Bu konuyu bende araştirmiştim

umarim yararli olur.
Müziğin Yararları Nelerdir?
Yıllardan beri müzik hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olmuştur. Peki neden müzik dinleme gereği duyarız? Aslında müzik dinlemek hayatımızın vazgeçilmez bir ihtiyacdır. Tuz, su, yemek, uyku gibi birçok ihtiyacın yanı sıra müziğede ihtiyac vardır.Bilim adamlarının araştırmalarına göre, vücudumuzdaki hücrelerin her birinin belli bir ahengi vardır. Ve bu aheng bozulması ile bir çok hastalık belirtisine yol açabileceğini belirterek, bir felç hastasını müzik tedavisi ile iyileştirildiği görülmüştür. Yani biz bilmesek de, müziğe vücudumuz herzaman ihtiyaç duymuştur. Atalarımızda müzikle ilgili bir sözünü hatırlatmak isterim; “müzik ruhun gıdasıdır.”
Araştırmalara göre müzik vücudumuzda hasar görmüş ses dalgasını bularak, 180 derecelik faz farkı oluşturarak, oradaki hasarı iyileştirebilme özelliğine sahiptir. Uzmanlar kalp hastalığından bir çok hastalığa kadar müziğin tedavide olumlu etkilerini bir çok defa yaşamışlar.
Müziğin yararlarını birde maddeler halinde sıralayalım;
–Çocuklarda beyin ve ruhsal gelişime büyük katkı sağlamaktadır.
–Anne karnından itibaren dinletilen müzikler, çocuklarda daha ılımlı bir davranış sergilemesine olanak sağlar ve ilerleyen yaşlarda da etkisini gösterir.
–Küçük yaşlarda dinletilen müzikler, çocuklarda yaşama sevincini artırmakla birlikte, onların müziğin verdiği hareketlilikten kaynaklı kaslarında gelişime yol açar ve bazı beceriler edinme olanağı sağlar.
-Müzik dinleyen çocukta melodi ve ritim’in gelişmesi sonucu müzik kulağı gelişir ve bu ileride çocuğa büyük avantaj sağlar.
–Müzik dinleyen çocuğun beyni rahatlar, ve çocukların zeka gelişimine büyük ölçüde katkı sağlar. Bu zeka gelişimi bilim adamları tarafından yıllar önce kanıtlanmıştır.
–Bazı hastaların tedavi sürecinde, müzik terapisi ile hızlı bir şekilde iyileştiği kanıtlanmıştır.
–Bazı müziklerin ders çalışırken konsantrasyon artırdığı bilinmektedir.
–Klasik müziklerin bazılarının iştah acma özelliğine sahip olduğu kanıtlanmıştır.
–Müzik stresi azaltarak, huzurlu bir yaşam olanağı sağlar.
–Müzik matematiksel zekanın gelişimine önemli derecede katkı sağlamaktadır.
–Bebeklerde müzik dinlemek, konuşmasına anlamasına önemli derecede katkı sağlamaktadır.
Şunu da eklemek isterim, bir bebeğe müzik dinletirken, günümüzdeki pop veya rock gibi müzik tarzların değil de, rahatlatıcı ritimler seçilmelidir. Yani klasik müzik veya su, kuş, doğa sesleri gibi tınılar seçilmelidir. Bilinen bir gerçek var ki, müzik insanların yaşamının önemli ihtiyaçlarından biri olup, gelişen teknolojiye rağmen halen rağbet gören bir alandır.
KLASİK MÜZİK NEDİR...?
Klasik Batı Müziği, genelde yüksek kültür seviyesi ile bağdaştırılan, halk müziklerinden net çizgilerle ayrılmış, Batı Avrupa kökenli ve ağırlıklı müzik türüdür. En önemli özelliği, çok sesli olmasıdır.
Klasik müzik dinlemenin insan psikoloji ve eğitimi üzerinde birçok olumlu etkisi bulunuyor. Ders çalışırken, işyerimizde ya da araba kullanırken Mozart, Vivaldi, Beethoven, Pachabel, Handel ve Bach gibi bestecilerin müziklerini dinlemenin yararları saymakla bitmiyor. Stresten uzaklaşmak, disiplinli olmak, öğrenme kapasitemizi geliştirmek için klasik müziğin yararlı olduğunu belirten uzmanlar, araştırmaların da klasik müziğin yararlarını gözler önüne serdiğini söylüyor. Öğrencilerin ders çalışırken müzik dinlemesi de yararlı. Mozart’ın eserlerini ve belirli Barok parçaları (dakikada 60 vuruşluk tempolarla kaydedilmiş olanlar) dinleyen öğrencilerin daha sakin oldukları, daha uzun çalışabildikleri, öğrendiklerini daha uzun süre anımsayabildikleri ve okul hayatlarında da daha başarılı oldukları gözlemlenmiş.
Araştırmalara göre, doğru tempoda kaydedilmiş klasik özel müzik parçaları, en yüksek öğrenme/anımsama etkisi için beynin sağ ve sol bölümlerini harekete geçiriyor. Müzik beynin sağ tarafını harekete geçirirken, çocuğun okuduğu ya da sesli söylediği sözcükler sol tarafı harekete geçiriyor. Bu da öğrenme potansiyelini en az beş kat artırıyor. Kulağımız düzenli, saniyede bir vuruşluk Barok müziğini duyduğunda, kalbimiz de tempoya uygun olarak düzenli bir şekilde atıyor. Bu rahatlamış ve aynı zamanda zinde durumdayken zihnimiz daha kolay konsantre olabiliyor. Barok ve Mozart parçalarından tempoları düşünülerek özellikle seçilmiş olan bazı CD’ler kan basıncını ve nabzı düşürerek, rahatlatıyor...
Müzik ruhun gıdasıdır.
Özellikle belirtmek gerekirse bir bebeğe müzik dinletirken, günümüzdeki pop vs gibi hareketli müzik tarzları yerine rahatlatıcı ritimdeki şarkılar seçilmelidir. Yani doğa sesleri ve klasik müzik bu durum için örnek olabilir.
Yapılan araştırmalar,çocuk gelişiminin özellikle ilk yıllarında, müziğin çok önemli bir etken olduğunu ortaya koyuyor. Zihinsel gelişimin % 85’i 8 yaşına kadar, beyin gelişiminin % 80’i 3 yaşına kadar tamamlanıyor. Zeka ve beyin gelişimini, beslenmeden sonra ilk aylarda olumlu etkileyen birinci faktör ise müzik.
Bebekler anne karnındayken 6. ve 7. aylardan itibaren seslere, özellikle de müziğe tepki veriyorlar, dahası anne karnındayken dinledikleri müzikleri doğduktan sonra dinlediklerinde hatırlıyorlar. Müziğin bebek gelişimi üzerindeki etkilerini belirlemek için batıda yapılan pek çok araştırmaya göre klasik müzik anne karnından itibaren bebeklerin psikolojik, bilişsel ve bedensel gelişimlerinde birçok olumlu etki yaratıyor. Mesela düzenli olarak müzik aleti çalmanın beynin görme, duyma, hareket etme ve koordinasyonla ilgili bölümlerinin büyümesini sağladığı söyleniyor. Yapılan bir diğer araştırma ise Brahms dinletilen prematüre bebeklerin daha çabuk geliştiklerini kanıtlıyor.
Müzik çocukların kendini ifade etme yeteneklerini geliştirip, estetik, yaratıcı ve yapıcı düşünme kapasitelerini arttırıyor. Okul çağındaki çocukların okuma ve yazmayı daha kolay öğrenmesini, anlama ve düşünme becerilerini geliştiriyor. Yani akademik performansı da olumlu etkiliyor. Çocuklara müzik dinletmek beyin aktivitesini arttırıp, stresin ve sıkıntının azaltılmasını sağlıyor.
Müzik, insanları mutlu, huzurlu, yaratıcı, umutlu, heyecanlı, güçlü, inançlı ve cesur kılan bir olgu… Zihni ve yaratıcılığı geliştirdiği, bitkileri olduğu gibi bedeni de iyileştirdiği biliniyor. Buna, “Mozart etkisi” deniyor...
Bilinen en şifalı müziği Mozart’ın yarattığı ile ilgili bulgular ise şaşırtıyor:
Başuçlarında her gün 2 saat Mozart dinletilen bebeklerin daha zeki oldukları, ineklere daha iyi süt vermesi için Mozart dinletildiği, Japonya’da bir bira fabrikasının bira mayası oluşurken Mozart çaldırdığı ve o biranın daha pahalı satıldığı şaşırtan gerçeklerden…
Dünyanın çeşitli yerlerinde, birçok doktor ve müzik terapisti Mozart etkisini, depresyon, kanser, kronik ağrılar, yüksek tansiyon, ruhsal ve zihinsel sorunlar gibi pek çok hastalığın tedavisinde kullanıyor.
Mozart’ın müziği; kısa, basit ve neşeli temaları ile, kolay algılanabilir, kolay takip edilebilir bir müzik. Bebekler için de bu neşeli melodiler ve basit ritimler oldukça ilgi çekici.
Bu tür bir müzik dinlemenin, anlama ve muhakeme için önemli olan sinirsel kanalları uyarabileceği varsayılıp, öğrencilerin müzik zevklerine bakılmaksızın sınavlarında Mozart dinletilmiş, sınav başarılarında artış gözlemlenmiş. Uzmanlara göre, 10 dakika Mozart müziği dinlemek, geçici de olsa IQ üzerinde olumlu etki yapıyor.
Mozart etkisinden faydalanın:
Don Campbell müziğin gücü üzerine bugüne kadarki en kapsamlı kitabı yazdı: ‘Mozart etkisi’ Müzik ve diğer titreşimlerin anne karnından başlayarak yaşamın tüm dönemlerinde sağlık, eğitim ve davranış alanlarında önemli etkilere sahip olduğunu açıklıyor. Kolayca uygulanabilecek egzersizlerle beden ve zihin sağlığınızı artırmanın yollarını öğretiyor. Don Campbell kitabında, müzik zevkiniz ne yönde olursa olsun Mozart Etkisi’nden faydalanabilmeniz için gerekli bilgiyi çok açık bir dille ve örneklerle veriyor.
Mozart, daha 3 yaşında piyano çalmaya başlayan, 7 yaşında ilk bestelerini aristokrasiye dinleten olağanüstü bir müzik adamı… Yaşamı, heyecan, nükte ve muziplikle kucaklamış. Mozart, 250 yıldır sadece yetişkin insanlara değil, çocuklara, bebeklere, ana karnında ceninlere, hayvanlara, bitkilere, çiçeklere bile hayat veriyor.
Müzik bir taraftan, depresyon, panik atak, Parkinson, Alzheimer, epilepsi, stres, otizm, madde bağımlılığı gibi pek çok psikiyatrik ve nörolojik hastalıkta, doğum ve kansere bağlı ağrılarda, beyin travmalarında ve bir çok organik rahatsızlığın tedavisinde başarı ile uygulanırken, diğer taraftan uygun olmayan şartlarda dinlenen müzik bir çok rahatsızlığa ve hastalığa davetiye de çıkarabilmektedir.
Alinti...