Yıldız düşüklüğü iki aleme de açık olanlarda oluyor değil mi.. yani bizim gibi nerdeyiz dünyada mı cinler aleminde mi diyenlerdeNazar kurtulmanin bir yolu yıldız düşüklüğü Ya Rafi esmasinin çekenin yıldızı yükselir.Nazar büyü ve sihir den etkilenmez.
Evet biraz öyle büyüden sihirden etkilenirsen büyünün içine girersin.Alicilarin çok açık olunca etkilenme olasılığın da artıyor.Ama yıldızını yükseltip hem alemin içinde olabilirsin hem olumsuz yönde etkilenmezsin.Yıldız düşüklüğü iki aleme de açık olanlarda oluyor değil mi.. yani bizim gibi nerdeyiz dünyada mı cinler aleminde mi diyenlerde![]()
Peki doğuştan açıksa alıcılar sülale geleneğiyse kara büyü yapmakEvet biraz öyle büyüden sihirden etkilenirsen büyünün içine girersin.Alicilarin çok açık olunca etkilenme olasılığın da artıyor.Ama yıldızını yükseltip hem alemin içinde olabilirsin hem olumsuz yönde etkilenmezsin.
Ya Rafı esmasi çok etkili bu konuda.Direk o niyetde okuyunca yükseltiyor.Ama belli bir seviye gelmek için bir süre yapmak lazım.
Kara büyü negatif etkilerde çok kaldığın için senin için bir tercih olur.Ama bu şekilde negatif kurtulamazsin daha batarsin.Kendini pozitife çevirmeye çalışacaksın.Bu demek oluyor ki sana kötülük yapana cevap vermeyeceksin.Allah cemal esmalari olduğu gibi kahır celal esmalarinda Allah bu esmalarinda ölçülü olarak denge kalabilmek sende bulunmasını istiyor.Ama hep den kötülüğe bat demiyor.Pozitif yasacaksin ama celal esmalarida vukuf bulunduracaksin bir savunma gibi.Peki doğuştan açıksa alıcılar sülale geleneğiyse kara büyü yapmak![]()
Bir tek bu esma mı?İkili olarak okunmak istense yanına hangi isim eklenmeli?Nazar kurtulmanin bir yolu yıldız düşüklüğü Ya Rafi esmasinin çekenin yıldızı yükselir.Nazar büyü ve sihir den etkilenmez.
Ya Rafi,Ya Kuddüs okuyabilirsiniz....Bir tek bu esma mı?İkili olarak okunmak istense yanına hangi isim eklenmeli?
İşlerin gizli tutulmasının ne kadar önemli olduğunu bilsek sonuçlarına şaşırırdık ama insanız ve bir yerde sohbet uzayınca farkında olmadan planlardan,niyetlerden ve sorulan sorulardan dolayı konuşmayı devam ettirmek için konuşuyoruz da konuşuyoruz...İstemeden de olsa karşı tarafı da cevapsız bırkmamak için ve dürüst davranmayı istediğimiz için kendimizi açığa vuruyoruz....Çevremdeki bazı insanları gözlemlediğimde ise insanları şaşırtacak derecede hayatlarını başka söylemlerle örttüklerini görüyorum...Örneğin çok sağlıklı olan bir hasta olduğunu söyleyebiliyor ya da aslında hayatında çok mutlu bir olay yaşayan kişi çok sıradanlaştırıyor mesela o anki duygusunu...Ya da maddi varlığı çok yerinde olan kişi hep yokluktan şikayet halinde kalabiliyor....Artık neden dürüst olmadıklarını anlayabiliyoruz....Demek ki bir çeşit koruma sağlıyor....Kimseye de gerçekleri çarpıttıkları için kızmayalım...Planlardan,niyetlerden bahsetmek şöyle dursun ''olanı''bile gizliyor insanlar.....Bazıları da vardır herşeylerini daha olmadan anlatmaya başlarlar,anons ederler...İşte o gerçekleşse bile sonradan engeller çıkabiliyor...Ya da bazısına hiçbir şey olmuyor.....Siz hayatınıza bakarak nasıl etkilendiğinizi bulmanız gerekiyor...Bazen de 40 kere sesli söylediğin oluyor...Etkilenme durumlarımız enerjimize göre değişiyor bence....Aksi de gerekleşebilir,bazen söyleyince olur ama herkesin yolu farklı,bunu ancak hayatımıza bakarak söyleyebiliriz...Geçmişte bir dileği,niyeti söyleyince mi olmuş gizleyince mi?Kısaca şunu eklemek istiyorum Hz.Muhammed efendimizin sözüdür;
İşlerinizi gizli tutarak onların ilerlemesini sağlayın. Çünkü her nimet sahibi kıskanılır.
Birde mümkünse zikirler ile çalışın enerjinizi yüksek tutun. İşler yoluna girecektir yakın zamanda bende başlayacağım.
Nazar ediyorsunuz kendinize.
İçsel gözlemcinizi kendi enerjinizi gözlemleye dikmişsiniz.
Nazarınızı kırın. Akışınız devam etsin.
Çünkü atomlar siz gözlemlerken farklı, inanırken farklı davranırla
Ben bu dediklerinize tamamen katılıyorum,hatta yakın zamanda bu şekilde hissettim ama siz şu anda benim anladığımı yazıya dökmüş oldunuz...Benim sormak istediğim başka bir soru var?Okuduğum kitaplarda ya da rast geldiğim kişisel gelişim videolarında ''sürekli kendimiz gözlemlememiz''söyleniyor ya ,acaba ikisi farklı yönelimler mi yoksa ben mi yanlış yorumluyorum bu ''kendimizi gözlemlemeyi''...Ben kendimizi tanımak ,bilmek için gözlemlediğimizi düşünüyorum ama sizin dediğiniz farklı bir bilgi mi?Somut bir örnekle daha iyi anlarım belki,eğer zamanınız varsa?Nazar 3 çeşittir.
Kişi farkına varmadan kendini ve alacağı aksiyonları gözlemlemeye başladığı anda işleri de kesintilere uğramaya başlar. Sakarlık ta gelir, kısmet kapalılığı da.
Bu kadar irdelemeyenler bizden çok daha rahat, kaygısız, mutlu.. boşver.. akışa bırak akışa güven, en azından sürekli mücadele sonucunda oluşan o tükenmişlikten korunursun.. hep bir şeyler için mücadele edip her defasında ağzının payını almak çok yıpratıcı, değmiyor bir de..Ben bu dediklerinize tamamen katılıyorum,hatta yakın zamanda bu şekilde hissettim ama siz şu anda benim anladığımı yazıya dökmüş oldunuz...Benim sormak istediğim başka bir soru var?Okuduğum kitaplarda ya da rast geldiğim kişisel gelişim videolarında ''sürekli kendimiz gözlemlememiz''söyleniyor ya ,acaba ikisi farklı yönelimler mi yoksa ben mi yanlış yorumluyorum bu ''kendimizi gözlemlemeyi''...Ben kendimizi tanımak ,bilmek için gözlemlediğimizi düşünüyorum ama sizin dediğiniz farklı bir bilgi mi?Somut bir örnekle daha iyi anlarım belki,eğer zamanınız varsa?
Bu konuda kesinlikle haklısın...Sanki çok önemli bir sır varmış da kaçırıyormuşum gibi geliyor...Oysa ki hayat zaten gizemlidir Osho'nun dediği gibi...İstesek de çözemeyiz....Ne zaman ki işte bu desek sorular da değişir cevaplar da ....Hayat ezberlerden oluşmuyor sonuçta...Benim problemim çok meraklı olmak galiba,özellikle de kendime karşı ...Bu kadar irdelemeyenler bizden çok daha rahat, kaygısız, mutlu.. boşver.. akışa bırak akışa güven, en azından sürekli mücadele sonucunda oluşan o tükenmişlikten korunursun.. hep bir şeyler için mücadele edip her defasında ağzının payını almak çok yıpratıcı, değmiyor bir de..
Aslında Einstein'ın lafı vardır. "Hayal edebiliyorsanız yapabilirsiniz" diye aslında enerji ve titreşime vurgu yapıyor. Birşeyin olacagını ne kadar söyleyip onu başarmış gibi hayaller kurarsan olma ihtimali artar. Şu insanlara söyleme olayınada gelirsek daha önce benim açtığım konuya mesaj gelmişti bununla alakalı şöyle geçiyordu insanlar istemeden bile nazar atabilirler. Nazar öyle birşey ki büyünün bile yapamadığını yapabilir bazen, o yüzden gerçegi yanlış gibi çarpıtmak zamanımızın kuralı bana göre. İşte dediğiniz gibi sağlıklı hastayım demeye devam ederse karşısındakinin nazarı değmesi gereken birşey olmaz. Zengin fakir gibi görünürse dahada zengin olmaya devam eder.İşlerin gizli tutulmasının ne kadar önemli olduğunu bilsek sonuçlarına şaşırırdık ama insanız ve bir yerde sohbet uzayınca farkında olmadan planlardan,niyetlerden ve sorulan sorulardan dolayı konuşmayı devam ettirmek için konuşuyoruz da konuşuyoruz...İstemeden de olsa karşı tarafı da cevapsız bırkmamak için ve dürüst davranmayı istediğimiz için kendimizi açığa vuruyoruz....Çevremdeki bazı insanları gözlemlediğimde ise insanları şaşırtacak derecede hayatlarını başka söylemlerle örttüklerini görüyorum...Örneğin çok sağlıklı olan bir hasta olduğunu söyleyebiliyor ya da aslında hayatında çok mutlu bir olay yaşayan kişi çok sıradanlaştırıyor mesela o anki duygusunu...Ya da maddi varlığı çok yerinde olan kişi hep yokluktan şikayet halinde kalabiliyor....Artık neden dürüst olmadıklarını anlayabiliyoruz....Demek ki bir çeşit koruma sağlıyor....Kimseye de gerçekleri çarpıttıkları için kızmayalım...Planlardan,niyetlerden bahsetmek şöyle dursun ''olanı''bile gizliyor insanlar.....Bazıları da vardır herşeylerini daha olmadan anlatmaya başlarlar,anons ederler...İşte o gerçekleşse bile sonradan engeller çıkabiliyor...Ya da bazısına hiçbir şey olmuyor.....Siz hayatınıza bakarak nasıl etkilendiğinizi bulmanız gerekiyor...Bazen de 40 kere sesli söylediğin oluyor...Etkilenme durumlarımız enerjimize göre değişiyor bence....Aksi de gerekleşebilir,bazen söyleyince olur ama herkesin yolu farklı,bunu ancak hayatımıza bakarak söyleyebiliriz...Geçmişte bir dileği,niyeti söyleyince mi olmuş gizleyince mi?
peki bu blokajı nasıl yok edebiliriz fikrin var mı? yani sonuçta o kişiyi sevmeye mi çalışmalıydı bu durumda blokajı yok etmek için. güzel bir nokta ama çözümü kolay değil diye düşünüyorum.Niyet ve çekim çok başarılı yapılsa bile blokaj varsa geleceği yolu kapatıyor. Mesela çok istediğin bir iş var ve işyerindeki sevmediğin bir kişinin olması kafanı kurcalıyor. Normalde bu duruma razı olsan bile engel var yayını yapıyorsun. İşyeri de diyor ki "Bu bende çalışan başka birini sevmiyor, anlaşamazlar huzursuzluk olur." Ve seni görüşmede eliyorlar.
Niyeti hoş tutman, pohpohlaman gerekiyor.
şu ne demek tam olarak? yani duanı et olacağına inan ve bırak demek oluyor değil miÇünkü atomlar siz gözlemlerken farklı, inanırken farklı davranırlar.
şu ne demek tam olarak? yani duanı et olacağına inan ve bırak demek oluyor değil mi
evet zaten duayı edip huzurla teslim edersen o imtihan döngüsünden de bi nebze çıkmış oluyorsun bence. onun içine artık birçok şey giriyor. Allah ın esasta bizden beklediği teslimiyet, tevekkül, şükür ve huzur hepsi zaten artık en hayırlısını senin için getiriyor.Bu tokadı en çok zikir yapanlar yerler.
Mesela Vedud esmasi çekiyorlar herkes tarafından sevilmek için.
Esma çekmek tatlı ya? Hemen sosyal ilişkilerinde Esmanın işe yarayıp yaramadığını test etmeye başlıyorlar bakalım Esma işe yarayacak mı diye
Noldu? Gözlemci devreye girdi ve büyü daha tutmadan bozuldu. Kimse ne kaprisini çekiyor, ne sana öncelik veriyor, ne seni ayrı tutuyor, ne de çok özel olduğunu hissettirecek birsey yapıyor...
Bazen de Esma tutmaya başlar, bir sevgi hissedersin, ama bu sefer de Esma tuttu dediğin anda kesilir yine. Çünkü gözlemci çok beter bir köstektir. Doğal sürece yapay müdahalede bulunduğun anda büyü bozlulur.
O halde akışta kalmayı ve esmalarin getirilerini yaşarken gözlemciyi devreye sokmamayı öğrenmek gerekir. Bunun da yöntemi herkese söylenmez. Çünkü herkes bakmaması gereken yere bakar hakikati öğrenince . O yüzden söylenmez.
Yani bunlar bazen karmik durumlar. Yani herkesi sevemeyiz mantık olarak ama sevmediğinin birinin orada denk gelmesindeki kök sorun onu sevmemek değil. Orada sevmediğin birinin denk gelmesi. Onu seversin de bu sefer oradaki kahve makinesinin sesini sevmezsin. Veya merdivenleri çok diktir yukarı çıkmak zor gelir. Maksat senin olumsuz küçük küçük ya da büyük negatifler yayman ise onları tek tek yok etmeye çalışmak biraz bataklıkta debelenmek gibi oluyorpeki bu blokajı nasıl yok edebiliriz fikrin var mı? yani sonuçta o kişiyi sevmeye mi çalışmalıydı bu durumda blokajı yok etmek için. güzel bir nokta ama çözümü kolay değil diye düşünüyorum.
çok bilmekle çok derine girmekle alakalı mı bilemiyorum ama yorumlarını okurken negatife düştüğünü hissediyorum, yanlış anlama sadece bir gözlemci etkisi![]()
e tabi şeytan bizim gibilerle uğraşacak değil ya, dolu kaba gidiyor demek ki : )Şeytanım çok güçlü ondandır![]()