Cevap için teşekkür ederim.
Peki bizden negatif enerjimi çıkar yoksa pozitif mi nereden bileceğiz? Ve giden kişi nasıl kullanır bunu ya da bizde nasıl bir değişiklik olur enerjimizi başkası kullanırsa? Cevaplayabilirseniz çok memnun olurum.
Duygusal Temizlenme Uygulaması
- Konbuyu başlatan Lunat
- Başlangıç tarihi
Peki bizden negatif enerjimi çıkar yoksa pozitif mi nereden bileceğiz? Ve giden kişi nasıl kullanır bunu ya da bizde nasıl bir değişiklik olur enerjimizi başkası kullanırsa? Cevaplayabilirseniz çok memnun olurum.
Pozitif duygular pozitif enerji negatif duygular negatif enerji üretir, ve negatif enerjiden beslenen kişiler var, enerji atıklarından beslenirler bunların bazılarının negatif enerjili varlıkları/cinleri olur onların varlıklarını da beslemiş olursunuz. Burda enerji vampirliği konusu vardı ordan da bakabilirsiniz.
Retro
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 30 Ocak 2023
- Mesajlar
- 2,177
- Tepkime puanı
- 4,876
Zihin ve duygu iki ayrı bilinç alanı, hatta beynin iki yarım küresidir.
Zihin nasıl çalışır biliyoruz : arama motoru mantığı ile çalışır.
1000 kere "Masa" kelimesini aratırsanız, "masal" kelimesini aratmaya çalıştığınızda algoritma son ana kadar "masa" kelimesine sizi yönlendirmek için tüm elinden geleni yapacaktır. Teklifler, öneriler hep bu yönde olacaktır.
Zihin kendi başına bir algoritmadır. En az 1000+1 kere "masal" girdilemeden, kesinlikle her seferinde eski şartlanmıșlıklarına başvurdurtacaktır.
Gerçi bazı algoritmalar son 10 girdiğini baz alıyor ve yeni trendini destekliyor. Ama girdilerini bir süre aksatırsan da genel totaldeki en prestijli olan, en çok alışkanlık bırakmış input'larını baz alıyorlar yine. Ayette bu yüzden ne diyor : Allah bir şeyin sürekli olanını sever. Diyor. Bu sır 21 gün kuralını destekliyor. En azından başlangıç için yüksek bir ivme kazandırtıyor. Yeter ki 22. günden ihmal olmasın. Çünkü kolaylașması demek bir anda eskiye dönmeyecek demek değil.
Şimdi zihnin dönüşümünün sırrı neymiș?
Zikir, zikir, zikir. Tekrarlar, dualar, olumlamalar. Ta ki genel totalde baskın hale gelene kadar hatta bize kendi bilinç altımızdan motivasyonlarla ve dıș alemde tezahürlerle karşılık verdiklerini görene kadar. Çark bir kere kendi kendine dönmeye başladı mı kolayca da bozulmuyor yani.
Bu cepte.
Ama bitti mi? Hayır!
Zihin sadece tek yarım küre. Bunun bir de duygusal yarım küresi var.
Iste bu noktada duygu mantık çatıșması başlıyor.
O halde zihinle yaptığımız bir zikre, duygu durum simülasyonu ile de bütünleyici bir şekilde destek olmanın yolunu bilmek gerekiyor.
Zihin tek başına duygu durumunu değiştirmek için teșvik edici olabilir, ama duygu koșullanmıșlıkları daha köklü ise değişmemek için zihin konsantrasyonuna kastedebilir.
Beyinde yaşayan belli varlıkların kendilerini sabote etmek zorunda da kalabileceklerini hiç saymıyorum bile.
Zihin nasıl çalışır biliyoruz : arama motoru mantığı ile çalışır.
1000 kere "Masa" kelimesini aratırsanız, "masal" kelimesini aratmaya çalıştığınızda algoritma son ana kadar "masa" kelimesine sizi yönlendirmek için tüm elinden geleni yapacaktır. Teklifler, öneriler hep bu yönde olacaktır.
Zihin kendi başına bir algoritmadır. En az 1000+1 kere "masal" girdilemeden, kesinlikle her seferinde eski şartlanmıșlıklarına başvurdurtacaktır.
Gerçi bazı algoritmalar son 10 girdiğini baz alıyor ve yeni trendini destekliyor. Ama girdilerini bir süre aksatırsan da genel totaldeki en prestijli olan, en çok alışkanlık bırakmış input'larını baz alıyorlar yine. Ayette bu yüzden ne diyor : Allah bir şeyin sürekli olanını sever. Diyor. Bu sır 21 gün kuralını destekliyor. En azından başlangıç için yüksek bir ivme kazandırtıyor. Yeter ki 22. günden ihmal olmasın. Çünkü kolaylașması demek bir anda eskiye dönmeyecek demek değil.
Şimdi zihnin dönüşümünün sırrı neymiș?
Zikir, zikir, zikir. Tekrarlar, dualar, olumlamalar. Ta ki genel totalde baskın hale gelene kadar hatta bize kendi bilinç altımızdan motivasyonlarla ve dıș alemde tezahürlerle karşılık verdiklerini görene kadar. Çark bir kere kendi kendine dönmeye başladı mı kolayca da bozulmuyor yani.
Bu cepte.
Ama bitti mi? Hayır!
Zihin sadece tek yarım küre. Bunun bir de duygusal yarım küresi var.
Iste bu noktada duygu mantık çatıșması başlıyor.
O halde zihinle yaptığımız bir zikre, duygu durum simülasyonu ile de bütünleyici bir şekilde destek olmanın yolunu bilmek gerekiyor.
Zihin tek başına duygu durumunu değiştirmek için teșvik edici olabilir, ama duygu koșullanmıșlıkları daha köklü ise değişmemek için zihin konsantrasyonuna kastedebilir.
Beyinde yaşayan belli varlıkların kendilerini sabote etmek zorunda da kalabileceklerini hiç saymıyorum bile.
Son düzenleme:
Elnora_alila
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 1 May 2023
- Mesajlar
- 1,784
- Tepkime puanı
- 4,001
Hangi duygudaysanız en çok onu yansıtırsınız. Eril - Dişil yanınızı dengeleyemiyorsanız sürekli git- gel enerjilerde olursunuz. Yansıyan enerji de karmakarışık, ne istediğini bilmeyen, vizyonsuz bir görüntü çizer. Muhatabınızı kaçırmak istiyorsanız muhteşem yöntem.
Dosdoğru olmak istiyorsanız, öncelikle kendinizi dengelemeniz şart. Şeffaflık ; zihin ve kalbin dengesinden geçer.
Kitabın adını öğrenebilirmiyim
Hyacinth
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 15 Ağu 2023
- Mesajlar
- 5
- Tepkime puanı
- 9
"İki denizi birbirine kavuşmak üzere salıvermiştir. Aralarında bir mani vardır, birbirine geçip karışmazlar." (er-Rahmân 19-20)
El-Mâni: Dilemediği şeyin gerçekleşmesine müsaade etmeyen, kötü şeylere mâni olan.
El-Bâki: Varlığı devamlı olan, sonu olmayan.
"Onlara karşı Allah sana yeter. O işitendir, bilendir." (el-Bakara, 137)
(3 defa
İsmi sayesinde yerde ve gökte hiçbir şeyin zarar veremeyeceği Allah'ın adıyla. O her şeyi işitir ve bilir. (3 defa
"Sen'den başka hiçbir ilah yoktur. Sen'i tenzih ederim. Gerçekten ben zâlimlerden oldum." Dipnot: Sizin kağıtlara, harflere ve bu tür işlemlere ihtiyacınızın olmadığını rahatça söyleyebilirim.
Naçizane tavsiyem, bilmediğinizi kullanmayın. Çünkü kullanmanın sonuçları da bilmediklerinizden olur. En doğrusunu Allah bilir.
Retro
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 30 Ocak 2023
- Mesajlar
- 2,177
- Tepkime puanı
- 4,876
"Ya baki entel baki " çok güzel bir zikirdir.
Tüm çakralara iyi gelir, kendini en belirgin olarak kalp çakrasında hissettirir.
Çünkü sevgi enerjin öyle ya da böyle kendini belli eder, gelip geçici şeyleri de sever, kurban olarak ta sever, kurban ederek te sever, toxic cazibelere kapılara ta sever, alış-veriş yaparak ta sever.. Sever de sever.
Hatta insan herseyden bıktım kimseyi sevmiyorum der ama şuur altından kendini kapatmayı, pasifize etmeyi, hatta belki kanser gibi yayılan ölüm sessizliğini seviyor olabilir, dışarıdan anlaşılmaz ama iç alem bağlandığı şeyde sevgi ve süreklilik enerjisi (yaşam) bulmuştur ve buna sadık kalabilir.
"Ya baki, entel baki " zikri öyle iyi gelir ki öldürücü sevgilere. Çünkü sürekli olan, sonu olmayan Hakikatin kendisinden doğan arı bir sevgi vizyonunu de kalben yașayabilecegini görürsün. Sevdiğin şeylerin arkasındaki "beka" sıfatını görürsün. Beka sıfatı hiçbir varlığa verilmemiș olsa bile, varlıkları arka planda oynatan gücün bizzat kendisini görerek seversin. Bu da seni sevgiden doğan tüm arazlardan arindirir.
Tüm çakralara iyi gelir, kendini en belirgin olarak kalp çakrasında hissettirir.
Çünkü sevgi enerjin öyle ya da böyle kendini belli eder, gelip geçici şeyleri de sever, kurban olarak ta sever, kurban ederek te sever, toxic cazibelere kapılara ta sever, alış-veriş yaparak ta sever.. Sever de sever.
Hatta insan herseyden bıktım kimseyi sevmiyorum der ama şuur altından kendini kapatmayı, pasifize etmeyi, hatta belki kanser gibi yayılan ölüm sessizliğini seviyor olabilir, dışarıdan anlaşılmaz ama iç alem bağlandığı şeyde sevgi ve süreklilik enerjisi (yaşam) bulmuştur ve buna sadık kalabilir.
"Ya baki, entel baki " zikri öyle iyi gelir ki öldürücü sevgilere. Çünkü sürekli olan, sonu olmayan Hakikatin kendisinden doğan arı bir sevgi vizyonunu de kalben yașayabilecegini görürsün. Sevdiğin şeylerin arkasındaki "beka" sıfatını görürsün. Beka sıfatı hiçbir varlığa verilmemiș olsa bile, varlıkları arka planda oynatan gücün bizzat kendisini görerek seversin. Bu da seni sevgiden doğan tüm arazlardan arindirir.
