Dünyaya acı çekmek için gelen insanlar

Bu gece o kadar üzgünüm ki. O kadar kalbim kırık ki. Kendimi hiç böylesine umutsuz hissetmemiştim. Unutamıyorum, ne yapsam olmuyor kendimi onda buluyorum. Beni saf, aptal yerine koydu kaç kez. Tüm hayatımı altüst etti. Hayatımı mahvetti. Şu an hayatında olmamama rağmen hem de. Uzaktan kara büyü yapıyor bana sanki, takılmamı sağlıyor beni mahvediyor, o hayatıma girdiğinden beri hiçbir şey yolunda değil. O kişiye hala duygular hissediyorum ama saf bir sevgi değil bu meydan okuma bir takıntı bir öç gibi. Bir türlü bu duygudan kurtulamıyorum, yıllardır. Benim defalarca duygularımla oynadı üstelik onla sevgili bile değildik, beni çok yıprattı. Lanetler gibi şansımı kapattı. Başka hiçbir adam çıkmıyor karşıma. Beni defalarca aldattı, dalga geçti kaç kez. Benim hayatımda kimse yokken o kendi sevgilisiyle çok ama çok mutlu şuan. Üstelik çirkin görünüşlü biri çok sempatik falan da değil, kibar ve nazik bir erkek hiç değil. Nasıl beceriyor altüst etmeyi anlamıyorum.

Bir gün bu konu için falcıya gitmiştim önüme koyduğu tarot fallarından birine takıldı gözüm direk seçmek için tel tokamı koydum kağıdı açtığımda ise direk Şeytan kartı çıktı.
Hayatıma 1 yıl içinde yeni birinin gireceğini bana onu unutturacağını, onunsa terkedilip yalnız kalacağını bana geri dönmek isteyeceğini ancak benim kabul etmeyeceğimi söyledi. Gittiğim bir kaç farklı falcıda aynı şeyleri söyledi.
Fakat 3 yıl geçmesine rağmen hiçbir şey yok hep aynı şeyler.
Ondan uzaklaştım farklı bir yere gittim ama hep kafamda istemediğim halde zihnimi ele geçiriyor sanki ve hala diğer kızla bana nispet yaparcasına ve çok mutlu.

Neyse az önce sevgilisiyle olan fotoğrafını gördüm ve ağladım. Neden? Ben ona ne yaptım ki? Ona hiçbir şey yapmadım neden bana bu kadar acı çektiriyor.
Karma borcum mu var gerçekten? Ben küçükkende şiddet eğilimli kötü enerjilerle insanlar tarafından dışlanarak yaşardım hep.

Geçmiş yaşam çalışmaları için gittiğim yer çok pahalıydı 1 seans alabildim sadece onu da yapamadık. Beni geçmiş yaşamlarıma döndürmeye çalışıyordu ama beynim reddediyordu. Çok fazla negatif enerjileri çektiğimi falan söyledi. Bende korktum ve oraya gitmedim.

Kader nedir? Fallar bir türlü çıkmıyorsa ve herkes aynı şeyi gösteriyorsa kaderim mi engelleniyor? Neden ben haketmediğim halde bana acı çektiren bir insan bu kadar mutlu, bana psişik lanetlerde mi bulunuyor yoksa.
Bu dünyaya acı çekmek için gelebilir mi bir insan? Gerçekten kaderin ve şansın onu kandırdığı ve yardım etmediği talihsiz bir insan? Başka açıklama bulamıyorum. Derin bir yalnızlık ve umutsuzluk içindeyim. Önceki hayatımda karma yaratmış olabilir miyim? Bu nasıl engellenir? Var olmak bile istemiyorum bazen.
Önceki hayatımdaki bilgilere para avcısı beni daha da kötü eden terapistlere gitmeden nasıl ulaşabilirim?

İntikam almak istemiyorum ama bu kişi beni mahvetti yani çok ahımı aldı. Üstelik kaderin ve şansın ondan yana olduğunu görünce neye sığınacağımı bilmiyorum.

Lütfen benim için dua edin.

Yazını okudum aslında çözüm o kadar basit affetme ,bağlarını kesme tabi eğer gerçekten istiyorsan,şu sözü çok severim parmağınla bir kişiyi işaret ediyorsan kapalı dört parmağının sana işaret ettiğine dikkat etmeli farkına varmalısın..Hep suçlamalar öfke enerjisi sonuç üzüntü ,enerji yitimi ,mutsuzluk olumsuz duygular oluşmasına sebeb, kaybeden kim sen.Peki anlattıklarına yazdıklarına bakılırsa değer mi?Bağını koparmadığın için bahsettiğin üzere ona takılı kalıyorsun.Ne yapman gerektiğinin bilincine varmalı kendine zaman tanımalısın ve adım atmalısın ölü deriden sıyrılıp yeni bir hayata başlamalısın bunun farkındalığına eriştiğin zaman herşey geride kalmış olacaktır.Kendine inan ve güven..
Falında Şeytan kartının çıkması tesadüf değil ,senin hayatında istemediğin zoraki bağlılıkları gösterir ,ama bir yerde de seni uyarır çünkü Şeytan kartında iki aşık,ihtiras ,hırs ,öfke,yalanın içindedir.Zincirleri boğazlarında ama kendileri çözebilecek çıkarabilecek kadar da rahat bir pozisyondadırlar.Kendileri istemişlerdir yalanın içinde olmayı.Bu yüzden her şey senin elinde gözüküyor içinde bulunduğun sıkıntılı kozayı yırtıp kendine şans tanımakta senin elinde yada o kozanın içinde boğulup kalmakta karar senin.
Tavsiyem eğer bu durumdan kurtulmak istiyor bağını koparmak istiyorsan ve kendin başa çıkamıyorsan regresyon terapisine başvurmalısın.Çevremde bunun faydasını gören arkadaşlarımı gözlemledim.Sonuçların olumlu olduğunu düşünüyorum... Sevgi ışık yolun olsun...

sn. nefer haklı, affetmek en büyük cezadır aslında. Sen affedince onun hayatının kötüye gideceğini söylemiyorum, senin hayatın daha iyi olacak ama Eskiye bakmak senin yararına olmaz, arkanı dönük yürüyebilir misin? Tabiki de hayır yere düşer durursun değil mi? Şu hayatta kimse seni üzemez ancak insan kendisini üzebilir. Sana değer vermeyen birisine değer vermen sana bir şey kazandırmayacak veya onun mutluluğuna üzülmek sana bir fayda vermiyecek. Kendini bir top olarak düşün, yere ne kadar sert düşerse o kadar yükseğe çıkar değil mi ? Anladığım kadarıyla da yeterince yerdesin zaten, ayağa kalkma zamanı değil mi ?

Aslında doğru yola başvurmuşsun geçmiş yaşam şifası çalışmasıyla..Malesef maddiyat ve birtakım engellerden devam etmemiş.İnsan kendi mutsuzken ve buna sebep olan başka bir kişiyse ve o da mutluysa bi sınıra geliniyor sabırda ister istemez.Herşeyi sorguluyor,yargılıyor,neden ben,neden böyle,neden o mutlu gibi bir sürü şey geçiyor insanın kafasından.Sanki herşey hep aynı kalacakmış gibi umutsuzluk had safhaya çıkıyor.Ama inan herşey geçiyor.Bazen çok zaman alıyor,kişinin tahmininden uzun sürüyor ama geçiyor.Biraz yakabilir,acıtabilir ama o acıda geçiyor zamanla.Zaman iyi bir ilaç bunun için.Birde tavsiyem onu takip ediyorsanız hesaplarından vs..etmeyin uzak durun.Onunla ilgili herşey ,özeli ,ona ait herşey sizdeki onu taze tutar.Bilmeyin,görmeyin,duymayın,yapmaya çalışın bunu, en doğrusu bu .Pozitif neşeli insanların yanında olmaya da özen gösterin,buda size destek olucaktır.En kısa zamanda mutlu olmanızı dilerim.

Yorumlarınız için teşekkür ederim.
Asıl sorun hayatıma yeni birinin kalıcı olarak girmemesi.
Giren yeni kişiler de bana bir türlü uyuşmuyorlar ya da etkili olmuyorlar. Sonuç hep aynı yere, yalnızlığa varıyor.
Bazen yeni kişinin ve istediğim kurtuluş ve huzurun blokajlandığını düşünüyorum. O kişi arkamdan beni suçlayacak laflar ettikçe bazen onun yüzünden olduğunu düşünüyorum bu durumun.
Yorumlarınızda da yazdığı gibi mücadeleme devam ediyorum, kendimle olan savaşıma.
Korktuğum şey şu;
Eğer önceki hayatlarımda kötü enerjilere maruz kaldıysam ve kötü biriysem, bu bu hayatta üzülmeyi hak ettiğimi mi gösterir? Yoksa bu kayıtların silinmesi blokajların kaldırımı mümkün mü?

Hayat sizi bir gün acıtmayı bırakıcak ve sizde anlayacaksınız acının ne kadar büyük bir nimet olduğunu,
hayat bir süre sonra sizi önemsememeye başlıycak.

reenkarnasyona inanıyorsunuz madem; ruhunuzun böyle bir yaşamı kasten seçtiğini ve bu yaşamdan çıkartılacak derslerin ruhunuz için gerekli deneyimler olduğu sonucuna varabiliriz. belki de önceki hayatınızda mükemmel bir hayat arkadaşınız vardı ve su an erkek kişinin yaptığını siz ona yaptınız. veya kötü olmasına da gerek yok, belki önceki hayatınızda ilişkiniz dahi yoktu ama böyle bir ilişkiye ihtiyacınız olduğunu düşündü ruhunuz. sonuç olarak, bu yaşamınızda bu ilişkiden cikarttiginiz derslere bir bakın. bunca zaman size acı çektiren birisinden alacağınız derse odaklanın. insan beyni tahmin ettiğinizden çok daha güçlü. çok kısa bir sürede unutursunuz isteseniz.

TuaJJ' Alıntı:

Yorumlarınız için teşekkür ederim.
Asıl sorun hayatıma yeni birinin kalıcı olarak girmemesi.
Giren yeni kişiler de bana bir türlü uyuşmuyorlar ya da etkili olmuyorlar. Sonuç hep aynı yere, yalnızlığa varıyor.
Bazen yeni kişinin ve istediğim kurtuluş ve huzurun blokajlandığını düşünüyorum. O kişi arkamdan beni suçlayacak laflar ettikçe bazen onun yüzünden olduğunu düşünüyorum bu durumun.
Yorumlarınızda da yazdığı gibi mücadeleme devam ediyorum, kendimle olan savaşıma.
Korktuğum şey şu;
Eğer önceki hayatlarımda kötü enerjilere maruz kaldıysam ve kötü biriysem, bu bu hayatta üzülmeyi hak ettiğimi mi gösterir? Yoksa bu kayıtların silinmesi blokajların kaldırımı mümkün mü?

Genişletmek için tıkla ...

Blokajları kaldırmak mümkün,boyle bi blokaj varsa eğer bugün pekçok isim var bu çalışmayı yapan.Evde cd ile kendiniz çalıştınızmı hiç?Bazen kişi kendiside üstesinden gelebilir bu çalışmalarla..En kötüsü şifalanmaz ise kendiniz çalıştığınızda, işin ustası birine gidersiniz .Belki birçoğumuzda var blokaj bilemiyoruz ki..Ben kendim çalıştım bir defa evde,çalışma sırasında konuşmalarım ağırlaşmıştı.Bana kalirsa çalıştığım konuda kesinlikle blokajım var benimde,şifalandımı hayır?Çünkü değişen birşey olmadı.
Şunuda eklemeliyim;siz "benim blokajım var ne yapsam ilerleyemem" diyede endekslemeyin kendinizi.Buda bilinçaltını inandırmaktır ve blokajı kendinizin yaratması demektir.Elinizden geleni yapın,çokta çırpınmayın ve akışa bırakın,çok kasmakta doğru değil.İllaki sürekli bir ilişkiniz olucaktır,herşeyin bir zamanı var.Elma olgunlaşmadan dalından düşmez,kışı yaşamadan baharı göremeyiz.Her zaman bir umut vardır .

Sana gore dunya onun ustune kurulmus sanki.Sadece o var.Ne kimseye ona alistigin gibi alisabilirsin nede kimse seni onun anladigi kadar anlayamaz saniyorsun.Onu dusundukce onu unutamazsin ve kendine zarar verip kendini yipratirsin.Kader aslinda senin elinde.Rahatlamak icin gittigin bir parktaki bankta bile aklin ondayken,etrafinda sana sevgiyle bakanlarin anlik tebessumlerini bile goremezsin.Yillarca bakar kor yasamissin artik gozlerini ac.Onun yerine bir baskasini koymadikca kendini boslukta hissedip onun anilariyla hayallerde yasayacaksin.Etrafina sans verki sansin olsun.Inanki onla gezdigin gibi bir baskasiyla gezince bukez ona alisacaksin.Oteki aklindan bile gecmiycek.Zaman herseyin ilaci derler.Bu ilac senin elinde ama sen ilaca bakip hayir kullanmiycam aci agri icinde suruncem diyosun.Her serde bir hayir,her hayirda bir ser vardir derler.Bukadar aci cektin ve o sana donmuyo demekki cok cok iyi bir insanla tanisacaksin.Her gecenin sonunda gunes mutlaka dogar.Hicbir canli karanlikta kalmaz.Kendini toparla.En guzel yillarini kabusa cevirme.

Yazdıkların benim yaşadıklarıma o kadar benziyor ki şaşırdım açıkcası okurken. Seni çok iyi anlıyorum kolay kolay atlatılamıyor böyle bir durum hele birde içinde bu kadar insanlara karşı güvensizlik yaratan biriyse. "E peki sen atlattın mı" diye sorarsan kısmen diyebilirim. Benimde en son onunla görüşmemden bu yana 3 sene geçti. Üzüntüm hala oluyor arada ama bu ona duyduğum özlemden veya sevgiden değil de daha çok nasıl bu tip insanlarla aynı atmosferde bulunabilirim düşüncesinden kaynaklı ama şöyle bakınca mantıklı bulduğum anlarda oldu. Mesela hayat senin ihtiyacın olanı karşına çıkarırmış bu ihtiyaç hep iyi anlamda değil malesef bazen umutsuzluğuda, mutsuzluğuda yaşamak gerekli. Belki en çok kötüyüde görmek gerek ve bunun sana "hayatta ne olmaman gerektiğini" hatırlatması için yani kurban psikolojisinden bile pay çıkarılabilir istenilirse. Kısmetimi kapattı, şansım gitti diye birşey yok hazır olduğunda onlarda sana gelecek. Herşey bundan sonra gönlünce olur umarım.

Direk yazıyorum, alınmayın...
Bir kişiyi takıntı yapmışsınız. Sürekli o kötü, o altüst etti, o maffetti, o yıprattı, o oynadı, o seytan.. sanırız o dünyadaki kötülük elçisi, milyarlarca insanın içinden geldi sizi buldu tek vizyonuda size acı çektirmek... Ne yaptı bu kadar? İçinizi açıp canlı ameliyatmı yaptı, organ maftasınamı sattı, evinizimi yıktı, işkenceyle sakat mı bıraktı, ailenizimi öldürdü ??? Ne yapmış olabilir???

Karşınızdaki bir insan, peygamber değil ya. Elbette hataları Olucaktır. Sevmediği halde sizle konuşması büyük hata olmuş mesela. Kaç yıl sürdü bu yüz yılmı? Bir dönem sizinle zaman gecirmiş arkadaş olmuş olabilir. Toplumsal hayat yaşıyoruz, insanların birbirleriyle iletişim kurması, dostluk yapması normal değil mi? Bazen kısa bazen uzun sürebilir. Herkesin okuldan iş yerinden arjadaşları yokmu?? Ömür boyu ahit yapmadınız ya??
Arkasından böyle üzüleceğinizi bilseydi eminim size o ilk merhabayı bile demezdi. O ilk tanıştığınız anda ona şöyle demeliydiniz " bugünden itibaren benimsin, ayrılırsak senden nefret ederim, benden sonra biriyle çıkamazsın çıkarsanda nispet yaptığını düşünürüm" bunu deseydiniz kaçardı zaten.
Negatif düşünceler kafanızı sarmış, geleceğe karşı karamsarlık umut yok. Kimin suçu? Şu dünyada milyar insan arasından bir talihli seçip onu suçlu ilan etmeyin lütfen.
Sizi anlıyorum, insan bir suçlu ilan etmeden yaşayamaz. Tüm negatif hislerinizi yönelteceğiniz bir hedef bulmuşsunuz. Negatif yöneltim, insan kendi kendini maffedemez der ego, ya biri yapıyor ya biri ceza veriyor sanılır...
Öyle değil maalesef, reenkarnasyonun suçuda değil. Ne yaptıysak ettiysek bizzat ego muz sorumlu.
Denildiği gibi beynim suçlu, yüreğim suçlu...
Kapılar kapalı, duvarlar sert. İçerde nefret ve intikam kazanları kaynıyor. O hayata kim girmek ister ? Duvarları kapıları yıkın, hoşgeldiniz yazın. Birde camlardan içeri sıcak temiz hava girsin artık...

kıvep' Alıntı:

Direk yazıyorum, alınmayın...
Bir kişiyi takıntı yapmışsınız. Sürekli o kötü, o altüst etti, o maffetti, o yıprattı, o oynadı, o seytan.. sanırız o dünyadaki kötülük elçisi, milyarlarca insanın içinden geldi sizi buldu tek vizyonuda size acı çektirmek... Ne yaptı bu kadar? İçinizi açıp canlı ameliyatmı yaptı, organ maftasınamı sattı, evinizimi yıktı, işkenceyle sakat mı bıraktı, ailenizimi öldürdü ??? Ne yapmış olabilir???

Karşınızdaki bir insan, peygamber değil ya. Elbette hataları Olucaktır. Sevmediği halde sizle konuşması büyük hata olmuş mesela. Kaç yıl sürdü bu yüz yılmı? Bir dönem sizinle zaman gecirmiş arkadaş olmuş olabilir. Toplumsal hayat yaşıyoruz, insanların birbirleriyle iletişim kurması, dostluk yapması normal değil mi? Bazen kısa bazen uzun sürebilir. Herkesin okuldan iş yerinden arjadaşları yokmu?? Ömür boyu ahit yapmadınız ya??
Arkasından böyle üzüleceğinizi bilseydi eminim size o ilk merhabayı bile demezdi. O ilk tanıştığınız anda ona şöyle demeliydiniz " bugünden itibaren benimsin, ayrılırsak senden nefret ederim, benden sonra biriyle çıkamazsın çıkarsanda nispet yaptığını düşünürüm" bunu deseydiniz kaçardı zaten.
Negatif düşünceler kafanızı sarmış, geleceğe karşı karamsarlık umut yok. Kimin suçu? Şu dünyada milyar insan arasından bir talihli seçip onu suçlu ilan etmeyin lütfen.
Sizi anlıyorum, insan bir suçlu ilan etmeden yaşayamaz. Tüm negatif hislerinizi yönelteceğiniz bir hedef bulmuşsunuz. Negatif yöneltim, insan kendi kendini maffedemez der ego, ya biri yapıyor ya biri ceza veriyor sanılır...
Öyle değil maalesef, reenkarnasyonun suçuda değil. Ne yaptıysak ettiysek bizzat ego muz sorumlu.
Denildiği gibi beynim suçlu, yüreğim suçlu...
Kapılar kapalı, duvarlar sert. İçerde nefret ve intikam kazanları kaynıyor. O hayata kim girmek ister ? Duvarları kapıları yıkın, hoşgeldiniz yazın. Birde camlardan içeri sıcak temiz hava girsin artık...

Genişletmek için tıkla ...

Yazımı yine beni mahvettiği, üzdüğü tamamen duygusal bir gecede içimdekileri biraz olsun paylaşabilmek üzere ağlayarak yazmıştım. Tabiki de suçlamalar yapıp zehrimi kusucaktım fakat bu bunların gerçek olmadığı anlamına gelmez. Anlamanız gereken bir detay da şu mantıklı zihinle duygular yönetilebilseydi herkes unutmak istediği şeyleri bir anda sihirli bir değnekle unuturdu. Acılarının hepsini geçirirdi, hiçbir şey olmamış gibi bakkaldan ekmek alıyormuşçasına kolayca affedebilirdi. Onun söylediği sözleri her an hatırlamayı, onun hayatınızı nasıl değiştirdiğini, ilk kez kendinizi bir hikayenin içinde gibi hissetmeyi, birine değer vermeyi, yıllarca etkisi sürecek olan dönüm noktalarınızı hiçbir mantıklı zihin "ya takma kafana boşver" olayları anlayamaz. En basiti yemek yerken bile istemsizce o anlara geri gitmek, ben hala salak gibi niye kendime bunu yapıyorum diye düşünmek daha çok cam parçası gibi batar insanın yüreğine. Kendimi suçlamadığımdan nasıl eminsiniz anlayabilmiş değilim.
Karşımdaki insanın sadaka niyetine ettiği selamdan şöyle dursun hala ben kendimi geri çektiğim halde benle konuşmaya çalışması ve benim arkamdan benimle ilgili konuşmaları var. Tamam bu kişi kötülük elçisi olmayabilir ama en azından benim hikayemde kötülük elçisi. Bu kişinin ne duyguları belli ne istekleri ne ne yapmaya çalıştığı. Sorun da biriyle çıkması değil, bu değiştirdiği 3. sevgilisi çünkü sorun bunu gözüme sokmak istercesine bana ilişkisinden bahsetmesi, imalar yapması, bulunduğum yere bir şey ispat etmeye çalışırcasına onları getirmesi. Kaş göz işaretleri yapması dalga geçercesine. Sorun benle uğraşması benim duygularını karışması anlatabildim mi? Hayatımla oynuyor bir girip bir çıkıyor hayatımdan. Ve ben onun yanında güçsüzüm ne onla uğraşacak ne de karşılık verecek takatim yok o beni hep ezerken. Uzaktan bile ezerken. Ben mutsuzken onun mutlu olmasına hem de bana bu kadar haksızlık yapmışken adalet duygumu altüst ediyor.

Neyse aynı şeyleri tekrar etmiycem. Bir ölüm olayında bile acıyı ancak onu yaşayanlar bilir. Fantezi olsun diye kendimi üzecek kadar ruh hastası biri değilim emin olun. Eğer ona şeytan diyecek kadar defalarca beni üzmüşse o kişinin sütten çıkmış olduğunu söylemek ne kadar doğru bilmiyorum. Ateş olmayan yerden duman çıkmaz çünkü. Sadece adalet kavramını sorguluyorum, hayallerim incindi. "Nerde bu dünyanın adaleti neden bu kadar geç davranıyor?"
diye bağırmak istiyorum belki de. Saat 2:21 şu an bunları yazarken. Belki de gecenin verdiği ve kaybedecek bir şey yok cesaretiyle yazıyorum bunları kim bilir. Konuyu da dün aynı saatte yazmıştım.


Son olarak içerde kin yok, nefret yok, intikam yok. İntikam alamam zaten bu kadar gereksiz derecede merhamet taşırken içimde.
Siz de yanlış anlamayın lütfen..


Bana yol gösterenleriniz aynı duyguyu yaşadığını söyleyenleriniz, tavsiye verenleriniz. Gerçek hayatta kimseye bu kadar şey kusamam. Demek ki yalnız değilmişim. Hepinizi çok seviyorum. Yüzümü bile görmeden, kim olduğumu bilmeden beni dinlediğiniz için hepinize teşekkür ederim.
Hepinize tüm kalbimle teşekkür ederim..

Sana yol gösterecek olanlar, seninle ayni acıyı paylaşanlar değil. Seninle ayni hatayı yapmamış olan kişilerdir. Yardım değil, sadece anlayış bekliyorsun o zaman,
Sana, biri üfürdüğü zaman devrilmeyenler yardım edebilir. Birinin sana haklısın bende yaşadım vah vah demesi hiç birşey değiştirmeyecek. Açılan konularda anlatılan dertleri hiç bir zaman küçümsemedim ama kişiye anlayış ve sempati vermeninde faydası olmadığını biliyorum. Yıkılanların diğer yıkılanlara verdiği sempati, kişiyi hep yerde kalmaya alıştırır, normalleştir.

kıvep' Alıntı:

Sana yol gösterecek olanlar, seninle ayni acıyı paylaşanlar değil. Seninle ayni hatayı yapmamış olan kişilerdir. Yardım değil, sadece anlayış bekliyorsun o zaman,
Sana, biri üfürdüğü zaman devrilmeyenler yardım edebilir. Birinin sana haklısın bende yaşadım vah vah demesi hiç birşey değiştirmeyecek. Açılan konularda anlatılan dertleri hiç bir zaman küçümsemedim ama kişiye anlayış ve sempati vermeninde faydası olmadığını biliyorum. Yıkılanların diğer yıkılanlara verdiği sempati, kişiyi hep yerde kalmaya alıştırır, normalleştir.

Genişletmek için tıkla ...

Aynı hatayı bir kez olsun yaşamamış ve o durumun psikolojisini bizzat yaşayan kişiden çok bilmek kulağa oldukça garip geliyor. Bir hata hakkında tecrübesi olmayan biri o hatalardan kurtulma yolları hakkında sadece yüzeysel varsayımlarda bulunabilir. Suyun içine bir kez bile atlamamış birinin defalarca boğulma tehlikesi geçirmiş gibi birini kurtarması gibi bir şey olurdu bu. Acı yaşanmalıdır, acı bir derstir bunu yok saymak daha da büyütür. O yüzden ben acımı paylaşarak azaltmaya çalışıyorum. İnsanlardan saygılı derece akıllar ve psikolojik destek alıyorum. Yaramın enerjisini düşürüyorum. Bu yüzyıllardır dünyada böyle. Psikologlar kişilere sana kendi bildiklerini aşılasaydı bu meslek ortadan kalkardı çünkü psikologlar kişinin tek ihtiyacının dinlenmek ve fikirlerine önem verilmesi olduğunu bilirler ve sonra tavsiye verirler.
Birini dışardaki kimse iki satır yazıyla süper kahraman gibi kurtaramaz zaten. Bunu beklemek oldukça mantık dışı ve saçma olur. Kişi ancak kendi kendini kurtarır.
Negatifliği oldukça fazla alıyorum zaten gerek yok.
Artık hoşçakal demenin vakti geldi. Çünkü bu da bir özgür irade.

TuaJJ' Alıntı:

Aynı hatayı bir kez olsun yaşamamış ve o durumun psikolojisini bizzat yaşayan kişiden çok bilmek kulağa oldukça garip geliyor. Bir hata hakkında tecrübesi olmayan biri o hatalardan kurtulma yolları hakkında sadece yüzeysel varsayımlarda bulunabilir. Suyun içine bir kez bile atlamamış birinin defalarca boğulma tehlikesi geçirmiş gibi birini kurtarması gibi bir şey olurdu bu. Acı yaşanmalıdır, acı bir derstir bunu yok saymak daha da büyütür. O yüzden ben acımı paylaşarak azaltmaya çalışıyorum. İnsanlardan saygılı derece akıllar ve psikolojik destek alıyorum. Yaramın enerjisini düşürüyorum. Bu yüzyıllardır dünyada böyle. Psikologlar kişilere sana kendi bildiklerini aşılasaydı bu meslek ortadan kalkardı çünkü psikologlar kişinin tek ihtiyacının dinlenmek ve fikirlerine önem verilmesi olduğunu bilirler ve sonra tavsiye verirler.
Birini dışardaki kimse iki satır yazıyla süper kahraman gibi kurtaramaz zaten. Bunu beklemek oldukça mantık dışı ve saçma olur. Kişi ancak kendi kendini kurtarır.
Negatifliği oldukça fazla alıyorum zaten gerek yok.
Artık hoşçakal demenin vakti geldi. Çünkü bu da bir özgür irade.

Genişletmek için tıkla ...

Siz sadece sürecin gerisindesiniz.Bunlar ileride anlayacağınız şeyler.Bir insan bu kadar fazla hayatınıza saplanmışsa size öğreteceği çok önemli şeyler vardır demektir ve hala da öğrenmeye devam ediyorsunuz.
Dediğiniz şeyi bilmeden konuşuyorum gibi algılanmasın, sayın kıvep'in düşünceleri bence bu konuda çok isabetli.

Kurtaracak olanlar zaten kendilerini kurtarırdı, hata yapıp acı çekenler kurtulabilmeyi bilseydiler o acıyı çekmezdiler zaten. Ne diyim, hiç anlatamamışım ben. Acınızı sahiplenip, yürümeye devam edin, bırakmayı hiç düşünmeyin. Hatta diğer acı çeken insanlarla, arzuladığınız anlayış ve sempati koltuklarında oturun.

Kafanızda istediğiniz bir cevap varmış, sizi teselli etmemizi beklemişsiniz. İstediğiniz sözleri yazamadık, beğendiremedik kendinizi. Dünyayı suçladığınız, gibi bizide suçlayın. Zaten siz suçlu olurmusunuz hiç dünya suçlu dünya. Koskoca dünya, kafanızdan geceni söyleyecek, ayni hisleri paylaşacak değil ya? Kendi kafanıza göre yalayabilseydiniz. Bugün burda bu acıyı çekmezdiniz. Artık başka kafaların desteğini alma zamanı, tek başına olmuyor. ben diyorum ki, acınızı bırakın. Anlayış aramayıda bırakın. Bırakmayı kurtulmayu hiç düşünmüyorsunuz sanırım.

Beğenmediseniz yorumumu, kabul etmeyin, gözlerinizi yumup kulaklarınızı tıkayın. zaten başta alınmayın yazdım ben size. Forum burası. Konuya cevaplar gelicek tabi. Ben sizin neden niçğn konu açtığınızı nerden bileyim. En başta anlayış ve sempati arıyorum. Çare kabul etmiyorum deseydiniz keşke. O zaman yazmazdım. Zaten en iyi çare bir psikologa danışmak olduğunu düşünüyorum. Dile kolay 3 yıl bu. 3 yıl bu acıya devam eden varmıdır acaba... neyse başka diyecek bir şey yok zaten. Elbette sizi kırmış olabilirim ama umarım ömür boyu acı çekmez, bir gün durumu anlarsınız.

kıvep' Alıntı:

sana yol gösterecek olanlar, seninle ayni acıyı paylaşanlar değil. Seninle ayni hatayı yapmamış olan kişilerdir. Yardım değil, sadece anlayış bekliyorsun o zaman,
sana, biri üfürdüğü zaman devrilmeyenler yardım edebilir. Birinin sana haklısın bende yaşadım vah vah demesi hiç birşey değiştirmeyecek. Açılan konularda anlatılan dertleri hiç bir zaman küçümsemedim ama kişiye anlayış ve sempati vermeninde faydası olmadığını biliyorum. Yıkılanların diğer yıkılanlara verdiği sempati, kişiyi hep yerde kalmaya alıştırır, normalleştir.

Genişletmek için tıkla ...

helal....)))))

KISA VE ÖZ yazmak ıstıyorum.. ONU Hayatından cıkar... yani telefonunu bloke et facebook tan at ararsa acma gorme duyma ... ve 60 gun bunu yap
NO KONTAK yani... 60 gun sonra gel olanları yaz... yapmak güçtür sabır ıster...böyle kendını uzecegıne 60 gun senı kendıne getırecek ozgubenın tazelenecek.
ve gucunu yenıden elıne aldıracak... ve sımdı onun sırası olacak... ne oldu bu kıza dıyecek... ancakkkkk sakın erken davranıp no kontagı bozma

En kısa çözüm(defalarca tecrübe ettim) kişiyi kafanda öldürmektir. o kişi her aklına geldiğinde S..... et de ve anı yaşa. kendi canını sadece sen sıkabilirsin seni üzen kişiyi öldürerek.


( küfür ve argo sözcük kullanmamaya çalışıyorum ama sadece bu şekilde anlatabilirdim k.b )

İletişimi kestiğim zaman hesaplarını numarasını engellediğimde vs. bir süre sonra bir boşluk hissine kapılıyorum onu hatırlatan başka şeyler bulma hissine kapılıyorum. Ben gizledikçe bastırmaya çalıştıkça bilinç altıma saplanıyor yani. Rüyalarıma girdiğini görüyorum sonra.
Biri bana bir tavsiye vermişti onun adını açıkça söyle yaptıklarından bahset, sen bahsettikçe o kişi önemini yitirip değersizleşir diye.
Kendi bilinç altımla nasıl savaşabileceğimi bilmiyorum ama yeni yöntemleri deniycem, 100 yıl aklımda kalacak değil ya.
En azından beni rahatlatan tek düşünce bu, bir gün biteceği