"Gizlimabet Parapsikoloji Platformu"

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

şu sıralar sanki dünyada yanlış bir şeyler varmış gibi hissediyorum size de oluyor mu??

Genelde her daim olayların pozitif taraflarından bakıp onları kişisel gelişim için bahane olarak kabul ederim.

Ama 2020 ile ilgili en ufak bir olumlu yönde düşüncem de yok, hissim de, içimden gelen bir motivasyon da.

2019 a kadar kim bilinç altına hangi mucize tohumunu ektiyse, kim ne kadar arindiysa artık herkes için o var bundan sonra.

Çünkü kişinin kendi mucizeleri ancak travmalardan, sarsıcı kirilmalardan, kolektif imtihanlardan sonra gerçekleşir. Bu yeni yeni döngü için gereken alamet ve algı tabanını eski dünya algısı konseptinden kurtarmak için gereken de bir dokunuş özelliği de taşır.

Öğrenilen tüm o çekim yasaları, secretler, zikirler, olumlamalar vs anca aksiyon başlayınca ve konfor alanı dışında kalınca devreye girer.

2020 işte hepimizin artık konfor alanı dışına itildigimiz bir yılın ilk aşaması. Artık öğrenmek değil öğrenileni ortaya koymak zamanı çünkü bu karambol yılında kişisel gelişim için vakit ve hal müsaade edicek gibi değil. Sahne alma yılları artık. Kim neye kodluysa onu ganiy ganiy edinecek. Sasirmalar koplamar ayrılıklar hatta ifsalar olacak artık.
 
Deprem kozmik rehberlik : uyuyorsunuz, uyanmazsaniz daha beteri gelecek demektir.

Kavim helaklari her daim doğal afetlerin elinden gelmiştir. Ve tabi kozmik uyarılar da doğal afetlerle yapılır.

Doğal Afet istikrarsız enerjidir. İnsanların haz tüketerek ve kendi nefslerine zulmederek yaşamaya alışmış olmaları aynı istikrarsız enerji ile senkronize olur ve o yörede artık birilerinin hayır duası hala eşlik ediyorsa orası illa karışır. Bu hep böyledir.

İstanbul silkelenmek zorunda. Ama insanlar kendilerini arındırmak istemedikleri için tabiat tüm konfor alanlarını tek seferde yerlebir edecek. Yazgı böyle, denklem böyle, mühendislikteki insan ve tabiat algoritmasının değişkene göre değişken ile karşılık vermesinin kodlari böyle.
 
Genelde yeni bir yıl başladığında fazla anlam yüklememeye çalışırım. 2020 yılı için o kadar şey okudum ki ben de ürkmeye başladım artık. Olumlu/olumsuz beklentilere girmemeye çalışıyorum kendi adıma. An'da kalmaya çalışıyorum. Yine de insanoğlu özeleştiri yaparken kendine karşı çok dürüst olamayabiliyor bazen. Kendim ve sevdiklerim için, herkes için, ülkemiz için, dünya için iyi bir yıl olur umarım. Her şeyin hayırlısı. Yaşayıp göreceğiz...
 
Öngörü ve hissel yorumunuz yerinde olmuş. Düzenlerken gördüm. Enerjiler iyi ya da kötü olarak nitelendirilmez aslında. Sadece kuvvetli etkileri hissedilir. Bu bizler için iyi ya da kötü etkilere sahip. Yoksa evrene göre iyi kötü kavramı yok.


Tabi ki 100'de 100 katılıyorum.
Iyi ya da kötü yok. Tesadüf te yok hatta.

Ben de zannedersem bu hadisenin toplumsal psikolojiye yansıyan spektrumu üzerinden bir hisse kapıldığım için öyle yazmıșım. Yoksa olması gereken oldu. İkaz yapıldı. Bazı uyanması gerekenler uyandırıldı. İşaretler devamı da gelecek dedi hatta. Tam uyanış ile fayların tamamen kırılması 4.boyut yasasına göre tam denk gelmeli çünkü. Senkronlama devam edecek.

***

Bu arada özden yazanlar da oldu bu konu ile ilgili de, yahu hepimizin içinde garip bir his vardı zaten. Deprem olmasa ekonomik kriz ya da bombalı bir saldırı olurdu Allah korusun. Çünkü mesele silkelenmek artık. Değişkenler buna hizmet etmeye devam edecek. Yaratıcı konfor alanına saklanmış, uyuşmuş ve bana dokunmayan yılan 1000 yıl yaşasın diyenleri hedef alacak artık.

Satürnün şakası yok. 30 yılda bir illa hesap sormaya gelir. Kimin ne birikmişi varsa artık şu birkaç yıl tahsilatlarla geçecek. Arınmak için Satürnü beklemek olabilecek en kötü ertelemedir. Allah kimseyi satürn ike yapılan büyüye bağlamasın. ??
 
Zaten bir deprem fırtınası var gibi.ysr kabuğu rahmetli azer bulbul gibi titreşmekte.büyük enerji dalgaları ile biriken enerji atılmakta.artik toprakta biriken enerji ile doldu mu taştı mı bilinmez.mesela bu sıralar soğuk hava acaip bana dokunmakta sanki toprağın atomları ile hava atomları yoğun etkileşimi olmuş manisa tarafındaki deprem fırtınasının başlarında başıma ağrı ve nazar gibi etkiler yapmıştır arkadaşlar.ne kadar sürer bilmiyorum ama ben ve benim gibiler bu sıralar hayattan bıkkın isyankar insanları bir kaşık suda bogmaya meyilli olabilir.cunku bu titreşimlere karşı hassasız
 
ben ve benim gibiler bu sıralar hayattan bıkkın isyankar insanları bir kaşık suda bogmaya meyilli olabilir.cunku bu titreşimlere karşı hassasız
Yeni yıla girdik ya, bir 7 - 8 gün geçti geçmedi bende gerginim. Hala da tahammülsüzlük devam ediyor. Saga sola saldırdıgım yokta? kendimde sanki önceden doldugum herşeyin bir damlaya muhtaçmışçasına taştıgına şahid oluyorm. Ama içime ama dışarı bir yere taşıyorum işte.
Ve yavaş insanlara tahammülüm zaten yoktu hiç kalmadı. Yavaş düşünen yavaş konuşan bekleten her anlamda... Ama dolunay ın olduğu gün bir yengeç burcu hanfendisi lafıma cevap verince karşılığını bir güzel verdiğimi hatırlıyorum. İdare edilecek gibi degil bu aralar... Valla saglıkta da öyle deposu dolu olan saglam kalır ama uçurumun kenarında dolananlar hep hasta gezer.
Genel bir çok alanda böyleyiz bu yıl.
Fakat 2020 genel anlamda sıkıntılı geçse de şahsıma hep güzel şeyler getirecek hatta getirdi bile. Tabi üzülüyoruz etrafta olup bitenler yıpratıcı. Gelecek açısından endişe verici.
 
Tabi ki 100'de 100 katılıyorum.
Iyi ya da kötü yok. Tesadüf te yok hatta.

Ben de zannedersem bu hadisenin toplumsal psikolojiye yansıyan spektrumu üzerinden bir hisse kapıldığım için öyle yazmıșım. Yoksa olması gereken oldu. İkaz yapıldı. Bazı uyanması gerekenler uyandırıldı. İşaretler devamı da gelecek dedi hatta. Tam uyanış ile fayların tamamen kırılması 4.boyut yasasına göre tam denk gelmeli çünkü. Senkronlama devam edecek.

***

Bu arada özden yazanlar da oldu bu konu ile ilgili de, yahu hepimizin içinde garip bir his vardı zaten. Deprem olmasa ekonomik kriz ya da bombalı bir saldırı olurdu Allah korusun. Çünkü mesele silkelenmek artık. Değişkenler buna hizmet etmeye devam edecek. Yaratıcı konfor alanına saklanmış, uyuşmuş ve bana dokunmayan yılan 1000 yıl yaşasın diyenleri hedef alacak artık.

Satürnün şakası yok. 30 yılda bir illa hesap sormaya gelir. Kimin ne birikmişi varsa artık şu birkaç yıl tahsilatlarla geçecek. Arınmak için Satürnü beklemek olabilecek en kötü ertelemedir. Allah kimseyi satürn ike yapılan büyüye bağlamasın. ??
Satürn hediyesi yokmu kimseye bu zamana kadar sabir gostermis kisilere mesela 7 yil daha sabir etmesinimi öngörüyor
 
Satürn hediyesi yokmu kimseye bu zamana kadar sabir gostermis kisilere mesela 7 yil daha sabir etmesinimi öngörüyor

Satürn sadece sabretmeyi yani bütüncül bakabilmeyi öğretir. Sen anca bu şekilde musibetleri fırsata çevirebilme yetisi kazanırsın. Çünkü satürn zorlukla beraber kolaylık var der. Satürn öğretmen bir gezegendir. Ve öğrenmenin en iyi yolu her zaman yaşamı tehdit eden yoğun baskıdır.

Misal,
Açlık, satürn bilinci olmayan kişi için azaptır. Ama saturnü anlamaya başlarsan açlık senin için detox olur, şifa bulursun. Miden kazındıkça aslında; yaşlı, kanserli, yasayamayacak hale gelmiş hücrelerinin intihar ettiğini, geriye en sağlıklı hücrelerinin kaldığını görürsün. Survivor gibi hissetmenin gururu ve özgüveni iner üstüne. İşte satürn seni boyle yapar. Bilge savaşçı olursun.
 
Misal,
Açlık, satürn bilinci olmayan kişi için azaptır. Ama saturnü anlamaya başlarsan açlık senin için detox olur, şifa bulursun. Miden kazındıkça aslında; yaşlı, kanserli, yasayamayacak hale gelmiş hücrelerinin intihar ettiğini, geriye en sağlıklı hücrelerinin kaldığını görürsün. Survivor gibi hissetmenin gururu ve özgüveni iner üstüne. İşte satürn seni boyle yapar. Bilge savaşçı olursun.
Ben bu yorumu not alabilir miyim? Gerçekten çok hoşuma gitti ve keyifsiz olduğum bir an silkelenmeme yol açtı. Teşekkürler ?
 
at varsa bineni de vardır. malesef doğa kanunu.

gerçekliklerimiz iç içe geçmiştir. herbirimiz ailelerimiz ve tanıdıklarımızın içinde yer aldığı gerçekliklerimizi yaşıyoruz. bizi etkileyen ve bizim etkiyebildiğimiz alan bu

otoriteler (gizli/açık) bizim bu gerçekliklerimizi de içine alacak şekilde (matematik de ki kümeler konusu) aile ve çevreye ek olarak bizi etkileyebiliyorlar ama burda ki sıkıntı bu sefer bizim bir etkimiz yok

otoritelerin üstünde başka bir etki noktası henüz gözüme görünmedi. ancak kendimce soyle bir cıkarımda bulunuyorum
eğer otoriteler (dikkat edin otorite demiyorum çünkü bir tane değil) in üstünde bu otoriteler kümesini de içine alacak baska bir küme olsaydı dualite olmazdı.

dualite var çünkü yeryüzü üzerinde tasarruf sahibi olan otorite kümeleri tek bir ortak noktada değiller. demekki bunların üzerinde etkide bulunan bir küme yok

ya da bir şey var ama etkide bulunmuyor bu da olabilir
 
Hayat olduğu gibi arkadaşlar...

Sadece bizler birazcık daha kendimizle yüzleşiyoruz o kadar...

Yanlış ya da doğru yok. Ama değerini bilirsen fırsat var. Arınma için fırsat...

Etrafına bir bak... Neler sana arınmak için geliyor.

Acı, depresyon, kıtlık, yokluk, ölüm.. Hep vardı... Şimdi sana daha anlamlı geliyor. Vicdan ve empati senin içindeki "tanrı" nın sana seslenme şekli...

Sıfır noktasına dönmek için... Sev, şükret, kabul et, Affet...

"BEN" im bulunduğum yerde "hata" dan başka birşey yok...

"O" NUN bulunduğu yerde ise "Bağışlanma" dan başka bir şey yok...
 
evet öyle hissediyordum ama her kötüymüş gibi görünen negatifliklerin arkasında gizil bir bilinç var. bazıları uyandı gerçek varoluşa. ne mutlu ki ölmeden bu bilince ulaşanlara.çünkü çok zor o bilince ulaşabilmek ve zorluklara göğüs germek insanlara zor geldiği için ulaşan çok ama .ok az insan var. emin olun kıyamet dünyada gerçek varoluş bilincini taşıyan olmadığı anda kopacak. hala zamanımız var.
 
Bir ışık düşün bulutun üzerinde aynı kaynaktan gelen birleşik. Bulutun altından yere sızan huzmeler birbirinden ayrı gibi gözüküp ışıklar başka kaynaktan geliyormuş gibi farklılık yaratıyor. Oysaki bu farklılık benlik aldatmacası. Benlik üzerinde bir bizlik boyutu var ve orada da herşey aynı birbirine bağlı. Kısacası her insan benlik egosuyla ve bencillikle hareket ediyor bu hakikata rağmen. Dünyadaki üstünlüğünü yaşamı korumaya değil yok etmeye harcıyor. Üstelik bunu kendi ırkınada gedçekleştiriyor. Evrensel boyuttan bakınca kendi kendini yok etmeye çalışan bir virüs gibi gözüküyor durum. Yani bu virüsleri bile incelesen daha akıllıca hareket ettiğini görürsün. Dünya tarihine baktığında olur olmaz yere din toprak iktidar siyaset zevk uğruna öldürüp durmuşuz. Fakat kim kendisi için ölümü ister. Ama her gün başkası diye öldürdüğü kendi gerçeğinden başkası değil. Elbet dünyada bazı şeyler normal gözükmüyor çünkü insanlar hergün kendi kendisine zarar verdiğinin farkına varacak bilinç düzeyine erişemediler. Oysaki topluluk bilincinde birleşerek bizin tek bilincine erişebilmek mümkündü bu kadar boşa geçen süre içerisinde.
 
Biz doğayla savaş halindeyiz. Kendimizle de savaş halindeyiz. Bireysel olarakta savaş halindeyiz. Yani dünyada öyle bir kaos ortamı hakim. Her yer kıyım ve yıkım. Güzel şeylerin lüks olacağı bir döneme girdik. Hakkımızda hayırlısı olsun.
 
Geri
Üst