İncilin sayfaları( Mahşer günü)

GabrieL.

Kayıtlı Üye
Katılım
1 Eki 2011
Mesajlar
204
Tepkime puanı
86
Konum
Deustchland
İş
Science Writer at BBC
Kutsal Kitap, Tanrı'nın dünya için ezeli bir tasarısı olduğunu, günü gelince her şeyin O'nun iradesine uygun bir biçimde sonlanacağını söyler. 'Rab'bin günü bir hırsız gibi gelecek. O gün gökler büyük bir gürültüyle ortadan kalkacak, maddesel öğeler yanarak yok olacak, yer ve yeryüzünde yapılmış olan her şey yanıp bitecek' (2.Petrus 3:10). Peki bu günden sonra neler olacak? '…doğruluğun barınacağı yeni yer ve yeni gökyüzü' meydana gelecek. Beklenen o günün kesinliği konusundaki bilgimiz sınırlıdır. Yüce Yaratan'ın yetkisinde olan bazı şeyleri bilmeye hakkımız yok. Ne var ki bu konuda da bazı ipuçları var. İsa, Matta 24:6, 13, 14 ayetlerinde kendi izleyicilerine söyle sesleniyor: 'Savaş gürültüleri, savaş haberleri duyacaksınız. Korkmayın sakın! Bunların olması gerek, ama bu son demek değildir… Sona kadar dayanan kurtulacaktır…Göksel Egemenliğin müjdesi tüm uluslara duyurulacak ve SON o zaman gelecektir.'
Kültürümüzde 'kıyamet' diye tanımlanan durum, İncil'de Yargı Günü şeklinde geçiyor. Tanrı'nin kendi yargı-kürsüsünden tüm yaratılışı yargılayacağı gündür bu. 'Tanrı'nın yargı kürsüsü önüne hepimiz çıkacağız' (Romalılar 14:10). Rab şöyle diyor: 'Varlığım hakkı için her diz önümde çökecek ve her dil Tanrı olduğumu açıkça söyleyecek.'
'Kıyamet' Arapça 'kıyam' sözcüğünden türetilmiştir, kalkmak, dirilmek anlamına gelir. İncil de bu anlamda 'kıyam'dan, dirilişten söz eder: 'Rab'bin sözüne dayanarak şunu bildiriyoruz: Biz yaşamakta olanlar, Rab'bin gelişine dek diri kalacak olanlar, gözlerini yaşama kapamış olanların önüne asla geçmeyeceğiz' (1.Selanikliler 4:15). Bu ayet, daha önce ölmüş olanların İsa'nın İkinci Gelişi'nde dirileceğini açıkça ifade etmektedir. 'Rab'bin kendisi, bir emir çağrısıyla, baş meleğin seslenmesiyle ve Tanrı'nın borazanıyla gökten inecek. Önce Mesih'e ait olarak ölmüş olanlar dirilecek. Ondan sonra biz yaşamakta olanlar, diri kalmış olanlar, onlarla birlikte Rab'bi havada karşılamak üzere bulutlar içinde alınıp götürüleceğiz. Böylece sonsuza dek Rab'le birlikte olacağız' (1.Selanikliler 4:16,17)
 
S

SoNoL

'' Biz yaşamakta olanlar, Rab'bin gelişine dek diri kalacak olanlar, gözlerini yaşama kapamış olanların önüne asla geçmeyeceğiz' (1.Selanikliler 4:15). Bu ayet, daha önce ölmüş olanların İsa'nın İkinci Gelişi'nde dirileceğini açıkça ifade etmektedir. 'Rab'bin kendisi, bir emir çağrısıyla, baş meleğin seslenmesiyle ve Tanrı'nın borazanıyla gökten inecek. Önce Mesih'e ait olarak ölmüş olanlar dirilecek. Ondan sonra biz yaşamakta olanlar, diri kalmış olanlar, onlarla birlikte Rab'bi havada karşılamak üzere bulutlar içinde alınıp götürüleceğiz. Böylece sonsuza dek Rab'le birlikte olacağız' (1.Selanikliler 4:16,17)''

Bu bölümü biraz açabilirmisiniz? Sonsuza kadar Rab' le birlikte olacak olanlar; Kimlerden bahsediyor, sona kadar dayanacak olanlarmı, veya başka bir toplulukmu. Teşekkürler.
 

GabrieL.

Kayıtlı Üye
Katılım
1 Eki 2011
Mesajlar
204
Tepkime puanı
86
Konum
Deustchland
İş
Science Writer at BBC
'' Biz yaşamakta olanlar, Rab'bin gelişine dek diri kalacak olanlar, gözlerini yaşama kapamış olanların önüne asla geçmeyeceğiz' (1.Selanikliler 4:15). Bu ayet, daha önce ölmüş olanların İsa'nın İkinci Gelişi'nde dirileceğini açıkça ifade etmektedir. 'Rab'bin kendisi, bir emir çağrısıyla, baş meleğin seslenmesiyle ve Tanrı'nın borazanıyla gökten inecek. Önce Mesih'e ait olarak ölmüş olanlar dirilecek. Ondan sonra biz yaşamakta olanlar, diri kalmış olanlar, onlarla birlikte Rab'bi havada karşılamak üzere bulutlar içinde alınıp götürüleceğiz. Böylece sonsuza dek Rab'le birlikte olacağız' (1.Selanikliler 4:16,17)''

Bu bölümü biraz açabilirmisiniz? Sonsuza kadar Rab' le birlikte olacak olanlar; Kimlerden bahsediyor, sona kadar dayanacak olanlarmı, veya başka bir toplulukmu. Teşekkürler.


Biz yaşamakta olanlar, Rab'bin gelişine dek diri kalacak olanlar, gözlerini yaşama kapamış olanların önüne asla geçmeyeceğiz' (1.Selanikliler 4:15). ayetınde Isa Mesih in ılk gelısı ve ılk borazanla ölüler dırılıp sorgulanmaya ve Tanrı nın ınananlar toplumuna gırmeye hak eden ve etmeyen olarak ayrılacagını , 2 cı borazanla ıle henuz dırı olanların öncelıkle 4te 1 olmak uzere olmeye ve yargılanmaya baslayacagı soylemektedır...

kıyamet sona erıp ınananlar ayrılınca ve seytan yenılıp zındana atılınca Tanrı yeryuzune ınıp Tahtını dunyaya koyacak ve ınsanlar onla bırlıkte ınanclılar dunyasında gunahsız yasayacaklardır.
 
S

SoNoL

Tamam çok teşekkürler, şimdi anladım. (Tüm inançlılar, genel olarak) Özellikle bu bölümün aydınlanmasını, konuyu tüm okuyan arkadaşlar adına da açıklanmasını istemiştim.Tekrar teşekkürler.
 

mahir123

Kayıtlı Üye
Katılım
31 Ocak 2013
Mesajlar
9
Tepkime puanı
0
bir suçlu için bir kaç şahit toplanırlar da hakim kime göre karar verir?. inciller isayı gözlemleyen dört şahit tarafından yazılmıştır diğerleri de var ama yaygın olanı dört tane. inciller falan değişmemiştir sadece onu gözlemleyenler anladıkları şekilde yazmışlardır.
 

gilda druidizm

Kayıtlı Üye
Katılım
22 Kas 2011
Mesajlar
11
Tepkime puanı
1
yasaklımısın nesin kuran asla değişmeyecek incil ve diğer iki ilahi kitap değişmiş olabilir fakat hz muhammed (sav) sayesinde bilinen kuran asla ve katiyen değişikliye uğramayacaktır. o hep kendini koruyacaktır. değişsede bu mümkün değil hafızlarımız vardır. bu değişebilir dediğin cümlenize dikkat ediniz LÜTFEN. incile gelince allah onuda göndermiştir kutsal kitap olarak fakat insanlar içindeki bilgileri bünyeleri kaldıramamış inanmak istememiş ve değiştirmişlerdir. kuran-ı kerimi böyle özenle araştırıp okusanız ne büyük bir şey olduğunu anlar ve o zaman neler olduğunu anlarsınız. !! mahşer gününü bu kadar merak ediyorsanız yaptıklarınıza dikkat ediniz çünkü ozaman sizleri zorlu zamanlar bekliyor. kuranı değilde incili okumanız ve kurana değişebilir demeniz ile...
 

GabrieL.

Kayıtlı Üye
Katılım
1 Eki 2011
Mesajlar
204
Tepkime puanı
86
Konum
Deustchland
İş
Science Writer at BBC
Sayın Gilda Druidzm konu dısına ve tartısma yaratacak konusmalara gırmeyelım lutfen.Ben bu konuyu o amacla acmadım.Her ınsanın kendı dusuncesı hatta ıstıyorsa kendı yarattıgı ınancı var.Bu sızın veya benım yargılamamızla degısecek bır gerceklıkte degıl. Iyı forumlar
 

FerdeLance

Kayıtlı Üye
Katılım
25 Tem 2011
Mesajlar
256
Tepkime puanı
24
Konum
İstanbul
İş
Öğrenci
Paylaşımınız ve emeğiniz için çok teşekkür ederim. "Kuzu"nun anlamı nedir?
 

sebepsin

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Ocak 2013
Mesajlar
43
Tepkime puanı
2
konu başlığını görünce ilgimi çekti yazmak istedim bildiklerimi paylaşmak istedim..

inciller falan değişmemiştir sadece onu gözlemleyenler anladıkları şekilde yazmışlardır.
dört kişi hz İsa as bakarak yazmış gerisi de anladıklarını yazmış demişsiniz bu açık bi şekilde deiştiğinin kanıtıdır. çünkü insanlar farklıdır anladıkları da farklıdır. farklı şeyler anlayıp farklı şeyler yazdıklarına göre aslının çok farklı eserler ortaya çıkmıştır.
oysaki Kur'an aslıdır korunduğuna ve Allah kelamı olduğuna dair kanıtlar vardır.bunu da paylaşacağım.Kur'an hakkında da alimler anladıklarını yazmışlardır olayların dayanaklarını kendi anladıkları şekilde yazmışlardır ama bu yazdıklarına Kur'an deil tefsir diyoruz.


Allah tarafından indirilmiştir


Ey Muhammed! De ki: "Yemin olsun, eğer insanlar ve cinler bu Kur'ân'ın benzerini getirmek üzere toplansalar ve birbirlerine yardımcı olsalar bile, yine onun bir benzerini meydana getiremeyeceklerdir." (İSRA/88)


Bir de kendilerine ilim verilmiş olanlar, Kur'ân'ın şüphesiz Rabbinden gelen bir gerçek olduğunu bilsinler ve ona iman etsinler de kalpleri ona saygı duysun. Çünkü Allah, iman edenleri doğru yola eriştirir. (HAC/54)


Kendisinde şüphe olmayan bu kitabın indirilişi, âlemlerin Rabbi olan Allah tarafındandır.
Yoksa onu (Muhammed) uydurdu mu diyorlar? Hayır, o senden önce kendilerine bir uyarıcı gelmemiş olan bir kavmi korkutman için, Rabbin tarafından gelen bir haktır. Gerek ki, hidayeti kabul ederler. (SECDE/2-3)


O bir şair sözü değildir, siz çok az inanıyorsunuz.
Bir kâhin sözü de değildir, ne de az düşünüyorsunuz!
O, âlemlerin Rabbi tarafından indirilmedir. (HAKKA/41-43)


Bu Kur'ân, Allah'dan başkası tarafından uydurulamaz, lâkin kendinden önceki kitapları tasdik eder ve o kitabı (levh-i mahfuzu) ayrıntılı olarak açıklar. Onda şüphe edilecek hiç bir şey yoktur. Âlemlerin Rabbi tarafından indirilmiştir. (YUNUS/37)


"Onu o (peygamber) uydurdu" mu diyorlar? De ki; "Haydi siz de onun gibi bir sûre getirin ve Allah'dan başka, çağırabileceğiniz kim varsa onu da yardıma çağırın. Eğer sözünüzde sadık iseniz (bunu yapın). (YUNUS/38)


Elif, Lâm, Râ. Bu Kur'ân öyle büyük bir kitaptır ki, insanları Rablerinin izni ile karanlıklardan aydınlığa, her şeye galip ve hamde lâyık olan Allah'ın yoluna çıkarman için onu sana indirdik. (İBRAHİM/1)


Ona ne önünden, ne de ardından batıl gelemez. O hüküm ve hikmet sahibi, öğülmeye layık olan Allah tarafından indirilmiştir. (FUSSİLET/42)
Bu kitabın indirilişi, Azîz ve Hakîm olan Allah tarafındandır.(ZUMER/1)


-
Cebrail vasıtasıyla vahyolunmuştur
Onu, müthiş kuvvetleri olan biri öğretti (NECM/5)


Sonra (Cebrail ona) yaklaştı ve (aşağıya doğru) sarktı.
Onunla arasındaki mesafe, iki yay kadar, yahut daha az kaldı. (NECM/9-10)


(Ey Muhammed!) Onlara de ki: "Kur'ân'ı Cebrail, iman edenlere sebat vermek, müslümanlara bir hidayet ve bir müjde olmak için Rabbinin katından hak olarak indirdi. (NAHL/102)
-
Arapça olarak indirilmiştir
Bu, Arapça bir Kur'an olarak, âyetleri bilen bir kavim için ayırt edilip açıklanmış bir kitaptır. (FUSSİLET/3)


Ve işte biz o Kur'ân'ı Arapça bir hüküm olarak indirdik. Yemin olsun ki, eğer sen, sana vahiyle gelen bu bilgiden sonra onların keyiflerine uyacak olursan, sana Allah'dan ne bir dost vardır, ne de bir koruyucu. (RA'D/37)


Muhakkak ki, biz onu anlayasınız diye Arapça bir kitap olarak indirdik. (YUSUF/2)
-
Gönderilişinin bir çok hikmeti vardır
De ki: "Şahitlik yönünden hangi şey daha büyüktür?". De ki: "Allah, benimle sizin aranızda şahittir ve bana bu Kur'ân vahyolundu ki, onunla hem sizi, hem de sizden sonra kendisine ulaşan herkesi uyarayım. Allah'la beraber başka ilâhlar olduğuna siz gerçekten şahitlik eder misiniz?" De ki: "Ben buna şahitlik etmem". "O, ancak ve ancak bir tek ilâhtır ve gerçekten ben, sizin ortak tuttuğunuz şeylerden uzağım"de. (EN'AM/19)


Bu Kur'ân, kendisiyle uyarılsınlar, Allah'ın ancak bir tek ilâh olduğunu bilsinler ve akıl sahipleri öğüt alsınlar diye insanlara gönderilmiş bir tebliğdir. (İBRAHİM/52)
Elif, Lâm, Râ. Bu Kur'ân öyle büyük bir kitaptır ki, insanları Rablerinin izni ile karanlıklardan aydınlığa, her şeye galip ve hamde lâyık olan Allah'ın yoluna çıkarman için onu sana indirdik. (İBRAHİM/1)


Onu dosdoğru (bir kitap) olarak (indirdi) ki katından gelecek şiddetli azaba karşı (insanları) uyarsın ve yararlı işler yapan müminlere kendileri için güzel bir mükafat bulunduğunu müjdelesin. (KEHF/2)


(Ey Muhammed!) Onlara de ki: "Kur'ân'ı Cebrail, iman edenlere sebat vermek, müslümanlara bir hidayet ve bir müjde olmak için Rabbinin katından hak olarak indirdi. (NAHL/102)


(Ey Resulüm!) Biz, sana bu kitabı (Kur'ânı) sırf hakkında ihtilafa düştükleri şeyi insanlara açıklaman için ve iman edecek topluma bir hidayet, bir rahmet olsun diye indirdik. (NAHL/64)


(Ey Muhammed!) Biz Kur'ân'ı senin dilin üzere kolaylaştırdık ki, onunla Allah'tan korkup sakınanları müjdeleyesin, inat edenleri de korkutasın. (MERYEM/97)
(Bu), diri olanları uyarmak ve kâfirlere de azab sözünün hak olması içindir. (YASİN/70)
-
İnsanlara bir öğüt ve uyarıdır
Bu Kur'ân, kendisiyle uyarılsınlar, Allah'ın ancak bir tek ilâh olduğunu bilsinler ve akıl sahipleri öğüt alsınlar diye insanlara gönderilmiş bir tebliğdir. (İBRAHİM/52)
Bu Kitap (Kur'ân), kendinden önceki kitapları tasdik eden, şehirler anası (Mekke) halkını ve çevresindeki bütün insanlığı uyarman için indirdiğimiz mübarek bir kitaptır. Ahiret gününe iman edenler bu Kitab'a da iman ederler ve onlar namazlarına da devamlıdırlar. (EN'AM/92)


Hayır, hayır, O kur'ân kuşkusuz bir öğüttür.
Dileyen onu düşünür. (MÜDDESSİR/54-55)


Andolsun ki biz size açık açık bildiren âyetler, sizden önce yaşayıp gitmiş olanlardan örnekler ve takvaya ulaşmış kimseler için öğütler indirdik. (NUR/34)


Biz, bu Kur'ân'da akıllarını başlarına almaları için türlü şekillerde (ikaz ve ihtarı) açıkladık. Fakat bu açıklamalar ancak onların nefretini artırmıştır. (İSRA/41)


Bu (Kur'ân) insanlar için bir açıklama, Allah'dan gereğince korkanlar için doğru yolu gösterme ve bir öğüttür. (AL-İ İMRAN/138)


O hiç kuşkusuz, takva sahipleri için unutulmayacak bir öğüttür . (HAKKA/48)


De ki: "Şahitlik yönünden hangi şey daha büyüktür?". De ki: "Allah, benimle sizin aranızda şahittir ve bana bu Kur'ân vahyolundu ki, onunla hem sizi, hem de sizden sonra kendisine ulaşan herkesi uyarayım. Allah'la beraber başka ilâhlar olduğuna siz gerçekten şahitlik eder misiniz?" De ki: "Ben buna şahitlik etmem". "O, ancak ve ancak bir tek ilâhtır ve gerçekten ben, sizin ortak tuttuğunuz şeylerden uzağım"de. (EN'AM/19)


Ancak Allah'tan korkan kimse için bir öğüt olarak (indirdik.) (TAHA/3)


Bu, sana indirdiğimiz mübarek bir kitaptır ki, insanlar onun âyetlerini düşünsünler ve temiz akıl sahipleri ibret alsınlar. (SAD/29)
-
Benzeri kesin olarak yazılamaz
"Onu o (peygamber) uydurdu" mu diyorlar? De ki; "Haydi siz de onun gibi bir sûre getirin ve Allah'dan başka, çağırabileceğiniz kim varsa onu da yardıma çağırın. Eğer sözünüzde sadık iseniz (bunu yapın). (YUNUS/38)


Ey Muhammed! De ki: "Yemin olsun, eğer insanlar ve cinler bu Kur'ân'ın benzerini getirmek üzere toplansalar ve birbirlerine yardımcı olsalar bile, yine onun bir benzerini meydana getiremeyeceklerdir." (İSRA/88)
-
Allah'ın koruması altındadır
Rabbinin sözü hem doğrulukça, hem de adaletçe tamamlanmıştır. O'nun sözlerini değiştirebilecek hiç kimse yoktur. O, işitendir, bilendir. (EN'AM/115)


Hiç şüphe yok ki, Kur'ân'ı biz indirdik, elbette onu yine biz koruyacağız. (HİCR/9)


Korunmuş bir kitaptadır. (VAKIA/78)


Ona ne önünden, ne de ardından batıl gelemez. O hüküm ve hikmet sahibi, öğülmeye layık olan Allah tarafından indirilmiştir. (FUSSİLET/42)


-
Açık ve anlaşılırdır
(Ey Muhammed!) Biz Kur'ân'ı senin dilin üzere kolaylaştırdık ki, onunla Allah'tan korkup sakınanları müjdeleyesin, inat edenleri de korkutasın. (MERYEM/97)


İşte biz onu (Kur'ân'ı) böylece, apaçık âyetler olarak indirdik. Şüphesiz Allah dilediğini doğru yola eriştirir. (HAC/16)


Ve Allah âyetlerini size açıklıyor. Allah, (işin iç yüzünü) çok iyi bilir, tam bir hüküm ve hikmet sahibidir. (NUR/18)


Allah, size Kitab'ı (Kur'ân'ı) açıklanmış olarak indirdiği halde, ondan başka bir hakem mi arayayım? Kendilerine kitap verdiklerimiz, o Kur'ân'ın, gerçekten Rabbin katından hak olarak indirilmiş olduğunu bilirler. O halde sakın şüphe edenlerden olma. (EN'AM/114)
-
Ayrıntılı açıklanmıştır
Elif-Lâm-Râ. Bu öyle bir kitaptır ki, âyetleri muhkem kılınmış, sonra da herşeyden haberdar olan hikmet sahibi Allah tarafından âyetleri ayrıntılı olarak açıklanmıştır (HUD/1)


Suçluların tuttuğu yol açığa çıksın diye, âyetleri işte böyle genişçe açıklıyoruz. (EN'AM/55)


Kara ve denizin karanlıklarında yolunuzu bulasınız diye yıldızları sizin için yaratan O'dur. Şüphesiz biz, bilen bir toplum için âyetleri geniş bir şekilde açıkladık. (EN'AM/97)


De ki: "O'nun üstünüzden ve ayaklarınızın altından azab göndermeye, yahut sizi fırkalara ayırıp kiminizin kiminize hıncını tattırmaya gücü yeter". Bak, âyetlerimizi nasıl inceden inceye açıklıyoruz ki, onlar iyice anlasınlar. (EN'AM/65)


İşte Rabbinin doğru yolu budur. Şüphesiz biz, hatırlayıp ibret alan bir kavim için âyetleri geniş bir şekilde açıkladık. (EN'AM/126)
-
Allah'ın nurudur
Ağızlarıyla Allah'ın nurunu söndürmek istiyorlar. Halbuki kâfirler hoş görmese de Allah nurunu tamamlayacaktır. (SAF/8)


Ey insanlar! Size Rabbinizden bir delil (Muhammed) geldi ve size apaçık bir nur indirdik. (NİSA/174)


Ey kitap ehli! Kitaptan gizlemiş olduğunuz şeylerin çoğunu açıklayan, çoğundan da vazgeçen peygamberimiz size geldi. Ayrıca size, Allah'tan bir nur ve apacık bir kitap da gelmiştir. (MAİDE/15)


İşte biz böylece sana da emrimizden Kur'ân'ı vahyettik. Yoksa sen kitap nedir? İman nedir? bilmiyordun. Fakat biz onu bir nur kıldık. Onunla kullarımızdan dilediğimizi doğru yola iletiyoruz. Şüphesiz ki sen de insanları doğru bir yola götürüyorsun. (ŞURA/52)


Artık Allah'a, Resulüne ve indirdiğimiz nura (Kur'ân'a) inanın. Allah yaptıklarınızdan haberdardır. (TEGABÜN/8)
-
İman edenler için şifa, hidayet ve rahmettir
O, güzellik ve iyilik yapanlar için bir hidayet ve rahmettir. (LOKMAN/3)


Ey insanlar! Size Rabbinizden bir öğüt, gönüller derdine bir şifa, müminlere bir hidayet ve rahmet geldi. (YUNUS/57)


(Ey Resulüm!) Biz, sana bu kitabı (Kur'ânı) sırf hakkında ihtilafa düştükleri şeyi insanlara açıklaman için ve iman edecek topluma bir hidayet, bir rahmet olsun diye indirdik. (NAHL/64)


Biz Kur'ân'dan, iman edenler için bir şifa ve rahmet kaynağı olan âyetler indiriyoruz. Zalimlerin de ancak zararını artırır. (İSRA/82)


Ve o, müminler için gerçekten bir hidayet rehberi ve rahmettir. (NEML/77)


Onlara (arzularına göre) bir âyet getirmediğin zaman, derleyip toplasaydın ya derler, sen de de ki; ben ancak Rabbimden bana ne vahyolunuyorsa ona uyarım, işte bütünüyle bu Kur'ân, Rabbinizden gelen basiretlerdir (kalp gözünü açacak beyanlardır), iman eden bir kavim için hidayettir, rahmettir. (A'RAF/203)


Bu (Kur'an) insanların kalb gözünü açan bir nur, kesin bilgi edinmek isteyen bir toplum için de hidâyet ve rahmettir. (CASİYE/20)


Sen, bu kitabın sana vahyolunacağını ummuyordun. Bu ancak Rabbinden bir rahmettir. O halde sakın kâfirlere arka çıkma! (KASAS/86)


Biz o gün, her ümmet içinde, kendilerinden kendi üzerlerine bir şahit göndereceğiz. Seni de onların üzerine şahit getireceğiz. Bu kitabı da, her şeyi açıklayan ve müslümanlara doğruyu gösteren bir rehber, bir rahmet kaynağı ve bir müjdeleyici olarak indirdik. (NAHL/89)
-
Sözlerin en güzelidir
Allah, kelamın en güzelini ikizli, ahenkli bir kitap olarak indirdi. Ondan Rablerine saygısı olanların derileri ürperir. Sonra derileri de, kalpleri de Allah'ın zikrine karşı yumuşar. İşte bu Allah'ın rehberidir. Allah, onunla dilediğini doğru yola çıkarır. Her kimi de Allah şaşırtırsa, artık ona doğru yolu gösterecek yoktur. (ZÜMMER/23)


Hem sözün güzelini işitecek duruma ulaştırılmışlar, hem de övülmeye layık (olan Allah'ın) yoluna eriştirilmişlerdir. (HAC/24)
-
Farz kılınmıştır
(Resulüm!) Kur'ân'ı (okumayı, tebliğ etmeyi ve ona uymayı) sana farz kılan Allah, elbette seni (yine) dönülecek yere döndürecektir. De ki: "Rabbim, kimin hidayetle geldiğini ve kimin apaçık bir sapıklık içinde olduğunu en iyi bilendir." (KASAS/85)
 
Üst