Ikisi arasinda baglanti kuramiyorum.
Cunku parapisiklolojiyi cogu kisi rant elde etmek icin kullaniyor kanitlanmasi islerine gelmez miydi sence.
"Gizlimabet Parapsikoloji Platformu"
Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.
Parapisikoloji öğeleri sizce gerçek mi?
- Konbuyu başlatan SeKaNg7
- Başlangıç tarihi
- Durum
Ikisi arasinda baglanti kuramiyorum.
Cunku parapisiklolojiyi cogu kisi rant elde etmek icin kullaniyor kanitlanmasi islerine gelmez miydi sence.
URUMHAMATAHAYİL
Yönetici
Bilgi ister Analitik ister dogmatik ister sosyolojik tartışılsın far etmez. Bilgi felsefik bir konudur ve Felsefenin içinde herşey vardır. Bilim adamlarda ilaç, silah üreterek rant elde ediyorlar. Şimdi rant elde ediliyor diye Üretilen bilgi değersiz mi ilan edeceğiz .
Ikisi arasinda tek bir fark var briri kanitlara dayanarak ve deney yaparak gercegi arar| digeri kaniti olmadan ve deney yapmadan iddiada bulunur.
Bu yuzden bilimi seciyorum.
aklıselim1
Banlı Kullanıcı
hangi ikisi arsındaki bağlantı ???
"sırlarına bu kadar mı sadıklar " sözüyle sanki karşı tarafı bencilikle suçlar gibisin... bak hallacı mansur sırrını açıklamış....
xgenion
Kayıtlı Üye
Bu cevaba bakarsak saatler süren bu tartışma boşunaydı.
URUMHAMATAHAYİL
Yönetici
Bu sizin ön yargınız ve sizin bilgisizliğiniz. Üyemize cahil derken keşke önce birde kendinize baksaydınız. Bir konuda bilginiz olmadan teoride bulunmanız çok fazla yanlı bir bakış açısı. Bilgiden yoksun fikir Üretmek ne kadar doğru. Kaç parapsikologlar çalıştınız. Bu konuda kaç grup çalışması yaptınız. Hangi makaleleri okudunuz. Bilimsel bilgiyi bu tavırla dogma haline çeviriyorsunuz. En başta ki tavrınız ile yani tavır içindesiniz. Siz seçiminizi yaptı iseniz ve on yargılarınız var ise buraya gelip kanıt istemeyemezsiniz. Kanıtlanmış tek bilgi bile yok iken.
O zaman bu tartism bitmistir.
Siz doğuştan bir insan topluluğu olarak griplisiniz veya burnunuzu bilerek tıkıyorsunuz diyelim. Koku alma duyunuz yok veya engelliyorsunuz bir şekilde. Bu şekilde bana gül nasıl kokar bu konuda kanıtınız var mı diye sormanızla, bana parapsikolojik konularda kanıt getirin demek neredeyse aynı şey.
Diyelim ki varlık kanıtı istediniz 10 kişisiniz. Ben de hepinizin görmenizi sağlayacak yetenek var ve gösterdim diyelim. Neler olur?:
- 10'unuz da bu varlığı farklı biçimde görebilirsiniz. Zira genelde yeteneğinize, kapasitenize ve bazı durumlara göre farklı bir boyuttan gelen varlık, bu boyuttaki bir canlıya göre enerjisi değişerek görüntüsü de değişecektir. O anda işte bilimsel (!) olarak çürüdü gitti çünkü devamlılık yok, daha başta değişkenler başladı.
- 10'unuzdan 1-2 kişi bile bu varlık olayını deneyimleyemezse yine yattı kanıt.
- Her şeyden önce bir kere bunu nasıl yaptığımı tarif edemem, tamı tamına herkeste ve her zaman işleyecek bir protokol sunamam, ben tövbe haşa yaratıcı değilim, sistem benim değil ki istediğim gibi eğip bükeyim, benim de herkesin de bir yetki sınırı var. Yine gitti bilimsel kanıt.
- Hadi bu varlık göründü vs, dediğim gibi herkeste aynı görüntü ve his olacak diye bir kaide de yok, bu sefer psikiyatrik saptamalar başlar. Emin olun standart lugata göre arızalı çıkarsınız çünkü kanıtlayamıyorsunuz. Size arızalı diyen psikiyatrist de görse o varlığı yine öğrendiği şeylerle açıklayamayacağı için kendisine arızalı demek zorunda kalacaktır. Bundan kaçış yok, önce bilme düzeyimizin artıp farklılaşması lazım, bu da kitlesel ve evrensel hassas ayarlardır, zamanla planlanan haline gelir. Bu planlara da çok az müdahale edebiliriz.
Derseniz ki deneyimleriniz var mı çok var, bu sitede olsun çevrenizde olsun, çok uçuk deneyimleri olan insanlar bulabilirsiniz. Kanıt? Yok, olamaz.
En basit deneyimlerimden biri depremleri hissetmek örneğin. Bu her zaman her türde depremi hissedeceğim anlamına gelmez. İşte bu böyle olunca kanıt olmaz, olamaz.
Duru görü yeteneğim var örneğin, her seferinde her şeyi hep aynı şekilde göremem ki. Ben elinizdeki cep telefonu gibi basit ve sınırlı bir teknoloji değilim o yüzden, yapabilirliklerimi ve deneyimlerimi henüz bilmediğiniz bir şeyi, o şeyi dolduracak kabı hala icat etmeden kalıba koyamazsınız.
Kısa ve öz olarak; önce beyin ve işleyişi tam anlaşılsın da, sonra ruhu ilgilendiren konularda kanıt ararız. Daha bilim bu konularda emeklerken, bilmediğiniz şey hakıkında bilimsel kanıt aramak hatalı bir girişim olur. Önümüzdeki süreçte (ben göreceğim umarım) bilimin farklı kollardaki ilerlemeleri sayesinde bugün sorduğunuz bir çok kanıt elde edilmiş olacak. Henüz buna uygun saptama, toplama ve analiz etme teknolojimiz mevcut olmadığından kanıt sunulamaz.
Şimdi diğer sayfaları da okudum. Son olarak iki şey ekleyeceğim:
1- Bu kadar insan bir birinden habersiz, yukarıda bahsettiğim gül kokusunu alıp bu tür forumları dolduruyor. Buradaki sayfalara baktığınızda neredeyse %90 bir birine örtüşen anlatımlar, sorular, deneyimler ve açıklamalar bulursunuz. Bir birinden alakasız yüz binlerce insan aynı kokuyu alıp bir birlerini arayıp soru soruyorsa, karşılaştırma yapıyorsa; 'velev ki saçmalık olsun' bu işte bir iş var yahu der her mantıklı ve akıllı insan. Önce bilimsel olarak mesela buna bir ''KESİN'' açıklama getirilmesi lazım ama yok, toplumsal etkiler olabilir, kültürel şekillendirme olabilir vıdı vıdı, bıdı bıdı dan öteye ''olabiletelerden'' öteye geçemez.
2- https://www.youtube.com/watch?v=s1bE22kCm18 Bu videoyu izleyiniz. Bu videoda bahsi geçen boyutlar arası farklılıklar potansiyeline, konu olan boyutlar matematiksel olarak kanıtlanabilir durumdadır. Peki bu boyutlar nerede? Yok. Matematik kanıtlayabiliyor ama bilim dalları çaresiz kalıyor. Nedeni de gayet açık, henüz yeterince gelişmedik.
Siz diyelim ki Cro-Magnon zamanında yaşayan tamamen ilkel alet edavat kullanmaktan uzak biri olsaydınız, yanardağdan püsküren lavı görürdünüz ama onu zaptedecek, araştırmanızı sağlayacak özelliklerde bir ''KAP'' ve labaratuvar geliştirememişsinizdir.
Sizden daha gelişmiş biri de başka bir gezegenden veya zaman içinde yolculuk yapan biri size bu lavlar Dünya'nın içinden geliyor, eriyik metaller vs. var içinde dediğinde ona anlamsız bakarsınız, metal ne, eriyik ne vs. vs. bakar kalırsınız.
Kanıtla dediğinizde ise, o sizden daha gelişmiş biri sizden bu lavı biriktirip taşıyabileceğiniz bir kap ve labaratuvar ister. Yine anlamsız bakarsınız, zira siz sadece dereden suyu alıp taşıyabileceğiniz basitlikte teknolojiye sahipsiniz, 1200 C sıcaklığı değil taşımak yanına yaklaşacak elbisesi bile olmayan hayvan kürküyle gezen bir ilkelsinizdir o anda.
Yukarıda da dediğim gibi önce bırakalım ruhu enerjiyi vs. Önce hepimizin bilimsel olarak kanıtlanmış, dokunup mıncıklayabildiğimiz kadar gerçek olan beynin sırlarını bir çözelim bilimsel olarak. Rüya nedir bir onu çözelim. Yahu neden esnediğimizin bilimsel bir kanıtını bulalım da hele sonra sıra bu istediğiniz kanıtlara da gelir.
Küfürlü bir laf aklıma geldi bu konuyu tanımlamak için. Ben kibarını yazayım, ''her kuşu sevdiniz de, bir leylek kaldı zaten?''
Bu kadar sayfa insanların size ne yazdığını hala anlamayıp rahatsız edici bir tavrınız olduğundan dolayı aklıma küfür geldi ve flood yaptım. Bilimsel olarak sinirlenmek deniyor buna.
İyi forumlar size.
1- Bu kadar insan bir birinden habersiz, yukarıda bahsettiğim gül kokusunu alıp bu tür forumları dolduruyor. Buradaki sayfalara baktığınızda neredeyse %90 bir birine örtüşen anlatımlar, sorular, deneyimler ve açıklamalar bulursunuz. Bir birinden alakasız yüz binlerce insan aynı kokuyu alıp bir birlerini arayıp soru soruyorsa, karşılaştırma yapıyorsa; 'velev ki saçmalık olsun' bu işte bir iş var yahu der her mantıklı ve akıllı insan. Önce bilimsel olarak mesela buna bir ''KESİN'' açıklama getirilmesi lazım ama yok, toplumsal etkiler olabilir, kültürel şekillendirme olabilir vıdı vıdı, bıdı bıdı dan öteye ''olabiletelerden'' öteye geçemez.
2- https://www.youtube.com/watch?v=s1bE22kCm18 Bu videoyu izleyiniz. Bu videoda bahsi geçen boyutlar arası farklılıklar potansiyeline, konu olan boyutlar matematiksel olarak kanıtlanabilir durumdadır. Peki bu boyutlar nerede? Yok. Matematik kanıtlayabiliyor ama bilim dalları çaresiz kalıyor. Nedeni de gayet açık, henüz yeterince gelişmedik.
Siz diyelim ki Cro-Magnon zamanında yaşayan tamamen ilkel alet edavat kullanmaktan uzak biri olsaydınız, yanardağdan püsküren lavı görürdünüz ama onu zaptedecek, araştırmanızı sağlayacak özelliklerde bir ''KAP'' ve labaratuvar geliştirememişsinizdir.
Sizden daha gelişmiş biri de başka bir gezegenden veya zaman içinde yolculuk yapan biri size bu lavlar Dünya'nın içinden geliyor, eriyik metaller vs. var içinde dediğinde ona anlamsız bakarsınız, metal ne, eriyik ne vs. vs. bakar kalırsınız.
Kanıtla dediğinizde ise, o sizden daha gelişmiş biri sizden bu lavı biriktirip taşıyabileceğiniz bir kap ve labaratuvar ister. Yine anlamsız bakarsınız, zira siz sadece dereden suyu alıp taşıyabileceğiniz basitlikte teknolojiye sahipsiniz, 1200 C sıcaklığı değil taşımak yanına yaklaşacak elbisesi bile olmayan hayvan kürküyle gezen bir ilkelsinizdir o anda.
Yukarıda da dediğim gibi önce bırakalım ruhu enerjiyi vs. Önce hepimizin bilimsel olarak kanıtlanmış, dokunup mıncıklayabildiğimiz kadar gerçek olan beynin sırlarını bir çözelim bilimsel olarak. Rüya nedir bir onu çözelim. Yahu neden esnediğimizin bilimsel bir kanıtını bulalım da hele sonra sıra bu istediğiniz kanıtlara da gelir.
Küfürlü bir laf aklıma geldi bu konuyu tanımlamak için. Ben kibarını yazayım, ''her kuşu sevdiniz de, bir leylek kaldı zaten?''
Bu kadar sayfa insanların size ne yazdığını hala anlamayıp rahatsız edici bir tavrınız olduğundan dolayı aklıma küfür geldi ve flood yaptım. Bilimsel olarak sinirlenmek deniyor buna.
İyi forumlar size.
yare-i yarim
Elit Üye
Para için yeteneklerini sergileme sevdasında olanlara yetenek verilmez.yeteneği kendinde taşımak için bazı şartlar vardır mesela gösteriş için bi yeteneği kullanırsan o yetenek senden alınır,bir insan kaybedeceğini bile bile niye niye yeteneğini sergilesin ki ?
- Durum