Doğru.
Pozitif enerji çalışmaları musallatlı kişileri kasar. Pozitifi bir anda çok yüksek dozda alırsın, sevinir gibi olursun, aldanırsın ve o pozitif beynindeki bir karadelikten emilerek senden uzaklaștırılır. Hissiyat olarak yine onunla bașbașa ve düşük frekansta kalırsın. Bunu da sana bizzat beyninin kendisi yapar.
Daha doğrusu musallatın beynini senden daha iyi kontrol ettiği için güzel olan herseyi sana epifizin ile ters gösterir.
Güzel bir şeye istem dışı olarak ters bir algı ile bakarsın. Öyle algilarsın. Evreni düşük frekanslı algilarsın
İnsan kendi beyninin anca yüzde ikisini yönetebiliyor malesef. Musallatı ise beyninin büyük bir kısmına impulslar vererek ne yazık ki irade dışı yoğun bir ters algı ile hayata bakmanı sağlıyor.
Hayata ters açılardan, pislik gözü ile ve haram odaklı bakışın ise direkt olarak deneyimlerini şekillendiriyor.
Toplumda bu bilinmiyor. İnsan baș kötü olan şeytan faktörü ile yüzleşmek istemiyor. Çünkü bu cinler senden çıkmamak için senin aşk ve bağlanma dürtülerini de kendilerine bağlıyorlar. Bunu ifrit tayfası yapıyor. Yani senden Rukye ile cinlerin alınır alınmaz boşluğa düşebiliyorsun. İşte psikolojik destek anca bu yoğun metapsișik tehdit ortadan kalkınca ișe yarar.
Tabi bu ileri vakalar için geçerli. Bir anda cinnet geçirip kızına tecavüz eden babalar için. Çünkü hem Șehvetinden bağlanıyor hem kızını başkası gibi görüyor, hem de dayanmaya çalıştıkça beynine azap ediyorlar. Bazen de bile bile kızına tecavüz ediyor. Yoksa sıradan musallatlı biri beynini kontrol etmeyi öğrendikçe musallatı onu kendi rızası ile de terkediyor bazen. Çünkü beynini ters frekanslarla etkileyemedigini görüyor ve senden beslenemeyecek hale geliyor. Aç kalıyor ve başka beden bulmaya gidiyor işte.
Keşke toplumda daha çok bilinse bu konular.
Osmanlıda bu bilinir buna göre yaşanırdı. Yatsıdan Sonra sokağa cikilmazdi. Ağaç diplerine abdest bozulmazdı. Evdeki haşereler öldürülmez dışarı atilirdi. Bulaşık bırakılmazdı. Yeneceği kadar yemek piserdi. Tuvaletler disardaydi mesela. Şimdi cinlerin yuvalarını resmen evimize aldık. E namaz da yok. Zinasız evlilik te yok denecek kadar az. Evlenenler tövbe etmeden evleniyorlar ve dürtüsel kapıları açık kalıyor. Cinsel enerjilerini yine musallatları ile paylașıyorlar. Onlar yerken ve sex esnasında zihnine en çok ortak oluyorlar çünkü. Hatta olayı onlar başlatıyor ve sizi çoğu kez onlar bir araya getirip sizden tatlanıyorlar.
Bu da z jenerasyonun tehlikeli olmasını açıklayan bir diğer faktör artık.
Batı önce kutsal kitabını bozdu. Sonra demonlar serbest kaldı. Sonra onların adetlerini aldık. Şimdi de bu haldeyiz:
Cin demek yasak ?