Netflix Ve LGBT

Öncelikle sevgili forum sakinlerine insanların dış görünüşü, giyim tarzı, hayat standartı, cinsel tercih ve yönelimleriyle ilgili zerre kadar ilgilenmediğimi ve kınamadığımı belirtmek isterim.

Ancak, şuan dizi ve film konusunda tabiri caiz ise birnevi '' TEKEL '' oluşum haline gelmiş, hatta yerine görede gayet iyi başarılar sağlayan NETFLİX adlı oluşumun LGBT bireyi olmanın acayip derecede normal, sıradan olduğunu gözümüze gözümüze sokması, alakalı alakasız her dizide, filmde. Israrla bunu bize faşistce zorla izletmesinden bir rahatsız olan ben miyim? The Rookie adlı polisiye bir film izliyorum orada bile tamamen alakasız bir bölümde, sahnede, ve konuda birbiriyle sevişen erkekler görüyorum. Ben bunları faşist şekilde izlemek zorunda mıyım? arkadaşlar linçlemeden önce lütfen mantıklı bir şekilde düşünün. Karşımdaki insan elbette eşcinsel olabilir, ben değilim ve saygım var. Kendisinin kimle seviştiği veya patatese yumurtaya veya ilahi bir güce inandığıda alakadar etmez. Ancak buna zorla maruz bırakılmak da faşistlik değil midir? suç, savaş, polisiye, gerilim, korku her alakasız kategoride bir anda birbiriyle sevişen erkek veya kadınlar görmekten rahatsız olan birtek ben miyim? elbette netflix bir yetişkin film sitesi değil buna özel kategori olamaz. Ancak bu faşistlik ve zorbalık değil midir? dünya üzerinde LGBT bireyi sayılar belki koskoca evrende %10 bile değilken herhangi bir dine inananların sayısı çok çok çok daha fazla ve eşcinsellik tüm dinler ve dünyadaki çoğu insan tarafından hoş görülmüyor. Madem bizlerLGBT olmasak da saygı duymak zorundayız, evet öyleyiz. Peki neden LGBT bireyleri hiç bir konuda saygılı değiller? neden toplumda, gündelik yaşamda, özellikle sosyal medya ve film dizi sektöründe '' evet arkadaşlar ben jack, ben de tyler. Biz sevişiyoruz haydi sizde sevişin!! '' tarzı şeylere neden zorla maruz kalıyoruz? linçleneceğimi, faşistlik veya saygısızlıkla suçlanacağımı belkide konunun silineceğini bilsemde uzun zamandır düşünüyorum siz ne düşünüyorsunuz?

Netflix bu konuda sapıttı size katılıyorum, sırf bu nedenden dolayı hesabımı güncellemedim destek vermemek adına; izleyeceğim o kadar güzel dizi varken...

Netflix her yerde katliam, kadına şiddet, Sigara, uyuştucu, alkol ile ilgili görseller yayınlıyor bunlara maruz kalmak zorundamıyım.

Buda benim görüşüm.

lbgt bireyde şu şekilde düşünebilir.
Her yerde straightler var , her dizide öpüşür sevişiyor, el ele tutuşuyor ben bunları görmek zorunda mıyım

Vegan birey de şöyle düşebilir
Her dizi de et ve hayvansal gıda kullanıyorlar, gerçek deriden yapılmış kıyafet giyiyorlar ben buna maruz kalmak zorundamıyım.

Bu bir bakış açısıdır. Netflix dizilerini eleştirirken ciddi anlamda homofobik cümleler kurulduğunuzun farkıdamısınız.

Yüzlerce lbgt birey ve aileleri ile çalıştım. Bu ve buna benzer bakış açıları yüzünden aileler ve bireylerin nasıl bir psikolojik şiddete maruz kaldığını fark etmiyorsunuz.

psikolojik ve sosyolojik olarak yaşadıkları sorunlar yüzünden ciddi hastalıklara ve hatta ölüme ve öldürümeye kadar gidiyor bu durum.

bakış açımız şu şekilde olsa daha güzel olmaz mı

lbgt bireyler ile olmayanlar arasında hiç bir fark yok, görünür olmak herkesin hakkı. Bir dizi de bir kadın ve erkek öpüştüğü zaman normal kabul edilirken bu iki kadın olduğunda ya da iki erkek olduğunda beni neden rahatsız etsin. Yolda bir erkek ve bir kadın el ele tutuşup birini öpüp aşk sözcükleri söylerken rahatsız olmuyorsam aynı şeyi bir trans birey partneri ile yaptığında da rahatsız olmama gerek yok. Cinsellik, aşk, sevgi normaldir ve herkesin hakkıdır.

iki bireyin aşk ya da cinselik yaşaması neden propaganda olsun ki

Bazı platformlar ve yapımlar bu konuda abartılı davranıyor, size bazı cümlelerinizde katılıyorum. Mesela bazı yerli dizilerde aşırı şekilde kadına şiddette ön planda oluyor veya aynı şekilde çukur gibi dizilerde bu kefeye girebilir. Abuk subuk bir dönemdeyiz ve hiçbir şeyin ayarı yok. Her şey göze sokulur bir şekilde işlenmeye başladı gibi. Demek istediğim kısacası herhangi bir konu aşırı işlendiği için rahatsız olmamız doğal. Bu sadece bir konudan ibaret değil yani.

URUMHAMATAHAYİL' Alıntı:

Netflix her yerde katliam, kadına şiddet, Sigara, uyuştucu, alkol ile ilgili görseller yayınlıyor bunlara maruz kalmak zorundamıyım.

Buda benim görüşüm.

lbgt bireyde şu şekilde düşünebilir.
Her yerde straightler var , her dizide öpüşür sevişiyor, el ele tutuşuyor ben bunları görmek zorunda mıyım

Vegan birey de şöyle düşebilir
Her dizi de et ve hayvansal gıda kullanıyorlar, gerçek deriden yapılmış kıyafet giyiyorlar ben buna maruz kalmak zorundamıyım.

Bu bir bakış açısıdır. Netflix dizilerini eleştirirken ciddi anlamda homofobik cümleler kurulduğunuzun farkıdamısınız.

Yüzlerce lbgt birey ve aileleri ile çalıştım. Bu ve buna benzer bakış açıları yüzünden aileler ve bireylerin nasıl bir psikolojik şiddete maruz kaldığını fark etmiyorsunuz.

psikolojik ve sosyolojik olarak yaşadıkları sorunlar yüzünden ciddi hastalıklara ve hatta ölüme ve öldürümeye kadar gidiyor bu durum.

bakış açımız şu şekilde olsa daha güzel olmaz mı

lbgt bireyler ile olmayanlar arasında hiç bir fark yok, görünür olmak herkesin hakkı. Bir dizi de bir kadın ve erkek öpüştüğü zaman normal kabul edilirken bu iki kadın olduğunda ya da iki erkek olduğunda beni neden rahatsız etsin. Yolda bir erkek ve bir kadın el ele tutuşup birini öpüp aşk sözcükleri söylerken rahatsız olmuyorsam aynı şeyi bir trans birey partneri ile yaptığında da rahatsız olmama gerek yok. Cinsellik, aşk, sevgi normaldir ve herkesin hakkıdır.

iki bireyin aşk ya da cinselik yaşaması neden propaganda olsun ki

Genişletmek için tıkla ...

Ucu açık hatta afedersiniz ama biraz boş benzetmeler olmuş. Yukarıda saydığınız şeyler binlerce yıldır var olan ve gayet doğal durumlar. Ancak eşcinsellik dünyanın en gelişmiş toplumlarında ve ülkelerinde bile hala anlayışla karşılanmıyor. Olayları çarpıtıp demagoji yapmanın bence anlamı yok bu bağlamda düşünürsek zaten hareket edip nefes alamayız. Engelli biride bizi yürürken gördü bacağımızı keselim, diğeri konuşamıyor dilimizi keselim, diğeri askerde gazi olmuş biz de bacağımızı kopartalım. Gördüğünüz gibi saçma bir şekilde sonu yok bunun ve hepsi alakasız. En basitinden ben çocuğunuzun eşcinsel olmasını isteyeceğinizi zannetmiyorum, veya şöyle söyleyeyim ben çocuğumun eşcinsel olmasını istemem. O dediğiniz bakış açısıda benim için hiç problem değil 3 kere eşcinsel ilişki aldım hatta erkek olmama rağmen 1 kere 17 yaşında tabiri caizse taciz edildim ona rağmen art niyetle bakmıyorum ancak birkere doğanın olağan akışına tamamen ters bir durum.

Ayrıca ben burada altını çizmek isterim, sizin verdiğiniz örnekler Netflix dizilerinin her bölümünde yok. Mesela ben netflix dizisinde en son veganlıkla ilgili bir bölüm izlediğimi hatırlamıyorum, her bölüm 2 tane vegan birey görmüyorum veya her bölüm sevişen çiftde görmüyorum. Ama her dizi/film konusunda ve izlediğim bölümlerin %80'inden fazlasında sevişen erkekler/kadınlar görüyorum. Yukarıda @Ori adlı üyemiz ayrıca sanırsam eski moderatördü. Çok güzel bir yere değinmiş, her şeyin fazlası zarar. Ben demiyorum ki yasaklansın, kılıçtan geçirilsin! ancak her izlediğim alakalı alakasız yerde çok net söylüyorum '' FAŞİST '' bir şekilde ekseriyetle bir anda 1 kutu pizza eşliğinde sevişen siyah ve beyaz erkekler görmekten sıkıldım. Evet her şeyin fazlası zarar, tadında olsa belki rahatsız olmazdım.

Tarih, sosyoloji, fen bilgilerinizi gözden geçirmeniz gerekiyor.

tarihsel olarak lbgt bireylerin olmadığını söyleyemezsiniz böyle bir veri yok.

dünyada 2000den fazla din var, Mezopotamya çıkışlı üç din ve onların mezhepleri dışında neredeyse diğer geri kalan dinlerde böyle bir ayrım yok.

sosyolojik olarak lbgt bireyler üzerine yapılan çalışmalar da her biri için ayrı istatistik Veri var. Yani yüzde 10 diye bir genelleme yapamazsınız.

cinsel yönelimlerin tümü ile ilgili yapılan genetik çalışmalar da anomal diyebileceğiniz hiç bir veri bulunmadı.

19 senelik meslek hayatımda hiç sonradan cinsel yönelimi değişen birine rastlamadım.

lbgt bireyler anomali ya da hastalık değildir.

çocuğumun cinsel yönelimi beni ilgilendirmez o benden bağımsız birey.


Farkında mısınız bilmiyorum ben birinin birine bakarak o olmak istediğinden bahsetmedim.

Engelli bir bireyi gördüğümüzde de bunun normal olduğunu kabul etmemiz gerekiyor o kadar. Bizden farklı olarak gördüğümüz şeyler için bahsediyorum. O çıkarımı siz yapmışsınız

konuşma şeklinize yorum yapmıyorum sizde benim konuşma şeklime konuyu ifade ediş şeklime yorum yapmayınız. Çarpıtma veya demagoji ( duygu sömürüsü ) yapmıyorum.

Tacize maruz kalmak lbgt bireyler ile ilgili değil taciz yapan kişi ile ilgilidir. Taciz ve tecavüz yapan kişiler hasta bireyler.

doğanın akışına ters idealarınızın bilimsel olarak dayanağı nedir.

fechken' Alıntı:

Ucu açık hatta afedersiniz ama biraz boş benzetmeler olmuş. Yukarıda saydığınız şeyler binlerce yıldır var olan ve gayet doğal durumlar. Ancak eşcinsellik dünyanın en gelişmiş toplumlarında ve ülkelerinde bile hala anlayışla karşılanmıyor. Olayları çarpıtıp demagoji yapmanın bence anlamı yok bu bağlamda düşünürsek zaten hareket edip nefes alamayız. Engelli biride bizi yürürken gördü bacağımızı keselim, diğeri konuşamıyor dilimizi keselim, diğeri askerde gazi olmuş biz de bacağımızı kopartalım. Gördüğünüz gibi saçma bir şekilde sonu yok bunun ve hepsi alakasız. En basitinden ben çocuğunuzun eşcinsel olmasını isteyeceğinizi zannetmiyorum, veya şöyle söyleyeyim ben çocuğumun eşcinsel olmasını istemem. O dediğiniz bakış açısıda benim için hiç problem değil 3 kere eşcinsel ilişki aldım hatta erkek olmama rağmen 1 kere 17 yaşında tabiri caizse taciz edildim ona rağmen art niyetle bakmıyorum ancak birkere doğanın olağan akışına tamamen ters bir durum.

Ayrıca ben burada altını çizmek isterim, sizin verdiğiniz örnekler Netflix dizilerinin her bölümünde yok. Mesela ben netflix dizisinde en son veganlıkla ilgili bir bölüm izlediğimi hatırlamıyorum, her bölüm 2 tane vegan birey görmüyorum veya her bölüm sevişen çiftde görmüyorum. Ama her dizi/film konusunda ve izlediğim bölümlerin %80'inden fazlasında sevişen erkekler/kadınlar görüyorum. Yukarıda @Ori adlı üyemiz ayrıca sanırsam eski moderatördü. Çok güzel bir yere değinmiş, her şeyin fazlası zarar. Ben demiyorum ki yasaklansın, kılıçtan geçirilsin! ancak her izlediğim alakalı alakasız yerde çok net söylüyorum '' FAŞİST '' bir şekilde ekseriyetle bir anda 1 kutu pizza eşliğinde sevişen siyah ve beyaz erkekler görmekten sıkıldım. Evet her şeyin fazlası zarar, tadında olsa belki rahatsız olmazdım.

Genişletmek için tıkla ...

“Yukarıda saydığınız şeyler binlerce yıldır var olan ve gayet doğal durumlar.” Diye belirtmişsiniz. En basitinden üstü kapalı örnek vermek istiyorum. Muhallebi çocuğu lafının hikayesini biliyor musunuz acaba? Sadece Osmanlı’dan gitmeyeceğim tabi ki siz yüz veyahut bin yıllardır insanların sadece karşı cinslerle mi ilişkiye girdiğini veya birlikte olduğunu sanıyorsunuz? Elbet ben de netflixin bu göze soka soka normalleştirme politikasından hoşnut değilim fakat tek bunu eşcinsel bireyler için yapmıyorlar ki.. Siyah ten rengine sahip karakterleri de olabildiğince senaryolara koymaya çalışıyorlar. Sadece netflix üzerinden gitmeyeyim. Mesela Doctor Who’nun 13. Doktorunun kadın olması? Artık kafanızdaki bazı prangalardan kurtulmanız gerek. Çok kıt bir düşünce yapısı.

Uyeliginizi iptal edin olsun bitsin! Ne diye bu derece agliyorsunuz ki? Sanki silah zoruyla izlettiriyorlar!

Netflix görsel sanatlar üzerine en aktif çalışan medya kurumu olduğu olduğu ve nerdeyse her eve girdiği için doğal olarak yapımları üzerinden pek çok insan kendi görüşüne göre eleştiriyor ya da takdir ediyor.

uyuştucu, sigara, alkol, cinsellik, şiddet gibi pek çok tartışma konusu olabilecek konularda yapımlarında ya da satın aldığı yapımlarda yer alıyor.

Özellikle karantina döneminde tv programların da izleyecek bir şey bulamayan kişiler sosyal medyanın sayesinde netflix e yöneldi. Belki de kendisi hayatında hiç
İzmelemdiği izlemeyeceği ve Ülkerin genel yasın yasakları nedeniyle izlemeyeceği dizi Flim ve belgeleri görmek durumunda kaldı.

uzaylı filmleri arttığı dönem de uzaylılara alıştırmaya çalışıyorlar gibi bir söylev dönmüştü zamanında.

Çiçek çocukları döneminde yaşanan duygusal, fikirsel, cinsel özgürlük üzerine ülkeler kontrolü kaybet korkusu ile ciddi savaş vermiş ve o dönemden bu zamana özgürleşme hareketleri üzerine muhafazakar siyasi tutumu tercih etmeye başladılar.

pek çok ülke de aynı şekilde çok uzun yollardır aynı politikayı yürüyor. Şuan x kuşağı bu yapıdan uzaklaşıyor. Görsel sanatlarda x kuşağının özgürlükçü tutumuna doğru hareket ediyor bizler burda lbgt yi konuşurken

x kuşağı Queer ( yanlış yazmış olabilirim) konusu üzerinde duruyor. Duygusal cinsel fikirsel özgürlük. Etiketleme yok yargı yok.

ben de netflix gibi bir yapının geleceğinin bakış açısı olacak bu akıma göre hareket ettiğini düşünüyorum.

alexisis' Alıntı:

Uyeliginizi iptal edin olsun bitsin! Ne diye bu derece agliyorsunuz ki? Sanki silah zoruyla izlettiriyorlar!

Genişletmek için tıkla ...

Okuduğunuzu zerre kadar zannetmiyorum. Bu tarz içi boş açıklayıcı ve yapıcı değil yıkıcı yorum yapacaksanız konumu terkedin. Okuma yazmanız yoksa veya okumaya vaktiniz de yoksa konumu kirletmeyin. Ayrıca terbiyesizlik yapma amacın insan gibi yorum yapmak veya yapıcı bir tartışma ortamı değil, çünkü ben konunun başlangıcındada sonundada gayet bu tarz yanlış anlaşılmalar için düzgünce uzun uzun açıklama yaptım. Terbiyesizliğin ve ortalığı karıştırmanın anlamı yok. Ayrıca raporlayacağım sizi.

alexisis' Alıntı:

Uyeliginizi iptal edin olsun bitsin! Ne diye bu derece agliyorsunuz ki? Sanki silah zoruyla izlettiriyorlar!

Genişletmek için tıkla ...

konuyu açan arkadaş netflix şirketinin her bir yapımına lbgt bireyler ile ilgili sahne koyması eleştiriyor ve bunun amacını sorguluyor.

ağlıyorsunuz ki gibi bir cümle sokak ağzında normal olabilir Lakin burada uygun bir ifade şekli değil.

fechken' Alıntı:

Okuduğunuzu zerre kadar zannetmiyorum. Bu tarz içi boş açıklayıcı ve yapıcı değil yıkıcı yorum yapacaksanız konumu terkedin. Okuma yazmanız yoksa veya okumaya vaktiniz de yoksa konumu kirletmeyin. Ayrıca terbiyesizlik yapma amacın insan gibi yorum yapmak veya yapıcı bir tartışma ortamı değil, çünkü ben konunun başlangıcındada sonundada gayet bu tarz yanlış anlaşılmalar için düzgünce uzun uzun açıklama yaptım. Terbiyesizliğin ve ortalığı karıştırmanın anlamı yok. Ayrıca raporlayacağım sizi.

Genişletmek için tıkla ...

Ben yazarken yazmışsınız lakin uygunsuz dil kullanıma sizde körükle gitmişsiniz. Terbiyesiz bir hareket ifadesidir ve burada kişilere emir kipi kullarak konuşmak uYgun değildir. Arkadaşlar Lütfen birbirinize değil sadece konuya yorum yapın. Kişileştirmeyin. Tartışmaya dönünce konu kilitleniyor biliyorsunuz.

URUMHAMATAHAYİL' Alıntı:

Ben yazarken yazmışsınız lakin uygunsuz dil kullanıma sizde körükle gitmişsiniz. Terbiyesiz bir hareket ifadesidir ve burada kişilere emir kipi kullarak konuşmak uYgun değildir. Arkadaşlar Lütfen birbirinize değil sadece konuya yorum yapın. Kişileştirmeyin. Tartışmaya dönünce konu kilitleniyor biliyorsunuz.

Genişletmek için tıkla ...

İlginize teşekkür ederim ancak ben bu tarz yorum geleceğini bildiğimden daha düşüncemi aktarmadan nazikçe bunu belirttim. Konuyu bitirirken de nazikçe bunu belirttim. Bunu görmesine rağmen bunu yapmasının tek amacı beni tahrik etmek başka bir amaçla olduğunu zannetmiyorum. Velhasıl değerli yorumlarınıza çok teşekkür ederim ben sizin gibi detaylı bilgi sahibi olmasam bile şahsen ben yinede her kategori ve bölümde bunu görmekten rahatsız olmaya devam edeceğim. çünkü herşey tadında güzeldir diye düşünüyorum. Ancak mesajlarınız yine de beni belli konularda aydınlattı.

URUMHAMATAHAYİL' Alıntı:

Netflix görsel sanatlar üzerine en aktif çalışan medya kurumu olduğu olduğu ve nerdeyse her eve girdiği için doğal olarak yapımları üzerinden pek çok insan kendi görüşüne göre eleştiriyor ya da takdir ediyor.

uyuştucu, sigara, alkol, cinsellik, şiddet gibi pek çok tartışma konusu olabilecek konularda yapımlarında ya da satın aldığı yapımlarda yer alıyor.

Özellikle karantina döneminde tv programların da izleyecek bir şey bulamayan kişiler sosyal medyanın sayesinde netflix e yöneldi. Belki de kendisi hayatında hiç
İzmelemdiği izlemeyeceği ve Ülkerin genel yasın yasakları nedeniyle izlemeyeceği dizi Flim ve belgeleri görmek durumunda kaldı.

uzaylı filmleri arttığı dönem de uzaylılara alıştırmaya çalışıyorlar gibi bir söylev dönmüştü zamanında.

Çiçek çocukları döneminde yaşanan duygusal, fikirsel, cinsel özgürlük üzerine ülkeler kontrolü kaybet korkusu ile ciddi savaş vermiş ve o dönemden bu zamana özgürleşme hareketleri üzerine muhafazakar siyasi tutumu tercih etmeye başladılar.

pek çok ülke de aynı şekilde çok uzun yollardır aynı politikayı yürüyor. Şuan x kuşağı bu yapıdan uzaklaşıyor. Görsel sanatlarda x kuşağının özgürlükçü tutumuna doğru hareket ediyor bizler burda lbgt yi konuşurken

x kuşağı Queer ( yanlış yazmış olabilirim) konusu üzerinde duruyor. Duygusal cinsel fikirsel özgürlük. Etiketleme yok yargı yok.

ben de netflix gibi bir yapının geleceğinin bakış açısı olacak bu akıma göre hareket ettiğini düşünüyorum.

Genişletmek için tıkla ...

Sanırım "z kuşağı" demek istediniz. Çünkü x kuşağı 1965-1980 arası doğumlulara deniyor.

Düzeltmeniz için teşekkür ederim Doğru z kuşağı
Ben x kuşağıyım ?

Yıllardır medya da neden heteroseksüel ilişkileri gördüğümüzü de açıklarsanız, bende bu konuda fikirlerimi söylemek isterim. Ama açıklamanız '' Allah böyle emretmiş, doğrusu budur'' gibi kısa ve klişe olacaksa lütfen zahmete girmeyip, birbirimizi yormayalım.

Kısa olarak cevap isterseniz de; Netflix durup dururken, ortada hiçbir sebep yokken eşcinsel romantik ve cinsel sahneleri film ve dizilerinde göstermelerinin sebebi, LGBT bireylerinin de durup dururken, ortada hiçbir sebep yokken Lgbt bireyi olması. Nasıl ben bir erkek ve bir kadının sevişme sahnelerinde, ya ne gerek vardı demiyorsam, sizinde böyle sahnelere ne gerek vardı demeniz makul değil. Kimse de zorla izletmiyor bu arada. İzlediğin dizide ki karakter eşcinsel. Bu normal hayatta da olabilecek birşey. Beğenmiyorsan izlemek için bir zorunluluğun yok.
( bu sözlerim size değil) Yıllardır LGBT bireylerini öldürüp, linçleyip, toplumdan dışlayıp, insandan daha aşağı bır yaratık olarak gören kesimin; bir dizideki taş çatlasın 10 dk lık sevişme sahnesini izleyince propagandaya mağruz kaldıklarını düşünmek üzücü. Ayrıca siz dindar kesimin bu kadar üzülüp, sinirlendiği bu olay, ben dahil birçok eşcinsel bireyin medyada kendilerini görebilme ve yazılan hikayelerle daha derin bir bağ kurabilme şansı verdi. Bu konunun mabet temasına uygun olmadığını düşünmekle birlikte, böyle hassas bir konu da düşüncelerimi belirtmeyi kendime borç bildiğim için yazdım bu mesajı.

Ayrıca '' Biz müslümanız ve sayıca çoğuz, LGBT nin de doğru olmadığını düşünüyoruz. Öyleyse bizim dediğimiz doğrudur'' argümanınız dünyanın haline bakıldığında uygunsuz olduğu her yerden belli. Dinlere inanmak bir seçim olduğu için, medyayı etkilemesi ve sadece dine uygun şeylerin paylaşılması asıl faşistliktir.

batuofvengerberg' Alıntı:

Yıllardır medya da neden heteroseksüel ilişkileri gördüğümüzü de açıklarsanız, bende bu konuda fikirlerimi söylemek isterim. Ama açıklamanız '' Allah böyle emretmiş, doğrusu budur'' gibi kısa ve klişe olacaksa lütfen zahmete girmeyip, birbirimizi yormayalım.

Kısa olarak cevap isterseniz de; Netflix durup dururken, ortada hiçbir sebep yokken eşcinsel romantik ve cinsel sahneleri film ve dizilerinde göstermelerinin sebebi, LGBT bireylerinin de durup dururken, ortada hiçbir sebep yokken Lgbt bireyi olması. Nasıl ben bir erkek ve bir kadının sevişme sahnelerinde, ya ne gerek vardı demiyorsam, sizinde böyle sahnelere ne gerek vardı demeniz makul değil. Kimse de zorla izletmiyor bu arada. İzlediğin dizide ki karakter eşcinsel. Bu normal hayatta da olabilecek birşey. Beğenmiyorsan izlemek için bir zorunluluğun yok.
( bu sözlerim size değil) Yıllardır LGBT bireylerini öldürüp, linçleyip, toplumdan dışlayıp, insandan daha aşağı bır yaratık olarak gören kesimin; bir dizideki taş çatlasın 10 dk lık sevişme sahnesini izleyince propagandaya mağruz kaldıklarını düşünmek üzücü. Ayrıca siz dindar kesimin bu kadar üzülüp, sinirlendiği bu olay, ben dahil birçok eşcinsel bireyin medyada kendilerini görebilme ve yazılan hikayelerle daha derin bir bağ kurabilme şansı verdi. Bu konunun mabet temasına uygun olmadığını düşünmekle birlikte, böyle hassas bir konu da düşüncelerimi belirtmeyi kendime borç bildiğim için yazdım bu mesajı.

Genişletmek için tıkla ...

Değerli ve yapıcı yorumunuz için teşekkür ederim. Ancak satırlarımda '' Allah böyle emretmiş, doğrusu budur '' tarzı bir izlenim verdiğimi zannetmiyorum. bunun dışında ben eşcinsel olan dünya vatandaşı olan sevgili arkadaşlarımıza karşı hiç bir ithamda bulunmadım, bulunmam, bulunamam tekrardan söylüyorum insanların cinsel yönelimleri tamamen kendilerini ilgilendirir. Kimse değil eleştirmek, yorum yapma hakkına bile sahip değil. Ben burada sadece dizi ve film sektöründe tekel hale gelmiş bir platformun resmen zoraki şekilde bize eşcinsel ilişkiyi empoze etmesinden ve faşist bir tutumla devamlı bizim gözümüze bunu göstermesinden rahatsız duyduğumu belirttim. Eşcinsellerle ilgili hiç ama hiç bir sorunum yok. Hetero ilişkiler için kim tepki gösterebilir, lütfen gerçekçi olun. tabi ki senelerce onlar yayınlanacak. Lakin ben her konu ve contente uygun oldugunu düşünmüyorum.

fechken' Alıntı:

Değerli ve yapıcı yorumunuz için teşekkür ederim. Ancak satırlarımda '' Allah böyle emretmiş, doğrusu budur '' tarzı bir izlenim verdiğimi zannetmiyorum. bunun dışında ben eşcinsel olan dünya vatandaşı olan sevgili arkadaşlarımıza karşı hiç bir ithamda bulunmadım, bulunmam, bulunamam tekrardan söylüyorum insanların cinsel yönelimleri tamamen kendilerini ilgilendirir. Kimse değil eleştirmek, yorum yapma hakkına bile sahip değil. Ben burada sadece dizi ve film sektöründe tekel hale gelmiş bir platformun resmen zoraki şekilde bize eşcinsel ilişkiyi empoze etmesinden ve faşist bir tutumla devamlı bizim gözümüze bunu göstermesinden rahatsız duyduğumu belirttim. Eşcinsellerle ilgili hiç ama hiç bir sorunum yok. Hetero ilişkiler için kim tepki gösterebilir, lütfen gerçekçi olun. tabi ki senelerce onlar yayınlanacak. Lakin ben her konu ve contente uygun oldugunu düşünmüyorum.

Genişletmek için tıkla ...

Kibar cevabınız için bende size teşekkür ederim. Cevabınızdaki ''Hetero ilişkiler için kim tepki gösterebilir, lütfen gerçekçi olun. '' kısmını anlayamadım. Sonuçta eşcinsel sahnelerin rahatsız ettiği insanlar varsa, tabi ki heteroseksüel sahnelerin de rahatsız ettiği insanlar olabilir.
Eşcinsel insanların nasıl bu dünya da yaşamaya ve yer almaya hakları varsa, medyada da yer almaya ve hikayelerimizin bizim perspektifimizden de anlatılmaya hakkımız olduğunu düşünüyorum.

batuofvengerberg' Alıntı:

Kibar cevabınız için bende size teşekkür ederim. Cevabınızdaki ''Hetero ilişkiler için kim tepki gösterebilir, lütfen gerçekçi olun. '' kısmını anlayamadım. Sonuçta eşcinsel sahnelerin rahatsız ettiği insanlar varsa, tabi ki heteroseksüel sahnelerin de rahatsız ettiği insanlar olabilir.
Eşcinsel insanların nasıl bu dünya da yaşamaya ve yer almaya hakları varsa, medyada da yer almaya ve hikayelerimizin bizim perspektifimizden de anlatılmaya hakkımız olduğunu düşünüyorum.

Genişletmek için tıkla ...

Bizim dünyada olmamızın sebebi bile heteroseksüel ilişki olması sayesinde değil mi? o manada dedim. Ayrıca bu konu sanırım hangi açıdan bakılırsa bakılsın elde kalacak bir konu gibi.

fechken' Alıntı:

Bizim dünyada olmamızın sebebi bile heteroseksüel ilişki olması sayesinde değil mi? o manada dedim. Ayrıca bu konu sanırım hangi açıdan bakılırsa bakılsın elde kalacak bir konu gibi.

Genişletmek için tıkla ...

Üremeyi kutsal bir şey görmediğim için, heteroseksüel insanların da çiftleşip dünyaya bir birey getirebilmeleri, onların bizden daha özel ve üstün olduklarını düşünmüyorum. Üremek, hayvanların, bitkilerin,bakterilerin ve mantarların da yapabildikleri birşey , ancak onlara özel ilgi gösterip, bizle eşit tutmuyoruz. Üremek canlılık özellikleri olarak bilinen 8 maddeden biridir. Haklısınız olay biraz daha kişisel görüşe giriyor.