aswang
Kayıtlı Üye
İmam- Gazali'ye göre Ruhun Bedenden Çıkması ve Mezarın ÖLü ile Konuşması;
Ölüm acısından önce üç korkunç musibetle karşılaşılır.
Birincisi, can alıcı meleği görmesidir.
Hadis - şerif'te der ki : İbrahim aleyhisselam can alıcı meleğe, günahkarların canını aldığın şekilde seni görmek isterim deyince, melek: Dayanamazsın, dedi.
Hz.İbrahim: Olsun istiyorum, dedi.
Melekte kendini o suretle gösterdi. Siyah yüzlü, tüyleri diken diken, siyah elbiseler giymiş, burnundan ve ağzından ateşler çıkıyordu. Hz. İbrahim kendinden geçip düştü.Kendine gelince meleği kendi şeklinde gördü ve;
ey can alıcı melek, bir günahkar senin bu şeklini gördükten sonra bir şey görmese ona yeter! dedi.
Sevap işleyen o meleği en güzel şekilde görür, onun yüzüne bakmaktan başka rahatlık bilmez.
İkincisi;
herkese gösterilen iki meleği görmektir.
Hadis-i Şerif'te der ki; ölümün sonunda iki melekte ona görünür.
Eğer muti (inanan) ise ona:
Allah sana iyi karşılıklar versin, bizim yanımızda çok iyi ameller işledin, bizi rahata kavuşturdun, derler.
Eğer asi ise: Allah sana iyilik vermesin, bizim yanımızda çok kötülük ve günah işledin derler. O anda ölücek olanın gözü göğe dikilir.
Üçüncüsü;
Cennet ya da cehennemdeki yerini görür. Çünkü, can alıcı melek kendisine;
Ey Allah'ın sevgili kulu, müjde sana. Cennetliksin, der.
Asilerden ise; Ey Allah'ın düşmanı, cehennem sana müjde olsun,der. Bu sözün acısı can çıkma acısını bastırır.
Bunlar kulun dünyada gördüğü hallerdir. Mezarda ve sonrasında görüceklerin yanında çok az kalır.
Mezarın Ölü İle Konuşması
Hz. Muhammed buyurdu ki;
ÖLüyü mezara koyduklarında mezar der ki;
''Yazıklar olsun sana ey insanoğlu, ben varken neye gururlandın? Benim sıkıntı ve karanlık ve yalnız ve böceklerle, kurtlarla dolu bir ev olduğumu bilmiyor muydun? Üzerimden geçerken bir ayağın geride, bir ayağın ileride şaşkınca durduğun zaman neye aldanmıştın ?''
Eğer ölen kişi salihlerden ise bir ses der ki;
''Ey mezar! Neler söylüyorsun o doğruluk idi, emr-i maruf, nehy-i münker yapardı. (Maruf, dinimizin emrettiği hususlardır. Münker ise, dinimizin yasakladığı, yani Allahü teâlânın razı olmadığı işlerdir.) .Ona elbette yeşil bahçeler hazırladım.''
Sonra ölünün bedenini nur çevreler, ruh göğe yükselir.
Eserde der ki;
Ölüyü mezara koyarlar ve azab ederler. Komşuları bağırıp;
''Ey kötü kişi sen bizden geç geldin. Biz buraya daha önce geldik. Niçin bizden ibret almadın.Bizim kaçırdığımızı kendin için neden tedarik etmedin.''
Bunun gibi , yeryüzünün her köşesi feryad edip eder ki;
'' Ey dünyaya aldananlar! Niçin sizden önce gidenlerden ve sizin gibi dünyaya aldananlardan ibret almazsınız.''
Hadis-i Şerifte der ki;
''İyi bir kul mezara konunca iyi amelleri etrafını sarar. Azab melekleri ayak atrafından gelince, namaz karşılarınına çıkar ve Allah için çok kıyamda (Namaz'a durmak,tekbir) durmuştur derler. Başucundan gelince oruç karşılarına çıkar. Dünyada çok sussuzluk çekti derler. Bedeni tarafında gelince hac ve Allah yolundaki harpler (savaş) karşısına çıkar. Hayır bu beden çok eziyet çekmiştir derler.Eli tarafından gelince verdiği sadakalar der ki; bunu dokunmayın bu el ile çok sadakalar vermiştir.
Melekler çok güzel mübarek olsun derler ve giderler. Sonra rahmet melekleri gelir.Ona cennetten bir yatak getirir ve mezarını koyarlar. Mezar ona gözünün görebildiği kadar geniş ve ferah olur. Cennetten bir kandil ( ışık) getirip kıyamate kadar onun nuru altında yatar.
Hz. Muhammed der ki;
Ölüyü kabre koyarler cenazesini ardından gelenlerin ayak seslerini duyar. Mezardan başka onunla konuşan olmaz. Mezar der ki ; benim nasıl olduğumdan ve bendeki korku ve sıkıntılardan sana söylenenler azdır. Benim için ne hazırladın?..
İmam-ı Gazali
Kimya-yi Saadet
9.Baskı-1976
Elimden geldiği kadar bazı kelimeleri Türkçe ye çevirmeye ve cümleleri sadeleştirmeye çalıştım. Bir hatam olduysa şimdiden özürdiliyorum.
Ölüm acısından önce üç korkunç musibetle karşılaşılır.
Birincisi, can alıcı meleği görmesidir.
Hadis - şerif'te der ki : İbrahim aleyhisselam can alıcı meleğe, günahkarların canını aldığın şekilde seni görmek isterim deyince, melek: Dayanamazsın, dedi.
Hz.İbrahim: Olsun istiyorum, dedi.
Melekte kendini o suretle gösterdi. Siyah yüzlü, tüyleri diken diken, siyah elbiseler giymiş, burnundan ve ağzından ateşler çıkıyordu. Hz. İbrahim kendinden geçip düştü.Kendine gelince meleği kendi şeklinde gördü ve;
ey can alıcı melek, bir günahkar senin bu şeklini gördükten sonra bir şey görmese ona yeter! dedi.
Sevap işleyen o meleği en güzel şekilde görür, onun yüzüne bakmaktan başka rahatlık bilmez.
İkincisi;
herkese gösterilen iki meleği görmektir.
Hadis-i Şerif'te der ki; ölümün sonunda iki melekte ona görünür.
Eğer muti (inanan) ise ona:
Allah sana iyi karşılıklar versin, bizim yanımızda çok iyi ameller işledin, bizi rahata kavuşturdun, derler.
Eğer asi ise: Allah sana iyilik vermesin, bizim yanımızda çok kötülük ve günah işledin derler. O anda ölücek olanın gözü göğe dikilir.
Üçüncüsü;
Cennet ya da cehennemdeki yerini görür. Çünkü, can alıcı melek kendisine;
Ey Allah'ın sevgili kulu, müjde sana. Cennetliksin, der.
Asilerden ise; Ey Allah'ın düşmanı, cehennem sana müjde olsun,der. Bu sözün acısı can çıkma acısını bastırır.
Bunlar kulun dünyada gördüğü hallerdir. Mezarda ve sonrasında görüceklerin yanında çok az kalır.
Mezarın Ölü İle Konuşması
Hz. Muhammed buyurdu ki;
ÖLüyü mezara koyduklarında mezar der ki;
''Yazıklar olsun sana ey insanoğlu, ben varken neye gururlandın? Benim sıkıntı ve karanlık ve yalnız ve böceklerle, kurtlarla dolu bir ev olduğumu bilmiyor muydun? Üzerimden geçerken bir ayağın geride, bir ayağın ileride şaşkınca durduğun zaman neye aldanmıştın ?''
Eğer ölen kişi salihlerden ise bir ses der ki;
''Ey mezar! Neler söylüyorsun o doğruluk idi, emr-i maruf, nehy-i münker yapardı. (Maruf, dinimizin emrettiği hususlardır. Münker ise, dinimizin yasakladığı, yani Allahü teâlânın razı olmadığı işlerdir.) .Ona elbette yeşil bahçeler hazırladım.''
Sonra ölünün bedenini nur çevreler, ruh göğe yükselir.
Eserde der ki;
Ölüyü mezara koyarlar ve azab ederler. Komşuları bağırıp;
''Ey kötü kişi sen bizden geç geldin. Biz buraya daha önce geldik. Niçin bizden ibret almadın.Bizim kaçırdığımızı kendin için neden tedarik etmedin.''
Bunun gibi , yeryüzünün her köşesi feryad edip eder ki;
'' Ey dünyaya aldananlar! Niçin sizden önce gidenlerden ve sizin gibi dünyaya aldananlardan ibret almazsınız.''
Hadis-i Şerifte der ki;
''İyi bir kul mezara konunca iyi amelleri etrafını sarar. Azab melekleri ayak atrafından gelince, namaz karşılarınına çıkar ve Allah için çok kıyamda (Namaz'a durmak,tekbir) durmuştur derler. Başucundan gelince oruç karşılarına çıkar. Dünyada çok sussuzluk çekti derler. Bedeni tarafında gelince hac ve Allah yolundaki harpler (savaş) karşısına çıkar. Hayır bu beden çok eziyet çekmiştir derler.Eli tarafından gelince verdiği sadakalar der ki; bunu dokunmayın bu el ile çok sadakalar vermiştir.
Melekler çok güzel mübarek olsun derler ve giderler. Sonra rahmet melekleri gelir.Ona cennetten bir yatak getirir ve mezarını koyarlar. Mezar ona gözünün görebildiği kadar geniş ve ferah olur. Cennetten bir kandil ( ışık) getirip kıyamate kadar onun nuru altında yatar.
Hz. Muhammed der ki;
Ölüyü kabre koyarler cenazesini ardından gelenlerin ayak seslerini duyar. Mezardan başka onunla konuşan olmaz. Mezar der ki ; benim nasıl olduğumdan ve bendeki korku ve sıkıntılardan sana söylenenler azdır. Benim için ne hazırladın?..
İmam-ı Gazali
Kimya-yi Saadet
9.Baskı-1976
Elimden geldiği kadar bazı kelimeleri Türkçe ye çevirmeye ve cümleleri sadeleştirmeye çalıştım. Bir hatam olduysa şimdiden özürdiliyorum.