Lords Of The Shadows
Kayıtlı Üye
Sinemada, edebiyatta, bilim kurguda ve pek çok bilimsel tartışmada zaman yolculuğu konusu ele alınıyor. “Şimdiki aklım olsa” cümlesi bile özünde bir zaman yolculuğu sohbetidir. İnsanlar geçmişe gidip hatalarını düzeltebilmek isterler.
Şu ana kadar zaman yolculuğu konusundaki ilerlememiz ne yazık ki AROG filmindeki “Deminden şimdiye geldim” şakası seviyesinde. Yaptığımız çalışmalar henüz teori kısmında. Gelecekten geldiğini söyleyen kişiler de nasıl geldiklerine dair mantıklı bir şey söylemediği için gülüp geçiyoruz.
Geleceğe gitmek için yöntemlerimiz var. Teorik olarak, ışık hızına yaklaştığımızda ya da bir kara deliğin olay ufkuna ulaştığımızda zaman bize çok yavaş gelmeye başlar, zaman akışı içerisinde ileriye gitmemiz mümkün hale gelir. Einstein’in görelilik kuramına göre zamanda ileriye gitmek mümkün. Sıkıntı ise geri dönmekte.
İlk düzen medeniyetlerinden olan Mu, Atlantis, Lemurya ve Aztek uygarlıkları zaman eğrilerini keşfederek, bu eğrilerin belli döngüler içerisinde bir çok noktasının kırıldığını ve kırılan eğrilerin etrafında ki ışık kütlesinin büyük bir hızda her şeyi kendine çektiğini keşfetmişlerdir. Bu keşifin ardından Atlantis kıtasının batacağını duyan "Kadim Bilgelerin" zamanda yolculuk yaparak şimdi Mısıra geldikleri biliniyor. Tabi bilim ve din açıklayamadığı şeyleri kamu oyu ile paylaşmasını için zamanda yolculuğun mümkün olduğu teoriden ibaret kalıyor. Zamanda yolculuğun günümüzde Mu ve Atlantis bilgilerinin yer aldığı gizli yer altı şehirlerinde kullanıldığı düşünülmektedir. Gelecekten geçmişe gelen günümüzde bir çok kişi var ne kadarı doğru söylüyordur bilinmez ancak geçmişe de geleceğe de gidebilmek mümkündür.
Şu ana kadar zaman yolculuğu konusundaki ilerlememiz ne yazık ki AROG filmindeki “Deminden şimdiye geldim” şakası seviyesinde. Yaptığımız çalışmalar henüz teori kısmında. Gelecekten geldiğini söyleyen kişiler de nasıl geldiklerine dair mantıklı bir şey söylemediği için gülüp geçiyoruz.
Geleceğe gitmek için yöntemlerimiz var. Teorik olarak, ışık hızına yaklaştığımızda ya da bir kara deliğin olay ufkuna ulaştığımızda zaman bize çok yavaş gelmeye başlar, zaman akışı içerisinde ileriye gitmemiz mümkün hale gelir. Einstein’in görelilik kuramına göre zamanda ileriye gitmek mümkün. Sıkıntı ise geri dönmekte.
İlk düzen medeniyetlerinden olan Mu, Atlantis, Lemurya ve Aztek uygarlıkları zaman eğrilerini keşfederek, bu eğrilerin belli döngüler içerisinde bir çok noktasının kırıldığını ve kırılan eğrilerin etrafında ki ışık kütlesinin büyük bir hızda her şeyi kendine çektiğini keşfetmişlerdir. Bu keşifin ardından Atlantis kıtasının batacağını duyan "Kadim Bilgelerin" zamanda yolculuk yaparak şimdi Mısıra geldikleri biliniyor. Tabi bilim ve din açıklayamadığı şeyleri kamu oyu ile paylaşmasını için zamanda yolculuğun mümkün olduğu teoriden ibaret kalıyor. Zamanda yolculuğun günümüzde Mu ve Atlantis bilgilerinin yer aldığı gizli yer altı şehirlerinde kullanıldığı düşünülmektedir. Gelecekten geçmişe gelen günümüzde bir çok kişi var ne kadarı doğru söylüyordur bilinmez ancak geçmişe de geleceğe de gidebilmek mümkündür.