Başka birinin bizim hakkımızdaki duygusunu öğrenmemiz mümkün mü?

cathrine

Kayıtlı Üye
Katılım
27 Eki 2012
Mesajlar
1,046
Tepkime puanı
1,463
''Yalan Yakalama''yı neden istiyorsunuz ki...Eğer birinin yalan söylediğinden şüpheleniyorsanız uzak durmanız gerekiyordur zaten...Güvenmediğiniz insanla hiç bir ilişki yolunda gitmez ki...Bir insanın yalanını yakalamaktan daha önemli işler var bu hayatta...Birinin yalan söylediğini düşünüyorsanız zaten hiç bir zaman sağlıklı bağlar kurulamıyor o kişiyle,isterseniz dünyalar kadar sevin...Yalanı yakalamak isteyen o kişiyi kaybetmeyi göze almıştır...Yalan yakalamaya çalışacağınıza daha dürüst olduğuna inandığınız insanlarla ortam oluşturun....
 

Lottienator34

Banlı Kullanıcı
Katılım
11 Kas 2018
Mesajlar
62
Tepkime puanı
54
Müslümansanız bu durum hakkında istihareye yatabilirsiniz, değilseniz küçük meditasyonlarla aranızda kötü bağ varsa kesebilir ve yeni sağlam bir bağ oluşturabilirsiniz. Ya da aranızdaki bağı görebilirsiniz.
 
D

DAİMON

Aynı ortamda bulunduğumuz bir insanla iletişim halindeyken bir şeyler hissetmememiz için ölü olmamız gerekiyor.

Fark; kişiliğimizde yani kendimizi dışa vurumumuzda yani kendimizi ifade etme biçimimizde ortaya çıkıyor.

Kendimizi if. edişimiz, edemeyişimiz...
Bastırdıgımız duyguların farkında olamayışımız da gizli bir çok sorun.
Peki öyleyse farkında olamamak en büyük afet degil miydi?
Sorun(unu)uzun kaynağı burası.

Burada dinler devreye giriyor.
Doğru din bir insan için en kapsamlı ve en itibar edilesi kural koyucudur.
Çünkü gönüllülük esastır, çünkü kalplere hitap eder. Seve, isteye insanları tek bir düzlemde ortak ülkü altında toplamaya gayret eder. Her şeyi ahlaklı ve uyumlu bir toplum olup bir arada yaşayabilmek adına gönüllülük esasıyla ortaya koyar.

'Din, nefes alışımız, verişimiz.'
 

Gecemsi

Kayıtlı Üye
Katılım
6 Kas 2017
Mesajlar
61
Tepkime puanı
13
Aylar sonraları bir insanın karşına çıkıp konuşmaktan kaçan bir insana hiç mi beni yürekten sevmedin dediğimde anlamadın demişti.korkak demiştim ve o da sensin korkak diyip kaçıp gitmişti. Ve daha sonra beni rahatsız ediyor o hasta demişti bir başkasına.1 yıl sonra gördüğünde ise arkasına geri dönüp bana bakarak geçmişti ve hala gelmiyor.Bu kisi sizce beni seviyor mu
 

Cadirella1905

Kayıtlı Üye
Katılım
7 Nis 2019
Mesajlar
36
Tepkime puanı
19
Cok ince bir cizgi aman dikkat et. Dogum haritalarinda potansiyel piskoloji ve psikaytriye yatkin olan kisilerin sinirda ayni sekilde mental rahatsizliklari olma potansiyelleri de yuksektir. Dikkat edin normal piskolig bulamazsiniz :)
Fi çi kitaplarinsa bahsettigim durum var.

O nedenle demissin ya yalan yakalama diye bu sefer buna cok takip seni paranoyak cizgiye goturmesij dikkat et
Yok yok zararlarını falanda biliyorum takıntı olacak şekilde o yüzden dikkatliyim bu konulara karşı :)
 

Cadirella1905

Kayıtlı Üye
Katılım
7 Nis 2019
Mesajlar
36
Tepkime puanı
19
Aylar sonraları bir insanın karşına çıkıp konuşmaktan kaçan bir insana hiç mi beni yürekten sevmedin dediğimde anlamadın demişti.korkak demiştim ve o da sensin korkak diyip kaçıp gitmişti. Ve daha sonra beni rahatsız ediyor o hasta demişti bir başkasına.1 yıl sonra gördüğünde ise arkasına geri dönüp bana bakarak geçmişti ve hala gelmiyor.Bu kisi sizce beni seviyor mu
Sevgiden çok başka şeyler var gibi ama tabiki görmeden bilemeyiz
 

ayikizleri

Kayıtlı Üye
Katılım
10 Eyl 2018
Mesajlar
95
Tepkime puanı
310
Burada yazılanların hiçibirisi yanlış değil. Ama kesin net doğruda değil. Bahsi geçen konu psikoloji biliminin kapsamı altında.
Tıpta veya psikolojide 1+1 her zaman 2 etmez.
Insan doğasının karmaşıklığından olsa gerek.
Herkes kendi yöntemini zamanla öğrenir veya bu tarz konuları hiç umursamaz.
Ben de kendimden örnek verecek olursam eğer, karşımdakinin duygularını rahat bir şekilde anlarım genelde. Küçüklükten beri farkında olmadan yaptığım pratiklerden kaynaklı diye düşünüyorum.
En basitinden karşımdakinin kim olduğunu önemsemeden tamamen objektif bir şekilde tüm hareketlerini analiz ederim. Gözlemlerim. Karşımdaki kişiye adeta denek gibi yaklaşıp olasılıkları düşünmek her zaman hoşuma gider. Buna ek olarak sezgilerime fazlasıyla değer veririm. Sezgiler bu konuda ve diğer pek çok konuda nadiren yanıltır. Sezgilerimiz bir matematik probleminde dahi bize inanılmaz derecede fayda sağlar.
Farklı bir örnek olarakta bilgi derim. Karşınızdaki kişi hakkında yüzeyselde olsa verileriniz omalı.
Bu yüzden söylediğiniz kelimeler ve tavırlarınızda önemlidir. Stratejik düşünerek pek çok kez karlı çıkabilir ve hedefinize ulaşabilirsiniz. Bir sonraki hamleyi çabucak hesap edebilirisiniz ve buna göre pozisyon alırsınız.
Bunların yanında empati yeteneğini atlamakta ayıp olur. İşte burada sadece karşı tarafı değil kendinizi de gözlemlemelisiniz.
İşin astroloji boyutununsa uzun bir yazı yazmayı hakeden bir konu olduğunu düşünüyorum.
Esasen bana soracak olursanız bol bol gözlemleyin. Tabi sizin şuan içinde bulunduğunuz durum için birşey diyemem. Yüz yüze görüşme şansınız yoksa bunu anlamak zor.
Kendimden bilirkişi gibi bahsetmeyi çok sevmesemde ve sevimsiz bulsamda iddialı olduğum bir konu olduğunu düşündüğüm için yüzeysel bir şekilde size aktarmak istedim.
 

Cadirella1905

Kayıtlı Üye
Katılım
7 Nis 2019
Mesajlar
36
Tepkime puanı
19
Burada yazılanların hiçibirisi yanlış değil. Ama kesin net doğruda değil. Bahsi geçen konu psikoloji biliminin kapsamı altında.
Tıpta veya psikolojide 1+1 her zaman 2 etmez.
Insan doğasının karmaşıklığından olsa gerek.
Herkes kendi yöntemini zamanla öğrenir veya bu tarz konuları hiç umursamaz.
Ben de kendimden örnek verecek olursam eğer, karşımdakinin duygularını rahat bir şekilde anlarım genelde. Küçüklükten beri farkında olmadan yaptığım pratiklerden kaynaklı diye düşünüyorum.
En basitinden karşımdakinin kim olduğunu önemsemeden tamamen objektif bir şekilde tüm hareketlerini analiz ederim. Gözlemlerim. Karşımdaki kişiye adeta denek gibi yaklaşıp olasılıkları düşünmek her zaman hoşuma gider. Buna ek olarak sezgilerime fazlasıyla değer veririm. Sezgiler bu konuda ve diğer pek çok konuda nadiren yanıltır. Sezgilerimiz bir matematik probleminde dahi bize inanılmaz derecede fayda sağlar.
Farklı bir örnek olarakta bilgi derim. Karşınızdaki kişi hakkında yüzeyselde olsa verileriniz omalı.
Bu yüzden söylediğiniz kelimeler ve tavırlarınızda önemlidir. Stratejik düşünerek pek çok kez karlı çıkabilir ve hedefinize ulaşabilirsiniz. Bir sonraki hamleyi çabucak hesap edebilirisiniz ve buna göre pozisyon alırsınız.
Bunların yanında empati yeteneğini atlamakta ayıp olur. İşte burada sadece karşı tarafı değil kendinizi de gözlemlemelisiniz.
İşin astroloji boyutununsa uzun bir yazı yazmayı hakeden bir konu olduğunu düşünüyorum.
Esasen bana soracak olursanız bol bol gözlemleyin. Tabi sizin şuan içinde bulunduğunuz durum için birşey diyemem. Yüz yüze görüşme şansınız yoksa bunu anlamak zor.
Kendimden bilirkişi gibi bahsetmeyi çok sevmesemde ve sevimsiz bulsamda iddialı olduğum bir konu olduğunu düşündüğüm için yüzeysel bir şekilde size aktarmak istedim.
Teşekkür ederim yüz yüze geldiğimizde inceleyeceğim şuanlık görüntülü konuşma ve ses analizleri ile konuyu ele alıyorum
 

satanıcperson

Kayıtlı Üye
Katılım
27 Haz 2018
Mesajlar
8
Tepkime puanı
11
bu konu hakkında tarot açabilirsin bu tarz konularla ilgili açılımlar var veya bir arkadaşından isteyebilirsin yada internette bu tarz fal videoları çok fazla var onları izleyip kendini tatmin etmeye çalışabilirsin az çok birşeyler çıkabilir :)
 

ela.nass

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Tem 2019
Mesajlar
213
Tepkime puanı
465
Konum
Bosphorus ?
İş
İntelligence
Yöntemleri merak ettim
Altıncı hisleri kuvvetli, algıları açık yahut analiz yeteneği gelişmiş bir insanın düşünceleri anlaması ve sezmesi daha kolaydır.
Fakat bu nitelikler yoksa başkalarının düşüncelerini algılayabilmek için öncelikle kendinizi bilmelisiniz, uzun uzun gözlemlemelisiniz. İnsanın kendini bilmesi, keşfetmesi farkında olması ciddi bir çaba gerektirir. İkinci olarak da iç sesinizi dinlemelisiniz, dilinizi anlamalı ve şifrelerini çözmelisiniz.
Daha sonra konsantre olmayı iyi öğrenmelisiniz.
Tüm bunları gerçekten başarabilirseniz, karıncanın duygularını hissedebilirsiniz. :)
Zor ama imkansız değil.
 
Ü

Üye silindi 58480

Çok saçma ve çocukça gelecek belki ama birinin sizi sevip sevmediğini öğrenmek mümkün mü?

Tabi ki anlarsın,
Sen kendi kendini bütün olarak sevdikçe muhatabın da seni sever çünkü o frekansla anca doğru kişiyi seçersin.

Kendinden şüphe etmeye başladıkça sevgisi azalır. Zahirde özgür ama Batınında o kişinin zihinsel kölesi haline geldiysen sevgi yine tekrara girer, öngörülebilir davranışların artar ve kendi kendini sabote etmeye başlarsın. Sevgisi de enerji kanunu namına azalır. Onu da suclayamazsın artık.

***

Beden diline de bak ama,
Konuşurken sana dönükse seviyor. Ayakları ya da omuzları ters istikameti gösteriyorsa sevgisi yizeysel. Buluşmalarda ilk görüş açısına girdiğinde hemen anlarsın. Seviyorsa tebessüm eder. Üzerinden yük kalkmis gibi hisseder. Heyecan da yapar başlarda ama kaybolmaz o. Anlarsın. Sevmiyorsa banka kuyruğuna girecek gibi bakar. İlk anda anlaşılır.

Konuştuğu konuların içeriği kendini tamamen ele verir. Azalan sevgiler ve bitme alameti veren ilişkilerdeki muhabbetin içeriği tamamen toplumsal konulara kayar. Enerji eksikliğini kolektif bilincten karşılama amaresidir. Geç kalinmistir o ayrı.
 

Impulse

Kayıtlı Üye
Katılım
25 Tem 2019
Mesajlar
325
Tepkime puanı
340
Çok saçma ve çocukça gelecek belki ama birinin sizi sevip sevmediğini öğrenmek mümkün mü?
Onu tanımıyorsanız mümkün değil.
Herkesin sevgi anlayışı farklıdır. Sevgisini gösterme biçiminden sevgisini yönelttiği, haz aldıgı şeylere kadar.
Milyarlarca insan, milyarlarca sevgi anlayışı demek oluyor bu.

Pavlov un köpek deneyini bilir misiniz?
Ortama, köpegin koşulsuz salya tepkisi verdigi etle birlikte nötr uyarıcı olan zil sesi koyuldugunda, bir süre sonra köpek, ete verdigi salya tepkisini et olmadıgında zile de vermeye başlıyor.
Koşullu uyarana koşullu tepki yani artık
et = zil oluyor.

Parayı seven insanların paralı biriyle mutlu olmaları yani sevgi = para yaptıkları için parayla evlenmeleri buna örnek verilebilir.
Bknz. Ali Ağaoğlu ile zamanında evlenen kızı yaşındaki genç kadın.
Bu da sevgi mi, diyecek gibi oldunuz, hemen Dostoyevski yle cevap vermek isterim.
"Aşağılık insanoğlu..."

Genelde aciz insanoğlu neye ihtiyacı varsa karşısındaki insanda bilinçli yahut bilinçsiz onu arıyordur.
Yani sevgimizin varacağı yeri her zaman ihtiyaçlarımız belirliyor.

Mutlu bir çift için lazım olan malzemelerse: Aradığını karşılıklı bulmuş olan yani aynı sevgi frekansında buluşmuş olan ve birbirlerini manen ve madden(ruhen-fiziken) doyurmaya namzet iki tane(kadın-erkek) insan.
Ebediyete kadar mı?
Meçhul. Ali Ağaoğlu ndan ilerliyorduk. O genç kadın hani, hakiki sevginin kendisi için para olmadığını anlayıp gitmişti. (Para olmadıgını anladı ama sevgisi hakiki olana mı ulaştı mutasyona mı uğradı, elbette bilmiyoruz.)

İşin aslı hakiki sevgi aşkın olandan başkasına duyulamayandır.

Ne istediğimizi bilmeden neyi bulabiliriz?
Yitik cennetimizi bulmadan neyi arıyoruz?
Aranan kim, arayan kim?
 

Cadirella1905

Kayıtlı Üye
Katılım
7 Nis 2019
Mesajlar
36
Tepkime puanı
19
Onu tanımıyorsanız mümkün değil.
Herkesin sevgi anlayışı farklıdır. Sevgisini gösterme biçiminden sevgisini yönelttiği, haz aldıgı şeylere kadar.
Milyarlarca insan, milyarlarca sevgi anlayışı demek oluyor bu.

Pavlov un köpek deneyini bilir misiniz?
Ortama, köpegin koşulsuz salya tepkisi verdigi etle birlikte nötr uyarıcı olan zil sesi koyuldugunda, bir süre sonra köpek, ete verdigi salya tepkisini et olmadıgında zile de vermeye başlıyor.
Koşullu uyarana koşullu tepki yani artık
et = zil oluyor.

Parayı seven insanların paralı biriyle mutlu olmaları yani sevgi = para yaptıkları için parayla evlenmeleri buna örnek verilebilir.
Bknz. Ali Ağaoğlu ile zamanında evlenen kızı yaşındaki genç kadın.
Bu da sevgi mi, diyecek gibi oldunuz, hemen Dostoyevski yle cevap vermek isterim.
"Aşağılık insanoğlu..."

Genelde aciz insanoğlu neye ihtiyacı varsa karşısındaki insanda bilinçli yahut bilinçsiz onu arıyordur.
Yani sevgimizin varacağı yeri her zaman ihtiyaçlarımız belirliyor.

Mutlu bir çift için lazım olan malzemelerse: Aradığını karşılıklı bulmuş olan yani aynı sevgi frekansında buluşmuş olan ve birbirlerini manen ve madden(ruhen-fiziken) doyurmaya namzet iki tane(kadın-erkek) insan.
Ebediyete kadar mı?
Meçhul. Ali Ağaoğlu ndan ilerliyorduk. O genç kadın hani, hakiki sevginin kendisi için para olmadığını anlayıp gitmişti. (Para olmadıgını anladı ama sevgisi hakiki olana mı ulaştı mutasyona mı uğradı, elbette bilmiyoruz.)

İşin aslı hakiki sevgi aşkın olandan başkasına duyulamayandır.

Ne istediğimizi bilmeden neyi bulabiliriz?
Yitik cennetimizi bulmadan neyi arıyoruz?
Aranan kim, arayan kim?
Teşekkür ederim ben çok güzel anladım
 

Cadirella1905

Kayıtlı Üye
Katılım
7 Nis 2019
Mesajlar
36
Tepkime puanı
19
Tabi ki anlarsın,
Sen kendi kendini bütün olarak sevdikçe muhatabın da seni sever çünkü o frekansla anca doğru kişiyi seçersin.

Kendinden şüphe etmeye başladıkça sevgisi azalır. Zahirde özgür ama Batınında o kişinin zihinsel kölesi haline geldiysen sevgi yine tekrara girer, öngörülebilir davranışların artar ve kendi kendini sabote etmeye başlarsın. Sevgisi de enerji kanunu namına azalır. Onu da suclayamazsın artık.

***

Beden diline de bak ama,
Konuşurken sana dönükse seviyor. Ayakları ya da omuzları ters istikameti gösteriyorsa sevgisi yizeysel. Buluşmalarda ilk görüş açısına girdiğinde hemen anlarsın. Seviyorsa tebessüm eder. Üzerinden yük kalkmis gibi hisseder. Heyecan da yapar başlarda ama kaybolmaz o. Anlarsın. Sevmiyorsa banka kuyruğuna girecek gibi bakar. İlk anda anlaşılır.

Konuştuğu konuların içeriği kendini tamamen ele verir. Azalan sevgiler ve bitme alameti veren ilişkilerdeki muhabbetin içeriği tamamen toplumsal konulara kayar. Enerji eksikliğini kolektif bilincten karşılama amaresidir. Geç kalinmistir o ayrı.
Biz ilk tanıştığımızda da toplumsal olaylardan çok konuşurduk tüm işaretler sevdiğini gösterrsede kişi inkar ediyor
 
Üst