hekate22
Elit Üye
"Bazı röportajlar sanki tarihten üzere yapılmışlardır. Belgeler esrarengiz bir şekilde kaybolur. Tanıklar konuşmayı kesinlikle reddeder ve hatırlayanlar özellikle de konu, bilim ve öteki Dünya olarak adlandırılan o hassas sınır arasında olduğunda suskun olmayı tercih ederler...... ama gerçek balçıkla sıvanmaz, ancak görmek istemeyenler için o öyle görünür.
Kapalı üniversite koleksiyonlarının dijital arşivlerini inceleyen bir grup araştırmacı Cambridge üniversitesinin veri tabanında son derece tuhaf bir ses kaydı keşfetti; kamuya açık olması amaçlanmayan materyaller arasında adı rastgele sayılar ve harflerden oluşan ancak, metaverilerinde ' Hawking bilinç ötesi ' yazan bir ses dosyası bulunuyordu.
Ilk başta bunun bir kurgu ya da bir aldatmaca olduğu varsayıldı. Ancak yapılan akustik analizler sonucu, sesin gercekten Hawking'e ait olduğu kesin bir şekilde doğrulandı. Daha doğrusu kaydın iki binli yılların başlarında yani, bilim adamının neredeyse hiç röportaj yapmadığı bir dönemde yapıldığı ortaya çıktı. Dosya Hawking ile kimliği tespit edilemeyen bir muhabir arasındaki konuşmayı içeriyordu. Muhabirin kimliği belirlenememiş, sesi değiştirilmiş veya dijital olarak işlenmişti. Konuşmanın ilk on dakikası zamanın kökeni ve yer çekiminin doğası gibi klasik soruları tartışıyorlardı; ancak, sonra muhabir tüm konuşmanın seyrini kökten değiştiren bir soruyu sordu, " Sayın profesör, eğer bir karadelikte bilgi yok olmuyorsa, bilincin'de bedenin olumunden sonra varlığını sürdürmesi mümkünmüdür?..
Ortamda derin bir sessizlik oluştu. Kayıt: Hawking'in zar zor duyulan nefes alışını yakalıyor, ardından şunları söylüyor " Bu, konuya açıkladığımdan daha fazla üzerinde çalıştığım bir sorudur. " Daha sonra resmi bilim için uzun süre imkansız kabul edilen molonog geldi. Eğer bilgi yok olmuyorsa , bu sadece fiziksel nesneler için değil, aynı zamanda bilinçsel kalıplar var; bellek, algı ve deneyim için de geçerlidir.
Dinlerin ruh dediği şey ayrı bir varlık değil, bir bilgi yapısı olabilir. Bu yapı, korunma yasalarına tâbidir. Muhabir açıklama istedi, " bilincin varlığını sürdürebileceğini mi söylüyorsunuz? "
Hawking'in cevabı beklenmedik bir şekilde kararlı ve netti. Belirli bir biçimde , ancak geleneksel dinlerin bu hayal ettiği şekilde değil. Bilincin, beynin yerelleşmiş bir işlevi degil, uzay ve zaman boyunca dağılmış kuantum bilgisi olduğu var sayımı üzerinde çalıştığını açıkladı. "Beden işlev görmeyi bıraktığında bilgi yok olmaz. O, başka bir duruma geçer, bu anlamda ölüm birson değil, bir dönüşümdür. "
Nu sözler onun bir çok kamusal açıklamasıyla doğrudan çelişiyor. Resmi röportajlarında Hawking sıkça ölümden sonra hiç-bir şey olmadığını tekrarlamıştı, ancak anlaşıldı ki konuşmalarında tamamen farklı bir olasılığa kapı aralıyordu. Kuantum yankısı ve bilinçli alanlar, işte hikayenin en tuhaf kısmı tam da başlıyordu. Araştırmacılar ses dosyasının özelliklerini incelemeye başladıklarında, garip bir şey farkettiler. Kayıtta dijital işaretleyicilere veya gizli kodlara benzeyen zar zor ayırt edilebilir sesler vardı. Adli tıp uzmanları dosyanın belirli parçaları gizlemek amacıyla düzenlenmiş veya korunmuş olabileceğini öne sürdü. Ancak en önemli kısım, bozulmadan kalmıştı. Röportajda Hawking konuşmasına devam etti. "Son yıllarda geçiçi olarak bilimsel iz programı adına verdiğimiz bir proje üzerinde çalışan bir grup fizikçi nürobiyologla görüştüm, amacımız basitti. Bilincin, beynin ölümünden sonra ölçülebilir izler bırakıp bırakmadığını bulmak."
Bunun için özel nöral arayüzler ve lazer spektroskopisi gibi teknolojilerin kullanıldığını belirtti. Bu tür teknolojileri o dönemde resmi olarak yalnızca hafızayı incelemek için uygulanıyordu. Ancak Hawking'e göre, bir dizi deney beklenmedik sonuçlar verdi. "Iki vaka da anormallikler kaydettik. Hastaların ölümünden sonra, laboratuvarda doku çürümesinin standart modelleriyle açıklanamayan kuantum aktivite patlamaları gözlemlendi. "
Gazeteci, " kuantum yankısı gibi bir şey mi demek istiyorsunuz?" diye sordu. Hawking cevaben " evet, bellek, duygular , hatta belki de kişilik parçaları alanda...Alışagelmiş anlamda değil, çevreyle etkileşime girebilen kalıplar biçiminde,.." Roger Penros'un Kuantum bilinç teorilerini anımsatıyordu. Ancak Hawking daha da ileri gitti. Karadeliklerin ve insan bilincinin benzer yasalara tabi oldugu bir hipotez önerdi.
" Bir karadelik bilgiyi yok etmez, onu dönüştürür. Ben, bilincin de benzer bir yolu izlediği sonucuna vardım . Yok olmaz, varoluş biçimini değiştirir. "
Ardından kayıtta uzun nir duraklama yasandı. Muhabir usulca sordu " Ruh denilen şey bumu? " Hawkig'in sesi neredeyse bir fısıltıya dönüştü " eğer dini yorumları kaldırırsanız evet. Bir bilgisel ruh tur. Sadece bedene ait değildir. O, kuantum gerçekliğinin bir parçasıdır. "
__________
Bütün yazıyı devam etmek isterdim ama yoruldum ve burada kesiyorum; ama önemli olan kısımlar verildi. Hawking ayrıca, bu tür sonuçların yayınlanması için çok tehlikeli olduğundan bahsediyordu. Ama atlanmayacak kısımlardan bazıları bunlardı ve en dikkat çekici bulduğum yerlerden biri de şu : " eğer ölümden sonra, bir bilişsel izin doğrulanırsa her şeyi değiştirecek, felsefeyi, bilimi, dini, siyaseti, bazıları bunu iyilik için kullanacak, diğerleri ise kontrol için, " diyerek ekledi, " işte bu yüzden verileri yayınlamamaya karar verdim. Belki insanlık hazır değildir. "
Hawking
Bazıları hazır, ışıklar içinde ol .
Kapalı üniversite koleksiyonlarının dijital arşivlerini inceleyen bir grup araştırmacı Cambridge üniversitesinin veri tabanında son derece tuhaf bir ses kaydı keşfetti; kamuya açık olması amaçlanmayan materyaller arasında adı rastgele sayılar ve harflerden oluşan ancak, metaverilerinde ' Hawking bilinç ötesi ' yazan bir ses dosyası bulunuyordu.
Ilk başta bunun bir kurgu ya da bir aldatmaca olduğu varsayıldı. Ancak yapılan akustik analizler sonucu, sesin gercekten Hawking'e ait olduğu kesin bir şekilde doğrulandı. Daha doğrusu kaydın iki binli yılların başlarında yani, bilim adamının neredeyse hiç röportaj yapmadığı bir dönemde yapıldığı ortaya çıktı. Dosya Hawking ile kimliği tespit edilemeyen bir muhabir arasındaki konuşmayı içeriyordu. Muhabirin kimliği belirlenememiş, sesi değiştirilmiş veya dijital olarak işlenmişti. Konuşmanın ilk on dakikası zamanın kökeni ve yer çekiminin doğası gibi klasik soruları tartışıyorlardı; ancak, sonra muhabir tüm konuşmanın seyrini kökten değiştiren bir soruyu sordu, " Sayın profesör, eğer bir karadelikte bilgi yok olmuyorsa, bilincin'de bedenin olumunden sonra varlığını sürdürmesi mümkünmüdür?..
Ortamda derin bir sessizlik oluştu. Kayıt: Hawking'in zar zor duyulan nefes alışını yakalıyor, ardından şunları söylüyor " Bu, konuya açıkladığımdan daha fazla üzerinde çalıştığım bir sorudur. " Daha sonra resmi bilim için uzun süre imkansız kabul edilen molonog geldi. Eğer bilgi yok olmuyorsa , bu sadece fiziksel nesneler için değil, aynı zamanda bilinçsel kalıplar var; bellek, algı ve deneyim için de geçerlidir.
Dinlerin ruh dediği şey ayrı bir varlık değil, bir bilgi yapısı olabilir. Bu yapı, korunma yasalarına tâbidir. Muhabir açıklama istedi, " bilincin varlığını sürdürebileceğini mi söylüyorsunuz? "
Hawking'in cevabı beklenmedik bir şekilde kararlı ve netti. Belirli bir biçimde , ancak geleneksel dinlerin bu hayal ettiği şekilde değil. Bilincin, beynin yerelleşmiş bir işlevi degil, uzay ve zaman boyunca dağılmış kuantum bilgisi olduğu var sayımı üzerinde çalıştığını açıkladı. "Beden işlev görmeyi bıraktığında bilgi yok olmaz. O, başka bir duruma geçer, bu anlamda ölüm birson değil, bir dönüşümdür. "
Nu sözler onun bir çok kamusal açıklamasıyla doğrudan çelişiyor. Resmi röportajlarında Hawking sıkça ölümden sonra hiç-bir şey olmadığını tekrarlamıştı, ancak anlaşıldı ki konuşmalarında tamamen farklı bir olasılığa kapı aralıyordu. Kuantum yankısı ve bilinçli alanlar, işte hikayenin en tuhaf kısmı tam da başlıyordu. Araştırmacılar ses dosyasının özelliklerini incelemeye başladıklarında, garip bir şey farkettiler. Kayıtta dijital işaretleyicilere veya gizli kodlara benzeyen zar zor ayırt edilebilir sesler vardı. Adli tıp uzmanları dosyanın belirli parçaları gizlemek amacıyla düzenlenmiş veya korunmuş olabileceğini öne sürdü. Ancak en önemli kısım, bozulmadan kalmıştı. Röportajda Hawking konuşmasına devam etti. "Son yıllarda geçiçi olarak bilimsel iz programı adına verdiğimiz bir proje üzerinde çalışan bir grup fizikçi nürobiyologla görüştüm, amacımız basitti. Bilincin, beynin ölümünden sonra ölçülebilir izler bırakıp bırakmadığını bulmak."
Bunun için özel nöral arayüzler ve lazer spektroskopisi gibi teknolojilerin kullanıldığını belirtti. Bu tür teknolojileri o dönemde resmi olarak yalnızca hafızayı incelemek için uygulanıyordu. Ancak Hawking'e göre, bir dizi deney beklenmedik sonuçlar verdi. "Iki vaka da anormallikler kaydettik. Hastaların ölümünden sonra, laboratuvarda doku çürümesinin standart modelleriyle açıklanamayan kuantum aktivite patlamaları gözlemlendi. "
Gazeteci, " kuantum yankısı gibi bir şey mi demek istiyorsunuz?" diye sordu. Hawking cevaben " evet, bellek, duygular , hatta belki de kişilik parçaları alanda...Alışagelmiş anlamda değil, çevreyle etkileşime girebilen kalıplar biçiminde,.." Roger Penros'un Kuantum bilinç teorilerini anımsatıyordu. Ancak Hawking daha da ileri gitti. Karadeliklerin ve insan bilincinin benzer yasalara tabi oldugu bir hipotez önerdi.
" Bir karadelik bilgiyi yok etmez, onu dönüştürür. Ben, bilincin de benzer bir yolu izlediği sonucuna vardım . Yok olmaz, varoluş biçimini değiştirir. "
Ardından kayıtta uzun nir duraklama yasandı. Muhabir usulca sordu " Ruh denilen şey bumu? " Hawkig'in sesi neredeyse bir fısıltıya dönüştü " eğer dini yorumları kaldırırsanız evet. Bir bilgisel ruh tur. Sadece bedene ait değildir. O, kuantum gerçekliğinin bir parçasıdır. "
__________
Bütün yazıyı devam etmek isterdim ama yoruldum ve burada kesiyorum; ama önemli olan kısımlar verildi. Hawking ayrıca, bu tür sonuçların yayınlanması için çok tehlikeli olduğundan bahsediyordu. Ama atlanmayacak kısımlardan bazıları bunlardı ve en dikkat çekici bulduğum yerlerden biri de şu : " eğer ölümden sonra, bir bilişsel izin doğrulanırsa her şeyi değiştirecek, felsefeyi, bilimi, dini, siyaseti, bazıları bunu iyilik için kullanacak, diğerleri ise kontrol için, " diyerek ekledi, " işte bu yüzden verileri yayınlamamaya karar verdim. Belki insanlık hazır değildir. "
Hawking
Bazıları hazır, ışıklar içinde ol .