psikolojik dünya üzerinde faaliyet yürütmeye yönelik çalışmalar insanlığın var olmaya başladığı zamanlarla yaşıttır.. yani büyü denilen bir fenomen gerçektende vardır.. üst yetzira dünyasındaki bir takım psikolojik faaliyetleri düzenlemeye yönelik çalışır bizim büyü dediğimiz faaliyet.. Mesela insanoğlunun yüzde 90'ını bilinçaltı yönetmektedir.. hatta belkide yüzde 99 bile diyebiliriz buna.. hareketlerimiz tamamen bilinçaltı tarafından kordine edilir.. bilinçaltımızı ise genetik bilgilerimiz, ailemiz ve yakın çevremiz oluşturur.. bunun dışına çıkamayız genellikle.. çevrenin ve bilinçaltının bir ürünüyüz. daha fazlası değiliz..
İçinde yaşadığımız dünya asiyya dünyasıdır.. elementi topraktır.. eylem ve hareketle ilgilidir.. yani bir tohumuz.. çevresel şartlara göre gelişen ve şekillenen bir tohumuz maddi dünyada.. üst yetzira dünyası ise bilinçaltı aleme karşılık gelir. insanoğlunun tüm davranışlarını bilinçaltı yönettiği için, kişinin bilinçaltı bir şekilde değiştirilebilirse, o kişi çok farklı davranabilir.. şaşırtıcı bir şekilde davranabilir o kişi.. bu adamdan bunu hiç beklemezdim diyeceğiniz bir takım insanlar bile ortaya çıkabilir.. Bunun sebebi bir takım karanlık güçlerin, manyetik güçlerin etkisinde olmasından; yani kısacası büyü dediğimiz fenomenin etkisinde olmasından kaynaklanıyor olabilir..
Havas vs gibi ilimler iyi yönde kullanıldığı taktirde hiç bir sıkıntısı yoktur.. kara büyücü olabilir. aynı zamanda ak büyücüde olabilir.. kara havascı olabilir. ak havascıda olabilir.. takva sahibi bir havascı yeteneğini hayır ve ihsan yönünde kullanır ve kara büyü dediğimiz fenomeni bozmaya, çözmeye yönelik çalışır.. üst yetzira dünyasında eylemler yapar.. büyü yapılanın bilinçaltındaki oynamaları bulur ve saptar.. daha sonra onları yaradanın izniyle düzeltir.. tekrardan eski haline getirir.. fakat üzerindeki elbiseleri ve kullandığı herhangi bir tılsım ve rün gibi malzemeleri daha sonra yakması lazım.. her ne kadar ak büyücü olsada onları muhafaza edemez.. yakması lazım onları..
Büyü yasaktır.. yasaklanmıştır.. yapanlar tamamen manyetik güçlere teslimdirler ve onların nurlardan, ihsandan, yaradandan hiç bir nasipleri yoktur.. fakat tabi pişman olup tevbe ederlerse durum yinede değişir..
birde ledün ilmi vardır. Ledün ilmi havas ile karıştırırmamalıdır.. ledün demek; batın demektir.. yani batıni ve örtülü gerçeklikleri anlar ledün sahipleri.. kutsal kitaplarda okudukları metinleri halktan herhangi bir insan gibi görüp değerlendirmezler. onun çok daha derin ve manevi anlamlarına inerler.. genellikle tasavvuf ilmine verildiği gibi, tasavvufla hiç alakası olmayan bir kişiyede ledün ilmi verilebilir. onu yaradan dilediğine verir..
Aslında ledün ilmi, kabala ilmi ile aynıdır.. fakat kabala'da çaba harcamak gerekir.. ledün'de ise öyle bir çaba gerekmez. yani Allahu teala dilediklerine ihsan eder o ilmi..