Ya aşkı kavrayamamıştı bu beden ya da bir kaç kelam eksik kalmıştı.Eksikleri tamamlayacak olanda bir şiir miktarı yakına dahi gelmemişti.Yanlışın yanında doğru da ağlıyordu işte.Yanlış insanların yanında yanlışlıkla yanıyorduk bizde.Zaman geliyordu bırakmıyorlardı kurunun yanında yaşı.Kasıp kavuran bir ayrılık çarpıyordu nahoş olmuş bir kaç dakikaya da.O dakikalar ki ne durabiliyordu yıllar yanında ne de hızına yetişilebiliyordu kalem dünyanın bütün sabahları misali.Zaman geliyordu
seni anmıyordu artık dakikalarım.
Sabahta kalmamıştı uykularımı kaçırmışlığında.
Yarınla da açmıştım aramı.
Tek başıma sadece sende kalmıştım ben,sen ölüyordum ben.
Yine been
Ve bazende kaleme sığınır gözyaşlarım.Kolay değildir ya kalemin ucundan ağlamak.Öyle acı öyle bitmez öyle ağırdır ki bu yolculuk,tek bir damla için dahi katlanılmazdır.
Ve zaman gelir gözyaşlarım teselli etmeye başlar gözlerimi.Ağlama derler,geçicek derler oysa senin hayaline ne zaman dayanabilmiştir bu gözler.
O gözler ki hep ağlamaklı,o gözler ki hep gece,hep kış o gözlerim ki hep seyirde.
Bekleyişler,bekleyişler.
Simsiyah geçen bir geceye doğan güneş ne kadar yakabilirdiki canımı yine tek bedende binlerce hüzüle uyandım.Yine senden kalmışım.Aynadaki yüzüm bulanık,kırmızı gözlerim kıpkırmızı,yarıdan ayığım sadece.Hayalin eşlik etmiş başucuma,yokluğun üşütmüş yine beni.Sancılı biraz midem ve küçük bir ateş parçası üzerinde bende burdayım dercesine tez canlı.Çocuksu biraz içimdeki ateş,yaramaz,muzip olur olmadık özleyen,haylaz birazda.
Koskoca bir sona başlıyorum bu sabah.Satırlarımda hüzün,satırlarımda hüsran,satırlarımda hayal kırıklıkları.Ömrümün en uzun,ömrümün en kısa,ömrümün en genç,ömrümün en yaşlı aşkına başlıyorum ve sadece yaşadığım kadarını tattığım her anını yazıyorum.Ne sen eksik ne ben fazla.Ne başka özneler gezebiliyor satırlarımda nede figüranlarımı esirgeyebiliyorum.Fikri sen olan yüzlerce kelimeye yoldaşlık eden binlerce figüran.Ne hakkını yiyorlar ne de damla sitem ediyorlar.
Bilmem ne kadar yetebilirim anlatmaya seni.Ne kasar eksik kalırım bilemiyorum.Kestiremiyorum kaç ah bir araya gelse seni oluşturabilir.Kafamda hep farazi kalıyor kaç yalnızlık sen ettiğin....Sonra gülüşün geliyor aklıma,tamam diyorum.Toplanıyor bütün güller,güzeller,toplanıyor dünyanın bütün sabahları,incileri karşılıyor gülüşünü.Gülüşünde minik lacivertler ,gülüşünde aşk gülüşünde ömrüm oluyor.O ömrüm ki daha bir yıl yaşayabilmiş seni,ne durabiliyor yıllar yanında,ne de yetebiliyor zerresi sen yanımdayken.
hazaR-Merhaba
