berkot
Banlı Kullanıcı
Ünlü bir yazar bir kitabevinde imza günü düzenlemekte, okurları ile sohbet etmektedir. Bu sırada içeriye yazarın okuru olan, hayli üzgün ve kızgın görünen bir kadın girer ve..
Kadın: Konuşmalarınızı dinledim Bay Walsch, kitabınızı okudum, tanrının dost bir ilah olduğunu bu evrenin dost bir yer olduğunu biliyorum
Yazar: Ama buna inanmıyorsun
Kadın: Ben tanrının intikam dolu bir tanrı olduğuna inanıyorum, oğlumu altı aylıkken evlat edinmiştim, çünkü bana çocuğum olmayacağı söylenmişti, ona evlatlık olduğunu hiç söylemedik, ta ki o büyüyünceye kadar. 14 yaşına girdiğinde zamanın geldiğini düşündük. Ona söyledikten sonra notları düştü, tüm davranışları değişti, okulda birçok sorun yaşadı, her şey mahvoldu, annesine onu terk ettiği için çok kızgındı, bize ona evlatlık olduğunu söylediğimiz için kızgındı, hayattaki her şeye öfkeyle bakmaya başladı, ona kendini iyi hissettiren tek şey 18 yaşına girdiğinde annesini bulmak için verdiğimiz sözdü, neye mal olursa olsun, ne kadar sürerse sürsün, ona annesini tanıyacağı sözünü vermiştik
Yazar: Peki bu arada davranışları değişti mi
Kadın: Kısmen evet ama o bir zamanlar tanıdığımız çok sevdiğimiz çocuk artık yoktu, bana bir daha hiç anne demedi ve Jimi 18'nci yaş gününde bir motosiklet kazasında öldü, sarhoş bir sürücü Jimimi öldürdü. Şimdi beni siz aydınlatın Bay Walsch, çünkü çocuklarını böylesine koşulsuz seven iki ebeveyne böyle bir şey yaşatan tanrıyı ben olarak dost göremiyorum. Tanrı şimdi size bu konu hakkında ne söylüyor Bay Walsch ?
-Bu arada o an orada bulunan herkes hüzünlenmiştir, herkes pür dikkat yazar ve kadının konuşmasını dinlemektedirler. Yazar kısa süreliğine gözlerini kapatır ve kadına şöyle der
Yazar: Adınız nedir
Kadın: Georgia
Yazar: Georgia.. Oğluna neye mal olursa olsun 18 yaşına geldiğinde annesi ile tanışacağı sözünü vermiştin. Oğlun ona verdiğin sözü tutabilmen için öldü. Annesi birkaç yıl önce ölmüştü. Oğlunun ölümü, onun annesi ile olabilmesi için tek yoldu.
Anlıyor musun..
Tanrı ile Sohbet filminden alıntı
Kadın: Konuşmalarınızı dinledim Bay Walsch, kitabınızı okudum, tanrının dost bir ilah olduğunu bu evrenin dost bir yer olduğunu biliyorum
Yazar: Ama buna inanmıyorsun
Kadın: Ben tanrının intikam dolu bir tanrı olduğuna inanıyorum, oğlumu altı aylıkken evlat edinmiştim, çünkü bana çocuğum olmayacağı söylenmişti, ona evlatlık olduğunu hiç söylemedik, ta ki o büyüyünceye kadar. 14 yaşına girdiğinde zamanın geldiğini düşündük. Ona söyledikten sonra notları düştü, tüm davranışları değişti, okulda birçok sorun yaşadı, her şey mahvoldu, annesine onu terk ettiği için çok kızgındı, bize ona evlatlık olduğunu söylediğimiz için kızgındı, hayattaki her şeye öfkeyle bakmaya başladı, ona kendini iyi hissettiren tek şey 18 yaşına girdiğinde annesini bulmak için verdiğimiz sözdü, neye mal olursa olsun, ne kadar sürerse sürsün, ona annesini tanıyacağı sözünü vermiştik
Yazar: Peki bu arada davranışları değişti mi
Kadın: Kısmen evet ama o bir zamanlar tanıdığımız çok sevdiğimiz çocuk artık yoktu, bana bir daha hiç anne demedi ve Jimi 18'nci yaş gününde bir motosiklet kazasında öldü, sarhoş bir sürücü Jimimi öldürdü. Şimdi beni siz aydınlatın Bay Walsch, çünkü çocuklarını böylesine koşulsuz seven iki ebeveyne böyle bir şey yaşatan tanrıyı ben olarak dost göremiyorum. Tanrı şimdi size bu konu hakkında ne söylüyor Bay Walsch ?
-Bu arada o an orada bulunan herkes hüzünlenmiştir, herkes pür dikkat yazar ve kadının konuşmasını dinlemektedirler. Yazar kısa süreliğine gözlerini kapatır ve kadına şöyle der
Yazar: Adınız nedir
Kadın: Georgia
Yazar: Georgia.. Oğluna neye mal olursa olsun 18 yaşına geldiğinde annesi ile tanışacağı sözünü vermiştin. Oğlun ona verdiğin sözü tutabilmen için öldü. Annesi birkaç yıl önce ölmüştü. Oğlunun ölümü, onun annesi ile olabilmesi için tek yoldu.
Anlıyor musun..
Tanrı ile Sohbet filminden alıntı