My_soul
Banlı Kullanıcı
- Katılım
- 14 Ara 2009
- Mesajlar
- 143
- Tepkime puanı
- 22
Terminator'daki bu deyim bilindiği üzere fenomen oldu.Bende bu sabah bir mesajın sonunda arkadaşım yazınca aklıma takıldı işte.
" 1- Havuzlu bir cami… Ramazan ayının ilk haftasında mahalleli yurdum insanı havuza hücum ediyor. … Eşarbını, saçından bir tutam kakülü görünecek şekilde ve “çene altından” düğmeleyerek bağlayan ilkokul mezunu veya terk yüzlerce kadın… Telaşla havuzdan kaplarına su dolduruyorlar. Çocuğu olmayanlar, hamileler veya yeni doğmuş çocuklar bu “zemzem” suyundan içerlerse hasta olmazlarmış… “Hz. Hızır” zemzemi Kabe’den caminin içine getirmiş… Spiker caminin hocasıyla söyleşi yapıyor havuzun başında. Geride kadınlar ne spikere, ne kameraya, ne de hocanın dediklerine dönüp bakmıyorlar bile. Caminin hocası bu havuzun “şebekeden” gelen suyla yapıldığını; dertlere deva, hastalıklara şifa, kısırlığa veda durumlarının olmadığını anlatıyor ha anlatıyor… Spiker “Bunları vatandaşlara söylemiyor musunuz?” diye soruyor. “Bakın dinleyin anlatılanları” diyor kadınlara bir yandan da ama nafile; hiçbiri dönüp bakmıyor! Hoca gayet dertli: “Kızım dinlemezler boşuna uğraşma. Ben neler yaptım neler. Yazılar yazdım bak (Duvarda ‘Dikkat! Şebeke suyudur’ yazıyor), topladım konuşmalar yaptım, ayet okudum, hadis okudum, ı ıhh fayda etmiyor. Bak görüyorsun doldurup doldurup gidiyorlar, başka bir dünyada onlar…”
2- Almanya’da “Türkler’de din” üzerine gurbetçi çocukları üzerine bir araştırma yapılmış. “En son neyinizden vazgeçmezsiniz?” diye sorulmuş. Sonuç çok ilginç: İçki içebileceklerini, kumar oynayabileceklerini, bara, diskoya gidebileceklerini, çapkınlık, hovardalık edebileceklerini, Alman biri ile evlenebileceklerini, Hristıyan olabileceklerini, hatta Türklükten çıkıp Alman bile olabilecekleri söylemişler ama bir şey var ki asla: domuz eti yemeyiz!" (alıntı:İhsan Eliaçık)
Yanlış bilgilendirme,yanlış inanışlar yüzyıllar boyu sürdürülünce nerelere varabiliyor.
Astalavista
" 1- Havuzlu bir cami… Ramazan ayının ilk haftasında mahalleli yurdum insanı havuza hücum ediyor. … Eşarbını, saçından bir tutam kakülü görünecek şekilde ve “çene altından” düğmeleyerek bağlayan ilkokul mezunu veya terk yüzlerce kadın… Telaşla havuzdan kaplarına su dolduruyorlar. Çocuğu olmayanlar, hamileler veya yeni doğmuş çocuklar bu “zemzem” suyundan içerlerse hasta olmazlarmış… “Hz. Hızır” zemzemi Kabe’den caminin içine getirmiş… Spiker caminin hocasıyla söyleşi yapıyor havuzun başında. Geride kadınlar ne spikere, ne kameraya, ne de hocanın dediklerine dönüp bakmıyorlar bile. Caminin hocası bu havuzun “şebekeden” gelen suyla yapıldığını; dertlere deva, hastalıklara şifa, kısırlığa veda durumlarının olmadığını anlatıyor ha anlatıyor… Spiker “Bunları vatandaşlara söylemiyor musunuz?” diye soruyor. “Bakın dinleyin anlatılanları” diyor kadınlara bir yandan da ama nafile; hiçbiri dönüp bakmıyor! Hoca gayet dertli: “Kızım dinlemezler boşuna uğraşma. Ben neler yaptım neler. Yazılar yazdım bak (Duvarda ‘Dikkat! Şebeke suyudur’ yazıyor), topladım konuşmalar yaptım, ayet okudum, hadis okudum, ı ıhh fayda etmiyor. Bak görüyorsun doldurup doldurup gidiyorlar, başka bir dünyada onlar…”
2- Almanya’da “Türkler’de din” üzerine gurbetçi çocukları üzerine bir araştırma yapılmış. “En son neyinizden vazgeçmezsiniz?” diye sorulmuş. Sonuç çok ilginç: İçki içebileceklerini, kumar oynayabileceklerini, bara, diskoya gidebileceklerini, çapkınlık, hovardalık edebileceklerini, Alman biri ile evlenebileceklerini, Hristıyan olabileceklerini, hatta Türklükten çıkıp Alman bile olabilecekleri söylemişler ama bir şey var ki asla: domuz eti yemeyiz!" (alıntı:İhsan Eliaçık)
Yanlış bilgilendirme,yanlış inanışlar yüzyıllar boyu sürdürülünce nerelere varabiliyor.
Astalavista