Alfada yapılanların anlamı

Dün gece uykuya dalmaya çok yakın bir anda, tamamen iradem dışı, kendi sesimle "Allahım bana acı ver." diye dua ettiğimi duydum. Aynı anda hızla dehşete kapılıp hemen gözümü açtım.
Bunu nasıl okuyabiliriz?
Bilinçaltımda duran bir suçluluk psikolojisi mi işaret edilmiş olabilir?
Benim adıma yaratımda bulunmaya çalışmak için alfa frekansıma giren bir psişik saldırı mı?
Atasal aktarım veya doğmadan önce edilen bir yemin ya da anlaşma olabilir mi?

İnsanlar gece boyunca uykularında anlamlı anlamsız bir sürü şey mırıldanır. Bu kadar abartmaya gerek yok bence. Küçük çocuklar kelimeleri tersine çevirir yada harflerin yerini karıştırarak anlamsız sözcükler mırıldanır, ay efendim japonca konuştu çince konuştu uykusunda der anne babaları. Yok nereden öğrendi de konuştu, uykusunda melekler mı ögretti felan. Vakti zamanında bir kadın uykusunda "Recebim Recebim" diye sayıklıyormuş, kocası boşamış. Sonradan anlaşılmış ki kadın Recep isminde hickimseyi tanımıyormuş bile, Hani Benim Recebim türküsünü mırıldanıyormuş sadece.

Atalar yeminler anlaşmalar felan biraz fazla abartılı gibime geldi..

Ben oraya uyku yazmadım.

acemicadisofia' Alıntı:

İnsanlar gece boyunca uykularında anlamlı anlamsız bir sürü şey mırıldanır. Bu kadar abartmaya gerek yok bence. Küçük çocuklar kelimeleri tersine çevirir yada harflerin yerini karıştırarak anlamsız sözcükler mırıldanır, ay efendim japonca konuştu çince konuştu uykusunda der anne babaları. Yok nereden öğrendi de konuştu, uykusunda melekler mı ögretti felan. Vakti zamanında bir kadın uykusunda "Recebim Recebim" diye sayıklıyormuş, kocası boşamış. Sonradan anlaşılmış ki kadın Recep isminde hickimseyi tanımıyormuş bile, Hani Benim Recebim türküsünü mırıldanıyormuş sadece.

Genişletmek için tıkla ...

createtherules' Alıntı:

Dün gece uykuya dalmaya çok yakın bir anda, tamamen iradem dışı, kendi sesimle "Allahım bana acı ver." diye dua ettiğimi duydum. Aynı anda hızla dehşete kapılıp hemen gözümü açtım.
Bunu nasıl okuyabiliriz?
Bilinçaltımda duran bir suçluluk psikolojisi mi işaret edilmiş olabilir?
Benim adıma yaratımda bulunmaya çalışmak için alfa frekansıma giren bir psişik saldırı mı?
Atasal aktarım veya doğmadan önce edilen bir yemin ya da anlaşma olabilir mi?

Genişletmek için tıkla ...

Ben böyle düşünmezdim. Ruh olgunlaşmak istediği için acıya gönüllü olur. Sahtelikten çıkmanın zamanı gelmiştir..

Yaşamak dediğimiz yolculuk, bireyi çoğunlukla akıl ve kalp arasında tutsak bırakıp, aşağılayıcı bir çıkmazın içine girmesini sağlıyor. Tutsaklık, insan olma halinin önündeki en sert engellerden biri. Aşabilmek içinde önce kendimizle tekamül edebilmeyi öğrenmemiz gerekiyor.

Acı istiyorsak taban noktamız merhamettir. Merhamet dediğimiz ise özünde ; kendimizde hak gördüğümüz bir şeyi almamayı bilmekten geçer. Yani bir nevi feragattir. Bazen bir duyguyu, bir düşünceyi, bir insanı.. tanımı her ne olursa olsun serbest bırakmaktır. Sıkı sıkıya tutunduğumuz her x , ruhun dar alanına bir tuğla daha sıkıştırır.

Belki de ruhunuz, elinizle koyduğunuz her bir tuğla için merhamet dileniyordur..
Şöyle bir durup düşünün.. İçinizde bir yerde, özgürce dans ettiğini en son ne zaman hissettiniz ?

Siz serbest bırakamazsanız ; yardımı yine sizin dilinizle ama sizden daha güçlü olandan istemeye başlar. O'nun için gelen yardım, kendi başınıza çözebileceğinizden çok daha sancılı olur. İlahi sistem acımaz. İnsanı yerden yere vurur.

Elnora_alila' Alıntı:

İçinizde bir yerde, özgürce dans ettiğini en son ne zaman hissettiniz ?

Genişletmek için tıkla ...

Ben zaten esaret altında özgürlük aradığım için bu yollara çıktım.

Aslında aynı yere yakın düşünmüşüz bence. Ben daha genel ve analitik mantıkta düz yazmışım.
Bir suç algısı var ortada ve çözümün acıdan geçtiğine karar kılınmış. Bu suçu kendime de işlemiş olabilirim tabii ki.

Ama bilinçaltının bu kadar metaforla yanıt oluşturabileceğine ihtimal veremiyorum sadece. Dilindeki ve bağlantı kurmadaki basitliğini biliyoruz. O yüzden daha düz bir şey aramış olabilirim.

createtherules' Alıntı:

Ben oraya uyku yazmadım.

Genişletmek için tıkla ...

Hepsi uyku sonuçta (veya uyku evreleri her neyse) ve siz hangi modda mırıldanıyorsanız, başkaları da aynı modda mırıldanıyor. Uykuyla uyanıklık arası yani.

acemicadisofia' Alıntı:

Hepsi uyku sonuçta (veya uyku evreleri her neyse) ve siz hangi modda mırıldanıyorsanız, başkaları da aynı modda mırıldanıyor. Uykuyla uyanıklık arası yani.

Genişletmek için tıkla ...

Hayır işte malesef öyle değil. Derin uyku ve dalış öncesi çok farklı frekanstaki yerler. Bilinçaltının verdiği cevapları inceliyoruz. Her şeyi öyle "Kedidir kedi..." kafasıyla basite indirgeyeceksek buralarda ne işimiz var?
Ayrıca mırıldanma falan yok ortada zihinde duyulan bir şey.

createtherules' Alıntı:

Hayır işte malesef öyle değil. Derin uyku ve dalış öncesi çok farklı frekanstaki yerler. Bilinçaltının verdiği cevapları inceliyoruz. Her şeyi öyle "Kedidir kedi..." kafasıyla basite indirgeyeceksek buralarda ne işimiz var?
Ayrıca mırıldanma falan yok ortada zihinde duyulan bir şey.

Genişletmek için tıkla ...

Bakın belli ki tecrübeli üyesiniz burada, maksadım sizi irdelemek değil öğrenmek diyelim. Derin uyku ve dalış öncesi farklı frekanslar diyorsunuz. Benim bildiğim uyku ile uyanıklık arası, alfa deniyor sanırım. Sayıklama ve karabasan evresi. Rüyaların görüldüğü rem evresi daha başka bir mod olsa gerek, ikisi aynı frekans değil çünkü. Siz ilkinden bahsediyorsunuz sanırım ki, birçok insanın çoğu zaman başına gelen gayet olağan bir durum: Uykuda sayıklama. Eğer sayıkladınız sözcükler bilmediğiniz bir terim ya da yabancı dilde anlamlı sözcükler olsaydı kayda değer olurdu. Bir de bilinçaltının verdiği cevapları inceliyoruz, diyorsunuz. Bu işleri profesyonel olarak mı yapıyorsunuz, ne bileyim uykuya dalarken bir program felan mı kullanıyorsunuz? Teşekkürler..

Hmm, tekrar okudum da, sayıklama değil kendi sesinizi duymuşsunuz. Bir çeşit rüya, uyarıcı rüya olabilir. Neyse, rüya uzmanı değilim.

createtherules' Alıntı:

Ben zaten esaret altında özgürlük aradığım için bu yollara çıktım.

Aslında aynı yere yakın düşünmüşüz bence. Ben daha genel ve analitik mantıkta düz yazmışım.
Bir suç algısı var ortada ve çözümün acıdan geçtiğine karar kılınmış. Bu suçu kendime de işlemiş olabilirim tabii ki.

Ama bilinçaltının bu kadar metaforla yanıt oluşturabileceğine ihtimal veremiyorum sadece. Dilindeki ve bağlantı kurmadaki basitliğini biliyoruz. O yüzden daha düz bir şey aramış olabilirim.

Genişletmek için tıkla ...

Bence suç yok. Acıyı yalnızca suçluyken istemeyiz. Acıyı isteriz çünkü bizi dönüştürür. O yüzden suç olarak görmeyin.
Kelebek oluyorsunuz, kanatlarınız renkleniyor. Kendi eşiğinizi test ediyorsunuz gibi düşünebilirsiniz.

Örneğin ben, acıyı en ağır biçimde yaşadığım dönemde Allah nefesiyle dönüştürmeyi öğrendim. Çok sonraları fark ettim ki, o dönemde dert olarak yüklediklerim geleceğime asla katkısı olmayan tutunmalarmış. Yaşadığım dönüşüm yaklaşık 2 yılımı aldı fakat hissettirdiği tükenmişlik 10 yılımı çalmış gibiydi. Dediğim gibi.. Sistem acımaz, acıtır.

İnsan ödediği karmaları bile zaman geçtikçe idrak ediyor. Bilinçaltı olarak görmeyin. Duyduğunuza odaklanın yolu yürüyün. Uzun vadede müthiş kazanımlar getireceğine eminim

acemicadisofia' Alıntı:

Bakın belli ki tecrübeli üyesiniz burada, maksadım sizi irdelemek değil öğrenmek diyelim. Derin uyku ve dalış öncesi farklı frekanslar diyorsunuz. Benim bildiğim uyku ile uyanıklık arası, alfa deniyor sanırım. Sayıklama ve karabasan evresi. Rüyaların görüldüğü rem evresi daha başka bir mod olsa gerek, ikisi aynı frekans değil çünkü. Siz ilkinden bahsediyorsunuz sanırım ki, birçok insanın çoğu zaman başına gelen gayet olağan bir durum: Uykuda sayıklama. Eğer sayıkladınız sözcükler bilmediğiniz bir terim ya da yabancı dilde anlamlı sözcükler olsaydı kayda değer olurdu. Bir de bilinçaltının verdiği cevapları inceliyoruz, diyorsunuz. Bu işleri profesyonel olarak mı yapıyorsunuz, ne bileyim uykuya dalarken bir program felan mı kullanıyorsunuz? Teşekkürler..

Genişletmek için tıkla ...

Hayır incelemeden kastım şu, bilinçaltı yayılımını yaptığı güncel bir yargıyı dışavurabilir. Onun kendi diliyle söyledikleri mutlaka bir dönemde kayıt edilmiş bir bilgidir ancak neyle neyi mukayese edip o sonucu sentezlediğini bilinçli halimizle çözümleyebiliriz. Biz kendimizde değiştirmek istediğimiz ya da nedenini öğrenmek istediğimiz bir konunun nedenini bilinçaltında aramalıyız.
Bilinçaltı ile irtibat kurup ancak kontrolü sağlayabileceğimiz aralık alfa, rem ise uykunun derin olduğu kısım. O yüzden bunlarda hayatımızı etkileyen verilerin işaretleri var

Siz Tarot bakıyordunuz diye hatırlıyorum. Eğer bilinçaltı ile alakalı bir durumsa Tarot ile nokta atışı cevap alırsınız.

createtherules' Alıntı:

Hayır incelemeden kastım şu, bilinçaltı yayılımını yaptığı güncel bir yargıyı dışavurabilir. Onun kendi diliyle söyledikleri mutlaka bir dönemde kayıt edilmiş bir bilgidir ancak neyle neyi mukayese edip o sonucu sentezlediğini bilinçli halimizle çözümleyebiliriz. Biz kendimizde değiştirmek istediğimiz ya da nedenini öğrenmek istediğimiz bir konunun nedenini bilinçaltında aramalıyız.
Bilinçaltı ile irtibat kurup ancak kontrolü sağlayabileceğimiz aralık alfa, rem ise uykunun derin olduğu kısım. O yüzden bunlarda hayatımızı etkileyen verilerin işaretleri var

Genişletmek için tıkla ...

Peki ya bilinçaltında yalnızca biz mi varız, yoksa Atalar, melekler ve diğer varlıklarla bir bağlantıdan mı söz ediyorsunuz. Mesela sorunumuzu sorduğumuzda cevap veren biz miyiz yoksa koruyucu meleğimiz, ak sakallı dede vs bir bilenle iletişime mi geçiyoruz?

@Elnora_alila O zaman sanki onun ucu biraz dünyaya acı cekmeye geldik mevzusuna dayanmaz mı? Bu noktada arada kaldım. Yani acı çekmeyi bu alanda bu kadar normalize etmeli miyiz gerçekten?
@Alakan çok uzun zamandır bakmıyordum. Başka bir iletişim kanalımla ters düşüyordu. Kartlar çok temizlik ister. Bir de odama yeni gelen bir kedim var ortalıkta hiçbir şey tutamıyorum. Her gördüğünü dağıtan bir yaramaz.
@acemicadisofia bilinçaltı için sadece sen varsın. Hatta sen, o, onlar gibi şahıslar da bilinçaltı için hep ben anlamına gelir. Akaşikten itibaren tüm kayıtlar bilinçaltında olduğu için bir varlık da sana bilgi vermek isterse senin bilincaltındaki arşivi açar ve oradan okuyup sana söyler. Haberci rüya da böyle alınır, ustaca bir fal da böyle bakılıyor. Veya kendin oradaki bir kayıda ulaşmak istersen belli psikoloji tekniklerini kullanabilirsin. Üçüncü bir seçenek de şu olur. Ön bilinçte zaten araştırdığın bir merakı bilinçaltı kendisi yanıtlamak için devreye girebilir.

Yani her şeye bizim kendi beynimizdeki kayıtlar cevap veriyorsa, en başta Atalar derken, onlarla herhangi bir iletişimde bulunmaksızın, doğuştan gelen genetik (ya da akaşik mi diyorsunuz?) bir kayıttan mı bahsettiniz? Yani bizim hiç bilmediğimiz şeyler de doguştan genetik olarak bilinçaltımızda kayıtlı olabilir mi? Teşekkürler.

@acemicadisofia Evet kayıt yeri orası. 7 kuşak öteye kadar uzanabilen bir arşiv. Senin kayıtlarını da alarak senin altsoylarına intikal ederek devam ediyor. Gereken ve etkileyen bilgi burada saklıdır. Örneģin bir aile dizimi çalışmasında da atanın ruhu gelip seans yapılan yerde dolaşmıyor, senin bilinçaltı kayıtlarına erişim sağlanarak o alanlara ulaşılıyor ve bilgi alınıyor.

createtherules' Alıntı:

O zaman sanki onun ucu biraz dünyaya acı cekmeye geldik mevzusuna dayanmaz mı? Bu noktada arada kaldım. Yani acı çekmeyi bu alanda bu kadar normalize etmeli miyiz gerçekten?

Genişletmek için tıkla ...

Dünyaya acı çekmeye gelmedik ama dünyaya gelirken bir kadına acı çektirdik öyle değil mi ? Demek ki acı dediğimiz kelimenin altında bir kavuşum ve koşulsuzlukta var. Devamında gelen mutluluğa bakın.. Çocuk diyerek geçmeyin ; insana, insani duygularını hatırlatan, amaç veren küçücük bir kalp. Merhameti açığa çıkaran bir kalp.

Acıyı da mutluluk gibi normalleştirmezsek kim olduğumuzu nasıl hatırlayacağız ? Acı bir illüzyon. Dünyevi her olgu gibi..

Çok soru soruyorum kusura bakmayın ama sadece 7 kuşak mı? Daha eskilere gitmiyor mu kayıtlar, binlerce sene öncesi gibi?

Bir de geçen gün reenkarnasyon forumunda konuşuluyordu, hipnozla gecmiş yasamları görme. Orada görülen şeyler bilinçaltına genetik yoluyla işlenen bilgilerden mı? Ataların hatıraları mı yani? Bir de kollektif bilinç neyin diyorlar, hakkında bir bilgim yok, yanlış kullanmış olabilirim. Genetik kayıtlardan ayrı olarak bir de kollektif / bütünsel hafıza mı var bilinçaltlarımızda ve o görülere bu şekilde ulaşılıyor olabilir mi? Yine başkalarının hatıraları şeklinde? Teşekkürler.

acemicadisofia' Alıntı:

Çok soru soruyorum kusura bakmayın ama sadece 7 kuşak mı? Daha eskilere gitmiyor mu kayıtlar, binlerce sene öncesi gibi?

Bir de geçen gün reenkarnasyon forumunda konuşuluyordu, hipnozla gecmiş yasamları görme. Orada görülen şeyler bilinçaltına genetik yoluyla işlenen bilgilerden mı? Ataların hatıraları mı yani? Bir de kollektif bilinç neyin diyorlar, hakkında bir bilgim yok, yanlış kullanmış olabilirim. Genetik kayıtlardan ayrı olarak bir de kollektif / bütünsel hafıza mı var bilinçaltlarımızda ve o görülere bu şekilde ulaşılıyor olabilir mi? Yine başkalarının hatıraları şeklinde? Teşekkürler.

Genişletmek için tıkla ...

7 Kuşaktan öncesinin de bulunduğunu söyleyen hocalar var ancak genel görüş anne ve baba taraflarından 7şer kuşağın en etkin olduğu yönünde
Kollektif bilinç hepimizin bilinçaltı düzeyinde birbirimizle bağlantıda olduğumuz alan. Herkesin aynı lisanla anlaştığı şeffaf bir alan olarak imgeleyebilirsiniz. Dediğiniz gibi bilgilerin yer aldığı bir havuzdur.