Türk mitolojisinde geyik, "kut", yani kutsal bir ruhun sembolü olarak algılanır ve bazı durumlarda ataların ruhlarının ya da rehber ruhların geyik suretinde geldiğine inanılır. Olayın Kemalpaşa ilçesinde gerçekleşmesi ise ayrı bir manidardır.
Yaralı bir geyiğin içimize kadar gelmesi pek hayra alamet değil. Allah milletimizi korusun.
Türk mitolojisinde geyik, büyük şans, kaderin dönmesi ve kutlu günlerin şafağı demektir.
Yaralı geyik, çok büyük belaların kapıda olduğunu, Tengri'nin ve Umay'ın öfkelendiğini simgeler; hayra alamet değildir.
Sizin bu konu hakkında fikriniz nedir?
Öncelikle görüntünün canımı acıttığını ifade edeyim ve bir izmirli olarak hayal kırıklığını da!...
Çok dolaşan biri olarak edindiğim fikirler pek hoş karşılanmayacağını 'da biliyorum ama özgür irademi de kullanıyorum.
kemalpaşa izmir'in bir köyü; her ne kadar köylükten çıkmışsa , da zihin ve duyguları değişmemiştir, ki diğer ilçe , şehir ve köylerine nazaran izmir ve kırsalı daha iyi ve medenidir.
Aşırı çirkin bir göç almıştır izmir. Bu yüzden daha sakin olması nedeniyle evimi kilitleyip daha rahat okuyup ve resim çalışmalarım için etraf köyleri ve kırsalları dolaşırım; bir iki yerin dışında büyük bir hayal kırıklığı yaşadım. Beterinden kaçayım derken beterin beterine bulaştım.
Üniversitelerin olduğu yerde mekanım ve cennet tabirini yaşayan bir beldede doğup büyüdüm ve o pis göçle doğduğum yere yabancılaştım. Biraz köy ve kırsala kaçtım, ama o göçün heryeri kapladığını anladım .
Köylü hayindir, biraz daha izmir merkezden çıktım ve ben cennetten uzaklaştığımi anladım. Farklı coğrafya insanlarıyla yaşadım ve tiksindim. ...neyse, bulunduğum yerde beslememiş olsam, su vermemiş olsam hayvanlar birbirini yer ve döner o ahaliyi yer, ki umarım öyle olsun. Köylü , etini yemediği hayvana ne su verir ne ekmek; fazla konuşmak istemiyorum ağır kelimeler çıkacak... kırsal ve köy hayatı geçiren insanlar budur...
örnek ; dayıma kemal paşadan gelin alinmıştı, ve köyden eşmi alınır diye bazımız konuşmuştuk , ki diğer yerlerden daha bedeni köylüydü; ve hiç yanılmamışım. ...
Bu gün, kaçtığım ata yerime dönmeye karar verdim. Meğerse cennetten çıkmış cahil ucube yerlere girmişim, ki turistik yer.
Kötünün iyisini aradım bulamadım, ve şimdi ya yunanistan ( içim acıyor, kovaladıklarımızın topraklarına) yada büyük atamın topraklarına gitmeyi düşünüyorum.
Bu ülke demeyeceğim çünkü bu toprakta doğdum büyüdüm ve iyi yaşadım. Ama bu toplumdan, ve bu pislikten nasip olursa gideceğim. Yokluktan bir parça varlık görüp şımaran, görmediği halde, ne oldum delisi olan ve okumuşu da olsa cehalettinden ayrılamayan bir toplumuz; parmakla sayılanı genelin dışıdır.
Büyüklerimin bir lafı vardır. Bunu duyarak büyüdüm. Kız yada erkek alırken" yedi ceddine bakacaksin "
ve rahmetli annemim 86 yaşında iken söylediği bir söz aklıma kazınmıştır " kültür ve eğitim , kanla taşınır" nokta.
Bu konuda ki fikrim biraz uzun oldu, mazur görün.
Geyiğin kollektif bilinç te saf ve mahsun olduğu kalmıştır. Ruyamda hiç görmedim ama hayvanlar sevilir. Etçigil olanlar güçlüdür ve içlerinde Kurt ve Kartal favorimdir, asil ; baykuşun ise daha hadli ve derin bir varlık olarak bilir severim.
Otçugil' lerden favorim At, fil ve ceylan. Tanrıçaya , kutsal Ana'ya' emanet olsun hepsi.
2019 da sahile yakın ormanlık bölge de ( menderes) otururken ve toplu taşımayla akşam üstü evime giderken , vaktin birden geceye dönüştüğünü ve tepe üzerinde camlık yerde etrafı siyah köpeklerle sarılmış bir kadin gördüm. Sadece bu kadarnı yazacağım ve tahmin ediyorum ki bazi tiplemeler alaycı ifadelere girebilir, umurumda değil, şahsını tescil ettirir bu da umurumda değil...
Üç gün sonra izmir nerkeze kendi evime gitmiştim ve dönüşte yine aynı istikameten geçici oturduğum eve giderken, bu kez gece, aynı yerde mavi fosforlu ışıklar içinde bir Kurt gördüm. Diger vizyon gibi bunun da arkası dönüktü ve koşarak yukarı çıkıyordu. ..neyse.
Araştırdım, abd de bir grup bilim adamlar ile biraz diyaloğum vardı ve samimi olduğum yaşlı bir ağabeye sordum vs. Ama benim bulduğum daha oturdu yerine diyebilirim. 2019 sonuydu ve bir kaç ay sonra pandemi olayıyla tanıştım.
Efsaneler masal değildir bayım, ama çoğun, görmediği şeylerden korkması doğrudur, en tehlikesi ise alay etmeleridir...
Ben inanırım, inanmakta zorluk çektiğim yıllar olmuştur çünkü mantık ve bilim çercevesinde alırım. ...ama zamanla anlam veremediğiniz şeylerle tanışıyor olabiliriz ve mucize diye bir şey olmadığınla da. Kimbilir...belki öğrenmemiz gerekenler vardır tekamüle katkısı olacak, ve belki bunları birer ilahi hediye olarak da düşünebiliriz, kimbilir? Ruh ve farkındalığımizla yaşarız, varsa...
Güzel bir konu, ve derin. Paylaşım için teşekkür ederim....ve bize ait olandan vazgeçmeyelim.
sorsalar müslüman ülkeyiz neyseki.. İslamda merhamet esastır, ibadette zorlama yoktur, ramazanda oruç soran tipler normalde kimse aç mı tok mu merak etmez.