Şeytani bebek Annabelle'nin Gerçek Hikayesi

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan juin
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

juin

Kayıtlı Üye
Annabelle The Doll - Şeytani Bebek
1970 yılında Donna adında hemşirelik öğrencisi bir kıza 20. yaş doğumgününde annesi bir oyuncak bebek hediye alıyor. Donna, Angie adlı bir ev arkadaşı ile aynı evde yaşıyor. Oyuncak bebeği yani Annabelle'i (Adını sonradan alıyor) Yatağının yanına koyuyor. Zaman geçtikçe, hem Donna, hem Angie bebeğin evde bıraktıkları yerden farklı noktalarda buluyorlar. Zaman geçtikçe olay dahada fazlalaşıyor.
Bir gece Donna eve geldiğinde bebeği yatağın üstünde bulunca, doğru olmayan birşeyler olduğunu hissetti. İş gitgide ürkütücü olunca Donna ve Angie bir uzmandan yardım almaya karar verdiler. Bir medyum çağırdılar. Medyum onlara bulundukları apartmanda ölen Annabelle Higgins adında küçük bir kız çocuğu yaşadığını ve onun ruhunun bebeğin içinde olduğunu söyler. Ruhun zararsız olduğunu, sadece şevkat beklediği için bunu yaptığını söyleyince Donna, kızın hikayesine üzülür ve oyuncak bebeği yani Annabelle'i evde tutar.
Bu iki arkadaşın Lou adlı bir erkek arkadaşları vardır. Sıksık eve gelip gider. Lou bebekte kötü birşeyler olduğunu sezer ve Donna'ya onu atmasını önerir. Bir gece Lou uyanır ve kıpırdıyamaz. Bacağı tarafında Annabelle'i görür. Yavaş yavaş göğüsüne doğru geldikçe nefesi kesilir. Annabelle üstüne çöker ve Lou kıpırdıyamaz. Ertesi sabah uyandığında göğsünde 7 tane pençe izi görür.
Artık olaylar kontrolden çıkınca Donna bu bebeğin masum bir küçük kız olmadığının farkına varır ve Ed & Lorraine Warren çiftini çağırır(Amerika'daki çok ünlü paranormal araştırmacı bir çift. binlerce olayı araştırmışlardır.)Warrenlar onlara bebeğin içinde birşey olmadığını bunun bir insan ruhundan çok insandışı, bir iblis veya türevi bir şey olduğunu söyler. Bebeğin içine girilmediğini iblisin onu bir araç olarak kullandığını söyler. Asıl amacının Donna'nın ruhu olduğunu söyler ve şeytan çıkarma ayini gerektiğini söylerler.
Warren çifti tanıdık bir papaz ile şeytan çıkarma ayinini gerçekleştirir. Genede emin olamazlar. Bebeği alıp evlerine doğru yola koyulurlar. Ed Warren bebek arabada iken birçok kez arabanın stop ettiğini, gitmekte zorlandığını not alır. Araba stop ettiği bir an Ed Warren doll'un üstüne kutsal su serper ve daha sonra rahatladıklarını fark eder. Annabelle'i cam kasaya koyup evlerindeki müzelerine koyarlar. (Warren Occult Museum: Ed & Lorraine Warren çiftinin sahip olduğu bir müze. Müzede Warrenlar 30 yıllık hayalet avı sırasında topladıkları ritüellerde kullanılmış, perili, lanetli objeleri burada saklamaktadırlar.) Müze ayda bir bir rahip tarafından kutsanır. Annabelle'in faaliyeti uzun bir süre için duracaktır...
Yıllar sonra müzeye gelen bir genç adam girişteki "Hiçbirşeye dokunmayın" yazısını ihlal eder ve Annabelle'in kafesine vurur ve "Hadi! Sen sadece aptal bir bebeksin! Yapabiliyorsan bana birşey yap!" der. Bunu gören Ed Warren gence gitmesini söyler. Gencin ziyaretinden 3 saat genç adamın motosikletiyle düz yolda bir ağaca toslayıp can verdiği haberi gelir.
Annabelle, hala Warren Occult Museum'daki yerinde durmaktadır.

Birde bunun videosu var izleyin:
https://www.youtube.com/watch?v=GhmpX1CXqdc[/url]
 
O bebek müzelik bile değil.Görmeye nasıl katlanmışlar?
Ben bu olayda en çok müzeyi ziyarete gelen genç adama acıdım.Ölüm sebebi böyle birşey ise öldüğüne daha çok hayıflanır insan.Ölürken de öldüğüne değmeli...
 
Benim aklıma şu takıldı;20 yaşındaki kızına oyuncak bez bebek hediye eden anne? Konu girişi insanı baştan önyargıya sokuyor.Hani dese ki Donna yoksul bir ailede oyuncaksız büyümüştü ve annesi ancak 20. yaş gününde bir bez bebek almıştı...Yani 20. yaş gününde hikayesi olmayan sıradan bir hediyenin bir bebek olması yazıdan beni koparttı.

Ama bebeğin tipine bayıldım,çok severim böyle bez elde dikilmiş bebekleri.
 
Benim aklıma şu takıldı;20 yaşındaki kızına oyuncak bez bebek hediye eden anne? Konu girişi insanı baştan önyargıya sokuyor.Hani dese ki Donna yoksul bir ailede oyuncaksız büyümüştü ve annesi ancak 20. yaş gününde bir bez bebek almıştı...Yani 20. yaş gününde hikayesi olmayan sıradan bir hediyenin bir bebek olması yazıdan beni koparttı.

Ama bebeğin tipine bayıldım,çok severim böyle bez elde dikilmiş bebekleri.
Hakikaten ya...20.yaşgünü.O yaşta bebek hediye edilmesi pek rastlanır birşey değil.:)Belki kendi içlerinde bi anlamı bi sebebi vardır bebek hediye etmesinin...Böyle hikâyede direk olaya ordan dalınca tuhaf tabi.:)
 
Bu olay filme konu oldu. Bu çift pek çok olay çözdü şahane bir ikili korku seansı filminde izlediğimiz olayıda bu karıkoca çözmüşlerdi.

Biz acaba gerçek mi değil mi diye düşünürken, bu rivayetlerden milyon dolarlar kazanıyorlar.
Hikayenin yayılış amacı da bu zaten.
Yarın öbür gün sahiplerini kafasına vurarak öldüren beyzbol sopası çıkar:), onunda filmini yapıp servet kazanırlar.
Bu tarz hikayelerin çoğunun ticari amaçlar doğrultusunda çıkarıldığına inanıyorum. Eğer Annabell' de bunlardan biri ise 20 yaşındaki kıza bez bebek alma konusunda ciddi bir mantık hatası yapmışlar.
 
Annabelle filmindeki bebek daha az korkutucuydu en azından :) Chucky'i izlediğim zamanlar oyuncak bebeklerimin beni boğduğu kabusunu görmüştüm zamanında.:D Hala bazı oyuncak bebeklere bakınca bir ürperti olur.:D
 
Biz acaba gerçek mi değil mi diye düşünürken, bu rivayetlerden milyon dolarlar kazanıyorlar.
Hikayenin yayılış amacı da bu zaten.
Yarın öbür gün sahiplerini kafasına vurarak öldüren beyzbol sopası çıkar:), onunda filmini yapıp servet kazanırlar.
Bu tarz hikayelerin çoğunun ticari amaçlar doğrultusunda çıkarıldığına inanıyorum. Eğer Annabell' de bunlardan biri ise 20 yaşındaki kıza bez bebek alma konusunda ciddi bir mantık hatası yapmışlar.

Belki de inandırıcı olsun diye ortaya bir mantıksızlık atmışlardır.:)
 
Cansız nesnelerle ilgili anormal olaylara inanıyorum ancak bu tür hikayeler filmlerin pazarlama çalışmalarından ibaret. Hikayenin gerçeklik payı olsa bile diyoruz ya sadece gerçeklik payı. Ki bir filmin proje, çekim ve lansman sürecini düşünürsek bu hikayelerin ortaya atıldığı zamanlar birbirini tutuyor.
Chuky'e çok benzeyen bir bebeğim vardı. Annemin attığına tek sevindiğim oyuncağım oydu.
 
Dikkat çekme,pazarlama,reklam....En çok ilgi gösterip yazdığımız konulardan biri oldu.Aile kesinlikle doğru yolda!:)
 
Ruhun devamlılığı benliğin ölen vucuttan ayrılması başka bir boyuta geçmesi cennet cehennem öte alem derken ruh göçü reenkarnasyon karma felsefesi tibet ölüler kitabı falan hep bir gizem olarak kalıyor ölüm net bir somut kanıt yok . Rivayetler din adamlarının sözleri kutsal kitaplar vesaire bilimsel bir sonuç evp kayıtları bir tek ilginç gelen şey bana oda şüphe ile baktığımdan . Bu inançsız olduğum manasına gelmiyor ben ruhun bu alemde kaldığına pek inancım yok hayalet olayına yani ama cin ve şeytanlar melekler tamam olabilir ama hayaletler bana bu biraz garip geliyor ozaman cennet cehennemin manası kalkar ruhun bu boyutta varlığını koruması kendini hissettirmesi ozaman ölümün ardından manevi boyuta değil bu alemde başka bir frekansa bilincin yükseldiğini ve maddelere etki edebilme gücü olduğunu göstermezmi ? Eğer öle ise ölen yakınlarımız sevdiklerimiz ile irtibat neden kuramıyoruz ...
 
Bana böyle olaylar hiç inandırıcı gelmiyor. Bir hayvanın içine girse tamam da cansız bir bebeğe giren iblis vakaları hiç dikkatimi çekmiyor.
 
Yeğenim bu film yüzünden aylarca kendi yatağında yatamadı ve hala bir odadan başka odaya geçemiyor. İnsan çocukken hiçbir kötü olay yaşamasa bile bu filmlerin varlığı bilinçaltına yeter.
 
Geri
Üst