Canlılar içinde insanlar ve cinler sorumlu varlıklardır. Allah ın emir ve yasaklarına uymakla görevlidirler; hayatları boyu bir imtihana tabi tutulurlar. Ölünce de ya cennete veya cehenneme girerler. Hayvanlar ise akıldan mahrum olduklarından, günah - sevap, hayır - şer, cennet - cehennem gibi kavramlar onlar için söz konusu değildir.Esas itibariyle ruhun kendisi bakidir, ölmez, yok olmaz, bozulmaz. Ruhun geçici olarak misafir olduğu vücut ise ölür, dağılır. Mahşerde iki sınıf mahluk diriltilecek, hesaba çekildikten sonra sonra cennete yahut cehenneme sevk edileceklerdir.. Bunlar insanlar ve cinlerdir.
"Vahşi hayvanlar bir araya toplandığında…" (Tekvir, 81/5)
ayeti, hayvanların da mahşer meydanına çıkarılacaklarını haber vermektedir.
"O öyle bir gündür ki, insan kendi eliyle işlediklerine bakar. Kafir de, 'Ne olurdu, ben bir toprak olsaydım.'der." (Nebe, 78/40)
ayeti ise hayvanların mahşer meydanında karşılıklı olarak hesap verdikten sonra bedenlerinin toprak olacağını haber verir.
Abdullah bin Ömer, Ebu Hureyre ve İmam Mücahid in bu ayetin tefsirlerine göre, Cenab-ı Hak mahşer gününde hayvanları alıp ödeştirecek, sonra da onlara, "Toprak olun." buyuracak, sonunda onların hepsinin bedenleri toprak olacak, ruhları ise bakı kalacaktır. Hayvanların cehennem azabından kurtulmalarına gıpta ile bakan kâfirler, kendilerinin de toprak olmalarını arzu edeceklerdir.
Bir hadiste Peygamber Efendimiz (asm),
"Her hak sahibine hakkını vereceksiniz. Hatta boynuzsuz koyunun boynuzlu koyundan kısas suretiyle hakkı alınacaktır."(bk. Müslim, Birr 15, 60; Tirmizî, Kıyâmet 2; R.Salihın, 204.)
buyurarak, ahirette hiçbir haksızlığın karşılıksız kalmayacağını bildirir.
Ben komiklik olsun diye söylemedim. Nereden mi biliyorum? Allah’ın ayetlerinden tabii ki.