünkü eskiden karşılıklı bir güven, saygı ve bağ mevcuttu.
İnsanlarımız nereye giderse gitsin, gittiği toprakta ki perileri o bölgenin ruhlarına karşı saygı içindeydi, o ruhları tanırlardı. Bir ev inşa edilmek istendiği zaman, bir yol yapılmak istediği zaman bu özelliklere bakılırdı. Günümüzde de bu şekilde olması gerekiyor. Paranın yaptırımı değil kadim olan dostluğunu, sevginin yaptırımının etkili olması gerekiyor.
Yeni bir yere mi gittiniz hemen sessiz bir yer bulun ve bir ağacın altına oturun. Hiç bir ses çıkarmayın sadece dinleyin, kafanızdaki tüm kaygıları silin. Anı yaşayın, anı yaşayın ki sizinle beraber yaşayan bu sevimli dostları duyabilesiniz. Sizler doğa ananın bir evladısınız... Hatırlayın ağaçların, kayaların, her şeyin sizinle beraber doğa ananın birer evladı olduğunu hatırlayın. Kaç dakika oturduğunuzu umursamayın, uzun süre oturmanız gerekiyorsa bile oturun, periler size güvenirlerse kendilerini duymanızı sağlayabilir hatta görmenizi bile sağlayabilirler.
Perilerin, bizlerde en çok hoşlanmadıkları yanımız kibirli oluşumuzdur. Eski çağlarda bu kibir anlayışı daha az etkili olduğu olduğu için ruhani varlıklarla en önemlisi Perilerle aramızda daha sıkı bir bağ mevcuttu. Kibir anlayışımızı kafamızdan atmadığımız sürece bu bağa tekrar sahip olamayız, kibir doğanın güzelliğini görmemizi engelliyor.
Ben şuan sadece size anlatıyorum, anlattıklarım bir miktar fayda sağlayabilir ama perilerle, kadim dostlarınızla aranızda ki bağı güçlendirmez. Bunun gerçekleşmesi için uygulamanız gerekiyor. Yıllar süren doğal ve organik öğrenme şekline uyumlu bir hale gelmelisiniz.
Not: Bilgileri parça parça ekleyeceğim.

Ne kadar forum da en çok merak edilen varlık türü Cinler olsa da ve sürekli cinlerle ilgili konular açılsa da insanlara en yakın ve dost canlısı varlıklar, aynı dünyayı paylaştığımız Perilerdir. Bende bu konumda bu sevecen varlıklarla ilgili ayrıntılı bilgiler paylaşmaya çalışacağım. Umarım bu sevecen varlıkları merak eden, onların hayatını merak eden arkadaşlara faydam dokunur.

Sunuş Aşaması:
Peri inancı, eski çağlarda olduğu gibi günümüzde de dünyanın bir çok yerinde yaşamaya devam etmektedir. Bu inancın, geleneğin temsilcileri tabi ki de Kelt topluluklarıdır. Orta Çağ'da olduğu gibi günümüzde de bu sevecen varlıklara karşı olan güven duygularını, bağlarını koparmamışlardır.
Ama tabi ki de eski çağlardan günümüze bir çok değişiklik meydana geldi ve bir çok topluluk modern dünyanın getirdiklerine daha çok önem vermeye başladı. Dünyanın güzellikleriyle aralarına set çekilmeye başladılar. Dünya üzerinde gözle görülmeyen hiç bir şeyin yok sayıldığı bir akılcılık çağı hakim oldu. Akılcılık çağı bir çok inancı, geleneği, kadim öğretileri zedelediği gibi Perilere karşı olan inancı da zedeledi. Belgelerin, kaynakların büyük çoğunluğu ortadan kaldırıldı.
Eski çağlarda güçlü bir şekilde kabul gören ve inanılan Peri inancı son 20 yıl içerisinde farklı taraflara çekildi. Hatta Perilerin tamamen negatif varlıklar olduğuna inanan, başka varlıklar ile karıştırın topluluklar türedi. Eski çağlarda Perilerle insanların arasında çok daha sıkı bir bağ vardı. Hatta günümüzde çözülemeyen bir çok doğa üstü olay perilerin işiydi. Örneğin bu mısır tarlalarında semboller ve kaçırılma olaylarının olaylarının büyük çoğunluğu perilerle bağlantılıydı. Ama günümüzde ise Dünya dışı varlıklara karşı olan inancın artmasıyla beraber bu gizemlerde sahiplenildi.
Kadim dostluk yerini post modern inançlara bıraktı. Saygı duyulan, Meleklere yakın olan Perilere olan güven, dostluk ve bağ yerini kötü adam rollerine sahip dünya dışı varlıklara karşı olan gereksiz güvene bıraktı.
Neyse sözü daha fazla uzatmayayım. Umarım insanlarımız bu dünyadan kopma çabasını bırakır ve biraz yaşadığı çevreye bakar. Yaşadığı yerdeki güzellikleri görmeye çalışır. En önemlisi eskisi gibi Perilerle aramızda ki kadim dostluk güçlenir. Onlar sadece biraz saygı, güven, sevgi istiyorlar. Acımazsızca doğayı katletmek, onları katletmek onları bizden her gün daha fazla uzaklaştırıyor. Eski çağlarda neredeyse her peri türü insanlara karşı önemli bir sevgi taşırken günümüzde artık çoğu peri türü insanlara karşı kayıtsız kalmayı öğrenmiş hatta uzaklaşmıştır. Çünkü eskiden karşılıklı bir güven, saygı ve bağ mevcuttu.
İnsanlarımız nereye giderse gitsin, gittiği toprakta ki perileri o bölgenin ruhlarına karşı saygı içindeydi, o ruhları tanırlardı. Bir ev inşa edilmek istendiği zaman, bir yol yapılmak istediği zaman bu özelliklere bakılırdı. Günümüzde de bu şekilde olması gerekiyor. Paranın yaptırımı değil kadim olan dostluğunu, sevginin yaptırımının etkili olması gerekiyor.
Yeni bir yere mi gittiniz hemen sessiz bir yer bulun ve bir ağacın altına oturun. Hiç bir ses çıkarmayın sadece dinleyin, kafanızdaki tüm kaygıları silin. Anı yaşayın, anı yaşayın ki sizinle beraber yaşayan bu sevimli dostları duyabilesiniz. Sizler doğa ananın bir evladısınız... Hatırlayın ağaçların, kayaların, her şeyin sizinle beraber doğa ananın birer evladı olduğunu hatırlayın. Kaç dakika oturduğunuzu umursamayın, uzun süre oturmanız gerekiyorsa bile oturun, periler size güvenirlerse kendilerini duymanızı sağlayabilir hatta görmenizi bile sağlayabilirler.
Perilerin, bizlerde en çok hoşlanmadıkları yanımız kibirli oluşumuzdur. Eski çağlarda bu kibir anlayışı daha az etkili olduğu olduğu için ruhani varlıklarla en önemlisi Perilerle aramızda daha sıkı bir bağ mevcuttu. Kibir anlayışımızı kafamızdan atmadığımız sürece bu bağa tekrar sahip olamayız, kibir doğanın güzelliğini görmemizi engelliyor.
Ben şuan sadece size anlatıyorum, anlattıklarım bir miktar fayda sağlayabilir ama perilerle, kadim dostlarınızla aranızda ki bağı güçlendirmez. Bunun gerçekleşmesi için uygulamanız gerekiyor. Yıllar süren doğal ve organik öğrenme şekline uyumlu bir hale gelmelisiniz.
Not: Bilgileri parça parça ekleyeceğim.
