düşmüş melek kanı taşıyan insanlar hakkında

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Requiem For A Dream

Kayıtlı Üye
Katılım
18 May 2014
Mesajlar
143
Tepkime puanı
2
Arkadaşlar kendi arkadaşımın hazırlamış olduğu makaleyide sizlere sunucam okuyun ve. Syn aslimcim izmirdeki okulu tahmin ediyorum ankarada akademi larimar var mabet'in okulu istanbuldakini bilmiyorum söylemez zaten konuyu açan arkadaş neyse ben veriyim hem konu hakkında bari birşeyler katar.

Kur’an-ı Kerimde ve Diğer Kutsal Kitaplarda Nefiller


En baştan söyleyeyim bu bilgileri toplamak için o kadar uğraştım sakın olaki bana fırça çekmeyin…yanlış olabilir ama bunlar benim fikirlerim emeğe saygı….Büyücülerle ilgili kısımlara katılmayabilirsiniz….Bazı kutsal kitaplardan yararlanamadım çünkü bulamıyorum hiçbir yerde...




Kur’an-ı Kerimde ve Diğer Kutsal Kitaplarda Nefiller
Allah'ın şerefli bir kölesiyken; büyüklenerek, kovulmuş şeytan olan İblis, "cinn toplumu"nun önderlerinden bazılarının da ayaklarını kaydırarak; kendisiyle birlikte onları da şeytanlaştırdı. Böylece Dünya'da ilk "şeytani çekirdek kadro" oluştu. Önceden Müşrik ve Müslüman olarak ayrışan cinn toplumu; daha sonra Müslümanlar, Müşrikler ve Şeytanlar olarak üç millete(topluma) ayrılmış oldular. İblis'in başını çektiği cin-şeytanlar; bir taraftan kendi aralarında hiçbir ahlaki sınır tanımayan ilişkilerle çoğaldılar. Diğer taraftan İblis, cinlerden birçoklarını saptırıp kendisine köle edindiği kimselerle "şeytan milleti"ni çoğalttı ve insanların peşlerine düştü. Tarih boyunca da insanlardan İblis'e köleler devşirdiler. Bu yolla devşirdikleri "insan şeytanları"yla yeryüzünde giderek güçlendiler.


Hanok'un Kitabı'nın Kumran mağaralarında bulunan Aramca aslında; İblis'in, "düşmüş melekler" olarak yutturmaya çalıştığı cinnlerden 19 yardımcısı, isimleriyle sayılmaktadır. Ayrıca cinnlerden olup, İblis'i, Allah'a tercih eden bu sapkınların, insan kızlarıyla birleşerek "devler"i; yani "Ye'cuc-Me'cuc"u oluşturduğu ifade edilmektedir:


"..Bütün bunlar(19 İblis'e tabi cinn), seçtikleri arasında kendilerine eş seçtiler, onların yanına gitmeye başladılar ve onlarla kendilerini kirlettiler. Onlara büyücülük ve sihirbazlık öğretmek için ...onlardan hamile kalıp ‘’nefiller'i’’ doğurdular."
Nitekim Kur'an, bu konuya şöyle ışık tutmaktadır:


O gün (Allah) onların hepsini toplar: "Ey cin topluluğu, siz insanlardan kendinizi çoğaltmak istediniz." (Bunun üzerine) onların(cinnlerin), insanlardan dostları olan kimse dedi ki: "Rabb'imiz, bazımız, bazımızdan yararlanıp, bizim için takdir ettiğin süreye ulaştık." (Allah) dedi ki: "Allah'ın dilediklerinin dışında, onların barınağı ateştir ve orada kalıcıdırlar. Muhakak senin Rabb'in Hakim'dir, Alim'dir."


[ENAM(6)/128]


Bu mesele, bilindiği gibi Tevrat'da da, saptırılmış bir ifadeyle; "Tanrı oğulları, insan kızlarıyla evlendi, Nefilimler(Devler) ortaya çıktı" şeklinde ifade edilmiştir. Buradaki Tanrı oğulları; bir İblis yalanıdır. Tevrat'ta geçen "Tanrı oğulları", İblis kovulduğunda onunla beraber şeytanlaşan yukarıda söz ettiğimiz cinnlerdir.Nefller tevratta nuh un hikayesindede belirtilmiştir:


Yeryüzünde insanlar çoğalmaya başladı, kızlar doğdu. İlahi varlıklar insan kızlarının güzelliğini görünce beğendikleriyle evlendiler. RAB, "Ruhum insanda sonsuza dek kalmayacak, çünkü o ölümlüdür" dedi, "İnsanın ömrü yüz yirmi yıl olacak." İlahi varlıkların insan kızlarıyla evlenip çocuk sahibi oldukları günlerde ve daha sonra yeryüzünde Nefiller vardı. Bunlar eski çağ kahramanları, ünlü kişilerdi. RAB baktı, yeryüzünde insanın yaptığı kötülük çok, aklı fikri hep kötülükte. İnsanı yarattığına pişman oldu. Yüreği sızladı. "Yarattığım insanları, hayvanları, sürüngenleri, kuşları yeryüzünden silip atacağım" dedi, "Çünkü onları yarattığıma pişman oldum."


Tanrı'nın gözünde yeryüzü bozulmuş, zorbalıkla dolmuştu. Tanrı yeryüzüne baktı ve her şeyin ne denli bozulduğunu gördü. Çünkü insanlar yoldan çıkmıştı. Tanrı Nuh'a, "İnsanlığa son vereceğim" dedi, "Çünkü onlar yüzünden yeryüzü zorbalıkla doldu. Onlarla birlikte yeryüzünü de yok edeceğim. Kendine gofer ağacından bir gemi yap. İçini dışını ziftle, içeriye kamaralar yap. Gemiyi şöyle yapacaksın: Uzunluğu üç yüz, genişliği elli, yüksekliği otuz arşın olacak. Pencere de yap, boyu yukarıya doğru bir arşını bulsun. Kapıyı geminin yan tarafına koy. Alt, orta ve üst güverteler yap. Yeryüzüne tufan göndereceğim. Göklerin altında soluk alan bütün canlıları yok edeceğim. Yeryüzündeki her canlı ölecek. Ama seninle bir antlaşma yapacağım. Oğulların, karın, gelinlerinle birlikte gemiye bin. Sağ kalabilmeleri için her canlı türünden bir erkek, bir dişi olmak üzere birer çifti gemiye al. Çeşit çeşit kuşlar, hayvanlar, sürüngenler sağ kalmak için çifter çifter sana gelecekler. Yanına hem kendin, hem onlar için yenebilecek ne varsa al, ilerde yemek üzere depola."

Alıntıdır arkadaşlar tamamen.
 

Lian

Kayıtlı Üye
Katılım
27 Mar 2012
Mesajlar
23
Tepkime puanı
2
Yaş
28
Bir yerde bu yazıyı gördüm ve paylaşmak istedim. Yarı İblis,Yarı İnsan Melezler (Half-Demons)
Yarı İblis: İblis kanına sahip olan insandır.
Annesi veya babasından ;birisi iblis, diğeri insan
olup bunun sonucunda dünyaya gelen çocuklar
yarı iblis (half-demon) dir.

Ama herzaman akrabalık bağı bu kadar yakın olmayabilir.
Bazen bunun nedeni büyükanne, büyükbabaları olabilir.

Kimi zamansa daha uzak akrabaları olan 7 sülaleden bir atalarıdır.
Eğer soyağacında daha uzak bir akraba yarı iblis özelliğe
sahipse, sonraki doğanlarda kimisi insan, kimisi iblis özellikli
çocuklar kontrolsüz olarak doğabilir.

Yarı İblislerin Özellikleri

Bir yarı iblisin sahip olabileceği özellikler çok geniştir.
Genelleme yapılamayacak kadar çeşitli, benzersiz, farklıdır.

Diğer aile üyelerine bakılarak dahi bu çocukların
kaderi için tam bir tahminde bulunulamaz.

Bazı yarı iblisler; insan aile bireylerine hiç benzemezler.
Ailelerinde önceden görülmemiş yetenek ve özelliklere sahiptirler.
Hem fiziksel,hem yetenek,hem karakter olarak başkadırlar.

Bu farklılığın nedeni;iblis atalarına benziyor olmalarıdır.
Böylelerinde iblis kanı, dominant özellik göstermiştir.

Yarı İblislerin Yetenekleri

Bazı yarı iblislerin yetenekleri daha çok fizikseldir.
Normal bir insana göre daha güçlü, daha dayanıklı,daha hızlı,
daha esnek, daha sağlıklıdırlar.

Bazıları fiziksel deformasyon, izler taşır.
Boynuz gibi çıkık kemikler, pençe benzeri eller, garip gözleri vardır.

Bazı yarı iblislerin yetenekleriyse daha çok psişik özelliklerdir.
Zihinsel güçleri, büyü güçleri, mistik konulardaki faliyetleri
normal bir insana göre çok daha gelişmiştir.

Pekçok yeteneğe aynı anda sahip de olabilirler.
Ancak bir yetenekleri diğerlerine kıyasla çok daha belirgin ve gelişmiştir.

Sahip oldukları yetenekler ne olursa olsun; bir insana kıyasla çok daha zekidirler.

Dezavantajlar;

Yarı iblis olmanın en büyük dezavantajı yarı-soylu olmalarıdır.

Hiçbir zaman tam anlamıyla bir insan olamazlar.
Hiçbir zaman tam anlamıyla bir iblis olamazlar.

Bazen bir insan, bazen bir iblis gibi davranırlar.
Bazen iyi bazen kötü olmalarını sağlayan şey sahip oldukları
bu karma-melez kandır.

Yarı iblis; hiçbir zaman safkan bir iblisin güç olarak gerisindedir.

Bir örnek vermek gerekirse;

Bir yarı iblisin ateşi zaman zaman kontrol etme gücü olabilir.
Ama ateşin üzerinde bir safkan iblisin sahip olduğu mutlak
güce ve etkiye sahip olamaz.
Hatta bir ateş elemental varlığı kadar bile onu kullanamaz.

Ömürleri;
Yarı iblisler ölümlüdürler.
Bu konuda insan atalarına benzemektedirler.
Bazısı birkaç yıl daha uzun yaşamayı başarsa da; ölüm kaçınılmazdır.

Kaynak : Yabancı siteden alıntıdır.

Sanal alemdeki havas formlarını dolaştıkça ve ya cin musallatı ile ilgili yazılara baktıkça,bazı açıklamalar dikkatimizi çekiyor. Half-Demonlar, melezler gibi tabirleri sık sık görüyoruz. Aslında bunları yazanlar çok ince bir noktaya dikkat çekiyorlar. Bu söylemek istedikleri aslında günlük hayatımızın bir parçası olmuş durumda. Ama ne demek istediklerini anlayamadığımız için , yine saçmalamışlar diyip geçiştiriyoruz. Öncelikle şunu belirteyim. Soyut alemle hiç alakası olmayan ve varlığından bile haberdarlıkları bulunmayan insanlar, cinler ile insanlar ilişki yaşar, çocukları bile olur denildiği an, hemen işi bilimseldiği dökerler ve böyle bir şey olmaz diye itiraza başlarlar. Onlar itiraz ededursunlar hakikat çerçevesinde öyle olaylar yaşanmaktadır ki, insanların kanı donuyor. Bu yazıları insanları korkutmak maksadı ile yazdığımızı düşünenlerde var. Ama bilmediğimiz ve bilmek de istemediğimiz hadiseler bir gün bizlerinde kapısını çalabilmektedir.

Cinlerin insanlarla evlendiklerini, çocukları olduklarını , bizlerde büyüklerimizden dinler ve pek kale almazdık. Ama bire bir bu alemin içine girince, o yaşantıya bire bir şahit olunca kabul etmekten başka şansımız kalmıyor. Ayetler ışığında bakacak olursak Sealibî der ki:İnsanlarla cinler arasında evlenmek ve çoluk çocuk sahibi olmak mümkündür. Çünkü Allah “Mallarına, evladlarına ortak ol” (El-İsra-64) buyurmuştur. Allah’ın Rasulü a.s.v şöyle buyurmuştur. “Kişi hanımı ile cinsi ilişki kurduğunda, besmele çekmezse , şeytan zekerine hulul eder ve onunla cima eder” İbni Abbas demiştir ki, “ Kişi karısı ile hayızlı cima ettiği ettiği zaman , şeytan ondan daha önce davranır da o kadın Muhannes’e hamile kalır. Muhannes cin çocuklarıdır”. Bu hadisi El-Hafız İbni Cerir rivayet etmiştir.

Diyeceksiniz ki cinlerin asıl cevherleri ateştir. İnsanların ki ise anasır ı erbaadır.( su,ateş, toprak,hava).Ateş unsuruna sahib dişi cinin rahminde insan nütfesi nasıl barınabilir.Bilindiği gibi insan nütfesi yaştır cinin hararetine dayanamaz. Cevaben deriz ki: Onlar her ne kadar ateş unsurundan halk edilmişlerse de , yemek , içmek , evlenip çoğalmak suretiyle, tıpki asıl unsurları toprak olan Ademoğullarının ana unsurunu kayb ettikleri gibi, onlarda ana unsurlarını kayb etmişlerdir. Kaldı ki, ateşten halk edilen asıl cinlerin babasıdır. Ademin topraktan halk edildiği gibi. Babadan başka cinler ateşten yaratılmış değildirler. Ademden başka diğer insanların topraktan yaratılmadığı gibi. Şuna da dikkat etmek lazım gelir. “Şeytan , Ademoğlunun kanının dolaştığı yerde dolaşır” hadisi bize açıklar ki, eğer o kendi asli haliyle kalsa idi, Ademoğlu yanıp tutuşurdu.

Ebu Muaviye ed-Darir, El Ameş’den nakl ediyor:Kûfeli bir adamın bir cin ile evlendiğini gördüm.Kendilerine, sizce hangi yemek daha makbuldur, diye sorulduğunda,”Pirinç pilavı” dediler. Buna müteakip, içi pilav dolu çanaklar getirildi. Onlar yediler , pilav filan kalmadı , lakin kendilerini bir türlü göremiyorduk. Ebu mansur Es- Sealibi “Fıkhullüğa” da derki: Babası insan, annesi cin olan kişilerden doğana “El-has” denir. İnsan ile cin sihirbazından dünyaya gelene de “El-Amluk” denir.

Bazen olur ki, insan oğlu bilmeyerek cinlere işkence eder. Bu üzerine bevl etmek, bazılarını öldürmek veya üzerine sıcak su dökmek şeklinde olur. İnsanlar bunları cinlerin azap çekeceğini bilmeden yapar. Fakat gel de sen bu cinlere laf anlat. O insanların bu hareketini kendilerine yapılan ve af edilmez bir zulüm sayarlar ve daha çetin bir işkence ile ona mukabele ederler. Bu işkence ve zorla ilişki şeklinde de olmaktadır. Zaten bu aleme kapı açan her insanı önce sahiplenmek isterler. Erkek olsun kadın olsun. Bana da çok sahiplenmek istediler.Uyanıkken pek yanaşamazlardı, ama uyumak anında hemen transa geçerler. Onlardan yana olmam için kızlarını teklif edenler, uyku anında sana yanaşanlar v.s.. Bir çok iğrençlikler, tam onlara yakışacak iğrençlikler. Önceleri onları huriler kadar güzel ve zevkli sanardım. Çünkü öyle gelirlerdi. Bir öpmeleri bile öyle bir lezzet veriyor ki, tekrar olsun diye, gözünüz onlarda oluyor. O yüzden bunların tuzağına düşenleri çok iyi anlıyorum. Ama bir gün tam beni öpeceği an uyandım ve nefesinin kokusunu aldım. Öyle iğrençti ki. Hani, bir insan ölür, haftalarca bulunamaz ve kokuşur ya, aynen öyle kokuyordu. O acı kokuyu, bir onda, birde bir hafta evinde ölü olarak kalan bir cesedin defninde algıladım. Dayanılmaz bir koku. Eğer her defasında bana yanaşmaya çalışanları cezalandırmasa idim, belki beni de etkileri altına alacaklardır. Ama belirli bir zaman sonra kandıramayacaklarını anladıkları an vazgeçiyorlar.

Tabi, can tatlı. İsterlerse vazgeçmesinler. Cinler veya şeytani varlıkların ürediklerini kimse inkar edemez. Çünkü kainatta bir adetullah varsa, bu her şeyi kapsar. Bu gün gözünüzle bile göremediğiniz varlıklar bile kendilerine mahsus sistemlerde ve şekillerde üremelerini sürdürmektedirler. Bu, insanlar gibi imtehana tabi olan cini varlıklar içinde geçerlidir. Bize ne imtehan sunulmuşsa, onlara da aynısı sunulmuştur. Bizim başımıza şehvet imtehanı açılmış sa, onlara da açılmıştır.

Bu adetullahın ve adaleti mutlakın bir gereğidir. Şimdi konun ayrıntılarına girelim. Bu varlıkların bizden farkı, cismanı olmamalarıdır. Ama bilindiği üzere her kesin şekli bir elbisedir ve asıl olan ruhtur ve bu ruh her iki mahlukatta da vardır. Ama bu ruhani varlıklar mahiyetleri itibari ile bizlerin ruhaniyatına büyük ölçüde etki edebilirler.

Zevk alan ve acı duyan beden değil ruhtur. Eğer bedenin bir değeri olsa idi, ruh çıkınca toprak altına atıp, kurtulmaya çalışmazdık.Bir anne saçının tenine kıyamadığı yavrusunu, ruh bedenden çıkınca toprak altına atıyor veya diğer inançlarda yakıyorlarsa, bu elbisenin ehemmiyetsizliğinden dir. Çünkü ruh çıkınca kokuşan bir et parçasından ne farkı var. Elbise misali, bu dünyaya mahsus bir elbise, Bu dünyadan giderken de elbiseyi çıkarıp, gideceğimiz yere mahsus elbise giyeceğiz ve buda oraya mahsus, bu cismani elbisemizin aynı şeklinde olan bir elbise olacak. Ama kesavetten arınmış bir elbise olacak.

İşte bu mahlukat ruhaniyatımıza bire bir etki edip onları kontrol altına aldıkları için, İnsanı değişik oyunlarla kendilerine mübtela yaparlar.İlişkiye girmek istedikleri zaman sizin yapabileceğiniz bir şey yoktur. Normalde rüya aleminde başlar bu ilişki durumları. Siz onlar olduklarını anladığınız zaman ilk etapta zaten yanaşmazsınız, ama çok sevdiğiniz ve red edemeyeceğiniz kişilerin suretleri ile size yanaştıkları zaman , artık sizin itiraz edeceğiniz durumda kalmaz

En sakıncalı durum uyanık halde iken ki münasebetler. Bu durum normal insanlarda olmaz. Ancak bire bir bunlarla irtibat kuran insanlarda olur. Eğer karşı taraf yanaşmazsa, tecavüz şeklinde gerçekleşir. Resmen ellerini ve ayaklarını bağlayarak veya saldırarak tecavüz ederler. Bu işin iğrenç yönü. Normalde hipnoz yöntemini kullanarak, kişiyi istedikleri şekilde yönetir ve her istediklerini de yaparlar. İlk başlarda itiraz eden madur, zamanla bunlardan aldıkları zevkin derecesinden dolayı, artık onlarla olmayı kendisi isteyecek ve vaz geçemeyecektir. Hatta onlarla olmak için dünyevi bir çok değerlerinden de vazgeçecektir. Çünkü bunlar ufacık temaslarda bile kişiye öyle zevkler aldırırlar ki, artık mağdur bunlardan başkası ile münasebetten bir şey anlamaz ve istemez.

Biliyorsunuz ki insan beyninde her uzvun ve hissin bir hareket noktası vardır. İşte bu noktalara yerleşerek veya onları harekete geçirerek her türlü işlevi görürler . Miğdeniz bulanacak ama , öyle sapıklıklar yaptırırlar ki, bir babayı kızı ile , anneyi evladı ile ilişkiye sevk ederler. Çünkü o hareket mekanizmalarını sadece onlara işler duruma getirirler ve en son noktada istemler verecek hissiyatlar gönderirler. O hisler ve arzular karşısında dayanmak imkansız duruma gelebilir. Bizler sadece bu olayları duyunca, ne kadar sapık bir insan deriz geçeriz. Halbu ki aynı şeyi bize yapsalar, onlardan farklı bir davranışta bulunamayız. İnsanlarla ilişki kurmaya bunlarda izin vermezler.

İnsanlarla ilişki yaşayacakları zaman çok büyük sıkıntılar verirler. Bu sonunda boşanma sebepleri olur. Zaten onlarında istediği budur. Artık kurban sadece kendilerine aittir. Bu sıkıntıdan dolayı kendi kocalarını bırakın, çocuklarından vazgeçen annelere şahit oluyoruz. Burada her şeyi yazamıyoruz. Neyi nasıl ve ne şekilde yaptıklarını, O zaman iş bilgiden çok başka yöne çekilir. Özellikle hamile kişiler, hamilelikleri sırasında, bunlar tarafında tahakküm alına alınmışlar ve ilişkiye zorlanmışlarsa, bu ilişkiler sonrası olan çocuğunda bu alemle bire bir bağlantıları olacaktır. Bu kastettiğim çocuk insan olarak doğanlar.

Bunlar erkek çocukları pek sevmezler ve genelde kadına düşük yaptırırlar. Ama kız çocuklarına müsamaha gösterirler. Çünkü kendilerine yeni mezeler olacaklardır. Bu çocuklar doğdukların çifte vatandaş hükmünde olurlar. Yani daha ilk doğduklarında görüntüleri açık ve bunlarla iletişimleri çok kuvvetlidir. Bu anlamak isterseniz bu tür çocukları takip edin. Sürekli bir noktaya dalgın bakarlar. Sizin le ayrı dünyadaymış gibi davranırlar. Sürekli başkaları varmış gibi onlarla ilgilenirler . Gece ansızın çığlıklarla uyanırlar. Onların çocukları ile oynarlar ve bazen de o çocuklar canını acıtınca size göre sebepsiz çığlıklarla ağlamaya başlarlar. Örnekleri çoğalta biliriz.

Aslında bu melez dediğiniz çocuklar büyüdükleri zaman bunların başına bela olabilirler. Çünkü bir alimin yıllarını vererek icazetlerle elde ettiği irtibat özelliğini bunlar doğuştan kazanmışlardır. Eğer bu melezler dini bir eğitim alıp, öbür alemde ki iyilerle iş birliği yaparsa, bunların başına beladır. Çünkü bunların tüm mekanlarına girerler ve her türlü sırlarını çözerler. Bunları öldürme yetkisine de alırlarsa korkulu rüyaları olur. Bıçağın iki yüzü diye bir vanpir filmi vardır. Bilirsiniz aynı olayı buraya uyarlayın. Bu yüzden özellikle erkek çocukların yaşamasına pek izin vermezler ve daha anne karnında düşük yaptırırlar. Ama bu melezlerden serseri vari büyüyen inançsız çocuklarda, tüm toplun başına bela olur ve onlara göre, cismani bir asker gibi toplumun huzurunu bozmaya ve onlara zarar vermeye hizmet ederler.

Birde soyut alemde ki melezler vardır. Bunları ancak görüntüsü olan annenler görürler . Yine bu varlıklarla olan münasebetten dünyaya gelmişledir ve cini olarak yaratılmışlardır. Ama Kötülüğü seçtikleri an , çok serseri olurlar ve insanlığın başına en büyük belalardan biri olurlar. Hasta tedavilerinde özellikle bunları imhaya büyük özen gösteririm. Şu andaki doğuştan musallatlı olan insanların yüzde doksanı , anneleri veya birinci dereceden ebeveynlerinin rahatsızlıklarından dolayı, melez doğmuş kişilerdir. Yani o ilişkiler sonucu onların hissiyatlarını almıştır, genlerini taşıyordur.

Bazen de albasması tabirini duymuşsunuzdur. Bu da en ağır derecede cini hastalıklardır ve hedef direk anne ve çocuğun ölmesidir. Bu taife insanlarla gönül eğlenmek yerine onların ölmesini isterler ve yamyamlar gibi bunlarla beslenirler. Maalesef şahit olduğumuz çok üzücü olaylar oluyor. Ama hamile kişilere bunları söyleyip evhamlandırmak doğru olmaz. Sadece bu hamile bayanları, Özellikle bu tür rahatsızlıklar geçirmiş olanları, tedavi olmuş olsalar dahi, yalnız bırakmamak gerektir ve sürekli mağnevi şekilde koruma altında tutmak lazımdır. Bu tür saldırıya mağruz kalanlar, saldırı anında ölmeseler bile, sürekli kendilerini öldürmek için uğraşırlar. Tabi onların yönlendirmesi ile. Kısaca bu konuyu böyle anlatmaya çalıştım, fazlada açmak istemedim.
 

Requiem For A Dream

Kayıtlı Üye
Katılım
18 May 2014
Mesajlar
143
Tepkime puanı
2
Evet biliyorum bu yazının olduğu yeri okumuştum çok önceden orada geçen özelliklerin hepsi mevcut. Cin ve insanların ilişkiye girmesi hariç ama geri kalan tamamen var dediğim gibi, Merhamet yeni bitti.
 

67890

Banlı Kullanıcı
Katılım
18 Nis 2011
Mesajlar
437
Tepkime puanı
5
meleklerin cinsiyetinden bahsedilmiş.böyle bir şeyin olabilecğini düşünüyorum.
artı ve eksi kutuplar olarak olabilir.kadın ve erkek melek derken dünyasal düşünüyoruz ve doğal olarak cinsellik akla geliyor.
ancak durum böyle değil.
enerji olarak bayan melek erkek melek olarak düşünmeliyiz.
ibni arabiden bir bilgi aktarmıştım.
bir meleğin havuza girdiğini havuzdan çıktıktan sonra meleğin kanatlarını çırpmasından başka meleklerin oluştuğunu gördüğünü söylüyor ibni arabi.
eğer enerji olarak böyle bir yaratılış sözkonusuysa.
dişi ve erkek meleklerde olabilir.
 

Zek0808

Kayıtlı Üye
Katılım
5 Şub 2014
Mesajlar
81
Tepkime puanı
46
Gerçekten çoooook ilginç bir konu, yorumlar da ayrı ilginç.. :) Bu konuyu açan ve yorum yazıp bilgisini paylaşan herkese teşekkürler, bilgi dağarcığım daha bir genişledi.. :)
 

codzombi

Kayıtlı Üye
Katılım
12 Kas 2011
Mesajlar
1,169
Tepkime puanı
119
Bu iblis kanı olayı ırklara da dayanabilir , şöyle ki adolf hitler , ari ırkının atlantisten geldiğini düşünüyordu . atlantisteki insanların ileri düzey zekalı olduğu yazılıyordu .. maddeyi yok eden anti madde silahını ürettiklerini ve tanrı konsey tarafından cezalandırıldığı ve tufanla birlikte yok edildiği şeklinde rivayetler var. bu tufanında nuh tufanı oldugu sanılıyor. bu üstün ırk meselesi var , yahudilerde olduğu gibi. yahudiler de özel bir ırk olduğunu iddia ediyor. kutsal kitaplarda lanetlenmiş ırk olarak geçiyor. belki de iblis kanı olayı belki bunlara dayandırılabilir , eğer ki gerçeklik payı varsa. onun dışında nefilim olayı da nuh tufanı ile yeryüzünden silindi deniliyor. hatta reptilian denilen uzaylı sürüngenimsi varlıkların nefilimlerden bi kaçını kendi gezegenlerine aldıklarını , tekrar dünyaya dönmek için hazırlandıkları yazılıyor..reptilian muhabbetini de biliyorsunuzdur illuminati olayında var. bu uzaylı sirius mirius galaksi çalışmaları yapan yazarların kitaplarını okuyun baya bilgi var . atlantis olayını da araştırın derim. yani iblis kanı olayını sadece bi olayla sınırlandırmak hata olurdu , bu işin sembolik tarafı da var , bakınız nuh tufanı bir sürü olayla ilişkilendiriliyor..
 

Jinnet

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Nis 2013
Mesajlar
22
Tepkime puanı
0
Sn love song konuyu acmis bir iki cevap vermis ve kaybolmus, yerinizde olsam bu fallen angels fantazilerine inanmam 3 buyuk dindede soylenildigi gibi Allah in yarattigi bir varliga ben ondan ustunum diye kibirlenen ve cennetten atilan seytan, satan vs. Ye biz dusen melek diyoruz, meleklerin 3de1i dusseydi kaos olurdu cunku hayal gucumuzun alamayacagi kadar melek var ve NEDEN DUSSUNLER kisisel fikrim bunlar kurgudan ibaret seyler kafanizi takmayin, ha eger saglam kaynagim var diyip iki kelam soyluyorsanizda o kaynagi belirtin. Dunyada pek fazla metafizik ogretilen okul oldugunu sanmiyorum okul bi kurumdur cunku resmi bisey var kafandan sallayamazsin. Saygilar...
 

foxx

Banlı Kullanıcı
Katılım
17 Mar 2011
Mesajlar
104
Tepkime puanı
5
şimdi bunlar bizde var biz iblismiyiz yarı insanmıyız.değildir bu insanlar gercekten ilim kitabi yazıyorlar.noktal sözcüklerle.
 

Requiem For A Dream

Kayıtlı Üye
Katılım
18 May 2014
Mesajlar
143
Tepkime puanı
2
Syn foxx o insanların ilim kitabı yazdığını nereden biliyorsunuz misal şimdi birisi o özellikler bende var ben yarı iblisim dese bile orada bi dururum yani kendimden bildiğim için peki, biz iblismiyiz yarı insanmıyız bu yorum yanlış yarı iblis yarı insan misal görünümün bi insan gibi. ama içerisini asla bilemezsin damalarda gezen şeyleri göremezsin ve syn jinnet konuyu açtı günler önce birşeyler yazdım aktarmaya çalıştım kaybolmadık biz hala buradayız satan şeytan aynı isim zaten aynı kefeyi kıyaslıyorsun ve bazı insanlar ne okursa okusun ne araştırırsa araştırsın anladığı kadarmış, insanlar önünü görmek istemiyor gerçeği asla bilmiyolar belki biliyolar ama inanmak istemiyorlar cod ise çok farklı birşeyler yazmış. şimdi syn fox bu iblis kanını taşıyan birisi bak bu forumda varsa bile belki vardır belki yoktur dışardan biriside olsa emin ol o kendini asla belli etmez söylemez bu konu hakkında birşeyde yok yani söylenen uydurmalar ve yalanlar hariç kutsal kitaplardada geçen yazıları okudum mantık dışı pek birşey yazmıyor. nefilimler hakkında ben bile yıllarca parapsikolojiyle içli dışlıyken böyle birşeyi bilmiyordum okumamıştım banada çok önceden birebir lucifer söylemişti şimdi burada ne kadar yorum yapsamda karşımda ki kafasında ne kuruyor ne anlıyorsa ters tepki veriyor bazı materyallere ihtiyaç duyuyor ateistler der ya tanrı varsa bana bi belge kanıt göster aynı öyle ben gördüğüme, duyduğuma, hissettiğime, yaşadığıma inanırım gerisi teferrühattır bu iblis kanını taşıdığımı tek birşey doğruladı oda yetti zaten kitap yazma meselesi aslında bilgim var bazı şeyler üstüne eskiden birşeyler yazar silerdim formüller vb denemek lazım gerçekten ne kadar dinlersen o kadar hoş gelir soru sormazsan yalanda duymazsın derler ya karşında ki ne anlıyorsa onu belirtir önemli olan senin ne görüp duyduğundur herşey orada biter zaten senin içinde kendini anlarsan onuda anlarsın.
 

foxx

Banlı Kullanıcı
Katılım
17 Mar 2011
Mesajlar
104
Tepkime puanı
5
ters açıdan anlaşılmıs ilim sözü.uzun yazılar teraziyi saptırır.
 

Requiem For A Dream

Kayıtlı Üye
Katılım
18 May 2014
Mesajlar
143
Tepkime puanı
2
Terazi sapmaz bence birşeyler açıklamaya çalıştım konuyu açan açmış birşeyler yazmışız yardım amaçlı veyahutta bilgi aktarmaya çalışmışım yani, ama konu peygamber konusuna din konusuna dönüşmüştü sapmıştı zaten evet siz bi söz yazdınız ne demek istediğinizi tam anlatamadınız belki yada biz birşey anlamadık yazınızdan syn foxx ilim konusunu anlatırmısınız tam olarak ne demek istediğinizi izah ederseniz sevinirim.
 

foxx

Banlı Kullanıcı
Katılım
17 Mar 2011
Mesajlar
104
Tepkime puanı
5
davranışın için teşekkür ederim.anlatamadım değil.birilerinin ilim konusu direk olarak algılaması.mesajı mı tekrar biraz sesli oku.

şimdi bunlar bizde var biz iblismiyiz yarı insanmıyız.değildir bu insanlar gercekten ilim kitabi yazıyorlar.noktal sözcüklerle.



bizde var ama iblis insan demedim.ne dedim değildir .ve bu insanlar gercekten ilim kitabi yazıyorlar neyle noktalı sözcüklerle.ama hicbiri gercek degil.
acık net sadece insanlar 2 cümleden mana cıkarması zor oluyor.uzun yazmaktansa bir kelime içine koca kitabi sıgdırmayı secerim.bilgi muhafaza edilmezse cehalet çogalır.bu konu için pek fazla yazıcak birşeyim yok okudugun için teşekkür'ler.
 

Requiem For A Dream

Kayıtlı Üye
Katılım
18 May 2014
Mesajlar
143
Tepkime puanı
2
Anladım sayın foxx yorumlarınız için teşekkür ederim cehalet çoğalır evet bu kitab meselesi içinse hiç biri gerçek değildir diyorsunuz teori yani teorilerin çoğuda yalandır peki kitapı sığdırdınız ama kitap için gerçek değil demiştiniz üstte. ve hayal ürünü birşey zaten varolmaz yani insanlar ne anlamak isterse onu anlıyor neye inanırlarsa artık o anda ne gelirse veya akıllarında beyinlerinde o yorumları yazıları nasıl kurgularlarsa aynı şekilde size geri çevirirler pek bilgi yok dediğim gibi derin araştırmalar yapacağım bende birşeyler indirdim okuyacağım ama çok yorgunum ayaktaydım hep işlerim vardı.
 

foxx

Banlı Kullanıcı
Katılım
17 Mar 2011
Mesajlar
104
Tepkime puanı
5
ilk mesajda ben artık yazmışımdır sen nasıl anlamak istediysen öyle anlamışsındır zaten 2 ci mesajlar pek doygun olmuyor açıklamada.bazen yorum yazmak katılmak bile sorun yorucu olabiliyor.burdada aramızda o kişiler mevcut.tavsiyeleri severim ama tavsiyeden öteye de geçmem sen daima araştır öğren fakat öğrenğini paylaşmak aklına takılanları sormak için hiç kimseye ne soru sor nede cevap al.doğru sorular hiçbir zaman cevapsız kalmaz.bazen öyle sorular sorulur ki derki insan şaşa kalır cevabı yok.bu soruya cevap verme.birini cevaplarsın fakat diğer bir soru zor olup acı yerindende vurabilir.
 

striker

Kayıtlı Üye
Katılım
19 May 2012
Mesajlar
446
Tepkime puanı
19
Düşmüş melekler ile ilgili ortaya atılan hikayelerin nedeni, Hz.Nuh tufanı ile İslam coğrafyasında da farklı şekilde konu edilmiştir. İslami açıdan bunun baz alınmasının referansı ise komedi gibi, ayetin meleklerle ilgili kısımı tam olarak ifade etmeyişinden dolayıdır. Kısaca insanlar meleklere cinsel taciz yapmak istiyorlar Hz Nuh engel olmaya çalışıyor devamı ise anlatılmıyor. Allah meleklerini sapıkların eline bırakır mı diyen yok ama hikaye uyduranlar oldukça çok.
 

Requiem For A Dream

Kayıtlı Üye
Katılım
18 May 2014
Mesajlar
143
Tepkime puanı
2
Syn striker üstte 1-2 sayfa yada 3 sayfa arkada anlatmıştım bu hikayenin tamamını bi arkadaşım uğraşıyordu araştırmış hiç bir yerde mantıklı açıklama yok zaten, Kutsal kitaplarda geçen nefilimler felan yazmıştım ben onun elinden alıp dünya çok büyük evet çoğu şey uydurma ama bazı konular çok hassas ve kimse birşey bilmiyor ve bu konu hakkında pek bi bilgi yok araştırdım okudum kutsal kitaplarda geçenleri dair.
 

John Constantine

Kayıtlı Üye
Katılım
3 Haz 2014
Mesajlar
71
Tepkime puanı
4
ağırlıklı olarak günaha giren insanların, kabilin soyundan geldiğine inanıyorum. şeytan kanı taşıyan insanlarda olabilir. şahsen iyi brutal atarım belki bununla bir alakası vardır :D
 

xalpx

Kayıtlı Üye
Katılım
19 Kas 2010
Mesajlar
205
Tepkime puanı
18
Supernatural yorumuna katılıyorum ve detaylandırıyorum.Bence Supernatural ve benzeri popüler dizi,film,kitap,video oyunu vb'nin etkileri bunlar bana göre.Büün kutsal kitapları okudum.Tevrat,Zebur ve İncilde daha bilgiliyim ve hiçbir kutsal metinde düşmüş melek kanı yok şeytan kanı taşıyanlar falan yok.Sadece HARUT VE MARUT adındaki melekler hakkında bir bilgi var ki bu meleklerde herhangi bir insanla birleşip çoluk çoğuğa karışamadan cezalandırılmışlar.Kendilerini kandırıp ilişkiye girmek isteyen kadında cezalandırılmış bunu ben demiyorum kutsal metinler diyor.Eğer kadın meleklerden çocuk doğursaydı dediğiniz mantıklı evet derdim düşmüş melek kanı taşıyan bir soy türemiştir ama böyle birşey en azından hiçbir kutsal metinde yok.Bu dedikleriniz bana kurtadam ve vampirlerin çekişmesi,kapışması,savaşması gibi geliyor bir tarafta melek kanı tşaıyan insanlar bir tarafta şeytan kanı taşıyanlar.Bundan güzel bir film çıkar.Tabii bunlar benim şahsi fikirlerim kimseyi bağlayıcı özelliği yoktur.Tartışmalarada kapalıyım fikrimi belirttim ve burda kalsın lütfen.
 

Demir.D

Banlı Kullanıcı
Katılım
22 Ağu 2010
Mesajlar
675
Tepkime puanı
1
Supernatural yorumuna katılıyorum ve detaylandırıyorum.Bence Supernatural ve benzeri popüler dizi,film,kitap,video oyunu vb'nin etkileri bunlar bana göre.Büün kutsal kitapları okudum.Tevrat,Zebur ve İncilde daha bilgiliyim ve hiçbir kutsal metinde düşmüş melek kanı yok şeytan kanı taşıyanlar falan yok.Sadece HARUT VE MARUT adındaki melekler hakkında bir bilgi var ki bu meleklerde herhangi bir insanla birleşip çoluk çoğuğa karışamadan cezalandırılmışlar.Kendilerini kandırıp ilişkiye girmek isteyen kadında cezalandırılmış bunu ben demiyorum kutsal metinler diyor.Eğer kadın meleklerden çocuk doğursaydı dediğiniz mantıklı evet derdim düşmüş melek kanı taşıyan bir soy türemiştir ama böyle birşey en azından hiçbir kutsal metinde yok.Bu dedikleriniz bana kurtadam ve vampirlerin çekişmesi,kapışması,savaşması gibi geliyor bir tarafta melek kanı tşaıyan insanlar bir tarafta şeytan kanı taşıyanlar.Bundan güzel bir film çıkar.Tabii bunlar benim şahsi fikirlerim kimseyi bağlayıcı özelliği yoktur.Tartışmalarada kapalıyım fikrimi belirttim ve burda kalsın lütfen.

Siz yanlış kitapları okumussunuz sanırım.

Bkz: Tevrat / nefil
 

xalpx

Kayıtlı Üye
Katılım
19 Kas 2010
Mesajlar
205
Tepkime puanı
18
Arkadaşlar kendi arkadaşımın hazırlamış olduğu makaleyide sizlere sunucam okuyun ve. Syn aslimcim izmirdeki okulu tahmin ediyorum ankarada akademi larimar var mabet'in okulu istanbuldakini bilmiyorum söylemez zaten konuyu açan arkadaş neyse ben veriyim hem konu hakkında bari birşeyler katar.

Kur’an-ı Kerimde ve Diğer Kutsal Kitaplarda Nefiller


En baştan söyleyeyim bu bilgileri toplamak için o kadar uğraştım sakın olaki bana fırça çekmeyin…yanlış olabilir ama bunlar benim fikirlerim emeğe saygı….Büyücülerle ilgili kısımlara katılmayabilirsiniz….Bazı kutsal kitaplardan yararlanamadım çünkü bulamıyorum hiçbir yerde...




Kur’an-ı Kerimde ve Diğer Kutsal Kitaplarda Nefiller
Allah'ın şerefli bir kölesiyken; büyüklenerek, kovulmuş şeytan olan İblis, "cinn toplumu"nun önderlerinden bazılarının da ayaklarını kaydırarak; kendisiyle birlikte onları da şeytanlaştırdı. Böylece Dünya'da ilk "şeytani çekirdek kadro" oluştu. Önceden Müşrik ve Müslüman olarak ayrışan cinn toplumu; daha sonra Müslümanlar, Müşrikler ve Şeytanlar olarak üç millete(topluma) ayrılmış oldular. İblis'in başını çektiği cin-şeytanlar; bir taraftan kendi aralarında hiçbir ahlaki sınır tanımayan ilişkilerle çoğaldılar. Diğer taraftan İblis, cinlerden birçoklarını saptırıp kendisine köle edindiği kimselerle "şeytan milleti"ni çoğalttı ve insanların peşlerine düştü. Tarih boyunca da insanlardan İblis'e köleler devşirdiler. Bu yolla devşirdikleri "insan şeytanları"yla yeryüzünde giderek güçlendiler.


Hanok'un Kitabı'nın Kumran mağaralarında bulunan Aramca aslında; İblis'in, "düşmüş melekler" olarak yutturmaya çalıştığı cinnlerden 19 yardımcısı, isimleriyle sayılmaktadır. Ayrıca cinnlerden olup, İblis'i, Allah'a tercih eden bu sapkınların, insan kızlarıyla birleşerek "devler"i; yani "Ye'cuc-Me'cuc"u oluşturduğu ifade edilmektedir:


"..Bütün bunlar(19 İblis'e tabi cinn), seçtikleri arasında kendilerine eş seçtiler, onların yanına gitmeye başladılar ve onlarla kendilerini kirlettiler. Onlara büyücülük ve sihirbazlık öğretmek için ...onlardan hamile kalıp ‘’nefiller'i’’ doğurdular."
Nitekim Kur'an, bu konuya şöyle ışık tutmaktadır:


O gün (Allah) onların hepsini toplar: "Ey cin topluluğu, siz insanlardan kendinizi çoğaltmak istediniz." (Bunun üzerine) onların(cinnlerin), insanlardan dostları olan kimse dedi ki: "Rabb'imiz, bazımız, bazımızdan yararlanıp, bizim için takdir ettiğin süreye ulaştık." (Allah) dedi ki: "Allah'ın dilediklerinin dışında, onların barınağı ateştir ve orada kalıcıdırlar. Muhakak senin Rabb'in Hakim'dir, Alim'dir."


[ENAM(6)/128]


Bu mesele, bilindiği gibi Tevrat'da da, saptırılmış bir ifadeyle; "Tanrı oğulları, insan kızlarıyla evlendi, Nefilimler(Devler) ortaya çıktı" şeklinde ifade edilmiştir. Buradaki Tanrı oğulları; bir İblis yalanıdır. Tevrat'ta geçen "Tanrı oğulları", İblis kovulduğunda onunla beraber şeytanlaşan yukarıda söz ettiğimiz cinnlerdir.Nefller tevratta nuh un hikayesindede belirtilmiştir:


Yeryüzünde insanlar çoğalmaya başladı, kızlar doğdu. İlahi varlıklar insan kızlarının güzelliğini görünce beğendikleriyle evlendiler. RAB, "Ruhum insanda sonsuza dek kalmayacak, çünkü o ölümlüdür" dedi, "İnsanın ömrü yüz yirmi yıl olacak." İlahi varlıkların insan kızlarıyla evlenip çocuk sahibi oldukları günlerde ve daha sonra yeryüzünde Nefiller vardı. Bunlar eski çağ kahramanları, ünlü kişilerdi. RAB baktı, yeryüzünde insanın yaptığı kötülük çok, aklı fikri hep kötülükte. İnsanı yarattığına pişman oldu. Yüreği sızladı. "Yarattığım insanları, hayvanları, sürüngenleri, kuşları yeryüzünden silip atacağım" dedi, "Çünkü onları yarattığıma pişman oldum."


Tanrı'nın gözünde yeryüzü bozulmuş, zorbalıkla dolmuştu. Tanrı yeryüzüne baktı ve her şeyin ne denli bozulduğunu gördü. Çünkü insanlar yoldan çıkmıştı. Tanrı Nuh'a, "İnsanlığa son vereceğim" dedi, "Çünkü onlar yüzünden yeryüzü zorbalıkla doldu. Onlarla birlikte yeryüzünü de yok edeceğim. Kendine gofer ağacından bir gemi yap. İçini dışını ziftle, içeriye kamaralar yap. Gemiyi şöyle yapacaksın: Uzunluğu üç yüz, genişliği elli, yüksekliği otuz arşın olacak. Pencere de yap, boyu yukarıya doğru bir arşını bulsun. Kapıyı geminin yan tarafına koy. Alt, orta ve üst güverteler yap. Yeryüzüne tufan göndereceğim. Göklerin altında soluk alan bütün canlıları yok edeceğim. Yeryüzündeki her canlı ölecek. Ama seninle bir antlaşma yapacağım. Oğulların, karın, gelinlerinle birlikte gemiye bin. Sağ kalabilmeleri için her canlı türünden bir erkek, bir dişi olmak üzere birer çifti gemiye al. Çeşit çeşit kuşlar, hayvanlar, sürüngenler sağ kalmak için çifter çifter sana gelecekler. Yanına hem kendin, hem onlar için yenebilecek ne varsa al, ilerde yemek üzere depola."

Alıntıdır arkadaşlar tamamen.

Zaten kaynak belirtilmemesi zaten bu alıntının ne kadar yanlış bir yazı olduğunun basbas bağırmasına yol açıyor.Ancak söylemeliyimki bu paylaştığın yazı yanlış bilgilerle dolu.Yazıyı hazırlayan arkadaş kutsal kitaplara ulaşamadığımdan dolayı yararlanamadım çünkü bulamıyorum demiş.İnternete kutsal kitap yazarsanız tevrat,zebur,incil önünüze seriliverir.Arama motorlarına tevrat oku,zebur oku gibi basit cümleler yazarakta günümüzde bütün kutsal metinlere Türkçe çevirileriyle ulaşabilirsiniz.Bu yazıda belirtildiği gibi Tevratta nefillerle ilgili bir bilgi yok birde utanmadan saptırılmış demiş.Az çok bildiğim kadarıyla Kurandada nefiller diye bir olay yok.Umarım bir müslüman çıkıp bizede konu hakkında düzgün bilgiler verir.Ancak en son paragraftaki Nuh olayı hariç diğer paragraflarda birton uydurma,eklemeler var.Yeryüzünde nefiller vardı tarzı bir ifade yok Tevratta.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst