alin
Kayıtlı Üye
Kuantumda inanç istek tam ama bir şeyler yanlış gidiyorsa/Ego kodları
Kuantum dualar, dilekler, enerjiler vs derken bir şeyler dilediğimiz gibi yol almamışsa es geçtiğimiz ne var diye düşünüyorsak, kendi derlemem umarım siz de faydasını görürsünüz.
Ego kodlarımız ve hayatımıza etkileri;Ego günlük hayatta kullandığımız kimi zaman bencillik manasına getirdiğimiz "ben" "benlik" manasına gelen kelime.Kişide olmazsa olmaz olan ego, yükseldikçe genel tabiriyle ben merkezci kişiliğe gidildikçe diğer insalara sevimsiz gelmeye başladığı an, kişi de bir nevi yalnızlığa itilmeye başlar.Egoyu hiçe saymak mümkün değildir. Bizim, hayatta kalmamız için olmazsa olmaz olan egodur. Bizden başka hiç kimse, bir ömür boyu bizi hayatta ve ayakta tutacak enerjiyi bizim için harcayamaz. En çok iyililiğimizi isteyen insanlar dahil.Peki hem doğru kişi olabilecek, hem de kendimize doğru davranmış olabilecek ego ayarı nedir?
Şimdi özetlediğimizde, çocukken sobanın canımızı yakacağını bize kodlamış olan ego, bizi yıllar içinde yanlış kodlarla da sadece bize olan iyi niyetinden( ki o da biz demek bir nevi kendini koruma manasını taşıyor ) nasıl oluyor da bizim bir çok manada düşmanımız ilan ediliyor? Yanlış kodlamalar, gereksiz korkular, gereksiz yerde olumsuzluk fikirler vs.
Bir çoklarımız artık kuantum fiziğiyle ilgili az çok fikir sahibiyiz.Hangi enerjiyi yayarsan,evren sana onu getirir.Dileklerin, duaların, yakarışların bile içinde olumlu inancın yokken sonuçsuz kalabilir. Demek ki evrene iyi, doğru, tutarlı enerji yayabilmeliyiz. Demek ki iyi hissetmeli, inanmalıyız. Peki biz iyi hissediyorum dediğimiz an, bu gerçekleşecek midir hayır!! Buna engel olan ne olabilir, bilinçaltımıza egonun ittikleri, neredeyse aynı manaya gelebilecek aynı güzergahta kullanılabilecek bu kavramlar. Biz ne dersek diyelim "bizi korumak adına" bizi daha olumsuza hazırlayacak, kendimizi korumamız için telkinler verecektir.Çünkü biz her şeyi yapabiliriz, evim de olur dilediğim gibi kariyerim de diye evrene bize uygun mesajları iletmeye başladığımız an, ego önceleri yaşadığı hayal kırıklıklarını hatırlar ve derhal bize hatırlatır, bizi ilmik ilmik işlemeye başlar.Biz küçük ya da büyük bir şey diler, o dilekten var mış gibi yaymaya başlarız. Kuantumu kuralıyla yaptık peki, olumlu da düşünüyoruz peki....Neden ilerleme yok! Ego susmuyor da onun için.
Öncelikle nerelerde egonun sesini kısmamız gerektiğini bileceğiz, onu bir süre ikna edeceğiz.Ta ki biz o başarıyı yakalayıp, tescillediğimiz ana kadar.Onu gerçekleştirebildiğimiz an egonun sesi kısılacak, hatta artık yeni bir ego kodumuz oluşmuş olacak gözümüz aydın
Diyelim ki kısa sürede dilediğimiz kariyere sahip olduk, ego zaten biz demek değil mi neden bir daha bize sen iş hayatında bir şey yapamazsın, kendini kandırma diye telkin versin ki sonraki iş hayatıyla ilgili her konuda artık olumlu enerji yaymamız için elinden gelen her şeyi yapacaktır.Bundan dolayı genelde bir konuda "şanslı "diye nitelendirdiğimiz insanlar var, kendilerinden emin ego kodları tam derken aynı döngü.Ya da "şansssızım" dediğimiz her hangi bir konuda bir türlü yüzümüz gülmez.Aslında en zor görünen ki dilersek çok da kolaylaştıra bileceğimiz kısım ego kodlarımızı değiştirmek.Çünkü egomuz da biz demek, özellikle çocuklukta ama hayatın her anında, edindiğimiz kanı ve yargılar demek.Kendimizi ikna etmeye gönüllüysek daha az zorlanmamız beklenmeli sadece "farkında" olup.
Egomuzla konuşmak; Her ne ise, ego kodumuzun kaynağını bulmak için, kendimize ardı arkası kesilmeyen sorular sormak gerekir.Misal neden sürekli parasızım ya da neden sürekli aşk acısı çekiyorum? İlk ego kodu oluştuğu anı bulana kadar sebebini bulmak, (inanın mutlaka ama mutlaka bulunuyor) o an kendimize dürüstçe, ardı arkası kesilmeden sorduğumuzda....Para elinin kiri diyen bir büyüğün sözü, bir çocuğun zihninde kalıp haline gelebiliyor.Anlayıp kurtulması ise yıllar alabiliyor ya da hiç anlayamadan aynı sıkıntılarda boğuluyoruz.Bunun gibi sayısız ego koduyla örülmüş durumdayız.Sizi sürekli aynı hatalara iten konuları keşfedip, mümkünse yazıya dökün. İlk bizim iç sesimizi, ego kodumuzu oluşturan anı bulmaya çalışın, sonra onu ikna edin. O da biz demekse bizi düşünecektir, zaten başka görevi yok ki. Bir süre daha da baskılamaya çalışacaktır siz de "o" sunuz aynı zamanda, tek mesele yılmamak ve olumlu durumda kalmak için elimizden geleni yapmak. Meselenin özü, kendinizi bir dostunuza akıl verir gibi ikna etmek. Hem o ilk kod çok daha tecrübesiz sizden, neden ikna edemeyesiniz ki?
Evrene kulak verdiğimizde, dünyalık isteklerimizde bize yolladığı mesajları görüp kalıpçı olmadıkça, doğru enerjiyi de yaydığımızda, hayat daha da gözümüze başkalaşacaktır.Mutluluk hissini gerekçeler gerçekleşmeden duyumsadığımızda, mucizelerimiz her an bizim kapımızı çalacaktır, yeter ki kulak verip gelen fırsatları kaçırmayalım.
Egonun bir de ruhsal tekamül kısmı da var. Egomuzu kontrole almak, onunla barışık ama ona teslim olmadan yaşayabilmek, yazmakla bitmez.Şimdilik dünyalık işlerimizdeki faydalarından başlayabilsek bile, farkındalık kısmına ciddi fayda sağlaması için adımları atmış oluruz.
Kuantum dualar, dilekler, enerjiler vs derken bir şeyler dilediğimiz gibi yol almamışsa es geçtiğimiz ne var diye düşünüyorsak, kendi derlemem umarım siz de faydasını görürsünüz.
Ego kodlarımız ve hayatımıza etkileri;Ego günlük hayatta kullandığımız kimi zaman bencillik manasına getirdiğimiz "ben" "benlik" manasına gelen kelime.Kişide olmazsa olmaz olan ego, yükseldikçe genel tabiriyle ben merkezci kişiliğe gidildikçe diğer insalara sevimsiz gelmeye başladığı an, kişi de bir nevi yalnızlığa itilmeye başlar.Egoyu hiçe saymak mümkün değildir. Bizim, hayatta kalmamız için olmazsa olmaz olan egodur. Bizden başka hiç kimse, bir ömür boyu bizi hayatta ve ayakta tutacak enerjiyi bizim için harcayamaz. En çok iyililiğimizi isteyen insanlar dahil.Peki hem doğru kişi olabilecek, hem de kendimize doğru davranmış olabilecek ego ayarı nedir?
Şimdi özetlediğimizde, çocukken sobanın canımızı yakacağını bize kodlamış olan ego, bizi yıllar içinde yanlış kodlarla da sadece bize olan iyi niyetinden( ki o da biz demek bir nevi kendini koruma manasını taşıyor ) nasıl oluyor da bizim bir çok manada düşmanımız ilan ediliyor? Yanlış kodlamalar, gereksiz korkular, gereksiz yerde olumsuzluk fikirler vs.
Bir çoklarımız artık kuantum fiziğiyle ilgili az çok fikir sahibiyiz.Hangi enerjiyi yayarsan,evren sana onu getirir.Dileklerin, duaların, yakarışların bile içinde olumlu inancın yokken sonuçsuz kalabilir. Demek ki evrene iyi, doğru, tutarlı enerji yayabilmeliyiz. Demek ki iyi hissetmeli, inanmalıyız. Peki biz iyi hissediyorum dediğimiz an, bu gerçekleşecek midir hayır!! Buna engel olan ne olabilir, bilinçaltımıza egonun ittikleri, neredeyse aynı manaya gelebilecek aynı güzergahta kullanılabilecek bu kavramlar. Biz ne dersek diyelim "bizi korumak adına" bizi daha olumsuza hazırlayacak, kendimizi korumamız için telkinler verecektir.Çünkü biz her şeyi yapabiliriz, evim de olur dilediğim gibi kariyerim de diye evrene bize uygun mesajları iletmeye başladığımız an, ego önceleri yaşadığı hayal kırıklıklarını hatırlar ve derhal bize hatırlatır, bizi ilmik ilmik işlemeye başlar.Biz küçük ya da büyük bir şey diler, o dilekten var mış gibi yaymaya başlarız. Kuantumu kuralıyla yaptık peki, olumlu da düşünüyoruz peki....Neden ilerleme yok! Ego susmuyor da onun için.
Öncelikle nerelerde egonun sesini kısmamız gerektiğini bileceğiz, onu bir süre ikna edeceğiz.Ta ki biz o başarıyı yakalayıp, tescillediğimiz ana kadar.Onu gerçekleştirebildiğimiz an egonun sesi kısılacak, hatta artık yeni bir ego kodumuz oluşmuş olacak gözümüz aydın

Egomuzla konuşmak; Her ne ise, ego kodumuzun kaynağını bulmak için, kendimize ardı arkası kesilmeyen sorular sormak gerekir.Misal neden sürekli parasızım ya da neden sürekli aşk acısı çekiyorum? İlk ego kodu oluştuğu anı bulana kadar sebebini bulmak, (inanın mutlaka ama mutlaka bulunuyor) o an kendimize dürüstçe, ardı arkası kesilmeden sorduğumuzda....Para elinin kiri diyen bir büyüğün sözü, bir çocuğun zihninde kalıp haline gelebiliyor.Anlayıp kurtulması ise yıllar alabiliyor ya da hiç anlayamadan aynı sıkıntılarda boğuluyoruz.Bunun gibi sayısız ego koduyla örülmüş durumdayız.Sizi sürekli aynı hatalara iten konuları keşfedip, mümkünse yazıya dökün. İlk bizim iç sesimizi, ego kodumuzu oluşturan anı bulmaya çalışın, sonra onu ikna edin. O da biz demekse bizi düşünecektir, zaten başka görevi yok ki. Bir süre daha da baskılamaya çalışacaktır siz de "o" sunuz aynı zamanda, tek mesele yılmamak ve olumlu durumda kalmak için elimizden geleni yapmak. Meselenin özü, kendinizi bir dostunuza akıl verir gibi ikna etmek. Hem o ilk kod çok daha tecrübesiz sizden, neden ikna edemeyesiniz ki?
Evrene kulak verdiğimizde, dünyalık isteklerimizde bize yolladığı mesajları görüp kalıpçı olmadıkça, doğru enerjiyi de yaydığımızda, hayat daha da gözümüze başkalaşacaktır.Mutluluk hissini gerekçeler gerçekleşmeden duyumsadığımızda, mucizelerimiz her an bizim kapımızı çalacaktır, yeter ki kulak verip gelen fırsatları kaçırmayalım.
Egonun bir de ruhsal tekamül kısmı da var. Egomuzu kontrole almak, onunla barışık ama ona teslim olmadan yaşayabilmek, yazmakla bitmez.Şimdilik dünyalık işlerimizdeki faydalarından başlayabilsek bile, farkındalık kısmına ciddi fayda sağlaması için adımları atmış oluruz.