"Gizlimabet Parapsikoloji Platformu"

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Yeni Dünya Düzeni Tartışması

The Devil

Kayıtlı Üye
Arkadaşlar hepinize merhabalar , bu konuyu burada açma sebebim bu forumun yüksek bilinçte ve farkındalığı ileride olan kişilerin tecrübeleri , deneyimleri ve görüşlerinden faydalanarak bir olası yeni dünya düzeni hakkında münazara edilmesidir.
Geleceğin ne getireceğini bilemeyiz fakat planlayabiliriz sözünden yola çıkarak , gelecek için verilen kararlar hakkında fikir yürütülmesi bu postun amacı.

1-Paris İklim Antlaşması
Şuanda çoğu ülkede yürürlükte olan ve benim görüşümde gerçeğe en yakın projedir ,
Globalde komplo teorilerinin göbeğinde olan ve yeni Amerikan başkanı Trump'ın göreve gelir gelmez 1 hafta önce feshettiği bir antlaşmadır , özellikle ülkemizde farklı farklı illerinden uçakların ''chemtrails'' gazlarının salındığına dair gelen videolar , pilotların sabiha gökçen havalimanındaki tespit edilemeyen yoğun gps trafiği nedenleriyle iniş yapmakta zorlandığı radyo dinlemeleri , 1 gün önce Istanbulda verilen karbonmonoksit alarmı ve bir milletvekilimizin bu konuyu meclise taşıması bu olayın ciddiyetle dikkate alınması gerektiğinin kanıtıdır.
Bu durum yalnızca ülkemizde değil; global çapta da birçok insan, sosyal medya platformlarında bu uçakların insanları ve toprakları zehirlediğini düşündüğünü dile getiriyor, videolar çekiyor.
Bu konuda en popüler yorum ise 'Bir şeyi saklamak istiyorsan onu göz önünde saklamalısın.'dır.

2-İnsan Popülasyonunu Azaltma
Belki de internet icat edildiğinden beri muhabbeti geçen , benim kendisiyle sadece 10 yıldır tanışık olduğum bir komplo teorisi.
Bu konunun bu kadar popüler olmasının nedeni, Georgia Eyaletinde bulunan ''Georgia Rehber Taşı Anıtı'' dır.
Genel görüş , dünyanın nufusunun 8 Milyar'dan fazla olduğu , dünyadaki yetersiz kaynaklar ve sürdürülebilirliğin tehlikede olması nedeniyle dünyadaki ''Elit'' diye tabir edilen (illumunati demiyorlar artık) zengin insanların tanrıyı oynadığı ve dünya üzerinde kararlar aldığı yönündedir.

3- Yapay Zeka Devrimi
Yapay zeka insanlara yarardan çok zarar sağlayacak gibi duruyor , çok değil 5-10 yıl sonra aklınıza gelebilecek bütün iş sektörlerinde yapay zeka sayesinde insan gücü ve aklı ihtiyacı minimum seviyeye inecektir.
Daha chatgpt çıkalı bir kaç yıl olmadan çoğu insan yapay zeka botlarına bağımlı hale gelmiş durumda ;
Bu forum dahil birçok platformda yapay zekaya gönderi veya cevap yazdırıp paylaşanlar, iş yerinde kendi işlerini yapay zekaya yaptıran beyaz yakalılar ve yapay zekayla bir arkadaş gibi ilişki kurarak sohbet edenler...
Yapay zeka benim gözümde bir devrimdir ve gelecekte nelere kadir olacağı bilinmemektedir.

Son zamanlarda revaçta olan bu konular hakkında düşünceleriniz nelerdir, yeni dünya düzeni nedir ve bizi gelecekte neler beklemektedir ?
eğer siz bir ''Elit'' olsaydınız ve dünya hakkında kararlar alabilecek bir pozisyonunuz olsaydı siz neler yapardınız ?

Sağlıcakla...
 
Arkadaşlar hepinize merhabalar , bu konuyu burada açma sebebim bu forumun yüksek bilinçte ve farkındalığı ileride olan kişilerin tecrübeleri , deneyimleri ve görüşlerinden faydalanarak bir olası yeni dünya düzeni hakkında münazara edilmesidir.
Geleceğin ne getireceğini bilemeyiz fakat planlayabiliriz sözünden yola çıkarak , gelecek için verilen kararlar hakkında fikir yürütülmesi bu postun amacı.

1-Paris İklim Antlaşması
Şuanda çoğu ülkede yürürlükte olan ve benim görüşümde gerçeğe en yakın projedir ,
Globalde komplo teorilerinin göbeğinde olan ve yeni Amerikan başkanı Trump'ın göreve gelir gelmez 1 hafta önce feshettiği bir antlaşmadır , özellikle ülkemizde farklı farklı illerinden uçakların ''chemtrails'' gazlarının salındığına dair gelen videolar , pilotların sabiha gökçen havalimanındaki tespit edilemeyen yoğun gps trafiği nedenleriyle iniş yapmakta zorlandığı radyo dinlemeleri , 1 gün önce Istanbulda verilen karbonmonoksit alarmı ve bir milletvekilimizin bu konuyu meclise taşıması bu olayın ciddiyetle dikkate alınması gerektiğinin kanıtıdır.
Bu durum yalnızca ülkemizde değil; global çapta da birçok insan, sosyal medya platformlarında bu uçakların insanları ve toprakları zehirlediğini düşündüğünü dile getiriyor, videolar çekiyor.
Bu konuda en popüler yorum ise 'Bir şeyi saklamak istiyorsan onu göz önünde saklamalısın.'dır.

2-İnsan Popülasyonunu Azaltma
Belki de internet icat edildiğinden beri muhabbeti geçen , benim kendisiyle sadece 10 yıldır tanışık olduğum bir komplo teorisi.
Bu konunun bu kadar popüler olmasının nedeni, Georgia Eyaletinde bulunan ''Georgia Rehber Taşı Anıtı'' dır.
Genel görüş , dünyanın nufusunun 8 Milyar'dan fazla olduğu , dünyadaki yetersiz kaynaklar ve sürdürülebilirliğin tehlikede olması nedeniyle dünyadaki ''Elit'' diye tabir edilen (illumunati demiyorlar artık) zengin insanların tanrıyı oynadığı ve dünya üzerinde kararlar aldığı yönündedir.

3- Yapay Zeka Devrimi
Yapay zeka insanlara yarardan çok zarar sağlayacak gibi duruyor , çok değil 5-10 yıl sonra aklınıza gelebilecek bütün iş sektörlerinde yapay zeka sayesinde insan gücü ve aklı ihtiyacı minimum seviyeye inecektir.
Daha chatgpt çıkalı bir kaç yıl olmadan çoğu insan yapay zeka botlarına bağımlı hale gelmiş durumda ;
Bu forum dahil birçok platformda yapay zekaya gönderi veya cevap yazdırıp paylaşanlar, iş yerinde kendi işlerini yapay zekaya yaptıran beyaz yakalılar ve yapay zekayla bir arkadaş gibi ilişki kurarak sohbet edenler...
Yapay zeka benim gözümde bir devrimdir ve gelecekte nelere kadir olacağı bilinmemektedir.

Son zamanlarda revaçta olan bu konular hakkında düşünceleriniz nelerdir, yeni dünya düzeni nedir ve bizi gelecekte neler beklemektedir ?
eğer siz bir ''Elit'' olsaydınız ve dünya hakkında kararlar alabilecek bir pozisyonunuz olsaydı siz neler yapardınız ?

Sağlıcakla...
Dünyanın sonu geldi bile uzatmaları oynuyorlar. Ben bu dünyadan değilim mesela. Geldiğimden beri işkence kötü muamele korkunç aile hayatı zorunlu eğitim vs vs bir çoklarına maruz kaldım. Nihayet okul vs vs bitti inzivaya çekileyim derken okul bittiğinden beri suikastlere konplolara iftiralara uğrayarak türlü dava dosyalarla meşgul olmaktayım. Dünya iğrenç bir yer ve ben burda rehin alınmış halde gideceğim günü bekliyorum. Durum ciddi amerikada da türkiyede de kendi soyum beni dünyada bu korkunç ortama daha fazla yem etmemek için rol gösterse de bana ulaşamıyorlar. Dizimde bulunan bilye şeklindeki deri altımdan bir cisim 2012de bir kazaya kurban edilkten sonra dizimde hiçbir yara olmanasına rağmen ameliyat ile çıkarıldı. Bunlar gerçekler. Doğmadım evet bir anne ürünü değilim ve geldiğin yer insani formda ışık hacmine sahip olunan daha transparan bir kattı. Sanırım 2012den beri bana ciddi olarak ulaşamıyorlar ve şimdiye kadar çoktan gitmem gerekirken hala dünya kahrı çekiyorum.
 
Dünyanın sonu geldi bile uzatmaları oynuyorlar. Ben bu dünyadan değilim mesela. Geldiğimden beri işkence kötü muamele korkunç aile hayatı zorunlu eğitim vs vs bir çoklarına maruz kaldım. Nihayet okul vs vs bitti inzivaya çekileyim derken okul bittiğinden beri suikastlere konplolara iftiralara uğrayarak türlü dava dosyalarla meşgul olmaktayım. Dünya iğrenç bir yer ve ben burda rehin alınmış halde gideceğim günü bekliyorum. Durum ciddi amerikada da türkiyede de kendi soyum beni dünyada bu korkunç ortama daha fazla yem etmemek için rol gösterse de bana ulaşamıyorlar. Dizimde bulunan bilye şeklindeki deri altımdan bir cisim 2012de bir kazaya kurban edilkten sonra dizimde hiçbir yara olmanasına rağmen ameliyat ile çıkarıldı. Bunlar gerçekler. Doğmadım evet bir anne ürünü değilim ve geldiğin yer insani formda ışık hacmine sahip olunan daha transparan bir kattı. Sanırım 2012den beri bana ciddi olarak ulaşamıyorlar ve şimdiye kadar çoktan gitmem gerekirken hala dünya kahrı çekiyorum.
Dünyanın sonunun yaklaştığı konusunda hemfikiriz, bu konuda sadece günümüzde üretilmiş olan nükleer silahlar bile kendi başına bayrağı sırtlayıp gider , ''şeytan doldurur'' lafı altı boş bir köylü aforizması değildir.

Önceki ''Posting''lerinize ufak bir göz attım ve anladığım kadarıyla bir çok şey yaşamışsınız , eğer anlattıklarınız günümüzde moda olan ''alay etme'' ve kendini karşındakinden üstün hissetme ihtiyacını gidermek değilse , atlattığınız badirlerde samimi iseniz bir Psikiyatri'ye görünmenizi tavsiye ederim ,her psikolojinin kaldırabileceği şeyler değil yaşadıklarınız . Ufak bir hap'ın neleri değiştirebileceğini tahmin bile edemezsiniz (deneyimle sabittir.)

Dünya'yı tanımlamanıza katılmıyorum , evet her ne kadar adaletsiz , iğrenç ve acılarla dolu olsada , tek katlı ahşap müstakil evinizin önünde şenzlongunuza uzanmış , güzel bir manzara eşliğinde biranızı içerken kuşların seslerini dinlediğiniz zamanı canlandırın gözünüzde?
Benim o konudaki görüşüm insan bu dünyayı kendine cennet de edebilir cehennem de , bu elimizde olmayan sebeplerden ötürü yaşadığımız kötü hayatlar ve şartların sürekli kötüye gitmesi tamda buradaki tartışmanın konusu olabilir.
 
Dünyanın sonunun yaklaştığı konusunda hemfikiriz, bu konuda sadece günümüzde üretilmiş olan nükleer silahlar bile kendi başına bayrağı sırtlayıp gider , ''şeytan doldurur'' lafı altı boş bir köylü aforizması değildir.

Önceki ''Posting''lerinize ufak bir göz attım ve anladığım kadarıyla bir çok şey yaşamışsınız , eğer anlattıklarınız günümüzde moda olan ''alay etme'' ve kendini karşındakinden üstün hissetme ihtiyacını gidermek değilse , atlattığınız badirlerde samimi iseniz bir Psikiyatri'ye görünmenizi tavsiye ederim ,her psikolojinin kaldırabileceği şeyler değil yaşadıklarınız . Ufak bir hap'ın neleri değiştirebileceğini tahmin bile edemezsiniz (deneyimle sabittir.)

Dünya'yı tanımlamanıza katılmıyorum , evet her ne kadar adaletsiz , iğrenç ve acılarla dolu olsada , tek katlı ahşap müstakil evinizin önünde şenzlongunuza uzanmış , güzel bir manzara eşliğinde biranızı içerken kuşların seslerini dinlediğiniz zamanı canlandırın gözünüzde?
Benim o konudaki görüşüm insan bu dünyayı kendine cennet de edebilir cehennem de , bu elimizde olmayan sebeplerden ötürü yaşadığımız kötü hayatlar ve şartların sürekli kötüye gitmesi tamda buradaki tartışmanın konusu olabilir.
Şöyle söyleyeyim dünyada ilk girdiğim binada kafadında beyaz kepiyle cinsel uzvumda elindeki eloktroşok olduğunu düşündüğüm bi aletle vajinamda elektro şok hislerine sebep olan kadın 5 yaşında babamla kaldığım eve anne adıyla geldi. Ve babam bu kadının adı anne ona anne diyeceksin diye tanıttığında kadının o hastane olduğunu düşündüğüm yerde kepli kadın olduğunu anlamam ve o yaşımdan beri her sene fazla fazla (badire demeyelim de korku senaryosu diyelim) korku filmlerine konu sahneler yaşamamdan mütevellit psikolojim dağ gibi güçlü ve aptalı oynamayı öğrenmiş bünyem su gibi temiz her haltın altından kalktı çok şükür. Her nedense bunlar ilginizi çekmeyip psikolojiye papucunu ters giydirmiş mucize varlığım ve anlattıklarım sizlerde bi şaşkınlık yaratmıyor o değil de acaba psikolog dünyanın ve dünyadakilerin bu kadar yalana yapmış tavrının sebebini söylerse söz gideceğim. Şezlongda keyfimden yatmadım paramı yerleşik hayata geçmek için idareli kullanmak için yattım ve gece diken üstünde uyumadan gündüz güneşin altında iki damla uyku çekmek çok da keyifli sayılmazdı. Sanırım fazla elitim.
 
İnsan nüfusunun azalması gerekiyor. Çoğu oksijen israfı. Üremekten yemekten gezmekten başka hiç bir şey umrunda olmayan mahalle yansa saçını tarayan tipler.
Az olsun temiz olsun. Sayının azalması var olanların kendini düzeltmesine katkı sağlayacaksa ne ala.
 
Arkadaşlar hepinize merhabalar , bu konuyu burada açma sebebim bu forumun yüksek bilinçte ve farkındalığı ileride olan kişilerin tecrübeleri , deneyimleri ve görüşlerinden faydalanarak bir olası yeni dünya düzeni hakkında münazara edilmesidir.
Geleceğin ne getireceğini bilemeyiz fakat planlayabiliriz sözünden yola çıkarak , gelecek için verilen kararlar hakkında fikir yürütülmesi bu postun amacı.

1-Paris İklim Antlaşması
Şuanda çoğu ülkede yürürlükte olan ve benim görüşümde gerçeğe en yakın projedir ,
Globalde komplo teorilerinin göbeğinde olan ve yeni Amerikan başkanı Trump'ın göreve gelir gelmez 1 hafta önce feshettiği bir antlaşmadır , özellikle ülkemizde farklı farklı illerinden uçakların ''chemtrails'' gazlarının salındığına dair gelen videolar , pilotların sabiha gökçen havalimanındaki tespit edilemeyen yoğun gps trafiği nedenleriyle iniş yapmakta zorlandığı radyo dinlemeleri , 1 gün önce Istanbulda verilen karbonmonoksit alarmı ve bir milletvekilimizin bu konuyu meclise taşıması bu olayın ciddiyetle dikkate alınması gerektiğinin kanıtıdır.
Bu durum yalnızca ülkemizde değil; global çapta da birçok insan, sosyal medya platformlarında bu uçakların insanları ve toprakları zehirlediğini düşündüğünü dile getiriyor, videolar çekiyor.
Bu konuda en popüler yorum ise 'Bir şeyi saklamak istiyorsan onu göz önünde saklamalısın.'dır.

2-İnsan Popülasyonunu Azaltma
Belki de internet icat edildiğinden beri muhabbeti geçen , benim kendisiyle sadece 10 yıldır tanışık olduğum bir komplo teorisi.
Bu konunun bu kadar popüler olmasının nedeni, Georgia Eyaletinde bulunan ''Georgia Rehber Taşı Anıtı'' dır.
Genel görüş , dünyanın nufusunun 8 Milyar'dan fazla olduğu , dünyadaki yetersiz kaynaklar ve sürdürülebilirliğin tehlikede olması nedeniyle dünyadaki ''Elit'' diye tabir edilen (illumunati demiyorlar artık) zengin insanların tanrıyı oynadığı ve dünya üzerinde kararlar aldığı yönündedir.

3- Yapay Zeka Devrimi
Yapay zeka insanlara yarardan çok zarar sağlayacak gibi duruyor , çok değil 5-10 yıl sonra aklınıza gelebilecek bütün iş sektörlerinde yapay zeka sayesinde insan gücü ve aklı ihtiyacı minimum seviyeye inecektir.
Daha chatgpt çıkalı bir kaç yıl olmadan çoğu insan yapay zeka botlarına bağımlı hale gelmiş durumda ;
Bu forum dahil birçok platformda yapay zekaya gönderi veya cevap yazdırıp paylaşanlar, iş yerinde kendi işlerini yapay zekaya yaptıran beyaz yakalılar ve yapay zekayla bir arkadaş gibi ilişki kurarak sohbet edenler...
Yapay zeka benim gözümde bir devrimdir ve gelecekte nelere kadir olacağı bilinmemektedir.

Son zamanlarda revaçta olan bu konular hakkında düşünceleriniz nelerdir, yeni dünya düzeni nedir ve bizi gelecekte neler beklemektedir ?
eğer siz bir ''Elit'' olsaydınız ve dünya hakkında kararlar alabilecek bir pozisyonunuz olsaydı siz neler yapardınız ?

Sağlıcakla...
Tanrıcılık oynayarak sahte bir kıyamet planı tasarısı muhtemel subart mart gibi ufak pandemi belki yine aşı olabilir sonrası ekim kasım gibi nükleer savaş olacagını düsünüyorum ayrıca bence istanbul ciddi bir işgal altında mülksüzleştirilme çalısmaları devam ediyor ve haarp ile izmir ve istanbul depremi olacagını düsünüyorum ve cok daha fazlasını ama her düsündüğümü yazmam cok doğru olmaz ama 2025/2026 nın berbat geçip herşeyin bir anda olacagını düsünüyorum yurtdısında bunca yer altı sığınağı 1 milyar gibi paralara boşuna satılmadı ayrıca sudan gelen hastalık ve elektrik en büyük sorun olacak ben evime su depoluyorum ayrıca bol mum kibrit ışıldak jumbo boy poşet iyot tablet vsvs
 
Arkadaşlar hepinize merhabalar , bu konuyu burada açma sebebim bu forumun yüksek bilinçte ve farkındalığı ileride olan kişilerin tecrübeleri , deneyimleri ve görüşlerinden faydalanarak bir olası yeni dünya düzeni hakkında münazara edilmesidir.
Geleceğin ne getireceğini bilemeyiz fakat planlayabiliriz sözünden yola çıkarak , gelecek için verilen kararlar hakkında fikir yürütülmesi bu postun amacı.

1-Paris İklim Antlaşması
Şuanda çoğu ülkede yürürlükte olan ve benim görüşümde gerçeğe en yakın projedir ,
Globalde komplo teorilerinin göbeğinde olan ve yeni Amerikan başkanı Trump'ın göreve gelir gelmez 1 hafta önce feshettiği bir antlaşmadır , özellikle ülkemizde farklı farklı illerinden uçakların ''chemtrails'' gazlarının salındığına dair gelen videolar , pilotların sabiha gökçen havalimanındaki tespit edilemeyen yoğun gps trafiği nedenleriyle iniş yapmakta zorlandığı radyo dinlemeleri , 1 gün önce Istanbulda verilen karbonmonoksit alarmı ve bir milletvekilimizin bu konuyu meclise taşıması bu olayın ciddiyetle dikkate alınması gerektiğinin kanıtıdır.
Bu durum yalnızca ülkemizde değil; global çapta da birçok insan, sosyal medya platformlarında bu uçakların insanları ve toprakları zehirlediğini düşündüğünü dile getiriyor, videolar çekiyor.
Bu konuda en popüler yorum ise 'Bir şeyi saklamak istiyorsan onu göz önünde saklamalısın.'dır.

2-İnsan Popülasyonunu Azaltma
Belki de internet icat edildiğinden beri muhabbeti geçen , benim kendisiyle sadece 10 yıldır tanışık olduğum bir komplo teorisi.
Bu konunun bu kadar popüler olmasının nedeni, Georgia Eyaletinde bulunan ''Georgia Rehber Taşı Anıtı'' dır.
Genel görüş , dünyanın nufusunun 8 Milyar'dan fazla olduğu , dünyadaki yetersiz kaynaklar ve sürdürülebilirliğin tehlikede olması nedeniyle dünyadaki ''Elit'' diye tabir edilen (illumunati demiyorlar artık) zengin insanların tanrıyı oynadığı ve dünya üzerinde kararlar aldığı yönündedir.

3- Yapay Zeka Devrimi
Yapay zeka insanlara yarardan çok zarar sağlayacak gibi duruyor , çok değil 5-10 yıl sonra aklınıza gelebilecek bütün iş sektörlerinde yapay zeka sayesinde insan gücü ve aklı ihtiyacı minimum seviyeye inecektir.
Daha chatgpt çıkalı bir kaç yıl olmadan çoğu insan yapay zeka botlarına bağımlı hale gelmiş durumda ;
Bu forum dahil birçok platformda yapay zekaya gönderi veya cevap yazdırıp paylaşanlar, iş yerinde kendi işlerini yapay zekaya yaptıran beyaz yakalılar ve yapay zekayla bir arkadaş gibi ilişki kurarak sohbet edenler...
Yapay zeka benim gözümde bir devrimdir ve gelecekte nelere kadir olacağı bilinmemektedir.

Son zamanlarda revaçta olan bu konular hakkında düşünceleriniz nelerdir, yeni dünya düzeni nedir ve bizi gelecekte neler beklemektedir ?
eğer siz bir ''Elit'' olsaydınız ve dünya hakkında kararlar alabilecek bir pozisyonunuz olsaydı siz neler yapardınız ?

Sağlıcakla...
Bu arada rüyalarımın bir coğu habercidir kahramanmaraş depremini bir gün önce darklı şekilde hissedip söylemiştim deprem gibi değilde baska .. ve bana gösterilen bir tarih var biraz beynim zaman geçince karıstırdı 3 mart yada 3 mayıs
 
Bu arada rüyalarımın bir coğu habercidir kahramanmaraş depremini bir gün önce darklı şekilde hissedip söylemiştim deprem gibi değilde baska .. ve bana gösterilen bir tarih var biraz beynim zaman geçince karıstırdı 3 mart yada 3 mayıs
Belkide 3 şubattır ? ege denizinde yüzlerce deprem meydana gelmis ve yüzyıllardır hareketlilik olmayan volkanik patlama tehlikesi varmıs.
Sanki bir felaketler zincirinin içindeyiz ve her yeni güne "bugün ne olacak acaba?" diyerek uyanıyoruz.
Şu kısa hayatımızda yaşamadığımız basiretsizlik ,talihsizlik kalmadı gibi görünüyor istesek denk gelemeyeceğimiz şeyleri yaşıyoruz resmen :)
Zaten ekonomi, siyaset, salgınlar derken yeterince sıkıntı yaşadık, şimdi de doğa olaylarıyla endişelenmek zorundayız.
Devletimizin hiçbir şekilde önlemini almadığı istanbul depremi 'de zaten göz göre göre geliyorum diyor.
Kim bilir belkide daha 'geliyorum' diyen bizim bilmediğimiz ne sırlar vardır ?
 
Kapitalizmin artık son dönemecine girdiğini, bu aşamadan itibaren yoğunlaşan nüfus ile artan ucuz iş gücünün kapitalizmi kapsayıp aşarak tüm dünyanın yeni bir ekonomik sürece evrileceğini düşünüyorum.
Elit denilen örgütlerin insan nüfusu ile ilgili bu tarz planları olduğunu düşünmüyorum. Elitler ile devletlerin ayrışma süreçlerinin hızlanacağını öngörüyorum.Elitlerin devlet politikalarında belki sadece burjuva kültürü bağlamında kültür-sanat politikaları haricinde yaptırım güçlerini yitireceklerini düşünüyorum.
Kapital süreçler incelendiğinde büyük şirketlerin kendi sahipleri öldüğünde bile sermaye birikimini artırdıkları göz önüne alınırsa kapitalist süreç evrilirken elit denilen sınıfın tahakküm sürecinin sonlanacağı aşikar bence. Haliyle insan nüfusu üzerinde böyle bir güç denemesi yapamayacaklarını düşünüyorum.
Halihazırda iklim krizi, toplumsal, siyasal sebeplerle ve savaşlarla başgösteren göç krizini dahi çözemiyorlar.
 
Dünya bir yana ,
Ülkemizdede iyiye giden hiçbirşey yok.
Şimdi ülkemize filistinlileri dolduracaklar , bop misyonunu yerine getirdi gibi .
Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının kanla başla savaşarak , kurtuluş savaşını vererek bize bıraktığı bu mirasın içine edilmesini izliyoruz ve hiç bir şey yapamayıp ,üzülüyoruz.
 
İnsanlar gaflet içinde sosyal medyada abuk sabuk şeyler yapmaya başladılar.

Turabi' nin şarkısı, doğurma numarası yapan adam, başörtülü story atan şu malum peltek şarkıcı, ne konuştuğunu bilmeyen, ağız bükerek konuşan, cinsel kimlik bunalımı yaşadıkları her hallerinden belli olan gaga bulutlar, mika'lar bilmem kimler..

Ruh sağlığı tehlikede olan fenomenler, ruh halleri bir anda değişen, kameraya hüngür ağlayan, sonra bir anda takipçilerine hakaret etkeye başlayan , sonra da taktik değiştirip onlara zenginliği üzerinden nispet yapa yapa insanların crinch duygularını manipüle eden toxic fenomenler..


Anadolu'dan çıkma profesör doktor diye geçinen sözde bilim adamının, en temel görgü kurallarından bile yoksun şekilde sofra adabından bihaber hal ve hareketleri..

Neye kime hizmet ettiğini bilmeyen, tartmayan, idrak edemeyen fenomenlerin para karşılığında ürünler pazarlama sevdaları .. Yaşı büyük küçük bakmadan herkesi Online kumar ve casino kültürüne teşvik edecek kadar umursamaz hale gelmeleri..


Babasını kışkırtanlar, kardeşini tık almak için ağlatanlar, eline mikrofon alıp sokaklardaki kızlara sapkınlık içeren aykırı sorular sorup, aynı curretkarlikta aldığı yanıtları paylaşarak ülkeyi kerhaneye çevirenler..




Yeni dünya düzeninde herkesin bir çeşit travma ve bunalım halinde olmasına rağmen, hiç kimsenin normale dönerek ne kadar iğrençleştiklerini görmeye tahammülü yok. Hipnoz ve narkoz etkisine hızla giriyoruz.
 
Diğer yazdıklarınızı anladım ama ''bir anne ürünü olmayanlar ''ifadesini biraz daha açar mısınız?Bilmediğim için soruyorum ,anlatırsanız öğrenmek isterim..
Farklı bir boyuttaydım. Yönetime hazırlanıyordum. Annem ve babam evreni yöneten tanrılar soyundandı onları sadece bir defa gördüm klasik bir tören gördüğüm ilk törendi. Bu törende yönetime geçeceğim krallığa hazırlananla birbirimizi gördük törene baya uzun bir hazırlık yapılmıştı. İnsan formunda değildik şekil olarak evet ama hacim olarak ışık hüzmesi gibi. Dünyanın üstünde bir konumda olduğumuzu biliyorum. Ve genlerden yaratıldığımızı. Eğitimim vardı. Zepline benzer bir hava aracıyla şatodan eğitime çıktık. Yanımda öğretileri anlatacak hoca vardı zeplin yolunda olmayan bir şekilde sarsıldı ve gözümü dünyada açtım yüksek dağlık bir bölgeydi benim gibi bir iki çocuk daha vardı. Törende gördüğüm babama benzeyen bir baba silueti baba vasfıyla vardı. Yemiyor içmiyordum. Ve güneş doğmuyordu. Araçların ışıkları pembe mavi mor tonlarındaydı dünyadaydık ama sanırım daha farklı bir bölgede. Bir kaç yıl belki de çok daha kısa bu şekilde yaşadık araçtan inmemiz yasaktı diğer araçlarda da çocuklar vardı sanıyorum bir yıl gibi bir süre bu şekilde yaşadık. Babalarımız bazen bir yerlere giderlerdi. Genelde de ateş yakarlardı yalnız ben hala ışık hacmimi koruyordum onlar dünyevi soğuğu hissediyor olacaklardı ki çoğu zaman ateş yakıyorlardı. Sonra zeplinde olduğu gibi bir gün yeniden ani bi saraıntıyla bir belirsizlik halinden bi hastanede gözümü açtım. Hastanede sanıyorum ki dünyevi formumuzu ve havayollarımızı bilen sağlık sistemi cinsel uzvumda kesilere ve yapay acılarla sinir noktaları oluşturmaya çalışırken olanları izliyordum. Bu işlemden sonra büyük babamın babama tahsis ettiği eve geçtik artık betonarmenin içindeydim. İlk geçtiğimiz gün babamın dünyadaki ailesi beni çok güzel gösterişli bir masada ağırladılar omuzlarda gezdiğimi hatırlıyorum. Babam sabah 6da gidip gece 12de geliyordu. Dünyada öğrendiğim ilk şey zaman oldu. Babam her geldiğinde saati gösterirdi. Bir kaç yıl sonra komşu denen şahıslar kapıyı babam gündüzleri yokken çalıp benle konuşmaya çalışıp kapıyı açmamı isterdiler. 4 yaşıma kadar konuşmadım sesli olarak zaten buna ihtiyacım yoktu iletişim kurabiliyorduk babamla ses çıkarmadan veya birbirimize bakmadan. Hiç uyumadım 4 yaşından sonra sırayla birileri geldi eve önce o hemşire geldi aradan zaman geçtiğini unuttuğumu düşündüler. Babam bu kadının adı anne anne diyeceksin dedi babamın benle ilk kez sesli konuşmasıydı yıllardır gece gelip salonda bir kaç saat varlığını gösteren adam gözümde başkalaşmıştı tiksindirici bir şeydi ses. Ve babam sesli konuşmak zorunda gibiydi. Zaten bir daha telepatik olarak konuşmadık. Anne şahsı geldi. Peşinden 3 tane abla şahısları biri zencilere benziyordu diğer ikisi iskandinavlara. Onlar geldiğinde babam tekrar konuştu en büyük olanı gösterip bu kadının adı aba ona aba diyeceksin dedi. Artık evde yalnız değildim dünya git gide kalabalıklaşmaya başladı anne ve aba geldikten sonra komşular da gelmeye başladı sonra anne akrabaları geldiler. Babamın akrabalarını bir defa ilk binaya girdiğimde gördüm sonra uzun süre görmedim. Sonra o evden daha kalabalık bir yere taşındık. İlk geldiğimde gündüzleri aydınlık olmaya başlamıştı her sene güneş biraz daha parladı. Güneşi sevdiğim söylenemez. Beş yaşında o dünyada girdiğim ilk binada cinsel uzvumda yapılan iğrenç işlemler artık insan eliyle bedeniyle yapılmaya başlandı anne şahsının yardımıyla başkalarına. 7 yaşında erkek organıyla korkutucu bir sahnede tanıştım. 12 yaşında bifiil normalleştirilmiş bir şekilde yaşadım bunu yaşamadan öncr modernizm adı altında evdeki kitaplığımız ahmet altanlar grinin bilmem ne tonlarıyla doluydu. Dünyevi cinsellik normalleştiriliyordu. Ancak ilk izlediğim erotik filmlerde italya kanallarının olduğu evimizde bu ev yaşadığım 3. Evdi orda evde kimse yokken çıplak sahneler ilgimi çekip izlediğimde cinsel uzuvları olmayan kadın ve erkek figürleri vardı yani geldiğim boyuta benzerdi. Cinsel arzularınızın sizlere hastanede verildiğini düşünüyorum. Eğer ben insanları temsil eden bir tanrı soyuysam evet sizler de bu şekildeydiniz diye düşünüyorum. 6 yaşında hala hiçbir şey yememiş içmemiş bi çocuk olarak annemin isteğiyle sürekli acile gidiyorduk geceleri. Annem doktorlara sürekli bana belli etmediğinden emin olacak şekilde verdiğim hiçbir şeyi yemiyor içmiyor diye sitem ediyordu. Belki de o zamanlar annemin istihbaratına bağlı doktorlar gece acile gidiyordu bilmiyorum. Evet hiçbir şey yememiştim. Sonra bir şekilde topkek ve meyvesuyuyla yemek yemeye başladım. Bunun üstüne işemen gerek sıçman gerek gibi anne ve ablaların baskısıyla ve edep bozucu terbiyeleriyle tuvalete zorla sokulup çiş yapacaksın kaka yapacaksın baskısıyla korkunçluklardan kaçmak için ne istedilerse yapmaya başladım. Bir de zorla kafa masajı yaparak uyutmaları. Artık uyuyor numarası yapmaya başladım sonra hem cinsel baskılar hem zorunlu eğitim baskılarıyla başarılı olman gerek derece yapman gerek baskısıyla bunları hep unutmuş rolü yaparken uzun bir süre sonra bir uyandım ki her şeyi unutmuşum. 2009da işaretlediğim tüm soruları fulleyerek sınavdan çıktım. Sayısalcıydım. Fen 2 de tam 30 soru işaretledim sayarak. Sonuçlarım geldiğinde -120 sayısal puanıyla karşılaştım. O zaman fen 2 katsayısı 4 idi 30 soru vardı -120 puanla mersinde mühendislik fakültesine yerleştim. Orda uyuşturucu ve uyarıcı madde ile tanışmak zorunda bırakıldım. Tecavüzler benim için artık sıradan bir durum olmuştu ve o yaşta o baskıdan sonra bunun duyulması korkunçtu bu maddelerle tanıştıran aynı zamanda kendisinden çocuk aldırdığım insanla 7 yıl birlikte olduk 2015te kendisi öldü. Öldüğü gecenin sabahında ankarada canlı bomba patlamıştı. Bunun onun ölümüyle alakası olduğunu biliyorum. Şimdi o arabada yaşadığımız dönemde diğer iki arabadan birinde kendisi olduğundan eminim. Dizimde bir bilye vardı derimin altında. Bunu bilen iki kişi vardı sadece biri ölen erkek arkadaşım diğeri de bana çok samimiyet gösteren ilk kez güvendiğim bi kız arkadaş. 2012 bu bahsettiğim kız arkadaşın yanındayken bir trafik kazası geçirdim. Kıkırdaktan oluştuğumu düşünürdüm hep çünkü acı hissim yoktu. Yani o bilye çıkana kadar ağladığımı hiç hatırlamıyorum. Ve can acısı yaşadığımı(cinsel acı o ilk günki sinir noktalarından mı bilmiyorum her daim oldu) Annemin şişleri batmıştı popoma daha okul çağına yeni geldiğimde popomda şişlerle gezerken evin içinde annem farketmişti ve canımın acımadığını biliyor olsa gerek normalmiş gibi davranıyordu gizlemeye çalışarak dönüp baktığımda şişleri çıkardı canım hiç acımamıştı. Kendisi söyler hep hiç ağlamadın diye. Ama artık ağlıyorum. 2012de geçirdiğim kazadan sonra dizimde hiçbir yara yokken bacağın kırıldı diyetek beni apar topar bi ameliyata aldılar ve dizimdeki bilyeyi çıkardılar. Kendimi sahipsiz hissetmiştim. Bütün eğlencem yaz gelip kısa giyindiğimde sıcaktan bunaldığımda derimin altındaki o bilyeyle oynamaktı bütün eğlencem. Gittiği yere kadar gidiyordu diz çevremde dizimi büküp açtığımda aynı yerine dönüyordu sanırım beni koruyan bir kalkandı. İskenderunda okuyordu o kız arkadaş onun yanında zorunlu bir kalıştı benimkisi. İskenderun devlet hastanesi yapmıştı ameliyatımı. Hatayda deprem olduğunda merak edip deprem iskenderun devlet hastanesi diye arattım googleda. Karşılaştığım haber iskenderun devlet hastanesinde çalışan doktorlar her biri farklı semtlerde oturuyor ve bulundukları bölgede yıkım olmamış hepsi bulundukları binada yıkımdan ölmüştü. Bunun adına karma demedim. Dedim ki demek ki unutulmadım demek ki peşimdeler o bilye oradan alınıp kime nakledildi ne yapıldı neler oldu bilmiyorum bildiğim tek şey yalnız hissetmemeliydim. Demin biraz ağladım foruma girmek istedim. Bu arada bu forumun ben 2000li yıllardan beri kullanıcısıyım eskiden google henüz çok tazeyken 2000lerin başlarında ezoterik bilgiler her yerde olmazdı ve ben hep dünyada kimsesiz olduğumun bilincinde doğaüstü varlıkları araştırırdım. Hatta forumla ilgili biraz ürkütücü ama komik sevdiğim bir anım bile var o zaman sanırım 19 yaşındaydım. Mühendislik fakültesinden sonra ekonomiye geçtim. Ekonomiden sonra hukuk fakültesine. Neyseki hukuk fakültesini bitirdim ancak yaratıcı huzurunda utanç verici bir duruma konu olmamak için ve de başıma gelen yıldırıcı durumlardan mesleği icra etmiyorum. Hukuk fakültrsinde ilk yılımda tüm amfinin içinde derste medeni hukuk hocamız sen aristokratsın negatif statü hakkı sahibisin dünya sizin siz dünyayı bize emanet ettiniz gittiniz ve sen şimdi geri geldin dünya sence hala senin mi diye bir soru sordu. O hafta hocayı fakülteden yolladılar beni ise psikiyatri servislerinde gezdirdiler halbuki lafı ben etmemiştim hoca etmişti benlik bir durum yoktu onlarlık bir durum vardı ben neden geziyordum ki psikiyatride. Demek ki hocanın söyledikleri tehlikeli şeylerdi. Kendimi ciddiye alıyordum zaten yaşadıklarımı kimseye anlatmasam da dünyada herkes mutluydu evet ben de sorunsuz tasasız mutlu rolü yapsam da bir lanetin ciddiyetinde kendimi fazla ciddiye alıyordum zaten ancak hiç kimseye belli etmiyordum. Ben o günden sonra büyük bir uyanış yaşadım o hafta unuttuğum her şeyi geri hatırladım. Dünyada o hastaneye ilk gittiğimizde babaların bize en son tabak içinde florasan ezip kokain içine katıp burnumuzdan çektirdiklerinden, (şuan anlıyorum dünyada başımıza gelenleri unutmayalım diye güzellik yaptıklarını) anneme ablalarıma ilk yeme içme konularına kadar. Sonra oturup ağladım nasıl unuttum diye. Sonra okul bitti ben eve döndüm çalışmama kararı aldım babamın önerisiyle de. Tasarım ve sanatsal konularla ilgileniyorum vs korondan çıkalı bir yıl falan olmuş evde bir buhran sorgulama anında o sırada netflix sağlam bir belgesel hazırlamıştı Aile Tarikatı diye. Belgesel ilk çıktı konusunu okudum izlemeye fırsat bulamamıştım pasif gelir konularıyla uğraşıyordum. Bir ara tekrar girdim konusu değişmişti bir iki izledim belgesel yayından kaldırıldı. Sonra forum geldi aklıma ara sıra farklı nicklerle giriyordum o ara girdiğim nicki hatırlamıyorum. Bi girdim aramaya aile tarikatı yazdım Rhea’nın bi başlığı çıktı zorunlu eğitimden ve Orwell’in 1984ünden bahseden bir forumu vardı. Bir kitaptan bahsediyordu forumda yazıyı tam 10 defa okudum bi güç okumama anlamama izin vermiyor gibi aile tarikatı yazınca karşıma çıktı diye ısrarla tekrar tekrar okudum. Bir kitaptan bahsediyordu yazıda google playde kitap vardı. Kitabı hemen google playden kitaplığa indirip o gece okuyup bitirdim. Zorunlu eğitim projesi ilk ortaya çıktığında bu okullarda çalışan bir öğretmenin istifa ettikten sonraki itiraflarını içeriyordu kitap. Kitabı okudum kitapta bazı çocukların ortaya çıktığını ve bunları kontrol edemediklerini yazıyordu bu çocukları kontrol altına alabilmek ve zihinlerini bulandırmak için zorunlu eğitim sisteminin getirilmesi projesinden bahsediyordu. Sanırım beni getirdikleri yerden çocuklardı çocuk da değillerdir muhtemelen herkesten ergin ve edeplilerdir neyse 1800lerde bu projenin sonuç vermemesinden sonra zorunlu aile yapılarının getirildiğini. Yani bu çocuklar anne ürünüymüş gibi zorla ailelere mensup edildiğini yazıyordu. Bu ailelerde sizlerin gibi gerçek aileler olmadığından baya zorlu şeyler yaşandığını ahlak bozma edep bozma kötü alışkanlıklar ve cinselliğin normalleştirildiği evdeki kütüphaneden bahsetmiştim. Cinsellik bağımlısı geğiren bir abla lezbiyen sürekli kavga eden eli burnun gezen bir abla ağlanacak utanılacak şeylere sürekli gülen osuran bir abla herşeyi yasaklayan ve merak uyandıran ama taciz ve tecavüzlere kendi elliyle yollayan bir anne gibi.. kitabı bitirdim evde artık babam tarafından hakarete uğramaya başlamıştım. Yani tek dik duruşum babamken o da hakaretlere başlamıştı ki bu kitabı da bitirdikten sonra dozu artınca anneme hatırladıklarımı anlattım beni doğurmadığını o hastaneyi eve sonradan geldiklerini yaşadıklarımı bütün şeffaflığıyla. Sustu bir şey demedi . Evi terkettim zor oldu kolay değildi ama yeniden dönmek zorunda kaldım parasızlık ve bir hukuk fakültesi mezununa kimsenin iş vermek istememesinden dolayı ayrıca erkeklerin avcı yaklaşımı tabi. Şimdi bir evde haftada bir sigaraya almaya çıkmak dışında ayırdedici bir hayatım yok. Ailemle kalamayacak kadar dargın kırgınz ve lezbiyen yeme içme sıçma dışında kendini hiç bir şekilde bir yere koyamayan okuyom ben ya bilgiliyim moderniz biz diyr sapkınlıktan ölecek pervasız bir manyakla yaşamamak adına bir bodrum katta öylesine yaşıyorum. Dipnot: 5 6 yaşından sonra yeme içme olayına başladıktan sonra vücudumda değişimler oldu. Ten rengim baya koyulaştı daha önceleri elimi gözüme kapattığımda elimin içinden karşı taraf görünebilirken o transparan şeffaflığı vücudum kaybetti zamanla tek sebebinin yemek içmek olduğundan eminim. Zaten bu özelliklerimi kontrol etme çabamı da ben kaybettim koşturulması gereken okullar sosyalleşmen gerekler sanatlar sporlar vsler içinde. Bu arada benim adım mercan. Mercan adasını bilmiyorum okudunuz mu? Ben okumadım ama bi komşumuzun kızı hep okurdu bana bu uyanıştan sonra o ilk basım ballentine yayını olan küçük karton bez kapaklı kitabı bana hediye etti. Yine de okumadım belki de korktum bir sonu okumaktan. Ama konuyu biliyorum. Ve tanrının yarattığı kendi geninden soyundan yarattığıolarak, bu şeytani dünyada da bunca işkence ve kayıtsızlık ve kahkahaya bu sebeple maruz kaldığımı da biliyorum. Bu dünyadan çıkıp gittiğimde dünyayla ilgili mercan adasında olduğu gibi insan izi ararlarken insan izine rastladılar mı bilmiyorum. İnsanlık yalama mı yaptı sekteye mi uğradı öldü mü onu da bilmiyorum. Askeri polisi cumhuriyeti ulusları vs vs herneyse başımdaki dava dosyaları anlatdam inanmazsınız hukuk eğitimi almış biri olarak artık elimi kaldıracak mecalim yok. Tek isteğim ölmeden ölü çaresizliğyle bu dünyada gassalının massalının eline düşmeden toprak olmadan geldiğim gibi gitmek. Gittiğimde dünyayla ilgili insanlıkla ilgili ki neden ısrarla zorla getirildiğimizi de bir kaç okudum öğrendim güncelleme geldi diyeyim. İnsanlığın resmine bile rastlanılmıyor değil ki kendisine. Öğrenilmiş alışkanlıklarınızın arasında iki kuran ayetiyle büyü yapma çabasıyla iki okudum yorum yaptım ortamda en göğsü kabaran ben olcam hevesinde çürüyüp toprak oluyorsunuz. Hukuk medeni hukuk hocam bana yukarda yazdığım sözleri söylediğinde tüm amfi protesto ederek amfiyi terketti amfide üç kişi kaldık. Aslında bunları anlatmam o kadar anlamsız ki herkesin her şeyi bildiğinden çok eminim. Bir de Rhea’nın o gönderisindeki kitap tekrar okudum ama bambaşka bir kitaba dönüşmüştü. Çok becerikli insanlarsınız. Anlayamamışsın sen de anne ürününü değil mi? Umarım anlayabilmişsindir. Bu arada kimsenin suçu yok ben salağı oynamayı çok iyi becerdim :) herkes herşeyi unuttuğumu sandı. Şimdi birleşmiş milletlere elimdeki bazı delillerle yazmak istiyorum türkiyede nefes alacak yer bırakmadılar. Polisi devleti hakimi savcısı. Sokağa çıkıyorum adam arabasıyla önümü kesiyor kapısıyla geçmemi engelliyor. Eliyle tehtit ediyor bi elinde telefon birilerini çağırıyormuş gibi yapıyor. Bağırıyorum kapını kapatsana diyr korkudan yüksek sesten aniden arabaya girdi diye basıp gidiyorum arabasına biraz sürtünüyor aracım arabasına çarpmışım diye dava açıyor. Bana tonla borcu olan bi kapıya gidiyorum önceki hafta getirip altın vermiş almamışım ziynettir diye para halledin demişim zordayım kimsem yok çalışamıyorum iş yok başımda bela çok gidiyorum borcumu istemeye hakarete uğruyorum peşinden polis çağırıp arkamdan bıçakla kapımıza geldi gece vakti yağma diye dava açılıyor. Limanda uçacağm polis iftirayla alıkoyuyor iftirayla biletimi yakıyor çıktığım yıkık dökük mahkeme binası 100 metre gidip geri geldiğimde üstünde adalet sarayı yazan plaza bi binaya dönüyor. Dünya çok zavallı bi yer. Yeni dünya düzeni diye bir şey yok. On yıldır hesaptayız. Biyolojik silah çağındayız farkında değilsiniz. Korona çıktı korona neydi ben size söyleyeyim. Hepinizin kanlarındaki antijanleri ölenler dahil gensoyların araştırılması, dünyada kimliğinde negatif diye geçinen tonla insan korona oldu nasıl olabilir rh faktörü taşımayan bir canlı kan testinde nasıl pozitif çıkabilir? Dünya hileleriyle tanrının kandırılması gene bakarak tanrı katına çıkma olaylarının temizlenebilmesi için. Ayrıştırma hesap kıyamet başlayalı çok oldu. Maymun çiçeği diye bir virüs çıktı sapkın ilişkiye girenler lut kavimleri tespit ediliyor. Genlerinizden o nüfus cüzdanınızda yazan tc dedikleri numaralar id numaralarınız her birinizin kanı geni klanı uzaktan izleniyor. Bu devirde dini kitabı ben bu ara çok yapamıyorum ama en güzeli vücut temizliği yemekten ve içmekten arınmak ve bir de kalp temizliği kurtuluş istiyorsanız yemeden içmeden uzak kalbinizde kötülüğün şeytandan olduğunu bilerek kalbinizdeki güzellikleri arayarak arınarak yeni dünya düzeni dediğiniz kıyamet hesabına girmenizi tavsiye ederim. Yediklerinizden zihin kontrolüne uğradığınızı bilseniz yemez içmezdiniz. Ben beynimden geçen benim düşüncemmiş gibi lanse edilen bünyrmdeki yapaylığı çözebildiğimden biraz da yalnızlıktan ve sıkıntıdan bu ara pek yapamıyorum ama benim de en kısa sürede yemeden içmeden arınmam gerek. İçtiğiniz su ile gözlerinizden ortamı izleyebiliyorlar kamera gibi. Bunları herkesle paylaşmıyorum bir avuç insanız şurda demek isterdim ama herkes herşeyi biliyor ama salağı oynuyordu demi sayko muydu o oyunun adı? Pardon siz herşeyi bilmiyormuşsunuz. Anne ürünü değilimi bilmiyormuşsunuz. Anne ürünü olmamak demek en kısa özetiyle bu dünyada dünyayı tanrıdan dilenerek kuran insan formuna erişebilecekleri bir yer vermesini dileyen şeytanların insan formunda insanın canına malına edebine geçmişine geleceğine ırzına her şeyine göz dikerek dünyada cehennemi yaşatmalarını bizzat yaşamak demek. Yeni dünya düzeni diye bir şey yok kıyameti yaşıyoruz herkes kalbinin ekmeğini yesin dilerim.
 
Farklı bir boyuttaydım. Yönetime hazırlanıyordum. Annem ve babam evreni yöneten tanrılar soyundandı onları sadece bir defa gördüm klasik bir tören gördüğüm ilk törendi. Bu törende yönetime geçeceğim krallığa hazırlananla birbirimizi gördük törene baya uzun bir hazırlık yapılmıştı. İnsan formunda değildik şekil olarak evet ama hacim olarak ışık hüzmesi gibi. Dünyanın üstünde bir konumda olduğumuzu biliyorum. Ve genlerden yaratıldığımızı. Eğitimim vardı. Zepline benzer bir hava aracıyla şatodan eğitime çıktık. Yanımda öğretileri anlatacak hoca vardı zeplin yolunda olmayan bir şekilde sarsıldı ve gözümü dünyada açtım yüksek dağlık bir bölgeydi benim gibi bir iki çocuk daha vardı. Törende gördüğüm babama benzeyen bir baba silueti baba vasfıyla vardı. Yemiyor içmiyordum. Ve güneş doğmuyordu. Araçların ışıkları pembe mavi mor tonlarındaydı dünyadaydık ama sanırım daha farklı bir bölgede. Bir kaç yıl belki de çok daha kısa bu şekilde yaşadık araçtan inmemiz yasaktı diğer araçlarda da çocuklar vardı sanıyorum bir yıl gibi bir süre bu şekilde yaşadık. Babalarımız bazen bir yerlere giderlerdi. Genelde de ateş yakarlardı yalnız ben hala ışık hacmimi koruyordum onlar dünyevi soğuğu hissediyor olacaklardı ki çoğu zaman ateş yakıyorlardı. Sonra zeplinde olduğu gibi bir gün yeniden ani bi saraıntıyla bir belirsizlik halinden bi hastanede gözümü açtım. Hastanede sanıyorum ki dünyevi formumuzu ve havayollarımızı bilen sağlık sistemi cinsel uzvumda kesilere ve yapay acılarla sinir noktaları oluşturmaya çalışırken olanları izliyordum. Bu işlemden sonra büyük babamın babama tahsis ettiği eve geçtik artık betonarmenin içindeydim. İlk geçtiğimiz gün babamın dünyadaki ailesi beni çok güzel gösterişli bir masada ağırladılar omuzlarda gezdiğimi hatırlıyorum. Babam sabah 6da gidip gece 12de geliyordu. Dünyada öğrendiğim ilk şey zaman oldu. Babam her geldiğinde saati gösterirdi. Bir kaç yıl sonra komşu denen şahıslar kapıyı babam gündüzleri yokken çalıp benle konuşmaya çalışıp kapıyı açmamı isterdiler. 4 yaşıma kadar konuşmadım sesli olarak zaten buna ihtiyacım yoktu iletişim kurabiliyorduk babamla ses çıkarmadan veya birbirimize bakmadan. Hiç uyumadım 4 yaşından sonra sırayla birileri geldi eve önce o hemşire geldi aradan zaman geçtiğini unuttuğumu düşündüler. Babam bu kadının adı anne anne diyeceksin dedi babamın benle ilk kez sesli konuşmasıydı yıllardır gece gelip salonda bir kaç saat varlığını gösteren adam gözümde başkalaşmıştı tiksindirici bir şeydi ses. Ve babam sesli konuşmak zorunda gibiydi. Zaten bir daha telepatik olarak konuşmadık. Anne şahsı geldi. Peşinden 3 tane abla şahısları biri zencilere benziyordu diğer ikisi iskandinavlara. Onlar geldiğinde babam tekrar konuştu en büyük olanı gösterip bu kadının adı aba ona aba diyeceksin dedi. Artık evde yalnız değildim dünya git gide kalabalıklaşmaya başladı anne ve aba geldikten sonra komşular da gelmeye başladı sonra anne akrabaları geldiler. Babamın akrabalarını bir defa ilk binaya girdiğimde gördüm sonra uzun süre görmedim. Sonra o evden daha kalabalık bir yere taşındık. İlk geldiğimde gündüzleri aydınlık olmaya başlamıştı her sene güneş biraz daha parladı. Güneşi sevdiğim söylenemez. Beş yaşında o dünyada girdiğim ilk binada cinsel uzvumda yapılan iğrenç işlemler artık insan eliyle bedeniyle yapılmaya başlandı anne şahsının yardımıyla başkalarına. 7 yaşında erkek organıyla korkutucu bir sahnede tanıştım. 12 yaşında bifiil normalleştirilmiş bir şekilde yaşadım bunu yaşamadan öncr modernizm adı altında evdeki kitaplığımız ahmet altanlar grinin bilmem ne tonlarıyla doluydu. Dünyevi cinsellik normalleştiriliyordu. Ancak ilk izlediğim erotik filmlerde italya kanallarının olduğu evimizde bu ev yaşadığım 3. Evdi orda evde kimse yokken çıplak sahneler ilgimi çekip izlediğimde cinsel uzuvları olmayan kadın ve erkek figürleri vardı yani geldiğim boyuta benzerdi. Cinsel arzularınızın sizlere hastanede verildiğini düşünüyorum. Eğer ben insanları temsil eden bir tanrı soyuysam evet sizler de bu şekildeydiniz diye düşünüyorum. 6 yaşında hala hiçbir şey yememiş içmemiş bi çocuk olarak annemin isteğiyle sürekli acile gidiyorduk geceleri. Annem doktorlara sürekli bana belli etmediğinden emin olacak şekilde verdiğim hiçbir şeyi yemiyor içmiyor diye sitem ediyordu. Belki de o zamanlar annemin istihbaratına bağlı doktorlar gece acile gidiyordu bilmiyorum. Evet hiçbir şey yememiştim. Sonra bir şekilde topkek ve meyvesuyuyla yemek yemeye başladım. Bunun üstüne işemen gerek sıçman gerek gibi anne ve ablaların baskısıyla ve edep bozucu terbiyeleriyle tuvalete zorla sokulup çiş yapacaksın kaka yapacaksın baskısıyla korkunçluklardan kaçmak için ne istedilerse yapmaya başladım. Bir de zorla kafa masajı yaparak uyutmaları. Artık uyuyor numarası yapmaya başladım sonra hem cinsel baskılar hem zorunlu eğitim baskılarıyla başarılı olman gerek derece yapman gerek baskısıyla bunları hep unutmuş rolü yaparken uzun bir süre sonra bir uyandım ki her şeyi unutmuşum. 2009da işaretlediğim tüm soruları fulleyerek sınavdan çıktım. Sayısalcıydım. Fen 2 de tam 30 soru işaretledim sayarak. Sonuçlarım geldiğinde -120 sayısal puanıyla karşılaştım. O zaman fen 2 katsayısı 4 idi 30 soru vardı -120 puanla mersinde mühendislik fakültesine yerleştim. Orda uyuşturucu ve uyarıcı madde ile tanışmak zorunda bırakıldım. Tecavüzler benim için artık sıradan bir durum olmuştu ve o yaşta o baskıdan sonra bunun duyulması korkunçtu bu maddelerle tanıştıran aynı zamanda kendisinden çocuk aldırdığım insanla 7 yıl birlikte olduk 2015te kendisi öldü. Öldüğü gecenin sabahında ankarada canlı bomba patlamıştı. Bunun onun ölümüyle alakası olduğunu biliyorum. Şimdi o arabada yaşadığımız dönemde diğer iki arabadan birinde kendisi olduğundan eminim. Dizimde bir bilye vardı derimin altında. Bunu bilen iki kişi vardı sadece biri ölen erkek arkadaşım diğeri de bana çok samimiyet gösteren ilk kez güvendiğim bi kız arkadaş. 2012 bu bahsettiğim kız arkadaşın yanındayken bir trafik kazası geçirdim. Kıkırdaktan oluştuğumu düşünürdüm hep çünkü acı hissim yoktu. Yani o bilye çıkana kadar ağladığımı hiç hatırlamıyorum. Ve can acısı yaşadığımı(cinsel acı o ilk günki sinir noktalarından mı bilmiyorum her daim oldu) Annemin şişleri batmıştı popoma daha okul çağına yeni geldiğimde popomda şişlerle gezerken evin içinde annem farketmişti ve canımın acımadığını biliyor olsa gerek normalmiş gibi davranıyordu gizlemeye çalışarak dönüp baktığımda şişleri çıkardı canım hiç acımamıştı. Kendisi söyler hep hiç ağlamadın diye. Ama artık ağlıyorum. 2012de geçirdiğim kazadan sonra dizimde hiçbir yara yokken bacağın kırıldı diyetek beni apar topar bi ameliyata aldılar ve dizimdeki bilyeyi çıkardılar. Kendimi sahipsiz hissetmiştim. Bütün eğlencem yaz gelip kısa giyindiğimde sıcaktan bunaldığımda derimin altındaki o bilyeyle oynamaktı bütün eğlencem. Gittiği yere kadar gidiyordu diz çevremde dizimi büküp açtığımda aynı yerine dönüyordu sanırım beni koruyan bir kalkandı. İskenderunda okuyordu o kız arkadaş onun yanında zorunlu bir kalıştı benimkisi. İskenderun devlet hastanesi yapmıştı ameliyatımı. Hatayda deprem olduğunda merak edip deprem iskenderun devlet hastanesi diye arattım googleda. Karşılaştığım haber iskenderun devlet hastanesinde çalışan doktorlar her biri farklı semtlerde oturuyor ve bulundukları bölgede yıkım olmamış hepsi bulundukları binada yıkımdan ölmüştü. Bunun adına karma demedim. Dedim ki demek ki unutulmadım demek ki peşimdeler o bilye oradan alınıp kime nakledildi ne yapıldı neler oldu bilmiyorum bildiğim tek şey yalnız hissetmemeliydim. Demin biraz ağladım foruma girmek istedim. Bu arada bu forumun ben 2000li yıllardan beri kullanıcısıyım eskiden google henüz çok tazeyken 2000lerin başlarında ezoterik bilgiler her yerde olmazdı ve ben hep dünyada kimsesiz olduğumun bilincinde doğaüstü varlıkları araştırırdım. Hatta forumla ilgili biraz ürkütücü ama komik sevdiğim bir anım bile var o zaman sanırım 19 yaşındaydım. Mühendislik fakültesinden sonra ekonomiye geçtim. Ekonomiden sonra hukuk fakültesine. Neyseki hukuk fakültesini bitirdim ancak yaratıcı huzurunda utanç verici bir duruma konu olmamak için ve de başıma gelen yıldırıcı durumlardan mesleği icra etmiyorum. Hukuk fakültrsinde ilk yılımda tüm amfinin içinde derste medeni hukuk hocamız sen aristokratsın negatif statü hakkı sahibisin dünya sizin siz dünyayı bize emanet ettiniz gittiniz ve sen şimdi geri geldin dünya sence hala senin mi diye bir soru sordu. O hafta hocayı fakülteden yolladılar beni ise psikiyatri servislerinde gezdirdiler halbuki lafı ben etmemiştim hoca etmişti benlik bir durum yoktu onlarlık bir durum vardı ben neden geziyordum ki psikiyatride. Demek ki hocanın söyledikleri tehlikeli şeylerdi. Kendimi ciddiye alıyordum zaten yaşadıklarımı kimseye anlatmasam da dünyada herkes mutluydu evet ben de sorunsuz tasasız mutlu rolü yapsam da bir lanetin ciddiyetinde kendimi fazla ciddiye alıyordum zaten ancak hiç kimseye belli etmiyordum. Ben o günden sonra büyük bir uyanış yaşadım o hafta unuttuğum her şeyi geri hatırladım. Dünyada o hastaneye ilk gittiğimizde babaların bize en son tabak içinde florasan ezip kokain içine katıp burnumuzdan çektirdiklerinden, (şuan anlıyorum dünyada başımıza gelenleri unutmayalım diye güzellik yaptıklarını) anneme ablalarıma ilk yeme içme konularına kadar. Sonra oturup ağladım nasıl unuttum diye. Sonra okul bitti ben eve döndüm çalışmama kararı aldım babamın önerisiyle de. Tasarım ve sanatsal konularla ilgileniyorum vs korondan çıkalı bir yıl falan olmuş evde bir buhran sorgulama anında o sırada netflix sağlam bir belgesel hazırlamıştı Aile Tarikatı diye. Belgesel ilk çıktı konusunu okudum izlemeye fırsat bulamamıştım pasif gelir konularıyla uğraşıyordum. Bir ara tekrar girdim konusu değişmişti bir iki izledim belgesel yayından kaldırıldı. Sonra forum geldi aklıma ara sıra farklı nicklerle giriyordum o ara girdiğim nicki hatırlamıyorum. Bi girdim aramaya aile tarikatı yazdım Rhea’nın bi başlığı çıktı zorunlu eğitimden ve Orwell’in 1984ünden bahseden bir forumu vardı. Bir kitaptan bahsediyordu forumda yazıyı tam 10 defa okudum bi güç okumama anlamama izin vermiyor gibi aile tarikatı yazınca karşıma çıktı diye ısrarla tekrar tekrar okudum. Bir kitaptan bahsediyordu yazıda google playde kitap vardı. Kitabı hemen google playden kitaplığa indirip o gece okuyup bitirdim. Zorunlu eğitim projesi ilk ortaya çıktığında bu okullarda çalışan bir öğretmenin istifa ettikten sonraki itiraflarını içeriyordu kitap. Kitabı okudum kitapta bazı çocukların ortaya çıktığını ve bunları kontrol edemediklerini yazıyordu bu çocukları kontrol altına alabilmek ve zihinlerini bulandırmak için zorunlu eğitim sisteminin getirilmesi projesinden bahsediyordu. Sanırım beni getirdikleri yerden çocuklardı çocuk da değillerdir muhtemelen herkesten ergin ve edeplilerdir neyse 1800lerde bu projenin sonuç vermemesinden sonra zorunlu aile yapılarının getirildiğini. Yani bu çocuklar anne ürünüymüş gibi zorla ailelere mensup edildiğini yazıyordu. Bu ailelerde sizlerin gibi gerçek aileler olmadığından baya zorlu şeyler yaşandığını ahlak bozma edep bozma kötü alışkanlıklar ve cinselliğin normalleştirildiği evdeki kütüphaneden bahsetmiştim. Cinsellik bağımlısı geğiren bir abla lezbiyen sürekli kavga eden eli burnun gezen bir abla ağlanacak utanılacak şeylere sürekli gülen osuran bir abla herşeyi yasaklayan ve merak uyandıran ama taciz ve tecavüzlere kendi elliyle yollayan bir anne gibi.. kitabı bitirdim evde artık babam tarafından hakarete uğramaya başlamıştım. Yani tek dik duruşum babamken o da hakaretlere başlamıştı ki bu kitabı da bitirdikten sonra dozu artınca anneme hatırladıklarımı anlattım beni doğurmadığını o hastaneyi eve sonradan geldiklerini yaşadıklarımı bütün şeffaflığıyla. Sustu bir şey demedi . Evi terkettim zor oldu kolay değildi ama yeniden dönmek zorunda kaldım parasızlık ve bir hukuk fakültesi mezununa kimsenin iş vermek istememesinden dolayı ayrıca erkeklerin avcı yaklaşımı tabi. Şimdi bir evde haftada bir sigaraya almaya çıkmak dışında ayırdedici bir hayatım yok. Ailemle kalamayacak kadar dargın kırgınz ve lezbiyen yeme içme sıçma dışında kendini hiç bir şekilde bir yere koyamayan okuyom ben ya bilgiliyim moderniz biz diyr sapkınlıktan ölecek pervasız bir manyakla yaşamamak adına bir bodrum katta öylesine yaşıyorum. Dipnot: 5 6 yaşından sonra yeme içme olayına başladıktan sonra vücudumda değişimler oldu. Ten rengim baya koyulaştı daha önceleri elimi gözüme kapattığımda elimin içinden karşı taraf görünebilirken o transparan şeffaflığı vücudum kaybetti zamanla tek sebebinin yemek içmek olduğundan eminim. Zaten bu özelliklerimi kontrol etme çabamı da ben kaybettim koşturulması gereken okullar sosyalleşmen gerekler sanatlar sporlar vsler içinde. Bu arada benim adım mercan. Mercan adasını bilmiyorum okudunuz mu? Ben okumadım ama bi komşumuzun kızı hep okurdu bana bu uyanıştan sonra o ilk basım ballentine yayını olan küçük karton bez kapaklı kitabı bana hediye etti. Yine de okumadım belki de korktum bir sonu okumaktan. Ama konuyu biliyorum. Ve tanrının yarattığı kendi geninden soyundan yarattığıolarak, bu şeytani dünyada da bunca işkence ve kayıtsızlık ve kahkahaya bu sebeple maruz kaldığımı da biliyorum. Bu dünyadan çıkıp gittiğimde dünyayla ilgili mercan adasında olduğu gibi insan izi ararlarken insan izine rastladılar mı bilmiyorum. İnsanlık yalama mı yaptı sekteye mi uğradı öldü mü onu da bilmiyorum. Askeri polisi cumhuriyeti ulusları vs vs herneyse başımdaki dava dosyaları anlatdam inanmazsınız hukuk eğitimi almış biri olarak artık elimi kaldıracak mecalim yok. Tek isteğim ölmeden ölü çaresizliğyle bu dünyada gassalının massalının eline düşmeden toprak olmadan geldiğim gibi gitmek. Gittiğimde dünyayla ilgili insanlıkla ilgili ki neden ısrarla zorla getirildiğimizi de bir kaç okudum öğrendim güncelleme geldi diyeyim. İnsanlığın resmine bile rastlanılmıyor değil ki kendisine. Öğrenilmiş alışkanlıklarınızın arasında iki kuran ayetiyle büyü yapma çabasıyla iki okudum yorum yaptım ortamda en göğsü kabaran ben olcam hevesinde çürüyüp toprak oluyorsunuz. Hukuk medeni hukuk hocam bana yukarda yazdığım sözleri söylediğinde tüm amfi protesto ederek amfiyi terketti amfide üç kişi kaldık. Aslında bunları anlatmam o kadar anlamsız ki herkesin her şeyi bildiğinden çok eminim. Bir de Rhea’nın o gönderisindeki kitap tekrar okudum ama bambaşka bir kitaba dönüşmüştü. Çok becerikli insanlarsınız. Anlayamamışsın sen de anne ürününü değil mi? Umarım anlayabilmişsindir. Bu arada kimsenin suçu yok ben salağı oynamayı çok iyi becerdim :) herkes herşeyi unuttuğumu sandı. Şimdi birleşmiş milletlere elimdeki bazı delillerle yazmak istiyorum türkiyede nefes alacak yer bırakmadılar. Polisi devleti hakimi savcısı. Sokağa çıkıyorum adam arabasıyla önümü kesiyor kapısıyla geçmemi engelliyor. Eliyle tehtit ediyor bi elinde telefon birilerini çağırıyormuş gibi yapıyor. Bağırıyorum kapını kapatsana diyr korkudan yüksek sesten aniden arabaya girdi diye basıp gidiyorum arabasına biraz sürtünüyor aracım arabasına çarpmışım diye dava açıyor. Bana tonla borcu olan bi kapıya gidiyorum önceki hafta getirip altın vermiş almamışım ziynettir diye para halledin demişim zordayım kimsem yok çalışamıyorum iş yok başımda bela çok gidiyorum borcumu istemeye hakarete uğruyorum peşinden polis çağırıp arkamdan bıçakla kapımıza geldi gece vakti yağma diye dava açılıyor. Limanda uçacağm polis iftirayla alıkoyuyor iftirayla biletimi yakıyor çıktığım yıkık dökük mahkeme binası 100 metre gidip geri geldiğimde üstünde adalet sarayı yazan plaza bi binaya dönüyor. Dünya çok zavallı bi yer. Yeni dünya düzeni diye bir şey yok. On yıldır hesaptayız. Biyolojik silah çağındayız farkında değilsiniz. Korona çıktı korona neydi ben size söyleyeyim. Hepinizin kanlarındaki antijanleri ölenler dahil gensoyların araştırılması, dünyada kimliğinde negatif diye geçinen tonla insan korona oldu nasıl olabilir rh faktörü taşımayan bir canlı kan testinde nasıl pozitif çıkabilir? Dünya hileleriyle tanrının kandırılması gene bakarak tanrı katına çıkma olaylarının temizlenebilmesi için. Ayrıştırma hesap kıyamet başlayalı çok oldu. Maymun çiçeği diye bir virüs çıktı sapkın ilişkiye girenler lut kavimleri tespit ediliyor. Genlerinizden o nüfus cüzdanınızda yazan tc dedikleri numaralar id numaralarınız her birinizin kanı geni klanı uzaktan izleniyor. Bu devirde dini kitabı ben bu ara çok yapamıyorum ama en güzeli vücut temizliği yemekten ve içmekten arınmak ve bir de kalp temizliği kurtuluş istiyorsanız yemeden içmeden uzak kalbinizde kötülüğün şeytandan olduğunu bilerek kalbinizdeki güzellikleri arayarak arınarak yeni dünya düzeni dediğiniz kıyamet hesabına girmenizi tavsiye ederim. Yediklerinizden zihin kontrolüne uğradığınızı bilseniz yemez içmezdiniz. Ben beynimden geçen benim düşüncemmiş gibi lanse edilen bünyrmdeki yapaylığı çözebildiğimden biraz da yalnızlıktan ve sıkıntıdan bu ara pek yapamıyorum ama benim de en kısa sürede yemeden içmeden arınmam gerek. İçtiğiniz su ile gözlerinizden ortamı izleyebiliyorlar kamera gibi. Bunları herkesle paylaşmıyorum bir avuç insanız şurda demek isterdim ama herkes herşeyi biliyor ama salağı oynuyordu demi sayko muydu o oyunun adı? Pardon siz herşeyi bilmiyormuşsunuz. Anne ürünü değilimi bilmiyormuşsunuz. Anne ürünü olmamak demek en kısa özetiyle bu dünyada dünyayı tanrıdan dilenerek kuran insan formuna erişebilecekleri bir yer vermesini dileyen şeytanların insan formunda insanın canına malına edebine geçmişine geleceğine ırzına her şeyine göz dikerek dünyada cehennemi yaşatmalarını bizzat yaşamak demek. Yeni dünya düzeni diye bir şey yok kıyameti yaşıyoruz herkes kalbinin ekmeğini yesin dilerim.
Merhaba, size nasıl ulaşabilirim
 
Pardon siz herşeyi bilmiyormuşsunuz. Anne ürünü değilimi bilmiyormuşsunuz.
Uzun uzun anlatmışsınız ,çok teşekkür ederim...''Bilmiyorum ''derken samimiydim,bilsem neden sorayım ki...Ama yeni bilgilere her zaman açığım...''1984''kitabını biliyorum ve de okudum...Yukarıda anlattıklarınızın bir bölümünü ilk defa birinden dinliyorum.Keşke herşeyi bilsek de buraya yazılan herşeyi idrak edebilsek...Daha doğrusu kendi adıma konuşayım,buradaki arkadaşlarım da beni sorularımdan tanır...Anlamadığımı,bilmedğiimi sormaktan da hiç çekinmem..Benden bıkmışlardır yani:)Başka bildikleriniz ve de hatırladıklarınız varsa yazmaya devam edebilirsiniz,meraklandım.. teşekkür ederim(y)
 
Yeni dünya düzeni kurulduğunda derin bir oh çekeceğiz. Neden gecikti bu sistem diyeceğiz.
Öncelikle yorumun için teşekkürler ,

Sana karşı açıkcası biraz önyargılıydım herşeye matrix deme tutumuna karşı daha doğrusu , 2 yıl önce bile matrix muhabbetleri yaptığın gönderilerini görmüştüm fakat bugün karşıma bi video çıktı , sana karşı ve matrix konusuna olan önyargılarım tamamen kırıldı diyebilirim.

''Gerçeği Bul'' kanalının ''Simülasyon Teorisi - Gerçeklik Algımızı Yeniden Tanımlıyoruz!'' isimli videosu düştü önüme bi izleyeyim bunlar gene ne anlatıyor diye klasik argümanları duyacağımdan emindim 'ilk başta öyle oldu hep klasik argümanlar' ama videonun sonlarına doğru benimde bi yazılım geçmişim olması sebebi ile anlattığı çoğu şeyin örtüştüğünü gördüm ve ikna oldum diyebiliriz.
 
Öncelikle yorumun için teşekkürler ,

Sana karşı açıkcası biraz önyargılıydım herşeye matrix deme tutumuna karşı daha doğrusu , 2 yıl önce bile matrix muhabbetleri yaptığın gönderilerini görmüştüm fakat bugün karşıma bi video çıktı , sana karşı ve matrix konusuna olan önyargılarım tamamen kırıldı diyebilirim.

''Gerçeği Bul'' kanalının ''Simülasyon Teorisi - Gerçeklik Algımızı Yeniden Tanımlıyoruz!'' isimli videosu düştü önüme bi izleyeyim bunlar gene ne anlatıyor diye klasik argümanları duyacağımdan emindim 'ilk başta öyle oldu hep klasik argümanlar' ama videonun sonlarına doğru benimde bi yazılım geçmişim olması sebebi ile anlattığı çoğu şeyin örtüştüğünü gördüm ve ikna oldum diyebiliriz.
Gerçek matrix filmini hiç izlemediniz gerçek gosfather filmini de. Tanrı soyundan olan ve dünyadan gelmiş geçmiş bir babanın hikayesini anlatan godfather’ın milyon yıldır faliyette olan ve üstelik teknolojiyi de yine tanrıdan dilenerek alan şeytani bir godfather izlediniz. Gerçek matrixteki konuyu kısaca özetleyeyim. Tek film orjinal yapımdır. Gerçek matrixte matrix tanrı katıdır ve evrenin herhangi bir yerinde ansızın bulunabilirler nerede ne zaman oldukları 4 milyar yıl bulunamamıştır. Dünya terkedilmiştir matrix dünyaya bir daha uğramamıştır. Yeni bir projeden bahsederler güneşten bir ekran açılır o devasa geminin devasa led sobasından açılan ekrandan matrixtekiler şunu söyler. Hiçbir zaman bize ulaşamayacaksınız o düğmelerle ve çağrılarla daha fazla oynamayın hiçbir projenizle ilgilenmiyoruz der matrixden bir ekip. Dünyadakiler bir masada oturmuş şunu söylerler bu defa gerçekten değiştik yenilendim çok güçlüyüz. Matrix şunu söyler gücünüzü biz size verdik ve gücünüzü tamamen şeytanlığa harcadınız. Gücünüzün çıkabileceği en fazla seviye bizim için toz tanesinden daha küçük. Hesaba çekileceğiniz günü bekleyiniz. Ve ekran kapanır. 3 serilik o matrix filmi o filmden sonra yapılmıştır. Dünyada esir kalmış insanlar için gönderilmiş çok güzel filmler toplatıldı gösterilmedi. Çünkü dünyada tanrılığını ilan etmiş şeytanın ürünleri ve şeytan dünyayı kuran anlaşmada haksız çıkacağından emin olduğu halde insanla uğraşmaktan hiç vazgeçmedi değerlendirdiğiniz matrix filmi her ne kadar üstnde kafa yoracak kadar ilgi çekici olsa da aslında gerçek matrixin tam tersini anlatarak zekanızı boşa tüketmeniz istenerek yanıltıldınız.
 
Uzun uzun anlatmışsınız ,çok teşekkür ederim...''Bilmiyorum ''derken samimiydim,bilsem neden sorayım ki...Ama yeni bilgilere her zaman açığım...''1984''kitabını biliyorum ve de okudum...Yukarıda anlattıklarınızın bir bölümünü ilk defa birinden dinliyorum.Keşke herşeyi bilsek de buraya yazılan herşeyi idrak edebilsek...Daha doğrusu kendi adıma konuşayım,buradaki arkadaşlarım da beni sorularımdan tanır...Anlamadığımı,bilmedğiimi sormaktan da hiç çekinmem..Benden bıkmışlardır yani:)Başka bildikleriniz ve de hatırladıklarınız varsa yazmaya devam edebilirsiniz,meraklandım.. teşekkür ederim(y)
Yaşadıklarımdan ziyade bildiklerimi derleyeceğim bir forum başlığı başlatacağım umarım üşenmez yaparım :) ordan sorularınızı sorabilirsiniz çünkü anlatılacakların sonu yok.
 
Geri
Üst