Korku Dosttur (Expendables)

RoyalArch

Kayıtlı Üye
Katılım
22 Haz 2013
Mesajlar
676
Tepkime puanı
20
Konum
İstanbul
Okuduğum kitaplardan kendimce küçük bir derleme hazırladım umarım hoşunuza gider.


Korku Dosttur

Korku; olacağını varsaydığımız hayal ürünlerimizden doğan bir tepkidir sadece. İnsan, olan bir eylemden değil olacağını düşündüğü bir eylemde korkuyu hisseder.Karanlık olduğu için değil karanlıkta başımıza bir iş geleceğini düşündüğümüz için korkarız.Bu sebeple korku,şimdiki zamanın değil gelecek zamanın tepkisidir.Şu anda kalan ve daima şimdiyi yaşayan bir insanın korkuyu hissetmesi için hiç bir sebebi yoktur. Fakat korku her zaman bir arkadaştır. Korku insanı tetikte tutan,zor anlarında,içinde bulunduğu durumdan kurtulması için ona yol gösteren bir dosttur. Korkusuz olmak yalnızca bilinçsiz (bebekler ve ruh sağlığı bozuk) insanlar için geçerlidir. Korkusuz insan bilinçli kararlar veremez,ne yapması gerektiğini gerekli enerjide planlayamaz,verdiği tepkiler hem karşıdaki kişiye hemde kendisine zarar verir çünkü o kişinin bir savunma mekanizması (korkusu) yoktur. Korku yalnızca şimdiyle birleştiği zaman insan için etkili bir silaha dönüşebilir. Şimdiyi bırakıp gelecekte yaşayan ve orada korkan bir insan korkunun desteğiyle bilinçsiz kararlar alabilir. Yalnızca şu anda; korku gibi bir dosta sarılan kişi mantıklı kararlar alabilir. Korkunun desteğini almak için korkuyla dost olmak gerekir. Korku hissine düşman olmak insanın kendisine zarar verir fakat onunla dost olup,ondan faydalanmak insanı bilinçli hale getirir.Örneğin ölüm korkusunu ele alalım. Ölüm korkusu bir çok kişi için 'kötü' birşeydir,olumsuzdur,olmaması gerektiğine inanılır fakat aslında durum tam tersidir.Ölüm korkusu insanı her an tetikte,çevresine karşı dikkatli ve uyanık tutar. Ölümü es geçip,sanki sonsuza dek bu Dünya'da yaşayacağını zanneden bir insan trafikte,sokakta,evinde,denizde dikkatsizdir. Boğazına bir bıçak dayandığı zaman korkan insan bu durumdan kurtulmak için çareler üretmeye başlar. Bir çocuğun boğazına bıçak dayarsanız sadece ağlar. Bir akıl hastasının boğazına bıçak dayarsanız size saldırır çünkü savunma mekanizmaları gelişmemiştir. Kendisini kurtarmayı düşünemez çünkü kendisini kurtarmasına yardım edecek bir dostu (korkusu) yoktur.Bu yüzden korku zannedildiği gibi olumsuz bir his değil aksine insanın dostudur...


Expendables
 

xgenion

Kayıtlı Üye
Katılım
27 Tem 2011
Mesajlar
392
Tepkime puanı
34
Konum
Nota Alemi
İş
Müzik ve Grafik Tasarım
Kendimize dost olan şeyi düşman olarak görüyoruz. Bu yazı harika bir örnek olmuş. Diğer bir örnek karanlık olabilir:
Pek çok insan karanlıktan korkar bir zamanlar ben de bu durumdaydım. Daha sonra karanlığın aslında dost olduğunu anladım. Gizlenmeniz için mükemmeldir. Nedense karanlıkta kendimi güvende hissediyorum :)
 

Kabardey

Kayıtlı Üye
Katılım
26 Ağu 2012
Mesajlar
48
Tepkime puanı
2
İnsan korkularını avantajı haline getirebilir. Hiç bir duygu boşuna var edilmemiştir. An gelir, kalp krizine sebep olur. An gelir, başa gelecek bir belayı önler. Ama tabi aşırı korku insanı zayıflatır. Ya da aşırı cesaret. Orta yolu bulmak lazım.

Korkuyu avantaja çevirmek derken; bkz: Batman :)
 

RoyalArch

Kayıtlı Üye
Katılım
22 Haz 2013
Mesajlar
676
Tepkime puanı
20
Konum
İstanbul
Kendimize dost olan şeyi düşman olarak görüyoruz. Bu yazı harika bir örnek olmuş. Diğer bir örnek karanlık olabilir:
Pek çok insan karanlıktan korkar bir zamanlar ben de bu durumdaydım. Daha sonra karanlığın aslında dost olduğunu anladım. Gizlenmeniz için mükemmeldir. Nedense karanlıkta kendimi güvende hissediyorum :)

Bende kendimi karanlıkta güvende hissederim =) Bir çok insan karanlıkta birşey göremediği için kendisini tehlikede hisseder fakat karanlıkta göremeyen sadece biz değiliz karşı tarafta göremez birşey. Karanlık bence insanın kendisini geliştirmesine yardımcı en büyük araçtır. Karanlıkta fiziki gözlerimizle göremediğimiz nesneleri metafizik özelliklerimizle görmeye,hissetmeye çalışırız. Enerjisel çalışmalar için,astral vb. karanlık ve sessizlik oldukça uygundur :)
 

hazaR

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Haz 2011
Mesajlar
2,233
Tepkime puanı
674
Konum
İstanbul
İş
Passenger.
Uçan ve kaçan böceklerden korkuyorum.
 

gümüş

Kayıtlı Üye
Katılım
11 Kas 2010
Mesajlar
1,683
Tepkime puanı
252
Karanlıkta görme çalışmaları yapmanız hem karanlık fobisi yenme hem de duyu becerilerinizi geliştirme açısından faydalı olur. / Egzersizleri için Ekolokasyon tekniklerini arayabilirsiniz
 

BİRTSEN

Kayıtlı Üye
Katılım
28 Eki 2009
Mesajlar
164
Tepkime puanı
5
Elinize sağlık harika anlatmışsınız. Özellikle, korkunun desteğini almak için korkuyla dost olmak gerekir kısmını çok beğendim:)
 

AJA

Elit Üye
Katılım
15 Haz 2010
Mesajlar
3,097
Tepkime puanı
548
Korku ve cesaret her zaman yanyayanadır..Sizin hangisini yaşadığınıza bağlıdır. Ve büyük korkular atlatılır..
 

Ori

Kayıtlı Üye
Katılım
18 Ocak 2010
Mesajlar
3,260
Tepkime puanı
3,169
Korku herzaman gerekli bir kavram olmuştur benim için. Buna kendimce bir örnek vereceksem de korku hikayelerimi yazdığımda, bu dosttan bir nebzede olsa pay tadarak yazdığımı net bir şekilde ifade edebilirim. :) Seviyorum ve seveceğim..
 

RoyalArch

Kayıtlı Üye
Katılım
22 Haz 2013
Mesajlar
676
Tepkime puanı
20
Konum
İstanbul
Korku herzaman gerekli bir kavram olmuştur benim için. Buna kendimce bir örnek vereceksem de korku hikayelerimi yazdığımda, bu dosttan bir nebzede olsa pay tadarak yazdığımı net bir şekilde ifade edebilirim. :) Seviyorum ve seveceğim..


Sitede paylaştığınız bir kısım varsa okumak isterim =)
 

joys

Kayıtlı Üye
Katılım
4 Ara 2010
Mesajlar
642
Tepkime puanı
249
Konum
İzmir
İş
Tekamülü hayırlısı ile tamamlamak İNŞALLAH tıpkı her insan gibi...
Okuduğum kitaplardan kendimce küçük bir derleme hazırladım umarım hoşunuza gider.


Korku Dosttur

Korku; olacağını varsaydığımız hayal ürünlerimizden doğan bir tepkidir sadece. İnsan, olan bir eylemden değil olacağını düşündüğü bir eylemde korkuyu hisseder.Karanlık olduğu için değil karanlıkta başımıza bir iş geleceğini düşündüğümüz için korkarız.Bu sebeple korku,şimdiki zamanın değil gelecek zamanın tepkisidir.Şu anda kalan ve daima şimdiyi yaşayan bir insanın korkuyu hissetmesi için hiç bir sebebi yoktur. Fakat korku her zaman bir arkadaştır. Korku insanı tetikte tutan,zor anlarında,içinde bulunduğu durumdan kurtulması için ona yol gösteren bir dosttur. Korkusuz olmak yalnızca bilinçsiz (bebekler ve ruh sağlığı bozuk) insanlar için geçerlidir. Korkusuz insan bilinçli kararlar veremez,ne yapması gerektiğini gerekli enerjide planlayamaz,verdiği tepkiler hem karşıdaki kişiye hemde kendisine zarar verir çünkü o kişinin bir savunma mekanizması (korkusu) yoktur. Korku yalnızca şimdiyle birleştiği zaman insan için etkili bir silaha dönüşebilir. Şimdiyi bırakıp gelecekte yaşayan ve orada korkan bir insan korkunun desteğiyle bilinçsiz kararlar alabilir. Yalnızca şu anda; korku gibi bir dosta sarılan kişi mantıklı kararlar alabilir. Korkunun desteğini almak için korkuyla dost olmak gerekir. Korku hissine düşman olmak insanın kendisine zarar verir fakat onunla dost olup,ondan faydalanmak insanı bilinçli hale getirir.Örneğin ölüm korkusunu ele alalım. Ölüm korkusu bir çok kişi için 'kötü' birşeydir,olumsuzdur,olmaması gerektiğine inanılır fakat aslında durum tam tersidir.Ölüm korkusu insanı her an tetikte,çevresine karşı dikkatli ve uyanık tutar. Ölümü es geçip,sanki sonsuza dek bu Dünya'da yaşayacağını zanneden bir insan trafikte,sokakta,evinde,denizde dikkatsizdir. Boğazına bir bıçak dayandığı zaman korkan insan bu durumdan kurtulmak için çareler üretmeye başlar. Bir çocuğun boğazına bıçak dayarsanız sadece ağlar. Bir akıl hastasının boğazına bıçak dayarsanız size saldırır çünkü savunma mekanizmaları gelişmemiştir. Kendisini kurtarmayı düşünemez çünkü kendisini kurtarmasına yardım edecek bir dostu (korkusu) yoktur.Bu yüzden korku zannedildiği gibi olumsuz bir his değil aksine insanın dostudur...


Expendables



Paylaşımınız için teşekkürler Sevgili Expendables. :) Korkuyu bir arkadaş, dost olarak nitelemeniz farklı olmuş. Hiç böyle düşünmemiştim. Korku doğru inkar edilmesi imkansız bir duygu ancak dost olarak kabul edilmesini biraz yanlış bence. Neden diyeceksiniz ki en bilineni korktuğunun başına gelmesi, tecrübe etmesidir. En azından korku kelimesi yerine bir başka kelime bulunmalı sanki. Kelime olarak bile negatif bir etkisi var. Örneğin güven sözcüğü telaffuz edildiğinde bile bi ii hissettiriyor kişiye kendisini. :) Şu olabilir belki ama "ben korkularımı seviyorum" , "ben korkularımı kabul ediyorum" " ben korkularımla yüzleşmeyi seçiyorum" , " ben korkularımdan kurtulmayı, güvende olmayı seçiyorum" gibi cümleler içinde kelimenin etkisi yok oluyor ve daha doğru gibi bence. :)




Sevgiler... :)
 

RoyalArch

Kayıtlı Üye
Katılım
22 Haz 2013
Mesajlar
676
Tepkime puanı
20
Konum
İstanbul
Paylaşımınız için teşekkürler Sevgili Expendables. :) Korkuyu bir arkadaş, dost olarak nitelemeniz farklı olmuş. Hiç böyle düşünmemiştim. Korku doğru inkar edilmesi imkansız bir duygu ancak dost olarak kabul edilmesini biraz yanlış bence. Neden diyeceksiniz ki en bilineni korktuğunun başına gelmesi, tecrübe etmesidir. En azından korku kelimesi yerine bir başka kelime bulunmalı sanki. Kelime olarak bile negatif bir etkisi var. Örneğin güven sözcüğü telaffuz edildiğinde bile bi ii hissettiriyor kişiye kendisini. :) Şu olabilir belki ama "ben korkularımı seviyorum" , "ben korkularımı kabul ediyorum" " ben korkularımla yüzleşmeyi seçiyorum" , " ben korkularımdan kurtulmayı, güvende olmayı seçiyorum" gibi cümleler içinde kelimenin etkisi yok oluyor ve daha doğru gibi bence. :)




Sevgiler... :)


Yargıya göre elbette bir negatiflik hissi uyandırıyor =) Aslında birazda osho nun bahsettiği farkındalık uygulamalarından esinlendim. Korku hissini yaşadığımız an ona negatif yaklaşmak yerine dost olarak yaklaştığımızda panik etkisi ortadan kalkıyor ve enerjisinin bize geçtiğini hissediyoruz,osho ve eckhart tolle buna duyguların enerjilerini toplamak olarak yaklaşıyorlar. Ve korkuyu dost gibi görmemin bir diğer sebebi insanı merkezlenme haline getirmesidir (bilinçli olarak) örneğin boğazımıza bir bıçak dayandığında korku enerjisi yaratıcı enerjimizi dürtüyor ve geçmiş ve gelecek yanılgısı ortadan kalkıyor. boğazımıza bir bıçak dayandığı an akşam ne yiyeceğimizi düşünmüyoruz,gelecekle ilgili hayaller kurmuyoruz yada dün neler yaptığımızı veya eski sevgilimizden neden ayrıldığımızı düşünmüyoruz,sadece anda kalıyor ve o durumdan kurtulmak için yaratıcı düşünmeye başlıyoruz. Bu yüzden ve enerjisini verdiği için onun bir dost olarak görülmesini önerdim =)
 

ChiReiki

Kayıtlı Üye
Katılım
30 May 2011
Mesajlar
185
Tepkime puanı
72
bende karanlıgı severim sessizligin içinde huzur bulurum ve karanlıkta müzik ve uyku daha hoşuma gider güneş ışıgınıda sevmem :D
 

Ambriel

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Eyl 2010
Mesajlar
172
Tepkime puanı
69
Konum
''Olmak'' istediğim yerdeyim!
İş
112-Alarm, Hipnoz...
Korkularımızda diğer davranış ve duygularımız gibi beynimizin çalışma mekanızmasına dayanarak öğrenilen bir ilizyondur. Bazı korkular ile dost olunması hatta bazı korkuların bizi hayatta tutmak amacı ile gerekli olduğuna katılıyorum. Ama bazı korkular vardır ki, bunlar kişiden kişiye değişik isimler alırlar; kaygı, evham yada fobi gibi. İşte bu tür korkular ile dost olmamak, olunmaması lazım, eğerki bu tür korkular psikolojide çapa(uyarıcı) adında bir mekanızma sonucu tetikleniyorlarsa, bu tür korkuların icabına en kısa zamanda bakılmalı ve aşılmalıdırlar. Yoksa bunlar kişiye dost olmaktan çok, stres olarak adlandırılan duygulara sebep olurlar ve sonuç olarak, stresin verdiği bir reyaksiyon beyinde çeşitli negatif kimyasalların üretilmesine ve kişide tehlikeli psikosomatik (psikolojik kökenli olan fiziksel hastalıklara verilen genel ad) hastalıklara dönüşmesine yol açar...
 

RoyalArch

Kayıtlı Üye
Katılım
22 Haz 2013
Mesajlar
676
Tepkime puanı
20
Konum
İstanbul
Korkularımızda diğer davranış ve duygularımız gibi beynimizin çalışma mekanızmasına dayanarak öğrenilen bir ilizyondur. Bazı korkular ile dost olunması hatta bazı korkuların bizi hayatta tutmak amacı ile gerekli olduğuna katılıyorum. Ama bazı korkular vardır ki, bunlar kişiden kişiye değişik isimler alırlar; kaygı, evham yada fobi gibi. İşte bu tür korkular ile dost olmamak, olunmaması lazım, eğerki bu tür korkular psikolojide çapa(uyarıcı) adında bir mekanızma sonucu tetikleniyorlarsa, bu tür korkuların icabına en kısa zamanda bakılmalı ve aşılmalıdırlar. Yoksa bunlar kişiye dost olmaktan çok, stres olarak adlandırılan duygulara sebep olurlar ve sonuç olarak, stresin verdiği bir reyaksiyon beyinde çeşitli negatif kimyasalların üretilmesine ve kişide tehlikeli psikosomatik (psikolojik kökenli olan fiziksel hastalıklara verilen genel ad) hastalıklara dönüşmesine yol açar...

Oldukça güzel açıklamışsınız elinize sağlık :) Dost olmaktan kastım korkuyla beraber yaşamak değil,onu olduğu gibi kabul edip kontrolü ele almaktır. Korku bir enerjidir. Onunla savaşırsak oda bizimle savaşır fakat onunla dost olursak enerjisini,kontrolünü bize verir. Karanlıktan korkan birisi daha çok karanlığın üzerine giderse travmatik sonuçlar doğurabilir. Fakat 'Neden korkuyorum? Korkmayı ben mi istiyorum?' diyerek o 'an' ki durumunu sorgular,korkuyu izler,yargı yapmaz ve onu olduğu gibi kabul ederse,onun; üzerinde bulunan negatif yargısını görmez ve ona sevgisini verirse korkuda aynı şekilde enerjisini kişiye verir ve korku durumu ortadan kalkar. Bunu deneyebilirsiniz :) Korkuyu hissettiğiniz bir anda onu izleyin,yorum ve yargı yapmadan izleyin,olduğu gibi kabul edip sevginizi verin. O anda içinize enerji dolduğunu,merkezlenme anını yaşayacak ve korkuya dair o negatif hissin ortadan kalktığını göreceksiniz o anda tek hissettiğiniz şey mutluluk ve aslında korkmadığınız olacaktır :)
 

Ajan 47

Kayıtlı Üye
Katılım
19 Ara 2009
Mesajlar
537
Tepkime puanı
74
Okuduğum kitaplardan kendimce küçük bir derleme hazırladım umarım hoşunuza gider.


Korku Dosttur

Korku; olacağını varsaydığımız hayal ürünlerimizden doğan bir tepkidir sadece. İnsan, olan bir eylemden değil olacağını düşündüğü bir eylemde korkuyu hisseder.Karanlık olduğu için değil karanlıkta başımıza bir iş geleceğini düşündüğümüz için korkarız.Bu sebeple korku,şimdiki zamanın değil gelecek zamanın tepkisidir.Şu anda kalan ve daima şimdiyi yaşayan bir insanın korkuyu hissetmesi için hiç bir sebebi yoktur. Fakat korku her zaman bir arkadaştır. Korku insanı tetikte tutan,zor anlarında,içinde bulunduğu durumdan kurtulması için ona yol gösteren bir dosttur. Korkusuz olmak yalnızca bilinçsiz (bebekler ve ruh sağlığı bozuk) insanlar için geçerlidir. Korkusuz insan bilinçli kararlar veremez,ne yapması gerektiğini gerekli enerjide planlayamaz,verdiği tepkiler hem karşıdaki kişiye hemde kendisine zarar verir çünkü o kişinin bir savunma mekanizması (korkusu) yoktur. Korku yalnızca şimdiyle birleştiği zaman insan için etkili bir silaha dönüşebilir. Şimdiyi bırakıp gelecekte yaşayan ve orada korkan bir insan korkunun desteğiyle bilinçsiz kararlar alabilir. Yalnızca şu anda; korku gibi bir dosta sarılan kişi mantıklı kararlar alabilir. Korkunun desteğini almak için korkuyla dost olmak gerekir. Korku hissine düşman olmak insanın kendisine zarar verir fakat onunla dost olup,ondan faydalanmak insanı bilinçli hale getirir.Örneğin ölüm korkusunu ele alalım. Ölüm korkusu bir çok kişi için 'kötü' birşeydir,olumsuzdur,olmaması gerektiğine inanılır fakat aslında durum tam tersidir.Ölüm korkusu insanı her an tetikte,çevresine karşı dikkatli ve uyanık tutar. Ölümü es geçip,sanki sonsuza dek bu Dünya'da yaşayacağını zanneden bir insan trafikte,sokakta,evinde,denizde dikkatsizdir. Boğazına bir bıçak dayandığı zaman korkan insan bu durumdan kurtulmak için çareler üretmeye başlar. Bir çocuğun boğazına bıçak dayarsanız sadece ağlar. Bir akıl hastasının boğazına bıçak dayarsanız size saldırır çünkü savunma mekanizmaları gelişmemiştir. Kendisini kurtarmayı düşünemez çünkü kendisini kurtarmasına yardım edecek bir dostu (korkusu) yoktur.Bu yüzden korku zannedildiği gibi olumsuz bir his değil aksine insanın dostudur...


Expendables

Korkuyu eğer nefret ve kin gibi kötü duygulara dönüştürmeyerek insanın içinde yaşanan bir farkındalık düzeyine ulaştırıp, yaratıcılık gücünü arttıran ve insanda farkında olma hissini yaratan yani düşüncelere odaklı değil, yayılmış değil anda yaşanılan bir olgu olarak yaşamaya devam edilirse dediğiniz doğru. Ama korkuya anlam yüklerken manayı maddi boyutta yaptığınızda korku sizin için bir baş düşman görevi görür. Yani siz savaşı başlatmış olursunuz, savaşı başlattığınız takdirde, işte sayın moderatör'ün dediği psikosomatik durumlar ortaya çıkabilir. Yani konu psikoloji bölümünde açıldığı için biraz yoruma elverişli oluyor. Eğer mananız farkında olmada saklıysa ki genelde insanların hayat düzeni bu mana eksikliğinden kaynaklı olarak psikolojik vakalara dönüşüyor. Mesela en basitinden bir örnek ile besin alışkanlıkları, yeme sorunları gibi var olan şeyler de obeziteye yol açtığı gibi, korkuda da aynı şeyi düşünebiliriz, farkında olmadan yapılan bir eylem sonucu ortaya çıkan sonuç oluyor. Ama bu sanılmasın ki kimi var olan psikolojik rahatsızlıklar kendinizi kontrol edebildiğiniz oranda düzelsin. Onlar destekleyicidirler. Doktorlarınız size öneriyorsa birşeyler onlar sizdeki farkındalık eksikliğinden kaynaklı doğan sonuçlar sayesinde oluşan bir probleme üretilen çözümü sunuyorlar.
Paylaşım için teşekkürler Expendables. :)
 

RoyalArch

Kayıtlı Üye
Katılım
22 Haz 2013
Mesajlar
676
Tepkime puanı
20
Konum
İstanbul
Korkuyu eğer nefret ve kin gibi kötü duygulara dönüştürmeyerek insanın içinde yaşanan bir farkındalık düzeyine ulaştırıp, yaratıcılık gücünü arttıran ve insanda farkında olma hissini yaratan yani düşüncelere odaklı değil, yayılmış değil anda yaşanılan bir olgu olarak yaşamaya devam edilirse dediğiniz doğru. Ama korkuya anlam yüklerken manayı maddi boyutta yaptığınızda korku sizin için bir baş düşman görevi görür. Yani siz savaşı başlatmış olursunuz, savaşı başlattığınız takdirde, işte sayın moderatör'ün dediği psikosomatik durumlar ortaya çıkabilir. Yani konu psikoloji bölümünde açıldığı için biraz yoruma elverişli oluyor. Eğer mananız farkında olmada saklıysa ki genelde insanların hayat düzeni bu mana eksikliğinden kaynaklı olarak psikolojik vakalara dönüşüyor. Mesela en basitinden bir örnek ile besin alışkanlıkları, yeme sorunları gibi var olan şeyler de obeziteye yol açtığı gibi, korkuda da aynı şeyi düşünebiliriz, farkında olmadan yapılan bir eylem sonucu ortaya çıkan sonuç oluyor. Ama bu sanılmasın ki kimi var olan psikolojik rahatsızlıklar kendinizi kontrol edebildiğiniz oranda düzelsin. Onlar destekleyicidirler. Doktorlarınız size öneriyorsa birşeyler onlar sizdeki farkındalık eksikliğinden kaynaklı doğan sonuçlar sayesinde oluşan bir probleme üretilen çözümü sunuyorlar.
Paylaşım için teşekkürler Expendables. :)

Güzel yorumunuz için ben teşekkür ederim :) Diğer yorumları da bakarsanız anda ve farkındalıkta kalındığı sürece korkuyu dost olarak belirttim. Dostluk,sevgi vs. bunlarda elbette bir yargı,tam farkındalık anını yakalatmaz yargılar fakat yinede üzerinde ki negatif baskıyı azaltmasına yardımcı olabilir. Elbette yorumsuz,yargısız,olduğu gibi merkezlenerek kabul etmeyi bende öneriyorum fakat yaşamadan kavranılamadığı için en azından üzerinde ki negatif yargıları yine sevgi,dost gibi yargılarla pozitife dönüştürmeyi vurguluyorum :)
 

MrsBloody

Kayıtlı Üye
Katılım
16 Ağu 2013
Mesajlar
8
Tepkime puanı
0
Korku Ve güven siyah ve beyaz satranç tahtası gibidir. Korku olmadan güven güven olmadan korku önemli olan bu dengeyi eşit olarak sağlamak
 
Üst