"Gizlimabet Parapsikoloji Platformu"

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Yarısı tilki, yarısı insan veya keçi olan mahlukat

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan Heyula
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

Heyula

Kayıtlı Üye
Küçükken duyduğum bir rivayet idi; bir mahluk varmış, yarısı tilki yarısı insan veya keçi olarak hatırlıyorum. Bu iblis bebekleri kırkından önce öldürmeye çalışırmış. Bu sebeple annelere bebekleri yalnız bırakmamaları söylenirmiş. Bu iblisin ismini bilen var mı?
 
Baphomet var. Ama senin tasvirlerin sadece keçi kısmına uyuyor.
baphomet.gif
Sanırım alâkası bile yok çünkü bu daha Satanic bir sembol ve Illuminati'nin bazı üyelerinin kullandığı. Hail Baphomet! \m/
 
Pan ,satyr vardır tasvirinize uygun olan fakat bebeklerle bağlantıları yoktur.Anadolu anlatılarında ise şeşe ve alkarısı vardır kırkından önce bebeklere saldıran bunların da tasvirleri uymuyor.
 
Güneydoğu Anadolu'da da farklı bir tarifle bebeklere ve lohusalara saldıran dişil varlığa ''pirabok'' veya ''pirabuk'' denir.
 
Alkarısı sadece belli başlı bölgelerde anlatılan tasvire uygundur aslında. Misal Kayseri'nin Sarız ilçesindeki bazı köylerde suratı tilkiye benzeyen, insan gibi duruşu olan ve keçi gibi kokan bir mahlukat olarak anlatılırdı... İlk kırk gün içerisinde sadece bebeği değil anneyide aynı şekilde öldürdüğü rivayetleri çoktur.
 
Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim, isimleri araştırıyorum. Birkaç arkadaş bu hikayeleri derleyip kısa film yapmak istiyoruz, proje yatmazsa hepinize teşşekür notunu düşeceğim.

Sevgiler...
 
AL KARISI - I

Al karısı, loğusa kadınlara gider ve onların ciğerlerini çekermiş. Loğusa kadının yanında kimse olmadığı zamanlarda da evin bir yerinden çıkıp gelirmiş. Hele hastanın yeri karanlık oldu muydu, o muhakkak gelir ve kadının göğsüne oturarak elini kadının boğazına sokar, ciğerini koparır gidermiş. Bu esnada kadın, bir türlü kıpırdayamaz ve sesini çıkaramazmış. Çok ağır ve korkunçmuş. Yok eğer kadın, cesur çıkarsa da Al Karısının mücevher dolu olan beresini eline geçirirse, o artık kaçıp gidemezmiş. Erkek sesi, öksürüğü bile, Al Karısı'nı korkutmaya yetermiş. Ocak olan ailelere gitmediği gibi, o aileden birisine ait bir giyecek eşyası loğusa kadının yanında bulundurulursa yahut giydirilirse, oraya da gitmezmiş. Elazığ'da Al Karısı ile ilgili anlatılan hikâyelerden birini derleyicisinin kaleminden kitabımıza aldık.
Ninemin annesinin dayısı İsmail Hoca, bir bahar gecesi kırda tarla suluyormuş. Hava soğuk olduğu için üşümüş. Etrafına bakınca da ötelerde bir yerde yanan bir ateş kümesi görmüş. Isınmak için oraya doğru yürümüş.
Yaklaştığında bir de ne görsün Al Karısı, loğusa bir kadın ciğerini kebap edip, çocukları ile birlikte yiyorlarmış. Bir yerde gizlenerek başlamış onları gözetlemeye... Yemişler, yemişler, fakat çocukları doymamış olacak ki, ciğerleri bittiği zaman: ''Anne, daha yok mu?" demişler. Al Karısı da onlara: "Şimdi yatın" demiş. "Yarın sabah İsmail Hoca'nın gelini doğuracak. Kaynanası da sarma saracak. Bir sahan da gelinine verecek. İşte gelinin yiyeceği üçüncü sarmaya bir kıl olup yapışacağım. Gelin beni yutacak ve içerden ciğerini çekip, çıkaracağım. Getiririm, yersiniz." diye onları uyutmuş.
İsmail Hoca bütün konuşulanları duymuş tabiî. Sahiden de gelini o sabah doğuracakmış. Kalkmış, oradan doğruca eve gelmiş ... Kimseye de bir kelime söylememiş.
Sabah olduğunda gelin doğurmuş ve hakikaten karısı da öğlen yemeği için sarma sarmaya başlamış. İsmail Hoca, yine bir şey dememiş. Sadece ayran tuluğuna su koyup ıslatmalarını tembih etmiş.
Öğlen olmuş, sarma hazırlanmış; bakmış ki, karısı bir tabak da gelini için ayırmış. O zaman demiş ki: "Hanım, ben oğlumu evlendirirken ahdetmiştim ki, gelinim ilk doğurduğu zaman onun yiyeceği üç lokmayı ben kendi elimle vereyim. Şimdi ver o sarmayı bana, sen de tuluğu al, gel benimle." demiş.
Gelinin odasına gitmişler. İsmail Hoca almış, tuluğu da yanına ve başlamış sarmalan geline yedirmeye. Birinci sarmayı vermiş, ikinci sarmayı vermiş, sıra üçüncüye gelince, onu tuluğun ağzını açarak, koymuş onun içine ve ağzını kendir ipiyle sıkı sıkı bağlamış.
Sonra ayran tulumu başlamış şişmeğe. Şişmiş, şişmiş...Nihayet "boommp" diye patlamış. Al Karısı, meydana çıkmış ve hemen İsmail Hoca onu yakalamış. Bir daha salmamış, evinde çalıştırmış. Tam on iki sene Al Karısı, İsmail Hoca'nın evinde hizmet etmiş. Evin adamı gibiymiş artık. Ama bir aksiliği varmış. Ona, "filan işi çabuk yap" deyince Al Karısı, o işi çok ağır aheste yaparmış. Eğer "ağır yap" dedi mi, hem çabuk hem de çok güzel yaparmış.
Fakat zamanla birgün Al Karısı, kendisini, salmalarım söylemiş. Tövbe ettiğini bildirmiş ve İsmail Hoca da bunu tutup salıvermiş.
Serbest bırakılınca da "Hay vah hay. Tam on iki sene hizmet ettim de genç ölümün çaresi nedir, diye sormadınız." demiş. Yakalama çabaları sonuç vermemiş, kaçıp gitmiş.
Ertesi gün köyün yakınlarında bir gölde kanlar içerisinde boğulmuş hâlde bulmuşlar.[1]

İnternetten alıntı


Sonu çok garip...
 
"Hay vah hay" kelime öbeği ne anlama geliyor? Gerçekten büyülü bir anlamı varmı acaba?
 
harkıt veya kara korşak benzeri bi yaratık gibi geldi ama alkarısı daha büyük bi ihtimal tabi
 
Baphomet var. Ama senin tasvirlerin sadece keçi kısmına uyuyor.
baphomet.gif
Sanırım alâkası bile yok çünkü bu daha Satanic bir sembol ve Illuminati'nin bazı üyelerinin kullandığı. Hail Baphomet! \m/

Satanik bir karakter bu, yazılı kaynaklara göre satanistlerin şeytan ve satan sembolu. Bazı ateist ve satanik kökenli filmlerde de bu oğlağa benzer yaratık kullanmakta. Ayrıca, satanism'in kurucusu Lavey'in devamlı fotograf çektirdiği mekanlarda da bu resme rastarsınız. Yani pek hayırlı bir yaratık değildir:)

Oğlak'la simgelenen düzen ve sınırlar, yaşamın ve cehennemin sınırlarındaki bir nevi kara cin'i simgeliyor. Özellikle yabancı kaynaklarda çok var. Ama araştırmaya değecek bir bilgi değildir. Karanlık taraf icin uğurlu sayılan bu simge. Işığı arayanlar için uğursuz olarak görülmektedir.
 
Bebekleri kaçıran Alkarısıdır.Ama şu fiziksel özelliklere gelirse satire biraz benziyor.
satir.jpg
 
kardeş bu tür alkızı deniyo 40 ı çıkmadan bebeği ve kadını yalnız bırakmayacaksın
 
bafometin eliyle aya işaret ettiyi yere dikkat edin dişi seytan cinsel yerindeki iki yılana dikkat edin biri siyah biri beyaz ortasındaki asaya dikkat edin ayın hilal oldugu şifre dişi bir varlık olması şifre iki yılan şirfe bunlardan bafomet bi sey anlatmaya çalışıyor bu resmi çizen matemetiksel bir dehaymış karanlık ay aydınlık ay hilal
 
keçi ve tilki şeklinde görünen ve bebeğe , anneye zarar veren mahlukatın ismi kara albastı isminde birseydi rivayete gore annenin ciğerini kopararak suya attığı söylenir
 
bafomet saat yönünde geceyi işaret ediyor 11 25 başındaki alev saat 12 yönü ayın kara hilal ay tutulmasını gösteriyor zamandadan bahsediyor başındaki yıldız bir yörüngeyi gösteriyor ayla yıldız hilal ay tutulması ay yıldız 11 12 5
 
sag ve sol aydınlık ve karanlık 11 12 5 bazı insanları bu boyuta geçebilmek için kullanıyor onlara güç veriyor ve onların bedenini kullanıyor bu boyutta egemen olmak istiyor bunlar çok büyük kıdemli oldukları için bu boyuta geçemiyor o yüzden bazı aracı kişilerin kullanıyor onlara öretiler ve bazı seyler sunuyor arkadaşlar bu işlere bulaşmayın bu seytanlar insanları aracı ederek bu boyuta geçiyorlar hiç bir şekilde insanolunu sevmezler onlarıa bulaşırsanız gelecek kusak aile soyagacınıza bulaşırlar
 
iyi geceler arkadaşım . Şimdi senin söylediğin ve anlattığın eski bir efsaneye dayanır farklı kültürlerin ve inanışlarda isimleri farklı geçer bebekleri 40 ından önce boğmaya çalışan bir varlık olduğu ve toplumlarda annelerin bunları gördükleri söylenir. Ben bazı şeyleri isimleri ağzıma almadan anlatmak istersem sana bu bir efsane . Efsanelere inananlar var inanmıyanlar var . Bu efsanevi yaratığın Bir yılan olduğunu söyleyebilirim . Her toplumda farklı söylenir Yerden yüksekliği 30 cmden havada asılı olarak kalabilen bir yaratıkta olduğu söylenebilir. Şunu bilmeni isterimki Topraktan yani biz topraktan gelmeyiz Adem babamızdan gelmekteyiz ve Adem babamızın soyundan gelenler yani bizleri sevmiyen bir çok varlık ve düşmanlarımız vardır .
 
Geri
Üst