O'nun gelmesi,Aşık olması, için sayıların önemi varmı ? veya...

gümüş

Kayıtlı Üye
Katılım
11 Kas 2010
Mesajlar
1,683
Tepkime puanı
252
birkapıdağ;85209irdelemek istediğim şey külli iradenin karşısında cüzzi irade ne kadar iş yapar asıl konu buydu yani dualar esmalar yada büyü bizler bunları bilmem ne kadar sayı'da yapsak işe yararmı şayet yarıyorsa hangi yolla bu düzen işliyor yada çalıştırılıyor bu durumda işe islam yada diğer dinlere göre bakın farketmez[/QUOTE' Alıntı:
Sorduğunuz tam olarak eğer külli irade hayır diyorsa cüzi irade bunu dualara anahtarla evet yapabilir mi ya da tam tersi şeklinde mi acaba ?
 

birkapıdağ

Banlı Kullanıcı
Katılım
13 Kas 2010
Mesajlar
125
Tepkime puanı
6
Yaş
56
Konum
şimdilik Bandırma
İş
prefabrik evler ve endüstriyel tesisat
Neyse bir şiir'le gönlünüzü almak isterim;

Lafımın dostusunuz, çilemin yabancısı,
Yok mudur, sizin köyde, çeken fikir sancısı?
 

dmkol

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
4,907
Tepkime puanı
529
İş
Web Master
Neyse bir şiir'le gönlünüzü almak isterim;

Lafımın dostusunuz, çilemin yabancısı,
Yok mudur, sizin köyde, çeken fikir sancısı?
Kırılmadım ki yine de teşekkürler güzel şiir için. :)
Bu tür şeylerde açıklamaları bir yere kadar yapabiliyoruz. İsteyene istediği kadar aktarabiliyoruz. Durdurulursak kırılmayız, kırılamayız :)
Şimdi yukarıdaki soruya da mecburen o perspektifle kısa bir açıklama getireceğim. :)
İradeler arasında çatışma yoktur, iradeler çatışmaz aslında. (Çok derin bir açıklaması var ama yine o perspektifle :D )
 

vivalavida

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Eyl 2010
Mesajlar
444
Tepkime puanı
122
Bence verilen bilgiler çok değerli. Bir şeyleri hep anlamaya çalışıyoruz da hep şunu kaçırıyoruz.

"Kendi sırrınızı bilmeden evrenin sırrını bilemezsiniz. Daha başka kudrete ihtiyaç var mı?"

Bu minik ve artık görmeye çok aşina olduğumuz şey aslında her şeyin özü. Hayat hep bizi başka yönlere çekiyor sonra tekrar asıl keşfetmemiz gereken yere çekiliyoruz. Bunu aştığımızda zaten çevremizdeki diğer herşeyin de sırrını çözeceğimize inanıyorum. Sonuçta bir bütünün parçalarıysak ve bütünü anlamak bütüne ait bir parçayı anlamaktan geçiyorsa, sadece gözlerimizi daha çok açmamız gerekecek.

Teşekkürler.
 

birkapıdağ

Banlı Kullanıcı
Katılım
13 Kas 2010
Mesajlar
125
Tepkime puanı
6
Yaş
56
Konum
şimdilik Bandırma
İş
prefabrik evler ve endüstriyel tesisat
Çok teşekkür ederim bu site'yi bunun için seviyorum elbette sizleride
 

birkapıdağ

Banlı Kullanıcı
Katılım
13 Kas 2010
Mesajlar
125
Tepkime puanı
6
Yaş
56
Konum
şimdilik Bandırma
İş
prefabrik evler ve endüstriyel tesisat
:banghead::banghead::banghead::banghead:
Kırılmadım ki yine de teşekkürler güzel şiir için. :)
Bu tür şeylerde açıklamaları bir yere kadar yapabiliyoruz. İsteyene istediği kadar aktarabiliyoruz. Durdurulursak kırılmayız, kırılamayız :)
Şimdi yukarıdaki soruya da mecburen o perspektifle kısa bir açıklama getireceğim. :)
İradeler arasında çatışma yoktur, iradeler çatışmaz aslında. (Çok derin bir açıklaması var ama yine o perspektifle :D )

İradeler çatışmaz aslında inanki şimdi daha çok merak ettim.:willy_nilly:
 

gümüş

Kayıtlı Üye
Katılım
11 Kas 2010
Mesajlar
1,683
Tepkime puanı
252
Evet aynen bu teşekkür ederim.



Dualar tılsımlar, anahtarlar vb ihtiyac duymadan da yaratılmış insan yaratanının hayır dediğini evet yaptırmaya çalışıyor zaten. Çalma diyor, çalıyoruz, öldürme diyor öldürüyoruz, yasakladığı pek çok şeyi iradesine karşı gelerek bir şekilde uyguluyoruz

"yani dualar esmalar yada büyü bizler bunları bilmem ne kadar sayı'da yapsak işe yararmı şayet yarıyorsa hangi yolla bu düzen işliyor yada çalıştırılıyor bu durumda işe islam yada diğer dinlere göre bakın farketmez" demişsiniz,

aynı mantıkla ben evet diyorum bir şekilde bu dualar, anahtarlar, tılsımlar vb eğer doğru biçimde uygulanıyor ise pozitif ya da negatif yönde işliyorlardır ancak Kur'an da bildiğim kadarıyla yasaklanmıştır yani günlük davranışlarımızdaki yasaklara uymazlıktan çok da farklı değildir.
Bu durumda sorunuzun yanıtı evettir ancak bunun cüzi irade külli iradeyi yendi şeklinde algılanmaması gerekir çünkü yasaklar aslında önerilerdir. Yasaklar şunu söyler : bunu yaparsanız böyle olur, yapmazsanız şöyle olur.Seçim sizindir. Yasak adı altında yapmamanız önerilenin de yapmanız önerilenin de yükümlülüklerinden akil ve baliğ olduğunuz sürece kaçışınız yoktur, bu sizin sorumluluğunuzdur .

Benim sorunuza yanıtım bu şekildedir :)
 

birkapıdağ

Banlı Kullanıcı
Katılım
13 Kas 2010
Mesajlar
125
Tepkime puanı
6
Yaş
56
Konum
şimdilik Bandırma
İş
prefabrik evler ve endüstriyel tesisat
:oops:
Dualar tılsımlar, anahtarlar vb ihtiyac duymadan da yaratılmış insan yaratanının hayır dediğini evet yaptırmaya çalışıyor zaten. Çalma diyor, çalıyoruz, öldürme diyor öldürüyoruz, yasakladığı pek çok şeyi iradesine karşı gelerek bir şekilde uyguluyoruz

"yani dualar esmalar yada büyü bizler bunları bilmem ne kadar sayı'da yapsak işe yararmı şayet yarıyorsa hangi yolla bu düzen işliyor yada çalıştırılıyor bu durumda işe islam yada diğer dinlere göre bakın farketmez" demişsiniz,

aynı mantıkla ben evet diyorum bir şekilde bu dualar, anahtarlar, tılsımlar vb eğer doğru biçimde uygulanıyor ise pozitif ya da negatif yönde işliyorlardır ancak Kur'an da bildiğim kadarıyla yasaklanmıştır yani günlük davranışlarımızdaki yasaklara uymazlıktan çok da farklı değildir.
Bu durumda sorunuzun yanıtı evettir ancak bunun cüzi irade külli iradeyi yendi şeklinde algılanmaması gerekir çünkü yasaklar aslında önerilerdir. Yasaklar şunu söyler : bunu yaparsanız böyle olur, yapmazsanız şöyle olur.Seçim sizindir. Yasak adı altında yapmamanız önerilenin de yapmanız önerilenin de yükümlülüklerinden akil ve baliğ olduğunuz sürece kaçışınız yoktur, bu sizin sorumluluğunuzdur .

Benim sorunuza yanıtım bu şekildedir :)

Doğru söze ne hacet sözün bittiği yer burası olmalı herhalde
 

sorunmu

Banlı Kullanıcı
Katılım
19 Eki 2010
Mesajlar
142
Tepkime puanı
2
Cüzi irade, Külli irade arkadaşlar bunun bir açıklaması yok istendiği kadar bir açıklama yapılsın hiç bir zaman tatmin edici olmuyor.HER sorunun karşısında bir cevap yeni bir soruyu getiriyor.Verilen cevapların hepsi açık uçlu hiç bir zaman kapalı uçlu cevap verilmiyor.
Bir örnek vereyim dedim inanır mısınız sonu gelmedi kendi verdiğim örnekte bile sonunu getiremedim sildim. Her seferinde neden, niye, nasıl soruları ile karşı karşıya kalıyorsunuz. Bunun bir cevabı yok.
Sayın Cillhout'un verdiği bir örnek vardı labirent olayı görünürde herşeyi açıklayan bir örnek gibi gözüksede bunda bile neden, niye, nasıl soruları sorulabliyor.
hür iradeye ise hak hukuk olayı olarak bakarsak. İsteyerek hakkınızı alamıyorsanız dava açarak hakkınızı alırsınız kendinizi savunmasını biliyorsanız hakimin karsısına siz çıkar varsa avukatını ( korunma kalkanını) devirir kazanırsınız mahkemenizi.
yok ben kendimi savunamam avukat tutmak istiyorum (Korunma kalkanı oluşturmak) derseniz o zaman ona göre çıkar hakkınızı savunursunuz.

Bazen mahkemelerde bile nice haklılar haksızlık hükümleri yiyiyorlar tabi bu haksızlardan fazla değil yani avukat,hakim savunma ve delillere göre karar değişiyor.
Olayla hiç ilgisi olamayan birini mahkemeya çıkarmıyorsunuz.
Karşılıklı ilişkilerdede bu şekilde olaya bakarsak varsa olumsuz bir durum ona göre kuşanır hakkımızı almak için kendimizi savunur takdiri yüce Huzura bırakıp neticeyi görürüz.Hiç birşey 'O' istemeden olmadığına göre haklıysak Ya karşılığını alırız yada almayız.
Aynı mahkemedeki gibi ya haklıysak alırız, ya haklı olduğumuz halde alamayız, veya haksız olduğumuz halde alırız, yada haksızsak haksısızdır. Savunmaya ve delillere göre sonuç değişir.Tabi kendini savunamıyorsan paranda yoksa olayı mahkemeye taşımadan üzerine bir bardak soğuk su içersin.

Kimse alacağı yokken sokaktan geçenden haraç istemiyor. Kimse Kimsenin hür iradesine durduk yere müdahale etmiyor. 'O' istemedikten sonra hiç bir şey olmaz eğer haksızsanız hür iradeye bile dokundurmaz.Haksız olup dokunmanıza izin bile verse ilerde karşınıza çıkarır.Aynı mahkemerde haksız yere dava kazanıldığında da ilerde herşeyin gün ışığına çıkması gibi.
Elinden hiç bir şey gelmiyorsa yardım da alamıyorsan soğuk bir bardak su içtiğin gibi oturur ağlarsın.
 

yağmur pınar

Kayıtlı Üye
Katılım
2 Ara 2010
Mesajlar
3
Tepkime puanı
0
Rabbin adiyla başliyor ve her gün mucizeler yaşayabiliyor insanoğlu ve kizlari fakat salih mahcub aşkla manasina ererek okunduğunda rabbimde kabul ediyor inşaallahu teala.
 

vivalavida

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Eyl 2010
Mesajlar
444
Tepkime puanı
122
Öncelikle sayılar önemlidir. İki sebeple önemlidir. Hem kendinizde hem de evrendeki özel olasılıkları harekete geçirirsiniz.
Evrendeki A konusu harekete geçmesi yetmez, sizin de beyin ve ruhunuz buna bağlı olduğundan sizin de paralel düzeye erişmeniz gerekir.
O halde A esması X kere okunduğunda önce evrendeki çarklar işler, sonra da sizin beyin kimyanızda değişim meydana gelir, sonra da enerji bedeninizin titreşimi A konusuna uygun hale gelir.
Peki herkeste aynı mıdır? Elbette değildir. Bazı konular ve okumalar aynı olabilir sadece. Yani mesela C,D,E konusu herkes için X kere okunduğunda aynı sonucu verir ama diğer konularda kişinin kendisine özel sayı değerini bulması şart olacaktır. Bu çoğu zaman unutulan çok önemli bir noktadır. Yani ''birkapğıdağ'' şifa almak için ''falan filan'' harfini 10 kere okur sonra hizmet meleğini ''falan filan'' usulle çağırır ve şifa bulur ama ''Chillout'' için bu sayı geçerli olmaz. Onun da söylemesi gereken belli bir sayı vardır ve bu ''Chillout'' un adı, anne adı, doğumu, yıldızı vs. vs. ile bulunabilecek bir şeydir.
Sayın Chillout; bahsettiğiniz herkeste aynı olmayan, kişiye özel sayı değerlerini nasıl bulacağız? Ad, anne adı, doğum ve diğer bilgiler nasıl kullanılacak? Her konunun okunma adedi farklı, bir tane değeri bulunca onu referans alıp onun üzerinden mi diğerleri için hesaplama yapacağız yoksa hepsi için ayrı ayrı mı uğraşmalı?
 
Üst