"Gizlimabet Parapsikoloji Platformu"

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Ödüllü Mabet Oyunu

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
İslami bi kültürden olduğunu düşünüyorum dervişlik yada erenlikle alakalı olabilir
Tespih püskülleri bir birine bağlanmış Kırmızı ve siyah Sadece tahmin yürütüyorum Sağlık için yapılmış ezoterik bir ilaç olabilir
 
önde bi insan var kafasını arkaya doğru atmış ortada bi zürafa yada geyik var kafasını kaldırmış etrafa bakıyor tam en üstte ellerinin üstüne dikilmiş bi insan var tek eli sol arafa doğru aslında tek eli üzerine dikilmiş ortada bu uçurtmaların altına takılan dengeyi sağlayan ipe benzer i yapı var sağ alt köşede bi şahin var yine etrafa bakıyor sanki hep hayvan var sağ alttaki şahinin üstündede gagasi görünen bi kuş var sağ tarafta yeşilliklerin arasında bi örümcek var resmin genelide otobüse benziyor sola doğru giden ortadakilerde camları olabilir
 
Resmi 180 derece saat yönünde çevirdiğimizde, Elif,Lam,Lam,He harflerinin oluşturduğu,okunduğunda biraz zorlamayla da görünen "Allah" yazısının yazıldığını görüyorum.


Sizcede sevgili Urumhamatahayil'in paylaşmış olduğu resimi ters çevirirsek(180 derece),yukardaki resmin ana hatlarını görmüş olmazmıyız?

Karanlığın, aaydınlığa dönüştüğü An'da ayakta olmanız dileğiyle,Selametle...
 
İstediğim cevabı alamıyorum. soruda yani ilk mesajda küçük bir ayrıntı var onu kimse hesaba katmıyor.

Anahtar sözcük ; hurufu mukatta

Mukattaa kelime anlamı olarak (Kat'. dan) Bitişik olmayan. Kesik, ayrı. demektir.

Kur’an surelerinin yaklaşık dörtte biri (29 Sure), genel olarak mukatta’ât (ayrık harfler) veya bazen de surelerin başlarında yer aldıkları için fevatih (Başlatanlar) diye adlandırılan gizemli/esrarlı harf ve sembollerle başlamaktadır.Bu sûrelerden üç tanesi bir; on tanesi iki; on üç tanesi üç; iki tanesi dört ve bir tanesi de beş mukattaa harfiyle başlamaktadır.

Bu sûreleri şöylece sıralayabiliriz: Bakara, Âl-i İmran, Arâf, Yunus, Hud, Yusuf, Ra'd, İbrahim, Hicr, Meryem, Neml, Kasas, Ankebut, Rum, Lokman, Secde, Yâsîn, Sâd, Mü'min, Fussilet, Tâhâ, Şuarâ, Câsiye, Ahkâf, Kaf, Kalem, Şurâ, Zuhruf, Duhan.

Bu sûrelerin yirmi yedisi Mekke'de nazil olmuştur. Bakara ve Âl-i İmrân süreleri Medenîdir.
 
İlk sevgi dışında hiçbir sevginin en berrak hali yoktur. Pandoranın kutusu açıldıktan sonrayı temsil eden bir grafik gibi... Sevginin gelişim süreci, cinsel dürtüler bozan kısımlar bazense düzelten bazense amaç olan araç değil. Ama her şey sevgiden doğmuştur, mutlak bir duygudan..
 
Bence bu şekle nerden hangi yönden nasıl hangi gözle bakıldığına bağlı. Ben bu resme insan adını verdim çünkü ona nerden nasıl hangi gözle bakın işitin hissedin farklı gelecektir. Oyüzden bende bu bir insan diyorum. Çünkü bir insanın olabileceği gibi ne olduğu belirlenemeyen bir şey değilmi? Bu benim görüşüm o yüzden saygı duyulmasını rica ederim

Ha bu arada hangi gözle dediğim şuydu : Ben bu resme beynimle bakarsam bir hücrenin organlarını görüyorum, Ben buna kalbimle baktığımda dans eden (Ama garip bir dans) çiftler görüyorum. Sanatımla baktığımda bir dekorasyon malzemesine benziyor. Ve bu resim bana güçlü duyguları uyandırıyor.

Neyse bazıları için çok saçma oldu ama benim için bir anlam ifade ediyor.

Sevgi ve ışıkla
 
Bir başka açıdan baktım ve terazinin altında bir anubis gördüm, alakası var mıdır bilmem. Ayrıca normal bakmadım orasını da itiraf edeyim gözlerimi bozarak baktım.
 
Soyağacı veya bir bineğin üzerinde oturan bir insan ve binek otlanıyor, su içiyor şeklinde yorumlayabiliriz. Buna benzer bir şeyi tesbihle genellikle sık sık yaparım, daha çok o anki ruh halimi ortaya yansıtmak isterim oldukça farklı şeyler ile karşılaşırım. Aslında, resime nasıl bakılırsa öyle yorumlanır burada önemli olan her zaman bakış açısıdır. Orada ki her renk tonu insan aurasını simgeliyor olabilir. Kaba bir bakış atıldığında sadece kırmızı ve koyu bir renk görülebilir ancak içeride mavi, beyaz, eflatun gibi bir çok renk bulunmakta. Detaylara inildiği zaman ve düşünce haznesi biraz daha açıldığında insan gözünde çok farklı imajlarda görülebilir veya bunu yapan bir insanın hayatında tutumlu olduğunu söyleyebiliriz, kendi zihninde her şeyin bir kademe kademe olarak sınıflandığını, düzenli ve aradığında bulabileceği şekilde yapıldığını bize anlatabilir. Birden çok anlam çıkartılabilir bunları günlük hayatımızda farkında olmadan belki defalarca yapıyor olabiliriz, hayata bakış açımız, ruh halimiz her şey sizin görmek istediğiniz şeyleri kısıtlar.
 
Resme baktığımda bağlanmış insanlar gördüm sanki hepsi ortak bir noktaya bağlanmış, hepside kurtulmaya çalışıyomuş ama bir turlu kurtulamıyormuş gibi. Bazıları çok derinden bağlanmış ve kurtulma ümitlerini kaybetmiş. Ve sanki hepside yaptıkları hatadan dolayı acı çekiyormuş gibi
 
en öndeki bi köle boynunda zincir bağlı arkasındaki kölenin sahibi boyu baya uzun köleyi tutuyor zincirini elinde kölenin arkasındakide at
 
Araştırmalarıma ve daha önceki çalışmalarımdan hatırladığıma göre(yanlış bir algılamam varsa şimdiden özür dilerim) bu eser bir şaman kıyafetinin ve şaman ritüellerinin parçasıdır. Özellikle Orta Asya ve Kuzey Asya Şamanları (Güney Asya da farklılıklar daha fazla gözlemlenmiştir.) yaptıkları ritüellerde her tanrıyı ya da ruhu temsil etmek amacıyla kıyafetlerine parçalar eklerler. Bunlar hem korunmak hem de iletişim kurmak içindir. Şamanlık kişinin kendi seçimine bağlı değildir. Ailedeki ölmüş ya da nesli devam etmeyen bir kamın kişiyi seçtiğine inanılır. Bunun belirtileri, bazen giyeceği kıyafetler ya da hangi havyanın donuna gireceği rüyalarla ya da bilinç kayıplarında ki trans halleriyle öğrenilir. Mircea Eliade ye göre de yeni şaman rüyasında kıyafeti alacağı yeri dahi görür ve ölmüş kamın ailesinde bu kıyafetleri bir at karşılığı satın alınır.
Bu parçaların hepsinin anlamı ve işlevi vardır. Bunlar bazen ağır metal parçalar bazen de püskülü yün işlemeler, paçavra, çaput olabilir. Şamanlar için anlamları farklı olabilir. İşlevi genel olarak benzedikleri şekillerden anlaşılır dışarıdan bakan bir kişi için. Ancak davula asılması hayat ağacı temsilinden dolayı anlamını yükseltebilir.
Din değişikliklerinden sonra ise şamanizme dayalı uygulamalar geleneksel inanışlar olarak devam etmiştir. Türkiye de kapıya nal asılması ya da tahtaya vurmak adetleri hala devam ediyorsa, farklı bölgelerde de geçmiş dönemlerden kalma uygulamalar kötülüklerden, hastalıklardan ya da nazardan koruyacağı inancıyla (ki bu şamanların bu amaçlarla giydikleri kıyafetlere ve takılara dayanır) bu tür parçalar kullanılmaya devam edilmiştir.
 
Moderatörler birleştirirse sevinirim eksikliklerimi tamamlamak ve içimden geçenleri yazmak istiyorum. Şaman dans ederken basamak basamak hayat ağacından tırmanıyor ve ancak kendi bildiği sembollerle tepeye ulaşıyor kendisine koruyuculuk yapan ruhlarla birlikte. Ben hayat ağacını ve tepeye ulaşılacak birbirine bağlı ama her biri farklı noktaları görüyorum sadece. Zaten gösterilmediği sürece daha fazlasını görmem imkansız. Her düğüm anlamını sadece onun ve Gök Tanrı'nın bildiği bir gizem. Allah ve Hz. Muhammed arasında olan kelimeler gibi. Böyle bir şeyi ise asla çizemem ancak trans halinde diğer şamanlarla birlikte ayin yaparken dans figürleriyle gösterebilirim sadece.
 
İbadet eden insanlar görüyorum, en tepedeki kişiyle etkileşimde, veya yani herkes birbirine bağlı, gibi.
Veyahut 1'kişinin etrafında dans eden insanlar var gibi, değişik bir dalgayada, benziyor, karmaşık birşey.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Geri
Üst