GoldenSea
Kayıtlı Üye
Merhabalar, bundan yaklaşık 2-3 yıl öncesinde yaşadığım bir olayı aktarmak ve sizden yardım almak istiyorum, çünkü ben bir anlam veremedim belki buradaki bilgili kişilerden yardım alabilirim. Yalnız baştan söylemek isterim, yazının tamamını okumadan ve anlamadan lütfen yorum yapmayınız.
Şimdi efendim uzunca yıllardan beri tanıdığımız, kan kanseri olan bir yakınımız var. Aslında kan bağımız yok fakat eski yıllardan beri dayımla birlikte yaşadığı için bizde kendisini aileden biri olarak görüyoruz. Şimdi anlatmak istediğim şeyde bu kişiyle benim aramda olan bir olayla alakalı bir durum. Yalnız bu olayı anlatmadan önce daha öncesinde yaşanılan ve bilinen olayları da kısaca anlatmak isterim çünkü bilgili kişiler eğer bu yazıyı okuyorsa olayı daha iyi kavrayıp belki beni daha kesin bir şekilde bilgilendirebilirler.
Bu bahsettiğim insan uzun yıllardır bizim aile içerisinde fal bakan birisi. Hatta ünü o kadar yayılmış ki, arayıp sormayan sülaleden yakınlarımız bile bizi hatırlamış da misafirliğe elleri fincanlarla gelir olmuşlar. Komşuları saymıyorum bile. Sonra fal bakmasının yanı sıra kaybolan şeyleri bulma özelliği de var. Mesela eskiden abimin telefonu kaybolmuştu ve bu şahıs eve gelip bulmuştu tabi birçok kez yaşandı bu olay. Aynı zamanda bu şahıs ''dede'' adını verdiği bir varlıklada görüşebiliyor, hatta geçmişte bütün ailenin yanında bu 'dede'yi çağırmıştı ve dedenin ağzından kendisi konuşmuştu. (Sorular sormuştu annemler falan, o şahısta ''dede şöyle cevap verdi falan diyordu) Bir keresinde bende şahit olmuştum bu olaya ve arada sırada böyle çağırır ve dedemlerin yanında falan konuşurlardı herkesle. Daha sonra herkes pozitif bir enerji hissettiklerini söylerdi.
Herneyse bu şahıs'ın cinlerinin olduğunu düşünüyordum ve kendisine nasıl fal bakıyosun veya dede ile konusuyosun diye sorduğumda bana şu yanıtı vermişti: ''bigün rüyasında ak sakallı bir dedeyi denizin ortasında kendisini çağırırken görmüş. ve hiç düşünmeden denize atlayıp dedeye doğru yüzüp yanına gitmiş. daha sonra dede buna bişeyler söylemiş orasını pek hatırlamıyorum. rüyadan uyandığındaysa kendisini denizin kenarında sırılsıklam ıslakken bulmuş ve eve gitip aynaya baktığında da vücudunda bazı yazılar yazdığı görmüş. tabi ne olduğunu pek anlayamamış..''
olayı bana bu şekilde anlatmıştı veya buna yakın bi şekilde aklımda bu kadarı kalmış. Fakat anlamadığım birşey var. Bu şahsın dede diye bahsettiği kişi kendisine Abdulkadir Geylani olduğunu söylüyormuş. Anlamadığım nokta tam burası. Çünkü bu insanın bazı kötü alışkanlıkları var, bazen bize falan geldiği zaman bazen elbise veya açıkta kalan paramızı falan çalar. ve çok yalan söyler. Şimdi Abdülkadir Geylani benim bildiğim kadarıyla bir evliya, böyle bir insanla ne işi olabilir ki. Şimdi diyeceksiniz ki ''dede diye birisini çağırmıyodur yalandır''... Orayada gelicem az kaldı. Bu yazıyı yazma sebebim zaten tam olarak bu...
Herneyse yavaş yavaş konuya giriş yapayım. Herşey, bu insanın bana ''sen 18 ine gel sana el vericem'' demesiyle başladı ve 18 e geldikten sonra bu insanla tekrar görüştüm ve bana ''sana el veremem güçlerim gitti ama seni dedeyle tanıştırabilirim. sonra eğer dede isterse sende onu çağırabilir ve konuşabilirsin'' dedi. Daha sonra bunun için abdest almamı söyledi ve kendisinin de abdest alıp geleceğini söyledi. Gidip abdest alıp odaya geçtim. Arkamda o geldi. Abdest aldın mı diye sordum, çünkü almamıştı biliyordum ve gördüm de. önceden aldığını söyledi ama o da yalandı yani abdest falan almamıştı. sonuçta bizim evdeydi ve bu olay gerçekleşmeden önce salonda çekirdek çitleyip dizi izlemekten başka bişey yapmadı. açıkçası abdest almasını bile bildiğinden emin değilim...
Her neyse asıl bahsetmek istediğim olaya geldik... Ben odaya geçtim ve oturdum, kendiside benden 10-15 saniye sonra geldi. Dua falan okuduk bişeyler yaptı ve ne olduysa ondan sonra oldu. Duayı okuduktan sonra ''geldi'' dedi. Ve o an yaşadığım duyguyu hayatım boyunca yaşamadım. Odaya öyle bir pozitif enerji doldu ki izahı mümkün değil. Oturduğum yerde enerjiden dolayı kendimi kaybedip transa geçiyorum sandım. Tarifi olmayan bir histi. Tam bu esnada benim vaziyetimi gören bu şahıs biraz panikledi ve kalp krizi falan geçirdiğimi düşündü sanırım kendine gel falan derken ben kendime geldim. Sonra işte sorularımı sordum, dede cevapladı. Hatta bir tanesini paylaşıyım. O zamanlar namaz falan kılıyordum ve bir dergaha gidicektim. ve dedeye dergaha gidiyim mi diye sordum. Dede de ''şuan gitme, şuan için iyi olmaz'' demiş. Tabi ben o esnada şunu düşündüm ''Dede diye gelen şahıs Abdülkadir Geylani ise neden benim dergaha gitmememi istesin ki? sonuçta o evliya değil mi...''' Herneyse bu olayın ardından dergaha gittim ve yaşadığım ve gördüğüm bazı olaylardan sonra dergahta 1 hafta kalıp eve döndüp ve akabinde dinden çıktım. Ve şuan deistim. Ve dedenin sorduğum soruya verdiği yanıtı bu olaylardan sonra kafama dank etti.
Herneyse efendim bu olaylardan sonra bana nasıl çağıracağımı söylemişti sanırım 1 elham 3 kulhu okuyup bu dedeyi düşününce geliyordu ama denemelerim başarısız oldu bi ara tekrar bu şahısla görüşürsem sorarım.
Şimdi benim sormak istediğim şey şu, bu şahıs pekte iyi kalpli bir insan değil. nasıl olurda bir evliyayı çağırır? ki ben evliya olduğunu düşünmüyorum, araştırmalarım sonucu demonlar davete cevap verince de pozitif bir enerji geliyormuş insana. demon olduğunu düşünüyorum ama demon olsa bile dua ile mi çağırılır siğil falan olmadan nasıl olucak bu iş? ve kendisine abdulkadir geylani demesinden rahatsız olmaz mı? ve işin diğer ilginç yanı bu şahıs dedeyi çağırınca sanki arkadaşıyla konuşuyomuş gibi konuşuyodu. (naber? haha iyi ne olsun...) Ama bir varlık geldiğine eminin çünkü beni bayıltacak kadar yoğun bir enerji vardı o gün.
Düşüncelerinizi merak ediyorum, ne olabilir buraya gelen varlık?
Bu arada diğer varlıklar tarafından rahatsız edilmiyorum ama cinlere karşı bi ilgim var.
Yazılanların hepsi doğrudur, isteyen özelden yazabilir. Teşekkür ederim
Şimdi efendim uzunca yıllardan beri tanıdığımız, kan kanseri olan bir yakınımız var. Aslında kan bağımız yok fakat eski yıllardan beri dayımla birlikte yaşadığı için bizde kendisini aileden biri olarak görüyoruz. Şimdi anlatmak istediğim şeyde bu kişiyle benim aramda olan bir olayla alakalı bir durum. Yalnız bu olayı anlatmadan önce daha öncesinde yaşanılan ve bilinen olayları da kısaca anlatmak isterim çünkü bilgili kişiler eğer bu yazıyı okuyorsa olayı daha iyi kavrayıp belki beni daha kesin bir şekilde bilgilendirebilirler.
Bu bahsettiğim insan uzun yıllardır bizim aile içerisinde fal bakan birisi. Hatta ünü o kadar yayılmış ki, arayıp sormayan sülaleden yakınlarımız bile bizi hatırlamış da misafirliğe elleri fincanlarla gelir olmuşlar. Komşuları saymıyorum bile. Sonra fal bakmasının yanı sıra kaybolan şeyleri bulma özelliği de var. Mesela eskiden abimin telefonu kaybolmuştu ve bu şahıs eve gelip bulmuştu tabi birçok kez yaşandı bu olay. Aynı zamanda bu şahıs ''dede'' adını verdiği bir varlıklada görüşebiliyor, hatta geçmişte bütün ailenin yanında bu 'dede'yi çağırmıştı ve dedenin ağzından kendisi konuşmuştu. (Sorular sormuştu annemler falan, o şahısta ''dede şöyle cevap verdi falan diyordu) Bir keresinde bende şahit olmuştum bu olaya ve arada sırada böyle çağırır ve dedemlerin yanında falan konuşurlardı herkesle. Daha sonra herkes pozitif bir enerji hissettiklerini söylerdi.
Herneyse bu şahıs'ın cinlerinin olduğunu düşünüyordum ve kendisine nasıl fal bakıyosun veya dede ile konusuyosun diye sorduğumda bana şu yanıtı vermişti: ''bigün rüyasında ak sakallı bir dedeyi denizin ortasında kendisini çağırırken görmüş. ve hiç düşünmeden denize atlayıp dedeye doğru yüzüp yanına gitmiş. daha sonra dede buna bişeyler söylemiş orasını pek hatırlamıyorum. rüyadan uyandığındaysa kendisini denizin kenarında sırılsıklam ıslakken bulmuş ve eve gitip aynaya baktığında da vücudunda bazı yazılar yazdığı görmüş. tabi ne olduğunu pek anlayamamış..''
olayı bana bu şekilde anlatmıştı veya buna yakın bi şekilde aklımda bu kadarı kalmış. Fakat anlamadığım birşey var. Bu şahsın dede diye bahsettiği kişi kendisine Abdulkadir Geylani olduğunu söylüyormuş. Anlamadığım nokta tam burası. Çünkü bu insanın bazı kötü alışkanlıkları var, bazen bize falan geldiği zaman bazen elbise veya açıkta kalan paramızı falan çalar. ve çok yalan söyler. Şimdi Abdülkadir Geylani benim bildiğim kadarıyla bir evliya, böyle bir insanla ne işi olabilir ki. Şimdi diyeceksiniz ki ''dede diye birisini çağırmıyodur yalandır''... Orayada gelicem az kaldı. Bu yazıyı yazma sebebim zaten tam olarak bu...
Herneyse yavaş yavaş konuya giriş yapayım. Herşey, bu insanın bana ''sen 18 ine gel sana el vericem'' demesiyle başladı ve 18 e geldikten sonra bu insanla tekrar görüştüm ve bana ''sana el veremem güçlerim gitti ama seni dedeyle tanıştırabilirim. sonra eğer dede isterse sende onu çağırabilir ve konuşabilirsin'' dedi. Daha sonra bunun için abdest almamı söyledi ve kendisinin de abdest alıp geleceğini söyledi. Gidip abdest alıp odaya geçtim. Arkamda o geldi. Abdest aldın mı diye sordum, çünkü almamıştı biliyordum ve gördüm de. önceden aldığını söyledi ama o da yalandı yani abdest falan almamıştı. sonuçta bizim evdeydi ve bu olay gerçekleşmeden önce salonda çekirdek çitleyip dizi izlemekten başka bişey yapmadı. açıkçası abdest almasını bile bildiğinden emin değilim...
Her neyse asıl bahsetmek istediğim olaya geldik... Ben odaya geçtim ve oturdum, kendiside benden 10-15 saniye sonra geldi. Dua falan okuduk bişeyler yaptı ve ne olduysa ondan sonra oldu. Duayı okuduktan sonra ''geldi'' dedi. Ve o an yaşadığım duyguyu hayatım boyunca yaşamadım. Odaya öyle bir pozitif enerji doldu ki izahı mümkün değil. Oturduğum yerde enerjiden dolayı kendimi kaybedip transa geçiyorum sandım. Tarifi olmayan bir histi. Tam bu esnada benim vaziyetimi gören bu şahıs biraz panikledi ve kalp krizi falan geçirdiğimi düşündü sanırım kendine gel falan derken ben kendime geldim. Sonra işte sorularımı sordum, dede cevapladı. Hatta bir tanesini paylaşıyım. O zamanlar namaz falan kılıyordum ve bir dergaha gidicektim. ve dedeye dergaha gidiyim mi diye sordum. Dede de ''şuan gitme, şuan için iyi olmaz'' demiş. Tabi ben o esnada şunu düşündüm ''Dede diye gelen şahıs Abdülkadir Geylani ise neden benim dergaha gitmememi istesin ki? sonuçta o evliya değil mi...''' Herneyse bu olayın ardından dergaha gittim ve yaşadığım ve gördüğüm bazı olaylardan sonra dergahta 1 hafta kalıp eve döndüp ve akabinde dinden çıktım. Ve şuan deistim. Ve dedenin sorduğum soruya verdiği yanıtı bu olaylardan sonra kafama dank etti.
Herneyse efendim bu olaylardan sonra bana nasıl çağıracağımı söylemişti sanırım 1 elham 3 kulhu okuyup bu dedeyi düşününce geliyordu ama denemelerim başarısız oldu bi ara tekrar bu şahısla görüşürsem sorarım.
Şimdi benim sormak istediğim şey şu, bu şahıs pekte iyi kalpli bir insan değil. nasıl olurda bir evliyayı çağırır? ki ben evliya olduğunu düşünmüyorum, araştırmalarım sonucu demonlar davete cevap verince de pozitif bir enerji geliyormuş insana. demon olduğunu düşünüyorum ama demon olsa bile dua ile mi çağırılır siğil falan olmadan nasıl olucak bu iş? ve kendisine abdulkadir geylani demesinden rahatsız olmaz mı? ve işin diğer ilginç yanı bu şahıs dedeyi çağırınca sanki arkadaşıyla konuşuyomuş gibi konuşuyodu. (naber? haha iyi ne olsun...) Ama bir varlık geldiğine eminin çünkü beni bayıltacak kadar yoğun bir enerji vardı o gün.
Düşüncelerinizi merak ediyorum, ne olabilir buraya gelen varlık?
Bu arada diğer varlıklar tarafından rahatsız edilmiyorum ama cinlere karşı bi ilgim var.
Yazılanların hepsi doğrudur, isteyen özelden yazabilir. Teşekkür ederim