sevgili arkadaşlar, herşeye alelacele balıklama atlayan birisi olarak, bu meraklı kişiliğimi ne yapsamda dizginleyemiyor, bana yabancı gelen herşeyi öğrenmek için çaba sarfediyorum. varlıklar konusu her zaman ilgimi çekmektedir, küçük ritüellerle birşeyler yaşayıp, hayal kırıklığına uğrayınca, beklentilerim ve gördüklerim beni tatmin etmeyince, kendi çapımca , geliştirdiğim metodlarla , cin padişahlarıyla iletişime geçmeyi arzu ettim. birkaç günlük denemeler ve sır gibi olan bir olaydan sonra, bu varlıkların gerçekten hayatımızda etkisi olduğunu anlamaya başladım, lakin gözlerimle görmek , ellerimle dokunmak hissi , beni bu uğraşların devamına sürüklemektedir. şahsımca tek avantajımın , hiçbir beklentimin olmaması yani maddiyat duygusunun bende olmaması, en kötü bana zarar vereceklermi diye düşününce, kendi kendime diyorum ki, arkadaş ben bunlardan bir beklenti içinde değilim, ne bir zenginlik nede bir güç için bu varlıklarla uğraşmıyorum, diyerek kendi çapımca bir koz olarak kullanıyorum,
inancım gereği, müslüman olduğu için, pazartesinin padişahını çağırmaya başladım, bir iki üç derken , küçük çaplı işaretler , bana yeterli gelmedi, sonrasında büyük çaplı olaylar oldu lakin bunların bu padişah tarafından olduğunu kabul etmediğim yada etmek istemediğim için böyle algılamamaya başka varlıklar dan şüphelenmeye başladım ve padişahla sürekli irtibat kurmaya çalıştım.
bu süreklilik içerisinde birkaç olay gerçekleşti, bunları aslında hemen açıklayabilirim bir yazı dizisi gibi tek tek açıklamak daha hoşuma gidiyor, neticede kaç haftadır netleşmesini bekliyorum iki kelimeyle izah edip bitmesin
internet ortamında bu konuyu bir kişi ile paylaşırken, çok çirkin cümleler kurmaya başladı, öyle cümlelerle ithamda bulunurken ben savunacak yada haklılığımı ispat edecek yazı yazamaz oldum, çünkü hayatımda küfürle karşılaşınca bir cevap vermeyi uygun görmediğim için susma hakkımı kullandım, tabi iletişim halinde ve yazdıkları ağrıma gitmeye başlayınca, kendi kendime, yaptığını beğendinmi, böyle işleri cahillerle paylaşırsan olacağı budur, bir varlığı böyle küfürlere alet etmekten dolayı utandım ve yapılan saldırıya karşılık veremediğim için gözlerim dolmaya başladı, bu şekilde çaresizce beklerken, birden rüzgarımsı bir hava beni soğuttu, buz gibi oldum, bilmiyorum bu neydi, üzüldüğüm için ani bir reaksiyon göstermem gerekip lakin gösteremediğim için mi oldu, yoksa başka birşeymi o kadar buz gibi oldum ki, tüylerim diken diken , soğudum.....
yazı ve küfürler son bulmuştu , bu kişi sürekli yazarken tek kelime etmemeye başladı, diğer gün özür dilemesini beklerken bir daha haber alamadım, hala o kişiye ulaşmaya çalışıyorum hala haber alamıyorum, günün her saati yada akşamları sürekli aktif olan bu kişi artık yok, ayrıca son yazdığı cümlelere baktığımda bana elinden gelen bu kadar mı ben ne şeytanlar kovdum demişti..
bu kişiye ulaşmayı arzu ederken baya zamandır haber alamamak beni çok düşündürüyor.
kurduğum devrik cümleler için özür dileyerek tamamı yaşanmış küçük hayat kesitimden bir parçadır.
saygılarımla...
inancım gereği, müslüman olduğu için, pazartesinin padişahını çağırmaya başladım, bir iki üç derken , küçük çaplı işaretler , bana yeterli gelmedi, sonrasında büyük çaplı olaylar oldu lakin bunların bu padişah tarafından olduğunu kabul etmediğim yada etmek istemediğim için böyle algılamamaya başka varlıklar dan şüphelenmeye başladım ve padişahla sürekli irtibat kurmaya çalıştım.
bu süreklilik içerisinde birkaç olay gerçekleşti, bunları aslında hemen açıklayabilirim bir yazı dizisi gibi tek tek açıklamak daha hoşuma gidiyor, neticede kaç haftadır netleşmesini bekliyorum iki kelimeyle izah edip bitmesin

internet ortamında bu konuyu bir kişi ile paylaşırken, çok çirkin cümleler kurmaya başladı, öyle cümlelerle ithamda bulunurken ben savunacak yada haklılığımı ispat edecek yazı yazamaz oldum, çünkü hayatımda küfürle karşılaşınca bir cevap vermeyi uygun görmediğim için susma hakkımı kullandım, tabi iletişim halinde ve yazdıkları ağrıma gitmeye başlayınca, kendi kendime, yaptığını beğendinmi, böyle işleri cahillerle paylaşırsan olacağı budur, bir varlığı böyle küfürlere alet etmekten dolayı utandım ve yapılan saldırıya karşılık veremediğim için gözlerim dolmaya başladı, bu şekilde çaresizce beklerken, birden rüzgarımsı bir hava beni soğuttu, buz gibi oldum, bilmiyorum bu neydi, üzüldüğüm için ani bir reaksiyon göstermem gerekip lakin gösteremediğim için mi oldu, yoksa başka birşeymi o kadar buz gibi oldum ki, tüylerim diken diken , soğudum.....
yazı ve küfürler son bulmuştu , bu kişi sürekli yazarken tek kelime etmemeye başladı, diğer gün özür dilemesini beklerken bir daha haber alamadım, hala o kişiye ulaşmaya çalışıyorum hala haber alamıyorum, günün her saati yada akşamları sürekli aktif olan bu kişi artık yok, ayrıca son yazdığı cümlelere baktığımda bana elinden gelen bu kadar mı ben ne şeytanlar kovdum demişti..
bu kişiye ulaşmayı arzu ederken baya zamandır haber alamamak beni çok düşündürüyor.
kurduğum devrik cümleler için özür dileyerek tamamı yaşanmış küçük hayat kesitimden bir parçadır.
saygılarımla...