Subliminal mesajın evliliğe etkisi ve sadakat üzerine (+18)

Merhaba,

Pek çok kişiyle yaptığım görüşmelerden sonra ortaya şu izlenimler çıktı.

Ben de dahil çoğu erkek evlilikten hemen sonra büyük bir karamsarlığa düşmüş durumda.
Daha önce kötü alışkanlıkları olanlar (yetişkin videoları izleyip tatmin olmak gibi) bu alışkanlıklardan kurtulamıyor.
Ondan aldığı zevki cinsel ilişkiden alamıyor.
Kadınlarda genelde cinsel ilişkiden sonra banyoda masturbasyona devam ediyorlar.

Bu konuyla ilgili olarak film ve dizilerde çokça sübliminal mesaj bulunması mı bizi evlilikte bile ********************ya itekliyor bunu merak ediyorum.

Günümüzde subliminal mesajlar o kadar çoğaldı ki nerde ne var artık çözemiyoruz. Görüntünün haricinde bu mesajlar afişlerde ve dinlediğimiz müziklerde dahi bulunmakta. Bunun tek bir çözümü olabilir; insanlara sorgulamayı, kendilerini tanımayı öğretmek... İnsanların büyük çoğunluğu hayatlarına dair hiçbir sorgulama yapmadan sadece yaşamakla meşgul. Reklamlara kanıp ihtiyaç duymadıkları şeylerin, kariyer yapıp bir yerlere gelmenin peşindeler. Bir şeylerin farkında olanlar ise "anormal" adı altında toplumdan dışlanıyor maalesef. İnsanlara sadece "Neden?" diye sormayı öğretmek bile bence bi' çığır açabilir. Kurtulması zor bir durum ama imkansız değil.

https://www.youtube.com/watch?v=wSF82AwSDiU

Türkçe'si var mı bilmiyorum, şu an bakamıyorum ama eğer dili anlamazsanız ******************** ve Dopamin gibi ifadelerle aratabilirsiniz bu konunun sebebini

Sansürlü kısım yetişkin videolarının diğer adı. Flood için özür dilerim. Sevgiyle

Aslında yine aynı sonuca varılıyor her defasında. Birşeyin yapılmaması gerektiği açıkça bildirildiyse ve buna rağmen yaptıysanız sonuçlarında da bu tarz durumların olması çok doğal. Kimse size zorla bişeyler izletmedi ya da eşiniz dışında tatmin olabileceğiniz seyleri zorla yaptırmadı. Subliminal birşey farkettiğinizde yapabilceğiniz pek çok şey var. (kanalı değiştirmek, oradan uzaklaşmak vs.) Beyninize hakim olup iradenizle sadece olması gereken yollarla tatmin olsaydınız şimdi karamsarlığa düşmemiş olucaktınız.
Dünyada yaşıyorsak ve mutlu olmak istiyorsak uyulması gereken bazı kurallara uymak zorundayız. Aksi halde çemberin dışına her çıkmaya çalıştığımızda savrulan kişi yine biz oluruz.
Bunları kendi inancıma göre yazdığımı belirtmek istiyorum. Sevgi ve ışıkla kalın

Elbette ki etrafımız artık subliminal dolu lakin bunun asıl sebebi de bu olmayabilir.Ödül döngüsünün bozulması dediğimiz yani dopamin bağımlılığından kaynaklanan bir durumla karşı karşıya olabilirsiniz ki bu çağın neredeyse en büyük sorunlarından biridir.Evli bekar,çoğu kişide ne olduğundan habersiz.Aşılması zor bir süreç olduğu bilinir.Belki de bir cinsel terapistten yardım alabilirsiniz.

tNitrotoluen' Alıntı:

Kimse size zorla bişeyler izletmedi ya da eşiniz dışında tatmin olabileceğiniz seyleri zorla yaptırmadı. Subliminal birşey farkettiğinizde yapabilceğiniz pek çok şey var. (kanalı değiştirmek, oradan uzaklaşmak vs.) Beyninize hakim olup iradenizle sadece olması gereken yollarla tatmin olsaydınız şimdi karamsarlığa düşmemiş olucaktınız.

Genişletmek için tıkla ...

Maalesef o kadar kolay olmuyor. Kendimden biliyorum. Ben de bazı şeylerin farkındayım ve karşı koymaya çalışıyorum ama fazlasıyla zor bir iş bu. Kişiye küçük yaştan aşılandığı için kurtulması çok zor. Bu iş elma ağacından karpuz elde etmeye çalışmak gibi. İmkansız değil ama çok zordur. Ama söylediğiniz yöntem doğru. Her şey kişinin kendi iradesinde bitiyor. Kişi kendini ne kadar iyi kontrol edip, tanırsa, subliminal mesajların tehdidi de o kadar az olacaktır. Ancak farkındalık, sorgulama olmadan, oturup kurtulmayı beklemeyin

Sublinimal mesajların etkisi biliniyor evet ama herşeyide ona bağlamamalıyız iğnenin ucunu birazda kendimize batıralım.
Kalitesiz yaşam şartı oluşturuyoruz kendimize hayatımızda bazı boşluklar bağımlılık aşamasına doğru bizleri sürüklüyor.
Bir çok konuda olduğu gibi bilinçaltı bilinçüstü çerçevesine olaya bakıp düzeltme yoluna gidilmeli

Ortada büyük bir karamsarlığa düşmenizi gerektiren bir durum yok aslında.Öncelikle izlediğiniz şey bir "kötü alışkanlık " değil, fantazi ile bağımlılığı ayıramıyorsanız evet sıkıntı,ama bunu da terapiste giderek halledersiniz.Muhtemelen cinsellikle alakalı bir durum var görmezden geldiğiniz. Her normal insan bu videoları izlemekten hoşlanır ve izler, merak edip açmayan kadın erkek kimse yoktur emin olun. Lakin rol ile tornadan çıkmış figürlerin oluşturduğu seksüel deneyim gerçeklik algısını bozuyor.Hem fiziksel görünüş olarak hem de tatmin hissi olarak. Sanal birşeye o kadar vakit ayırıyor ve duygusal bağ kuruyorsunuz ki "normal" olan ile algınız iletişiminiz kesiliyor. Yaşayarak deneyimlemeniz gereken şeyi,size ekranda gösterildiği gibi zannedip hayata geçirmek elbetteki hayal kırıklığı olur.

Birine alışıp tanımak ve beraber yol almak zaman ister,evlenmeden önce beraberliğinizde bu deneyimleri yaşamadıysanız evliliğinizde birbirinize alışma süresi için zaman gerekmektedir. Birbirinize karşı rahat olun sıkıntınızı eşinizle de paylaşın hatta beraber izleyin filmi derim ben. Bunu bir sürü çift yapıyor. Öte yandan kadınlarla ilgili genellemeniz tamamen hata, bu nasıl bir ilişki? Zaten kadın kendini tamamlıyorsa neden bir eş istesin hayatında? Cinselliğin fiziksel olduğu kadar eşler arası bağlanmayı sağlayan duygusal tatmini de var ve bu durumda buna sahip olmayan bir evlilik ne kadar sağlıklı kalır ve yıllarca yaşanır? Durumun bu kısmını çift terapistleri ile paylaşın,bence tüm problem hallolacaktır.Evliliğinize bu değeri verin ve bir evlilik terapisti ile herşeyi apaçık konuşun, elbette önce eşinizle.

Ben bu tarz bir subliminal mesaj oiduğunu zannetmiyorum, aslında çok içgüdüsel birşey ve bütün canlılar bir başka canlının yaydığı cinsel enerjiden beslenir,izler,duyar ve bu hoşuna gider,çünkü kendisini de cinsel deneyim yaşamaya tetiklenir.Bu mesaj değil yaratılış,yaşayan ve üreyen bir canlı olmanın sonucu.

Anlattığınız şeyde subliminal mesajdan öte sizin cinselliğe bakışınız ve, kusura bakmayın yazdığınız için söylemek durumunda kalıyorum, bunu yaşayışınızda problem var. Sadece karamsar olmayın yeter. hayat hepimize eşit şartlar vermemiş olabiliyor, önemli olan sorunu algılayıp doğru şekilde hareket etmeniz.