Bir besgen du
Ayrıca genelde başkalarının yorumuna karışmayı pek sevmiyorum ama bu yorum için bir ekleme yapmak istiyorum:
Еstafurullah, ekleme yaptiginiz icin tesekkur ederim.
En ufak bir şeye kızmak, yüksek duyarlılık demek değildir. Kişinin titreşiminin düşük olduğuna, çevresini tolere edemediğine ve aura/çakra sisteminde bir şeylerin ters gittiğine işaret eder. İnsanlığın Tanrısal doğası için düşük titeşimli duygular sadece parazit görevi görür ve ilahisel iletişimi tıkar. Zaten ana yorumda bahsedilen tavır dünyeviliğe karşı olan bağlantının bir yansıması. Kişi yoğun ego ve içsel savaşlar yaşadığı için etrafa böyle bakıyor, bu hiç bir şekilde olumlu bir özellik taşıyamaz.
Cok hakli bir yorum.
Bununla birlikte benim anlatmaya calistigim suydu :
Yani bir insanin titresimi ne kadar dusuk olursa , titresimini dengeledigi zaman da katetttigi yol o kadar cok olur.
Egoist bir insan ile, siradan bir insanin hata yaptiktan sonra ozur dilemesi bile ayni etkiyi vermez, egosunu terkedebilip zoruna gitse de ozur dileyen, hatasini kendine yediren insan daha guclu bir kalp fetetme enerjisi yakalayacaktir.
Nefsi terbiye edebilmek icin nefsin pasif degil aktif rol oynamasi gerekir ki, onu dizginlerken ortaya cikan simya dokunusu bir sinerji olusturabilsin. Benim anlattigim buydu,
Dogustan nefsi zayif, bir iddiasi olmayan orta yollu insanlar da olur. Ancak ozel insanlar nefsi kuvvetli insanlardan cikar,. Bu kanundur. Firavunun da Musanin da egolari denk kuvvettedir. Ancak isletim sistemleri farklidir.