Lanetlenmiş hissetmek

Stella7

Kayıtlı Üye
Burada eminimki birçok konu vardır benimkine benzer ama hiçbiri tam olarak benim sorunum ve gelen yanıtlar benim aradığım yanıtlar değil gibi. Bu forum hesabımı son çare olarak konumu buraya açmak ve cevap almak için açtım.

Aylardan beri kendimi lanetlenmiş hissediyorum. Tuttuğum her şey kuruyor, başladığım her iş hüsranla sonuçlanıyor, kesin olur diye ilerlettiğim olumlu giden her şey sebepsiz bir şekilde sonlanıyor. Bu sadece benim değil çevremdekilerin de dikkatini çeken bir konu. Bana her zaman bunu söylemezlerdi ben de bu kadar kendimi lanetli hissettmezdim ama şu an çevremdekileri bile düşündürecek bir kötü şansın, lanetin içindeyim. Bu lanet insan ilişkilerime tesir etmiş bir lanet. En yakın arkadaşlarım bana ihanet etti, kör kütük aşık adam tam ben tamam demişken bir şeyleri kabullenmişken beni terk etti, birçok kadın gibi güzel ve işinde gücünde bir kadın olmama rağmen aylardır ya kimsenin ilgisini çekemedim ya da birinci gün ilgisini çekerken ikinci gün o ilgiyi durduk yere kaybettim.

Hayatta her şeyden sınıfta kalmış gibi hissettim bir süre evden çıkamadım, herkesle iletişimi kestim, bir daha hayatım düzelmeyecek hep böyle gidecekmiş gibi hissettim. Şu anda da farklı hissetmiyorum ama son kez çabalıyorum. Kendi çabam yetmeyecek gibi hissettiğim için ilahi bir çaba içerisindeyim ama ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Bu konuda bir başıma ve çaresizim. Ne kadar kendimi ifade edebildim bilmiyorum, umarım ifade edebilmişimdir. Buradaki bilgili insanlardan medet umuyorum; ne yapmalıyım? Hangi duayı nasıl etmeliyim? Nereye gitmeliyim? Bir şey yapmazsam bu karanlıkta sonsuza dek sürüneceğim
 
Burada eminimki birçok konu vardır benimkine benzer ama hiçbiri tam olarak benim sorunum ve gelen yanıtlar benim aradığım yanıtlar değil gibi. Bu forum hesabımı son çare olarak konumu buraya açmak ve cevap almak için açtım.

Aylardan beri kendimi lanetlenmiş hissediyorum. Tuttuğum her şey kuruyor, başladığım her iş hüsranla sonuçlanıyor, kesin olur diye ilerlettiğim olumlu giden her şey sebepsiz bir şekilde sonlanıyor. Bu sadece benim değil çevremdekilerin de dikkatini çeken bir konu. Bana her zaman bunu söylemezlerdi ben de bu kadar kendimi lanetli hissettmezdim ama şu an çevremdekileri bile düşündürecek bir kötü şansın, lanetin içindeyim. Bu lanet insan ilişkilerime tesir etmiş bir lanet. En yakın arkadaşlarım bana ihanet etti, kör kütük aşık adam tam ben tamam demişken bir şeyleri kabullenmişken beni terk etti, birçok kadın gibi güzel ve işinde gücünde bir kadın olmama rağmen aylardır ya kimsenin ilgisini çekemedim ya da birinci gün ilgisini çekerken ikinci gün o ilgiyi durduk yere kaybettim.

Hayatta her şeyden sınıfta kalmış gibi hissettim bir süre evden çıkamadım, herkesle iletişimi kestim, bir daha hayatım düzelmeyecek hep böyle gidecekmiş gibi hissettim. Şu anda da farklı hissetmiyorum ama son kez çabalıyorum. Kendi çabam yetmeyecek gibi hissettiğim için ilahi bir çaba içerisindeyim ama ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Bu konuda bir başıma ve çaresizim. Ne kadar kendimi ifade edebildim bilmiyorum, umarım ifade edebilmişimdir. Buradaki bilgili insanlardan medet umuyorum; ne yapmalıyım? Hangi duayı nasıl etmeliyim? Nereye gitmeliyim? Bir şey yapmazsam bu karanlıkta sonsuza dek sürüneceğim
Öncelikle merhaba. Konuya girmeden önce sizin için üzgün olduğumu belirteyim. Bana sorarsanız lanetlendiğiniz bir durum yok. Olanlar tamamen ya yanlış ilişkilerden ya da yanlış ilerleyişinizden kaynaklanıyor. Doğruyu veya yanlışı görmemek suç değil ama bunun üzerine düşmeden kendinizi suçlamanız tamamen sizin suçunuz. İşlerinizin bozulması lanetli olduğunuzdan değil, aldığınız kararlar ve çevrenizden gelen yanlış yönlendirmelerin sonucu olduğunu düşünüyorum. Sanıyorum etrafınıza kulak veren bir yapınız var. Etrafınızın kuru kalabalık olduğunu düşünürsek size ilahi bir laneti uygun görüp, bunu size empoze etmeleri beni pek şaşırtmadı. Bunun dışında yaptığınız işlerinizin bozulma sebebi farklı birçok sebepten kaynaklanıyor olabilir. Bu ne tür bir işten bahsettiğinize göre değişir. Kelebek etkisini okuyun. Böylece küçücük olayların bile iyi giden birçok şeyi nasıl etkilediğini anlayacaksınız.
https://www.gizlimabet.com/konular/kelebek-etkisini-anlamak.38043/
Konuyu okumak için tıklayabilirsiniz.

Umarım kendinize yüklenip içe kapanmak yerine etrafınızı anlayıp dağları ve tepeleri aşabilirsiniz. Sevgilerimle...
 
Çözümü ben de arıyorum ama yok yani olmayınca olmuyor. İyi tarafından bak.. belki de bu çektiklerin karşılığı bir daha dünyaya gelmek zorunda kalmazsın. Ben her şeyden geçtim artık.. tek dileğim bu.
 
Öncelikle merhaba. Konuya girmeden önce sizin için üzgün olduğumu belirteyim. Bana sorarsanız lanetlendiğiniz bir durum yok. Olanlar tamamen ya yanlış ilişkilerden ya da yanlış ilerleyişinizden kaynaklanıyor. Doğruyu veya yanlışı görmemek suç değil ama bunun üzerine düşmeden kendinizi suçlamanız tamamen sizin suçunuz. İşlerinizin bozulması lanetli olduğunuzdan değil, aldığınız kararlar ve çevrenizden gelen yanlış yönlendirmelerin sonucu olduğunu düşünüyorum. Sanıyorum etrafınıza kulak veren bir yapınız var. Etrafınızın kuru kalabalık olduğunu düşünürsek size ilahi bir laneti uygun görüp, bunu size empoze etmeleri beni pek şaşırtmadı. Bunun dışında yaptığınız işlerinizin bozulma sebebi farklı birçok sebepten kaynaklanıyor olabilir. Bu ne tür bir işten bahsettiğinize göre değişir. Kelebek etkisini okuyun. Böylece küçücük olayların bile iyi giden birçok şeyi nasıl etkilediğini anlayacaksınız.
https://www.gizlimabet.com/konular/kelebek-etkisini-anlamak.38043/
Konuyu okumak için tıklayabilirsiniz.

Umarım kendinize yüklenip içe kapanmak yerine etrafınızı anlayıp dağları ve tepeleri aşabilirsiniz. Sevgilerimle...
Teşekkür ederim. İnanın geleceğe çok pozitif bakan biriydim ama yaşadıklarım sebebiyle artık inancımı kaybettim. Yani üzerimdeki bu laneti kaldıramadığım sürece her şey böyle devam edecek gibi hissediyorum. İlim sahibi insan aradım etrafımda danışabilmek için ancak bulamadım. Ne yapacağımı bilemiyorum
 
Çözümü ben de arıyorum ama yok yani olmayınca olmuyor. İyi tarafından bak.. belki de bu çektiklerin karşılığı bir daha dünyaya gelmek zorunda kalmazsın. Ben her şeyden geçtim artık.. tek dileğim bu.
Çözümü arayıp bulmak konusunda sınırlarımı zorluyorum umarım bulabilirim umarım sen de bulabilirsin. Keşke çevremizde yol gösterici birine denk gelebilseydik, çok isterdim ama bulamıyorum.
 
Ben de lanetlenmiş hissettiğim çok uzun bir dönem geçirdim. Dua ettim işe yaramadı, (ama şimdi işe yarıyor). Zikirler çektim işe yaramadı, (şu an bir mani kalmadı). Çabalarım her seferinde ters tepti (ama şimdi sonuç veriyorlar). Çırpınıp durduğum, inancımı temelden yitirdiğim bile oldu (en kötüsü de bu). Doğru yüzleşme olmadıkça perde iner, ruhsal kanalın daralmaya başlar ve o boşluğu da zihinsel ezberlerin ve becerilerin tamamlamaya çalışır. Perde buradadır. Zihinsel faliyetler tek başına yüksek getiri değeri taşımazlar. Sadece işini görürler. Amellerin ise değer kaynına uğrarlar. Nasibin bağlanmaya başlar ama zihinsel farkındalığın, ruhani tarafındaki bu düşüşü farkedemez. Zihin güçlü bir makine olarak daha çok çalışır. Sorun da zaten burda başlar. Çünkü nasibin bağladıkça, zihnin de hem daha çok yorulmaya hem de daha çok şeyi kontrol etmek zorunda olduğunu düşünmeye başlar. Bu da kaçınılmaz olarak iflas getirir. bir günde tükenirsin. Kendini yırtarsın ama terfi alamazsın, daha az çalışan biri terfi alır.

Çare aramanın psikolojisini ve desturünü de iyi bilmek gerek. Çünkü çare aramak Sana problemi oluşturan alışkanlıklarını mazur gösterebilir, hatta onları inkar ettirebilir veya gafletini pekiştirmeye devam ettirebilir. Her çare arayan, kendini hesaba çekecek kadar dürüst ve kurtuluş için gönülden istekli olmayabilir. Ama her çare arayan ızdırabı deneyimlemeye devam eder. Evrenin kutsal matematiği saat gibi hesaplı işler. Buna güvenin. LEhinize de olsa güvenin aleyhinize de olsa güvenin.

Kendi adıma söylüyorum. Musibet artık kendini hissettirmeye başladıysa, ama Şifa da bir türlü gelmiyorsa, demek ki insanın ibret alma melekesi ve bozuk alışkanlıklarına olan bağlılığı da o kadar derindir.
 
Son düzenleme:
Burada eminimki birçok konu vardır benimkine benzer ama hiçbiri tam olarak benim sorunum ve gelen yanıtlar benim aradığım yanıtlar değil gibi. Bu forum hesabımı son çare olarak konumu buraya açmak ve cevap almak için açtım.

Aylardan beri kendimi lanetlenmiş hissediyorum. Tuttuğum her şey kuruyor, başladığım her iş hüsranla sonuçlanıyor, kesin olur diye ilerlettiğim olumlu giden her şey sebepsiz bir şekilde sonlanıyor. Bu sadece benim değil çevremdekilerin de dikkatini çeken bir konu. Bana her zaman bunu söylemezlerdi ben de bu kadar kendimi lanetli hissettmezdim ama şu an çevremdekileri bile düşündürecek bir kötü şansın, lanetin içindeyim. Bu lanet insan ilişkilerime tesir etmiş bir lanet. En yakın arkadaşlarım bana ihanet etti, kör kütük aşık adam tam ben tamam demişken bir şeyleri kabullenmişken beni terk etti, birçok kadın gibi güzel ve işinde gücünde bir kadın olmama rağmen aylardır ya kimsenin ilgisini çekemedim ya da birinci gün ilgisini çekerken ikinci gün o ilgiyi durduk yere kaybettim.

Hayatta her şeyden sınıfta kalmış gibi hissettim bir süre evden çıkamadım, herkesle iletişimi kestim, bir daha hayatım düzelmeyecek hep böyle gidecekmiş gibi hissettim. Şu anda da farklı hissetmiyorum ama son kez çabalıyorum. Kendi çabam yetmeyecek gibi hissettiğim için ilahi bir çaba içerisindeyim ama ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Bu konuda bir başıma ve çaresizim. Ne kadar kendimi ifade edebildim bilmiyorum, umarım ifade edebilmişimdir. Buradaki bilgili insanlardan medet umuyorum; ne yapmalıyım? Hangi duayı nasıl etmeliyim? Nereye gitmeliyim? Bir şey yapmazsam bu karanlıkta sonsuza dek sürüneceğim
Bazen bir şeylerin arka arkaya ters gitmesini herkes yaşayabilir. Düşünürüz ve ne yaptık deriz bu terslikler için, ve tekrarlamamaya, düzeltmeye çalışırız.

İç yüzkeşmelere hazır olamayan bir toplumuz maalesef. Hele bu son yıllarda işler pek iyi gitmezken, hatta hiç iyi gitmezken kişiler iç travmalar yaşıyor, buda zamanla kronik bir bunalıma, ve karamsarlığa götürüyor.....ve tabiki istek ve arzuları karşı takıldığımız psikolojik yanımızda göze alınmalı.
Sabırlımıyız?
Azla yetiniyormuyuz?
Mütevazi bir yapıya sahipsiniz?
Ego ölçümüz nedir?
vs vs

kısaca derim, önce (B13 ve ondan da önemli folik asit ) ölçümü yaptırın. Bu konuda müftüoğlu 'nun çok iyi videoları var.

Lanetlenmek de neymiş? Önce kendimizde arayacağız herşeyi. Kendimizle yüzleşerek, herşey bizde başlar bizde biter. Son zamanlarda narsist bir toplum olduk ve zaten o toplum içinde yaşıyoruz; işimiz zor.

Bu gün dünyanın ve toplumların acılarına, yaşadıkları korkuların içindeki çoluk çocuğun verdiği mücadeleye bakarak bu günüme şükür ediyorum ama onlar yüzünden de yüreğim acı çekiyor;

Bu gün Dünya Bu; ve İnsanlarda Bu, daha ne bekleyebiliriz ki?
Tek lüksümüz bu ortam içinde sağlığımızı ve ruhumuzu nasıl ayakta tutabilmek, gerisi inanın herşey boş...
 
Ben de lanetlenmiş hissettiğim çok uzun bir dönem geçirdim. Dua ettim işe yaramadı, (ama şimdi işe yarıyor). Zikirler çektim işe yaramadı, (şu an bir mani kalmadı). Çabalarım her seferinde ters tepti (ama şimdi sonuç veriyorlar). Çırpınıp durduğum, inancımı temelden yitirdiğim bile oldu (en kötüsü de bu). Doğru yüzleşme olmadıkça perde iner, ruhsal kanalın daralmaya başlar ve o boşluğu da zihinsel ezberlerin ve becerilerin tamamlamaya çalışır. Perde buradadır. Zihinsel faliyetler tek başına yüksek getiri değeri taşımazlar. Sadece işini görürler. Amellerin ise değer kaynına uğrarlar. Nasibin bağlanmaya başlar ama zihinsel farkındalığın, ruhani tarafındaki bu düşüşü farkedemez. Zihin güçlü bir makine olarak daha çok çalışır. Sorun da zaten burda başlar. Çünkü nasibin bağladıkça, zihnin de hem daha çok yorulmaya hem de daha çok şeyi kontrol etmek zorunda olduğunu düşünmeye başlar. Bu da kaçınılmaz olarak iflas getirir. bir günde tükenirsin. Kendini yırtarsın ama terfi alamazsın, daha az çalışan biri terfi alır.

Çare aramanın psikolojisini ve desturünü de iyi bilmek gerek. Çünkü çare aramak Sana problemi oluşturan alışkanlıklarını mazur gösterebilir, hatta onları inkar ettirebilir veya gafletini pekiştirmeye devam ettirebilir. Her çare arayan, kendini hesaba çekecek kadar dürüst ve kurtuluş için gönülden istekli olmayabilir. Ama her çare arayan ızdırabı deneyimlemeye devam eder. Evrenin kutsal matematiği saat gibi hesaplı işler. Buna güvenin. LEhinize de olsa güvenin aleyhinize de olsa güvenin.

Kendi adıma söylüyorum. Musibet artık kendini hissettirmeye başladıysa, ama Şifa da bir türlü gelmiyorsa, demek ki insanın ibret alma melekesi ve bozuk alışkanlıklarına olan bağlılığı da o kadar derindir.
Teşekkür ederim. İçsel yüzleşmelerimi yaptığımı düşünüyorum ve yaptığım hataların farkındayım. Arkadaş konusunda verici olmak ve sınır çizilmesi gereken yerde sınır çizmeyi doğru yaptığımı ama maalesef yanlış insanlara denk geldiğimi düşünüyorum. İlişkide ise karşımda beni tamamiyle kontrol etmek isteyen birine hayır dedim ve bir daha o sevgiyi kimsede yakalayamadığım için bazı şeyleri kabul etmediğim için pişmanlık duyuyorum. O dönem onu kabul etmeyip terk ettim ve yıllarca acı çekmesine sebep oldum, ona empati göstermedim. Şimdi ise yerlerimiz değişti, onu anladım, özledim ve hayatın gerçekleriyle yüzleştim. O ise benim o zamanki soğuk duvarımı takınmış ve beni tamamen hayatından çıkarmış durumda. Ondan sonra da kimsenin kalıcı ve gerçek sevgisini göremedim. Ona sınır çizmekte kendimce haklıydım çünkü ben olmamı değil itaat etmemi istiyordu. Şimdi ise keşke itaat etseydim dememin sebebi hem sevgi ihtiyacım hem de beni uzaklaştırmaya çalıştığı arkadaşlarımın bana büyük kötülükler yapmış olması. Hayatımda en çok huzurlu, mutlu bir yuva istedim çünkü buna hiç sahip olamadım. Şimdi en büyük isteğimle sınanıyorum ve bunun dışardan bir el tarafından yönetildiğini düşünüyorum. Ne yapmam gerektiğinin cevabını bulamıyorum
 
Bazen bir şeylerin arka arkaya ters gitmesini herkes yaşayabilir. Düşünürüz ve ne yaptık deriz bu terslikler için, ve tekrarlamamaya, düzeltmeye çalışırız.

İç yüzkeşmelere hazır olamayan bir toplumuz maalesef. Hele bu son yıllarda işler pek iyi gitmezken, hatta hiç iyi gitmezken kişiler iç travmalar yaşıyor, buda zamanla kronik bir bunalıma, ve karamsarlığa götürüyor.....ve tabiki istek ve arzuları karşı takıldığımız psikolojik yanımızda göze alınmalı.
Sabırlımıyız?
Azla yetiniyormuyuz?
Mütevazi bir yapıya sahipsiniz?
Ego ölçümüz nedir?
vs vs

kısaca derim, önce (B13 ve ondan da önemli folik asit ) ölçümü yaptırın. Bu konuda müftüoğlu 'nun çok iyi videoları var.

Lanetlenmek de neymiş? Önce kendimizde arayacağız herşeyi. Kendimizle yüzleşerek, herşey bizde başlar bizde biter. Son zamanlarda narsist bir toplum olduk ve zaten o toplum içinde yaşıyoruz; işimiz zor.

Bu gün dünyanın ve toplumların acılarına, yaşadıkları korkuların içindeki çoluk çocuğun verdiği mücadeleye bakarak bu günüme şükür ediyorum ama onlar yüzünden de yüreğim acı çekiyor;

Bu gün Dünya Bu; ve İnsanlarda Bu, daha ne bekleyebiliriz ki?
Tek lüksümüz bu ortam içinde sağlığımızı ve ruhumuzu nasıl ayakta tutabilmek, gerisi inanın herşey boş...
Çok sabırlı ve ağzından şükür eksik olmayan biriyim. Tabiki isyanlarım oluyor ama kendime daha kötü durumda olabileceğimi farklı sınavlarım olabileceğini hatırlatıyorum. Ama hayattaki en büyük isteğimin olmamasının üzüntüsü içindeyim. Sevmek, sevilmek en çok istediğim şeydi ama bulamadım.
 
Teşekkür ederim. İçsel yüzleşmelerimi yaptığımı düşünüyorum ve yaptığım hataların farkındayım. Arkadaş konusunda verici olmak ve sınır çizilmesi gereken yerde sınır çizmeyi doğru yaptığımı ama maalesef yanlış insanlara denk geldiğimi düşünüyorum. İlişkide ise karşımda beni tamamiyle kontrol etmek isteyen birine hayır dedim ve bir daha o sevgiyi kimsede yakalayamadığım için bazı şeyleri kabul etmediğim için pişmanlık duyuyorum. O dönem onu kabul etmeyip terk ettim ve yıllarca acı çekmesine sebep oldum, ona empati göstermedim. Şimdi ise yerlerimiz değişti, onu anladım, özledim ve hayatın gerçekleriyle yüzleştim. O ise benim o zamanki soğuk duvarımı takınmış ve beni tamamen hayatından çıkarmış durumda. Ondan sonra da kimsenin kalıcı ve gerçek sevgisini göremedim. Ona sınır çizmekte kendimce haklıydım çünkü ben olmamı değil itaat etmemi istiyordu. Şimdi ise keşke itaat etseydim dememin sebebi hem sevgi ihtiyacım hem de beni uzaklaştırmaya çalıştığı arkadaşlarımın bana büyük kötülükler yapmış olması. Hayatımda en çok huzurlu, mutlu bir yuva istedim çünkü buna hiç sahip olamadım.

Siz bence çoktan olmuşsunuz. Bu farkındalık çok keskin.
 
Burada eminimki birçok konu vardır benimkine benzer ama hiçbiri tam olarak benim sorunum ve gelen yanıtlar benim aradığım yanıtlar değil gibi. Bu forum hesabımı son çare olarak konumu buraya açmak ve cevap almak için açtım.

Aylardan beri kendimi lanetlenmiş hissediyorum. Tuttuğum her şey kuruyor, başladığım her iş hüsranla sonuçlanıyor, kesin olur diye ilerlettiğim olumlu giden her şey sebepsiz bir şekilde sonlanıyor. Bu sadece benim değil çevremdekilerin de dikkatini çeken bir konu. Bana her zaman bunu söylemezlerdi ben de bu kadar kendimi lanetli hissettmezdim ama şu an çevremdekileri bile düşündürecek bir kötü şansın, lanetin içindeyim. Bu lanet insan ilişkilerime tesir etmiş bir lanet. En yakın arkadaşlarım bana ihanet etti, kör kütük aşık adam tam ben tamam demişken bir şeyleri kabullenmişken beni terk etti, birçok kadın gibi güzel ve işinde gücünde bir kadın olmama rağmen aylardır ya kimsenin ilgisini çekemedim ya da birinci gün ilgisini çekerken ikinci gün o ilgiyi durduk yere kaybettim.

Hayatta her şeyden sınıfta kalmış gibi hissettim bir süre evden çıkamadım, herkesle iletişimi kestim, bir daha hayatım düzelmeyecek hep böyle gidecekmiş gibi hissettim. Şu anda da farklı hissetmiyorum ama son kez çabalıyorum. Kendi çabam yetmeyecek gibi hissettiğim için ilahi bir çaba içerisindeyim ama ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Bu konuda bir başıma ve çaresizim. Ne kadar kendimi ifade edebildim bilmiyorum, umarım ifade edebilmişimdir. Buradaki bilgili insanlardan medet umuyorum; ne yapmalıyım? Hangi duayı nasıl etmeliyim? Nereye gitmeliyim? Bir şey yapmazsam bu karanlıkta sonsuza dek sürüneceğim
Yaşanması gerekiyorsa, yaşanır..bundan kaçış yok.. ama önlemleri var.. mesela sadaka gibi..
Sıla-i rahim gibi.. yada bir Güleryüz göstermek gibi.. ama olumsuz birşeylerin üst üste gelip yaşanması senin lanetlendiğin anlamına gelmez, bazı şeylerin yaşanması gerekti yaşandı ve yaşanıyor..hatta belki de daha aşağı seviyelerde yaşanmaya devam edecek... evet gerçekten insan lanetlendiğini düşünüyor çok kez bende böyle hissettim hatta hala bu tür düşünceler sürekli aklımda beliriyor ama yaratıcı zaten kendi detaylıca sürekli her ayette bize bunu belirtiyor ; türlü türlü aşama aşama imtihanlara tabi tutulacaksınız, yoksa insan başıboş bırakılacağını mı sandı ? , yada yaratıcı dilerse sizi zengin eder veya daha da azdırır yada daha ağır imtihana tabi tutabilir.. gibi gibi ... Lunaparka gitsen gondoldan düşüp kolun kopsa yada otobüsle evine giderken terör saldırısına maruz kalıp ani bir patlama olup yüzün tamamen yansa veya bir deprem anneni babani kardeslerini sevgilini kaybettin evinde gitti..
insan ne düşünür ?
Evet çoğumuz bombok bir hayat yaşıyoruz, hakettiğimiz hiçbir şeyi alamıyoruz, tonlarca adaletsizliğe uğruyoruz, terk ediliyoruz, ailemiz yada çevremiz tarafından lincleniyoruz veya akıl almaz fakirlik yoksulluk çekiyoruz bizi isyan noktasına getiriyor ama bunun bizlik bişey olduğunu düşünmüyorum...
Bazen ne yapsan olmuyor ? Onun yaşanılması gerek.. mesela yıllarca çalışırsın bir ev alırsın, ailenden birisi kumar oynar yüklü borç yapar ölümle burun buruna gelir ve o evi onun için satarsın.. yılların birikimi aniden heba olur..
Ruhen ve fizikten çöküntüye girsende bazı şeyler insanın başına geliyor, he Türkiye gibi bir ülke de yaşıyorsan iki kat daha fazla geliyor o ayrı konu :) ama yapılacak birşey yok.. akışına bırakmak gerek..
Yani ruhen insanın kendini tabiri caizse "çıplak" hissetmesi gerek...
Çıplak geldim çıplak gideceğim... Gerisi boş...
 
Astrolojik analiz yapıldı mı ?
Kan değerinize bakıldı mı ?
Aile dizimi vs yapıldı mı ?

Sorun tam olarak nerede? Buna bakmak sonra çözüm için konuşmak lazım
 
Yaşanması gerekiyorsa, yaşanır..bundan kaçış yok.. ama önlemleri var.. mesela sadaka gibi..
Sıla-i rahim gibi.. yada bir Güleryüz göstermek gibi.. ama olumsuz birşeylerin üst üste gelip yaşanması senin lanetlendiğin anlamına gelmez, bazı şeylerin yaşanması gerekti yaşandı ve yaşanıyor..hatta belki de daha aşağı seviyelerde yaşanmaya devam edecek... evet gerçekten insan lanetlendiğini düşünüyor çok kez bende böyle hissettim hatta hala bu tür düşünceler sürekli aklımda beliriyor ama yaratıcı zaten kendi detaylıca sürekli her ayette bize bunu belirtiyor ; türlü türlü aşama aşama imtihanlara tabi tutulacaksınız, yoksa insan başıboş bırakılacağını mı sandı ? , yada yaratıcı dilerse sizi zengin eder veya daha da azdırır yada daha ağır imtihana tabi tutabilir.. gibi gibi ... Lunaparka gitsen gondoldan düşüp kolun kopsa yada otobüsle evine giderken terör saldırısına maruz kalıp ani bir patlama olup yüzün tamamen yansa veya bir deprem anneni babani kardeslerini sevgilini kaybettin evinde gitti..
insan ne düşünür ?
Evet çoğumuz bombok bir hayat yaşıyoruz, hakettiğimiz hiçbir şeyi alamıyoruz, tonlarca adaletsizliğe uğruyoruz, terk ediliyoruz, ailemiz yada çevremiz tarafından lincleniyoruz veya akıl almaz fakirlik yoksulluk çekiyoruz bizi isyan noktasına getiriyor ama bunun bizlik bişey olduğunu düşünmüyorum...
Bazen ne yapsan olmuyor ? Onun yaşanılması gerek.. mesela yıllarca çalışırsın bir ev alırsın, ailenden birisi kumar oynar yüklü borç yapar ölümle burun buruna gelir ve o evi onun için satarsın.. yılların birikimi aniden heba olur..
Ruhen ve fizikten çöküntüye girsende bazı şeyler insanın başına geliyor, he Türkiye gibi bir ülke de yaşıyorsan iki kat daha fazla geliyor o ayrı konu :) ama yapılacak birşey yok.. akışına bırakmak gerek..
Yani ruhen insanın kendini tabiri caizse "çıplak" hissetmesi gerek...
Çıplak geldim çıplak gideceğim... Gerisi boş...
Evet haklısınız, bugünümüze de şükür
 
Yaşanması gerekiyorsa, yaşanır..bundan kaçış yok.. ama önlemleri var.. mesela sadaka gibi..
Sıla-i rahim gibi.. yada bir Güleryüz göstermek gibi.. ama olumsuz birşeylerin üst üste gelip yaşanması senin lanetlendiğin anlamına gelmez, bazı şeylerin yaşanması gerekti yaşandı ve yaşanıyor..hatta belki de daha aşağı seviyelerde yaşanmaya devam edecek... evet gerçekten insan lanetlendiğini düşünüyor çok kez bende böyle hissettim hatta hala bu tür düşünceler sürekli aklımda beliriyor ama yaratıcı zaten kendi detaylıca sürekli her ayette bize bunu belirtiyor ; türlü türlü aşama aşama imtihanlara tabi tutulacaksınız, yoksa insan başıboş bırakılacağını mı sandı ? , yada yaratıcı dilerse sizi zengin eder veya daha da azdırır yada daha ağır imtihana tabi tutabilir.. gibi gibi ... Lunaparka gitsen gondoldan düşüp kolun kopsa yada otobüsle evine giderken terör saldırısına maruz kalıp ani bir patlama olup yüzün tamamen yansa veya bir deprem anneni babani kardeslerini sevgilini kaybettin evinde gitti..
insan ne düşünür ?
Evet çoğumuz bombok bir hayat yaşıyoruz, hakettiğimiz hiçbir şeyi alamıyoruz, tonlarca adaletsizliğe uğruyoruz, terk ediliyoruz, ailemiz yada çevremiz tarafından lincleniyoruz veya akıl almaz fakirlik yoksulluk çekiyoruz bizi isyan noktasına getiriyor ama bunun bizlik bişey olduğunu düşünmüyorum...
Bazen ne yapsan olmuyor ? Onun yaşanılması gerek.. mesela yıllarca çalışırsın bir ev alırsın, ailenden birisi kumar oynar yüklü borç yapar ölümle burun buruna gelir ve o evi onun için satarsın.. yılların birikimi aniden heba olur..
Ruhen ve fizikten çöküntüye girsende bazı şeyler insanın başına geliyor, he Türkiye gibi bir ülke de yaşıyorsan iki kat daha fazla geliyor o ayrı konu :) ama yapılacak birşey yok.. akışına bırakmak gerek..
Yani ruhen insanın kendini tabiri caizse "çıplak" hissetmesi gerek...
Çıplak geldim çıplak gideceğim... Gerisi boş...
Evet Türkiye gibi ülkelerde çok da şey yapmamak lazım şey yani. Bu arada çıplak olan biz değiliz kral çıplak 🤣
Bu dünyaya tekamül etmek için geldik galiba.. cennet cehennem kavramı insanoğlunun anlama kolaylığı için aslında durum çok daha karışık.
 
Çok sabırlı ve ağzından şükür eksik olmayan biriyim. Tabiki isyanlarım oluyor ama kendime daha kötü durumda olabileceğimi farklı sınavlarım olabileceğini hatırlatıyorum. Ama hayattaki en büyük isteğimin olmamasının üzüntüsü içindeyim. Sevmek, sevilmek en çok istediğim şeydi ama bulamadım.
Sevmek ve sevilmek...
Birden beni çok gerilere götürdünüz, anlatılacak hem güzel hem acı bir hikayeye ve derin ve tam şu ana uygun bir ders gibi...zamanı gelince bunu tatıcaksınız ve inanın bir fantazi gibi olduğunu anlayacaksınız; Ama en iyi öğretici acı bir sınav. Ben buna en tehlikeli inisiyatör derim. Gücünüz kaldırabilirse iyi bir ders, kaldıramaz ise cehenneminiz olur. Çünkü dışarı yansıtacak kadar duygusalsınız...
bence ciddi ilişkilerden uzak durun. Toplum olarak ne yeri, geçmişe göre ne de zamanı.
 
Sevmek ve sevilmek...
Birden beni çok gerilere götürdünüz, anlatılacak hem güzel hem acı bir hikayeye ve derin ve tam şu ana uygun bir ders gibi...zamanı gelince bunu tatıcaksınız ve inanın bir fantazi gibi olduğunu anlayacaksınız; Ama en iyi öğretici acı bir sınav. Ben buna en tehlikeli inisiyatör derim. Gücünüz kaldırabilirse iyi bir ders, kaldıramaz ise cehenneminiz olur. Çünkü dışarı yansıtacak kadar duygusalsınız...
bence ciddi ilişkilerden uzak durun. Toplum olarak ne yeri, geçmişe göre ne de zamanı.
Küçüklüğümden beri en büyük hayalim olan şeyi diliyorum ısrarla. Allah bana da nasip eder umarım, iş işten geçmeden.
 
Geri
Üst