logii
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 17 May 2009
- Mesajlar
- 1,044
- Tepkime puanı
- 269
Bana Yalan Söyle (Lie to Me)
Ben insan psikolojisi ve hipnoz üzerine çalışan, araştırma yapan birisi olduğum için insanların en küçük davranışlarını bile farketmek zorundayım. Sözgelimi ben bir kelime söylediğimde karşımdakinin hemen o kelimeye verdiği tepkiyi hissederim ve ona göre devam edip etmeyeceğime karar veririm.
Tabii bazı insanlar duygularını saklamayı diğer insanlardan daha iyi beceriyorlar, bu farkı anlamak için çocukları örnek verebiliriz; çocuklar yalan söylediğinde, utandığında veya yanlış bir şey yaptıklarında bunu beden dillerinde açıkça görürsünüz ama büyüdükçe bunu saklamayı öğrenirler. Fakat insanları okumayı bilirseniz büyüklerin de yalanlarını rahatlıkla görebilirsiniz.
Başta dediğim gibi ben bu alanda uzmanlaştığım için dünyada bu konudaki en iyileri bulmak ve onların çalışmalarını takip etmek zorundayım. Klasik beden dili kitaplarından bahsetmiyorum, onları zaten okudum, kaldı ki klasik beden dili kitaplarını okurken de zeki bir okuyucu olmanız gerekiyor, çünkü o kitaplardaki bazı hareketler kendi kültürünüzde işe yarayamayabilir veya bir karşılığı olmayabilir. Fakat küreselleşen dünyada beden dilinin artık evrenselleşmeye başladığını da unutmamak lazım.
Konumuza dönersek beden dili araştırmaları yaparken Dr. Paul Ekman ile tanıştım, kendisi klinik psikoloji mezunu ve 1948 yılından beri insanların yalan söyleyip söylemediği üzerine çalışıyor. Sitesinde Lie to Me adlı dizinin kendisinden esinlenerek yapıldığını okudum ve hemen Lie to Me dizisini buldum sonra da tiryakisi oldum
Paul Ekman beden dilini bir ileri aşamaya taşımış ve insanların (yüz) mimiklerini okuma konusunda uzmanlaşmış. İlginçtir ki yüz ve mimiklerin yalan söyleme olasılığı beden dilinin yalan söyleme olasılığından daha az, şeytan ayrıntıda gizlidir lafı hayatın her alanında olduğu gibi burada da karşımıza çıkıyor.
Bu konuda elimde çok materyal olduğu için bu konuyu bir kaç yazı dizisi şeklinde paylaşacağım ve bazı videoların analizlerini size diğer yazılarımda yapacağım.
Şimdi aşağıdaki resimler için siz tahmin yürütün.
“İster varoş ev hanımı, ister intihar bombacısı olun duyguların tipi aynıdır. Gerçek yüzümüzde yazar.”
sözleriyle başlıyor Cal Lightman verdiği derslere. Onu aldatmanız olanaksız. Lightman Ekibi’nin sizin için çıkarttığı ‘yalan’ istatistiklerine bir göz atın ve bir sonraki yalanınızda iki kez düşünün!
* Erkeklerin %22’si ilişkide olduğu kadınların 'gerçek' sayısı hakkında yalan söylüyor.
* Kadınların %33’ü harcadıkları para miktarı söz konusu olduğunda dürüst davranmıyor, erkeklerdeyse bu oran %26.
* Yetişkinlerin %42’si bazı durumlarda yalan söylemenin meşru olduğunu düşünüyor.
* Kadınların %68’i kilosu hakkında yalan söylüyor.
* Depresif insanlar, ruh sağlığı yerinde olan insanlara göre daha dürüstler. İnsanlar depresyonu atlattıklarında, dürüstlükleri azalıyor.
* Araba sigortası yaptıran her 10 kişiden 1’i primlerini daha az ödemek için yalan söylüyor.
* Gençlerin %98’i ailelerine yalan söylediklerini itiraf ediyorlar.
* Yetişkinlerin %37’si birinin yaşı hakkında bazen yalan söylenebileceğine inanıyor.
* Kadınların %61’i erkeklerin dış görünüşleri hakkında yalan söylemesinde bir sakınca görmüyor.
* Yetişkinlerin %65’i karşıdaki insanın hislerini incitmemek için çoğu zaman yalan söylenebileceğini düşünüyor.
* Kadınların %39’u bir erkeğin cinsel performansı hakkında yalan söylemesini kabul edilebilir buluyor.
* Evli çiftlerin %29’u harcama alışkanlıkları hakkında eşlerine yalan söylediklerini itiraf ediyor.
* İnsanların %44’ü el yazısı ile yazılan bir not yerine, e-posta atarken yalan söylemeye daha meyilliler.
* Gençlerin %98’i dürüstlüğün ve güvenin özel hayatta vazgeçilmez olduğunu ifade eder. %96’sı yalan söylemeyi ahlak dışı bulur.
* Avusturya’da yapılan bir araştırmada doktorların %73’ü ellerini yıkadığını söylüyor ama sadece %9’u gerçekten yıkıyor.
* Kadınların %91’i yaşlandıkça kendileriyle daha barışık olduklarını ve daha az yalan söylediklerini ifade ediyor.
Ben insan psikolojisi ve hipnoz üzerine çalışan, araştırma yapan birisi olduğum için insanların en küçük davranışlarını bile farketmek zorundayım. Sözgelimi ben bir kelime söylediğimde karşımdakinin hemen o kelimeye verdiği tepkiyi hissederim ve ona göre devam edip etmeyeceğime karar veririm.
Tabii bazı insanlar duygularını saklamayı diğer insanlardan daha iyi beceriyorlar, bu farkı anlamak için çocukları örnek verebiliriz; çocuklar yalan söylediğinde, utandığında veya yanlış bir şey yaptıklarında bunu beden dillerinde açıkça görürsünüz ama büyüdükçe bunu saklamayı öğrenirler. Fakat insanları okumayı bilirseniz büyüklerin de yalanlarını rahatlıkla görebilirsiniz.
Başta dediğim gibi ben bu alanda uzmanlaştığım için dünyada bu konudaki en iyileri bulmak ve onların çalışmalarını takip etmek zorundayım. Klasik beden dili kitaplarından bahsetmiyorum, onları zaten okudum, kaldı ki klasik beden dili kitaplarını okurken de zeki bir okuyucu olmanız gerekiyor, çünkü o kitaplardaki bazı hareketler kendi kültürünüzde işe yarayamayabilir veya bir karşılığı olmayabilir. Fakat küreselleşen dünyada beden dilinin artık evrenselleşmeye başladığını da unutmamak lazım.
Paul Ekman beden dilini bir ileri aşamaya taşımış ve insanların (yüz) mimiklerini okuma konusunda uzmanlaşmış. İlginçtir ki yüz ve mimiklerin yalan söyleme olasılığı beden dilinin yalan söyleme olasılığından daha az, şeytan ayrıntıda gizlidir lafı hayatın her alanında olduğu gibi burada da karşımıza çıkıyor.
Bu konuda elimde çok materyal olduğu için bu konuyu bir kaç yazı dizisi şeklinde paylaşacağım ve bazı videoların analizlerini size diğer yazılarımda yapacağım.
İlk önce Foxlife adlı sitenin eklediği, Lie to Me dizisinden bir kaç ipucu alalım.
Şimdi aşağıdaki resimler için siz tahmin yürütün.
Bu yazıdan öğrendiğiniz en iyi şeylerden birinin gerçek gülümsemenin nasıl olması gerektiği olduğunu varsayıyorum, eğer hatırlamıyorsanız yukarıdaki resimlere tekrar bakın.
Hakan Mengüç
Lie to Me Gerçekleri! Hakan Mengüç
“İster varoş ev hanımı, ister intihar bombacısı olun duyguların tipi aynıdır. Gerçek yüzümüzde yazar.”
sözleriyle başlıyor Cal Lightman verdiği derslere. Onu aldatmanız olanaksız. Lightman Ekibi’nin sizin için çıkarttığı ‘yalan’ istatistiklerine bir göz atın ve bir sonraki yalanınızda iki kez düşünün!
* Erkeklerin %22’si ilişkide olduğu kadınların 'gerçek' sayısı hakkında yalan söylüyor.
* Kadınların %33’ü harcadıkları para miktarı söz konusu olduğunda dürüst davranmıyor, erkeklerdeyse bu oran %26.
* Yetişkinlerin %42’si bazı durumlarda yalan söylemenin meşru olduğunu düşünüyor.
* Kadınların %68’i kilosu hakkında yalan söylüyor.
* Depresif insanlar, ruh sağlığı yerinde olan insanlara göre daha dürüstler. İnsanlar depresyonu atlattıklarında, dürüstlükleri azalıyor.
* Araba sigortası yaptıran her 10 kişiden 1’i primlerini daha az ödemek için yalan söylüyor.
* Gençlerin %98’i ailelerine yalan söylediklerini itiraf ediyorlar.
* Yetişkinlerin %37’si birinin yaşı hakkında bazen yalan söylenebileceğine inanıyor.
* Kadınların %61’i erkeklerin dış görünüşleri hakkında yalan söylemesinde bir sakınca görmüyor.
* Yetişkinlerin %65’i karşıdaki insanın hislerini incitmemek için çoğu zaman yalan söylenebileceğini düşünüyor.
* Kadınların %39’u bir erkeğin cinsel performansı hakkında yalan söylemesini kabul edilebilir buluyor.
* Evli çiftlerin %29’u harcama alışkanlıkları hakkında eşlerine yalan söylediklerini itiraf ediyor.
* İnsanların %44’ü el yazısı ile yazılan bir not yerine, e-posta atarken yalan söylemeye daha meyilliler.
* Gençlerin %98’i dürüstlüğün ve güvenin özel hayatta vazgeçilmez olduğunu ifade eder. %96’sı yalan söylemeyi ahlak dışı bulur.
* Avusturya’da yapılan bir araştırmada doktorların %73’ü ellerini yıkadığını söylüyor ama sadece %9’u gerçekten yıkıyor.
* Kadınların %91’i yaşlandıkça kendileriyle daha barışık olduklarını ve daha az yalan söylediklerini ifade ediyor.