İstediğinizi sorun cevabı gelecektir.

Not tutup bekledikten sonra ne anlamı kalıyor?Bir şey anlamadım doğrusu.

Farkındalığımızı geliştirmek için.Zihnimizde bir sürü düşünce,yüreğimizde bir sürü istek oluyor.Eğer doğru bir şekilde evrene sorumuzu sorar ve ne zaman ne şekilde sorduğumuzu not edersek,cevabı geldiğinde daha iyi hatırlamış oluruz.Cevaplar bize farklı şekillerde gelebilir.Televizyonda bir programdan,gazeteden,bir arkadaşımızın ağzından,gelen bir mailden vb. şeylerden olabilir.6.cı hissimizin de bazen bize iletileri bu şekilde olabilir.
Birde eklemek istediğim konuyla ilgili bir şey var;
örn,'yarın yağmur yağacak mı?' sorusu yanlıştır.
Eğer Ankara'da yaşıyorsak 'yarın Ankara'da yağmur yağacak mı?' olmalıdır.
Evrene doğru soruyu yöneltip,peşini bırakmalıyız.Cevap bir şekilde gelecektir,yeterki geldiğinde fark edelim.
Bir şeyin olmasını çok istiyor,ancak o şey bir türlü olmuyorsa da zorlamamak lazım.Ya daha zamanı gelmemiştir,ya da bizim için hayırlı değildir.
Her şeyden önemlisi de sabırlı olmalıyız.
Sevgi ve ışıkla kalın.

Arkadaşlar bende koyu bir deteministim bu yuzden her şeyi her yönüyle görüp irdeliyebiliyorum ve nasıl basardıgımı tam olarak bilmesemde olasılıkları görüp sonucu yonetebiliyorum sürekli olarak evrenle cansız olan tüm varlıklarla konuşuyorum eger bunu başarırsanız onların size vermek istediği mesajı görebilirseniz sorunuzun cevabını çok önceden alabilirsiniz.

Geleceğini belirlemek bugünki pozitif düşünceden geçiyormuş gününü olumlu düşünerek ve bunu herzaman inanarak devam ettirmek geleceğinizi belirliyor bunu alışkanlık haline getirin inanın ve evrenden isteyin ve hergün şükredin.

arkadaşlar cevaplar televizyondan gelmez. cevap aslında her yerdedir. kendimizi aldatmaktan kaçınmalıyız bu konularda. çeşitli sayılar görüp bunun bir çeşit işaret olduğunu düşünen arkadaşlar var örneğin. hayır, evren bu şekilde çalışmaz. size vahiy gelmesini beklerseniz, biraz beklemeniz gerekecektir. ve emin olun o vahiy, gökten süzülen bir kağıt parçası şeklinde olmaz.

evrendeki mesajları alabilmek için çeşitli kadim yöntemler vardır. bunlara bilahare başka başlıklar altında değinmek isterim. vaktim olduğunda da yapacağım diye umuyorum. ama üzerinden şöyle bi geçecek olursak, islamda istihare, şamanizmde kutsal mekanlar ve yürüyüşler vardır. her inanışta bunlar gibi yöntemlerle seçecekleri yolları belirlemiştir insanlar. bilim insanları buna içgüdü demeyi çok severler. özellikle şamanların yöntemleri içgüdülerini dinlemenin biraz daha belirgin bir yoludur. tıpkı zen budizminde olduğu gibi zihninizi boşaltırsınız. bunun sonucunda farklı bir bakış açısı elde edersiniz. yürüyüşlere çıkın, ama kafanızın içi boş olsun. bir taşın üzerinde cevabı görebilirsiniz. taşı yorumlamayın. cevap, somut bir şekilde gelmez. taş kurbağaya benziyor diye, sizin için uygun meslek AĞA'lık değildir. benzetmeler yapmayın. bırakın taş nasılsa öyle kalsın. taşı, ağacı, havayı yargılamadığınızda, bir süre sonra baktığınız her yerde cevabı göreceksiniz. ve cevabın ne kadar açık olduğunu görünce şaşıracaksınız çünkü aslında her zaman kabak gibi ortadadır.

uzun zamandır çektiğim sıkıntıdan kurtulmak için sizden yardım istiyorum cevap alamıyorum hayatıma 11 yıl önce giren maddi manevi herşeyimi elimden alan kişiden nasıl kurtulurum acil yardımlarınızı bekliyorum şimdiden teşekkürler ben ve ailem tehlike ile karşı karşıya

yücekaya' Alıntı:

uzun zamandır çektiğim sıkıntıdan kurtulmak için sizden yardım istiyorum cevap alamıyorum hayatıma 11 yıl önce giren maddi manevi herşeyimi elimden alan kişiden nasıl kurtulurum acil yardımlarınızı bekliyorum şimdiden teşekkürler ben ve ailem tehlike ile karşı karşıya

Genişletmek için tıkla ...

Siz bu başlığı yanlış anladınız galiba. Sitedekilerden istemiyorsunuz, evrenden bizzat kendiniz istiyorsunuz. İstemesini bilince geldiğini anlatıyor bu yazı.

Merhaba. Sitenize yeni üye oldum ve üye olmamdaki en büyük etken de bu konu başlığı aslında Ben evrene sorularımı soruyorum fakat cevap alma konusunda kendimi kandırıyormuşum gibi hissediyorum. Sorduğum sorulara dair sürekli pozitif ve olumlu şeyler düşündüğüm için her işareti bir cevap olarak algılıyorum. Gecenin bir yarısı aklıma birden sorumla ilgili bir şiir gelebiliyor ya da tv'de ilk defa gördüğüm bir programda soruma dair küçük cevaplar farkediyorum. Biraz daha zamanım olduğunu düşünüp mutlaka olacak ama beklemeliyim diyorum. Kendimi kandırmadan gerçek cevaplara ulaşabilmek için ne yapmalıyım?

ibriz' Alıntı:

arkadaşlar cevaplar televizyondan gelmez. cevap aslında her yerdedir. kendimizi aldatmaktan kaçınmalıyız bu konularda. çeşitli sayılar görüp bunun bir çeşit işaret olduğunu düşünen arkadaşlar var örneğin. hayır, evren bu şekilde çalışmaz. size vahiy gelmesini beklerseniz, biraz beklemeniz gerekecektir. ve emin olun o vahiy, gökten süzülen bir kağıt parçası şeklinde olmaz.

evrendeki mesajları alabilmek için çeşitli kadim yöntemler vardır. bunlara bilahare başka başlıklar altında değinmek isterim. vaktim olduğunda da yapacağım diye umuyorum. ama üzerinden şöyle bi geçecek olursak, islamda istihare, şamanizmde kutsal mekanlar ve yürüyüşler vardır. her inanışta bunlar gibi yöntemlerle seçecekleri yolları belirlemiştir insanlar. bilim insanları buna içgüdü demeyi çok severler. özellikle şamanların yöntemleri içgüdülerini dinlemenin biraz daha belirgin bir yoludur. tıpkı zen budizminde olduğu gibi zihninizi boşaltırsınız. bunun sonucunda farklı bir bakış açısı elde edersiniz. yürüyüşlere çıkın, ama kafanızın içi boş olsun. bir taşın üzerinde cevabı görebilirsiniz. taşı yorumlamayın. cevap, somut bir şekilde gelmez. taş kurbağaya benziyor diye, sizin için uygun meslek AĞA'lık değildir. benzetmeler yapmayın. bırakın taş nasılsa öyle kalsın. taşı, ağacı, havayı yargılamadığınızda, bir süre sonra baktığınız her yerde cevabı göreceksiniz. ve cevabın ne kadar açık olduğunu görünce şaşıracaksınız çünkü aslında her zaman kabak gibi ortadadır.

Genişletmek için tıkla ...

Bence bu durumu kadim yöntemlerle sınırlamamak gerek..Kadim yöntemler belki daha güvenilir olabilir ama kişisel sezgi,algı vb şeyler de önemli bence..Ve yazının sonunda siz de buna vurgu yapmışsınız aslında..Herşey bilgi yada bir mesaj olabilir demişsiniz sizde..

Paylaşım gerçekten çok güzel. Bu günlerde etrafımdaki pek çok insan çekim yasası ile ilgili ciddi anlamda dalga geçtiği için, bilinçaltım etkileniyordu. Bende bu aralar tekrar ona inancımı kazandıracak bir şeyler bekliyordum, önce bu sabah bir olay yaşadım, ardından siteyi açar açmaz bu paylaşımı gördüm. Aslında bu bile bir cevap, bir işaretti belkide. Her neyse ben hepinizin bildiği üzere şu çekirdek inanç konusuna da dikkat çekmek istiyorum. En basitinden 'evrene soru soruyorum, cevap gelmiyor' un altında da mutlaka bir şüphe, bir inançsızlık var. Tıpkı benim gibi, az kalsın bende çekim yasasına olan inancımı kaybediyordum. Çünkü çevrem sürekli bana bunun bir safsatadan ibaret olduğunu, hatta günah olduğunu yineleyip duruyordu. Ama ben bunu çok şükür aştım, elbette herşeyin özü, olma sebebi Allah. Bunu hiç birimiz inkar etmiyoruz, sadece bizim baktığımız açıdan başkalarının bakması sanırım biraz zor oluyor. Kısaca eğer 'ben birşey istiyorum,imgeliyorum,olumlama yapıyorum herşeyi yapıyorum, gene de olmuyor.' diyorsanız mutlaka altında bir çekirdek inanç vardır. Örneğin R. Şanal'ın kitabındaki ilginç bir örneği paylaşmak isterim. Şanal'a gelen ve yaşı kemale ermesine rağmen evlenemeyen bir kadınla çalışma yapılıyor, bilinçaltına iniliyor ve kadının genç kızken bir falcıya gittiğini ve falcının ona evlendiğin sene annen ölecek demesi kızın bilinçaltında yer ediyor. O ne kadar evlenmek istese, bunun için uğraşsa da bilinçaltında bu çekirdek inanç yüzünden (annesini kaybetme korkusu ile bağlıyor evliliği) bir türlü evlenemiyor. Çekim yasasını işletmek konusunda zorluk yaşayan arkadaşlar, mutlaka çekirdek inançlarını tespit etmeli. Hatta bence evrenden cevap bekleyip, alamadığımızda bile ardında pek çok olumsuz düşünce yer alıyor olabilir .E kolay değil tabii, senelerce hep kötü düşünmeye alıştık böyle bir şeyden haberimiz bile yokdu. Zamanla her birimiz bunun farkına varıp, çekim yasasını işleteceğiz inşallah. Bu arada son olarak karar verdim, kimseyle çekim yasası tartışmasına girmemek gerekiyormuş

gizzz' Alıntı:

Merhaba. Sitenize yeni üye oldum ve üye olmamdaki en büyük etken de bu konu başlığı aslında Ben evrene sorularımı soruyorum fakat cevap alma konusunda kendimi kandırıyormuşum gibi hissediyorum. Sorduğum sorulara dair sürekli pozitif ve olumlu şeyler düşündüğüm için her işareti bir cevap olarak algılıyorum. Gecenin bir yarısı aklıma birden sorumla ilgili bir şiir gelebiliyor ya da tv'de ilk defa gördüğüm bir programda soruma dair küçük cevaplar farkediyorum. Biraz daha zamanım olduğunu düşünüp mutlaka olacak ama beklemeliyim diyorum. Kendimi kandırmadan gerçek cevaplara ulaşabilmek için ne yapmalıyım?

Genişletmek için tıkla ...

her soruya daima doğru cevap gelir

evrene: ben mutlu olacakmıyım diye sorarsanız, size kesinlikle evet der. çünki 50 yıllık bir ömrünüz varsa mutlaka 5 dk mutlu geçecektir ve size gelen cevap doğrudur, fakar sorunuz yanlıştır. örneğin: arabama alıcı çıkar mı diye sorarsınız ve satılmasını beklersiniz. bu da yanlış. arabanıza bir sürü alıcı çıkar ama satılmaz, oysa ki evren size evet cevabını vermiştir. Arabam satılacak mı dersiniz, ever cevabı gelir ve 3 yıl sonra satabilrsiniz anca. arabanızı 1 ayın içinde satabilecekmisiniz sorusu örneklerden en doğru soru örneğidir.
ne sorduğunuzu ve ne istediğinizi bilmeniz gerekir.

Fazla irdelerseniz hiç bir sorunun cevabından emin olamazsınız. Bir sorunun cevabı tek tir ve ilk gelen cevap daima doğrusur, hoşunuza gitse de gitmese de...

Çok tatlı harıka bır enerji çok teşekkürler

bende de şöyle bişiy oldu bi aklıma birden şafak kelimesi geldi kendi kendime şafak kaç acaba diye 5 dakika falan düşündüm sonra televizyonu açtım çıkan ilk kanalda birileri konuşuyordu duyduğum ilk cümle şafak 17 oldu tv yi açar açmaz kız şafak 17 dedi bende 17 gün bekledim ama bişiy olmadı biraz saçma oldu ama yazmak istedim

Bu sorgulamanın ben bir faydasını görmedim