Hadisler dediğiniz gibi doğru şekilde manalandırılıp ''doğru bilgi'' yani Kurana paralel olarak öğretilmiş olsa idi eminim İslam alemi farklı olurdu şuan.Şahsen hadisler bana güven vermiyor.Ki kalmış kitaplarda (bana göre Kuranda dahil) değişime uğramışken hadisleri düşünemiyorum bile..
Kuran ile hükmetmek cümlesi Osmanlılara pek yakışmamış ayrıca
Kitap ile hüküm sürülmez ve edilemez.İnsanları doğruya yönlendirmek için dinler ve Tanrılar ortaya sürüldü.Olanlar ve olmayanlarla.Kitaplardaki ana bilgiler dışında tümü şuan ki 21.yüzyılla zaten feci ters.Hadi çıksın biri de tüm kitapların genel anlatımlarını hadisler vs olmadan bugüne güncellesin.Bunu değil Atatürk şuan da hiç bir ''büyük baş'' yapmaz hatta yapamaz görünüyor.İnanç(din) insanları barışa hiç götürmedi daha çok savaşa.Bu hala devam ediyor.İslam dini barış elçileri ve güçleri adı altında.
Kaldı ki Allaha itaat etmek zaten onun elçilerine de itaat etmektir.Bunu idrak etmek için akıllı bir insanın ayete ihtiyacı da yoktur.Hadislerde ki uydurmaları tespit etme yoluna kimse girmez
Girenlerde ne kadar açıklarsa açıklasın aksi bir tarafını ,bunu büyük bir kısım kabul etmeyecektir.Yüzyılların kalıplaşmış düşüncelerini değiştirmek nerdeyse yeni bir kitap inse ona inandırmak kadar zor olucaktır .
Konuya da değinirsek , bir çok gerçek bilgi mitoloji adı altında kalmıştır.Hayali olanlarda gerçeklikte
Kelime ve manalar inanç üzerinde etkisi altına alıyor bizi bilmeden farketmeden.
Geçmiş çok önemlidir tarihi araştırmayı da çok severim.Fakat bu kadar ilgiyi ''geleceğe'' göstermiş olsak geçmişte kazanılan herşeyin daha fazlasını geleceğe yatırmış olurduk.
En azından uydurmasyon -manası kaymış-değiştirilmiş bilgilerle değil de, tarafsız bilge kişilerin hayatlarıyla birleştirilmiş tecrübeleriyle sağlam tezlerle.
İyi forumlar
Hadisler bana güven vermiyor diyebilirsiniz tabi buda sizin düşünceniz saygı duyarım
günümüzde uydurma hadisleri bazı zevatlar ısıtıp ısıtıp insanların karşısına çıkartıyor
ve hadis tahlili gibi şeylerden haberi olmayanlara bunları yutturuyorlar
bazılarıda din budur sanıyorlar
mesela bir hadis örneği halife ömer bin abdulaziz zamanında hadislere dayanarak oluşturulan zekaat sistemi 7 yıl sonra meyvesini verdi o dönemde günümüz arabistan çoğrafyasından kat be kat daha büyük bir coğrafyada müslümanlar zekaat vericek fakir bile bulamadılar
zekaat vermek için bizans topraklarına fasa çine gitmeye başladılar çünki o dönemde islam topraklarında fakir kalmamıştı
eğer hadisleri almadan bir zekaat işlemi yapsalardı bu başarı elde edilemicekti
Kurana paralel okadar çok hadis var ki ama bunlar çok ayrı bir araştırma konusu
ayetleri yazıcaz o ayetin iniş sebebini yazıcaz o ayeti açıklayan hadisi yazıcaz ve bunun topluma yansımasını yazıcaz sonra hadisin terkedilemesiyle ortaya çıkan sorunları yazıcaz ( bu tarihte olmuştur ) bu mesele ozaman açığa çıkar buda değil bir kaç yorum 30-40 yorumla bile anlaşılmaz
sayfalarca yazı tutar,bu şekilde anlattıktan sonra hadislerle ayetlerin paralel oluşunu ozaman anlarsınız sevgili aja
İnanç din insanları barışa götürmedi diyorsunuz
insanlar kendi fesatlıklarından barışa gidemediyse bunda dinlerin suçu ne ?
mesea batı roma ile osmanlıları örnek alalım
stratejik bir toprak için savaşıyorlarsa bunda dinlerin suçu ne ?
dinler kıyımlara sebep olmaz en azından islam dini için bunu diyebilirim
islamın emirlerine göre ancak bir düşman topraklarımıza saldırırsa onlara karşı savaş açabiliriz
o savaşıda şartlara bağlamış
savaş esirlerine yediğinden yedirip giydiğinden giydiricen ve onlara maaş bağlıcan üzerinede onları karşılıklı veya karşılıksız serbest bırakıcan
savaştığın yerde yeşermiş bir ağacı bile telef etmicen mamur biryeri tahrip etmicen
bunları uygulamak için sağlam bir kalbe ihtiyaç var
bu hükümler sadece peygamber ve onun sahabesi devrinde yaşandı
o dönemlerde kim esir düşmüşse salındıktan sonra müslüman olmuştur
mesela tamamen mantığınızı çalıştırarak şunu düşünün neden sahabenin gittiği heryerde ki insanlar müslüman olduda sahabe sonrası müslüman nesiller gittikleri yerdeki insanları müslüman yapamadı ? tam aksine islam düşmanı oldular
bunun sebebini biraz düşünün tarihi araştırmayı sevdiğinizide belirtmişsiniz birazda tarihi araştırarak düşünün
Allaha itaat etmek elçilerinede itaat etmektir sözünüzü sanırım paylaştığım ayet için demişsiniz "kim peygambere itaat ederse Allaha itaat etmiştir"
bu ayetin sebebi Allah bir ayetiyle birşeyi helal yada haram etmiyorsa veya bir tavsiye vermiyorsa bir çok işi peygamberine bırakmıştır demektir
peygamberin emrine uyun manasındadır bu
ayetler arası bağlantı kurarak hüküm çıkarma metodunu kullanırdı peygamber kuranda buna hikmet denir
bir ayette bu metoda işaret eder der ki " ey peygamber Kuran tamamlanmadan hüküm vermekte acele etme "
Siz şimdi oturduğunuz yerden bakarak tabi ki diyebilirsiniz kimse uydurmaları tespit etme yoluna girmez diye ama bu bir ihtiyaçtır
bu dinin iki dayanağından birisi sünettir siz sünnete gerek yok diyorsanız ozaman kendi kafanıza göre bir din belirlemiş olursunuz
diğer dinleri bilmem ama islamda nasıl inanacağımızı Allah belirliyor açık emirleri var
bu emirler varken samimi bir şekilde müslüman olan herkez uydurmaları tespit etme yoluna gidicektir
gitmezse karşılaşacağı binbir çeşit sorun olur
tarih içinde gitmeyenler olmuştur ve gitmedikleri zaman işin içinden çıkılamadığınıda görmüşlerdir
size bunları anlatmak burada yorum yazarak olmaz pek sonuçta bu tür şeyler delillere dayalı olmalıdır
ve bir sözünüze daha cevap vermek istiyorum kalıplaşmış düşünceleri değiştirmekten bahsetmişsiniz
islamda uydurulanları ayıklamak veya doğruyu bulmak kalıplaşmış düşünceleri değiştirmek için olmaz hak için yapılır bunlar
inanıyorum dedikleri dinlerine katkı sağlamak için olur zira kim olursa olsun bir insanın düşüncesini değiştiremez karşıdaki kişi düşüncesini değiştirmek istemiyorsa
bu konuda örnek olabilicek bir anektot aktarayım siz ordan bir empati kurun bu kalıplaşmış düşünceleri değiştirmek meselesi için
hz.ömer döneminde suriye feth edilmişti şehir halkının önde gelenleri dedi ki halife ömer gelsin şehrin anahtarını ona verelim
bu haber ömere uğlaştırıldı ve kölesi ebu yerfe ile yola çıktı sadece bir deve aldılar sen ve ben sıra ile bineriz dedi ömer, suriyeye varmaya çok az mesafe kalmışken halk ile ömer arasında uzun çamur dolu bir dere vardı ama o anda deveye binme sırası ebu yerfedeydi ömer deveden indi ve kölesine hadi sıra sende dedi
ebu yerfe ömere şunu dedi ey halife bu suriyeliler şatafata gösterişe önem verirler bir köle devede olucak kos koca halifede o devenin yularını tutup çekicek olmaz bu ağır gelir bana
halife ömerde ebu yerfeyi zorla deveye bindirdi ömer çamur deresinden geçerken üstü başı çamur olmuşken kölesine şunu dedi
şatafat ve gösterişiyle islama giricek olan halk varsın gelmesin islama.