Elfangel
Kayıtlı Üye
Deniz kıyısında bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır. Güneş onu yakıp kavurur. O da Tanrı'ya yakarır... Keşke Güneş olsam diye.
"Ol" der Tanrı. Güneş oluverir.
Fakat bulutlar gelir örter güneşi, hükmü kalmaz.
Bulut olmak ister. "Ol" der Tanrı. Bulut olur.
Rüzgar alır götürür bulutu, rüzgarın oyuncağı olur.
Rüzgar olmak ister bu kez. Ona da "Ol" der Tanrı.
Rüzgar olmak ister bu kez. Ona da "Ol" der Tanrı.
Rüzgar her yere egemen olur, fırtına olur, kasırga olur.
Her şey karşısında eğilir. Tam keyfi yerindeyken koca bir kayaya rastlar.
Oradan eser buradan eser, kaya bana mısın demez!
Her şey karşısında eğilir. Tam keyfi yerindeyken koca bir kayaya rastlar.
Oradan eser buradan eser, kaya bana mısın demez!
Bildiniz... Tanrı kaya olmasına da izin verir...
Dimdik ve güçlü durmaktadır artık dünyaya karşı...
Sonra sırtında bir acı ile uyanır...
Bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır...
'Kaderini sev, belki seninki en iyisidir...'
Sonra sırtında bir acı ile uyanır...
Bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır...
'Kaderini sev, belki seninki en iyisidir...'