İstemsizce dini inancımı yitiriyorum

Enneagram

Banlı Kullanıcı
Katılım
28 Eyl 2019
Mesajlar
587
Tepkime puanı
985
Konum
DAİMON
Yoksa siz dini kuru bir kütük mü sandınız?

Neden ırksal arketipler ve örfler es geçiliyor?
Bana göre kadın ve erkek hakları hususunda dönemsel ve algısal problemlerimiz mevcut. Normali kim belirliyor, hadi söyleyin, tek bir gerçekten bahsedin bana?

Bugün kü zihin dünyanızı besleyen koşulları her döneme giydirmeniz çarpık bir düşüncenin ürünüdür.
Açıkçası sizin için her hal-ü şart sorguya açık bir konumdayken dinlerin varlıgı bile fazlalık olarak gelmeye başlar ki, o zaman hani dinin teslimiyetini (yani kendini verme, boyun eğme, karşı koymama, teslim olma) nereye, nasıl, ne biçimde konumlandıracaksınız?

İnançsızlığın temelleri böyle atıldı işte. Teslimiyet yok, kuru sorgu var.
Açın okuyun. Dinini gerçekten ama gerçkten tanımak isteyen bir Müslüman ciddi, derin ve detaylı bir okuma yapar.
İslam dininin ilk ayeti, ilk emri OKU'dur.
 

Enneagram

Banlı Kullanıcı
Katılım
28 Eyl 2019
Mesajlar
587
Tepkime puanı
985
Konum
DAİMON
Zira İslam ı mezhepleri çeşitliliği itibariyle bile eleştiriyorsunuz.
Mezheplerin varlıgı İslam ın toplumları dönemleri şartları ve insan psikolojisini yok saymadıgının en büyük kanıtıdır.
Ama siz bugün 21.yy.da dünya da 300 e yakın dinin varlıgından haberdar oldugunuz halde(ki olmayanlarınız da vardır) koskoca bir hak dini kendi yy.ınıza, yaşam tarzınıza kültürünüze göre çekip çevirmeye çalışıyorsunuz. Bu çok büyük bir handikap.
Bu sebeple dünya inançsızlıga sürükleniyor.
Düşünme yetisine ket vurulan insanlar sadece sorgularlar. Yeryüzündeki her şeyi her varlıgı hatta kendi varlıgını bile gereksiz gören bir insan nedense bir tek sorgulamaktan vazgeçmiyor.
Elinden canını alana dek bütün varlığını sorgulatıyorlar.
Sonra intiharlar neden arttı?
Neden acaba....
 
Ü

Üye silindi 58480

Sulanmayan bitki nasıl ki kurursa, beslenmeyen inanç ta kaybolur.
Konuşulmayan dil unutulmaya yüztutar.

Kainat boşluk kabul etmez. Siz bilinçli olarak beslemiyorsanız kendinizi, sakınmıyorsanız, artık egonuz devralır ve en ilkel şekilde telkinler vermeye başlar size. İnancın zayıflaması bundan ibarettir. Ego, sınırları belirli bir bilinç alanında sizi tutmaya programlidir. Yani dikkatinizi dar alana ve anlık kazanımlara fokuslar. Ruhunuz ise üst boyutun melaikesinin ve yukarı tabakalardaki varlığının yansımasını egonun katı gerçekliğinde yitirir. Yani kendini kapatır. Ego ile yaşamak zaten her anı ayrı bir tedirginlik getiren cehenneme bir teaser deneyimidir. Bazen garez, bazen korku, bazen perişanlık korkusu ile gelen saldırganlık ve istikrsizlik...



Uzun lafın kısası iman etmek aslında sadece bir deneyimdir. Her deneyim daha iyi bir deneyim haline gelmesi için ara ara belli vesilelerle kaybolur. NE yaptınız, ya da ne yapmadınız da kayboldu ? O hoş deneyim bitene kadar onu cahilce harcadınız mı yoksa onun sürdürülebilir kodlarını da öğrendiniz mi ?

Mesela müslümansanız hiç namaz kıldınız mı ?

Bu arada namaz en fıtri ibadettir. Dinin direğidir. Çünkü secdede iken siz tamamen bir embriyo pozisyonunu alırsınız. Bu ise, kişinin kas hafızasına zaten kodlu bir pozisyondur ve siz beden dili ile onu uyararak taaaaa en başına kadar ruhsal bir yolculuga cikarsiniz. Belki de bu yüzden namaz kılanların çoğu secdeye vardıklarında en rahat hale geldiklerini söylüyorlar.



Neyse uzun uzun vakitlerini ve namaz dualarındaki kozmik kapıları anlatsak uzun gider. Ama en azından soy bağlarınızı kesmek, psikoterapik olarak anne karnındaki ilk uluşuma kadar inmek ve kendinizi en başından yeniden kodlamak için bile olsa secde pozisyonunu almanızda kesin olarak fayda vardır. DNA sarmalı açmak biyolojik olarak ta desteklenmelidir çünkü.




*****

NAsıl ki belli yoga, saygi, ukalalik... vs. duruşların belli evrensel psikolojik yansımaları ve öz telkinleri varsa, empriyo duruşunun da en derin benliğe kadar götürdüğü bir bilinç altı koridoru vardır.
 

Askanarch

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Kas 2018
Mesajlar
181
Tepkime puanı
153
İş
Arkeolog
Herkese merhaba. Birtakım şeyler aklıma geldikçe inancımdan şüphe eder oldum. Normalde gayet inançlı biriydim. tam olarak ibadet etmezdim ama Allah'ın varlığına tüm kalbimle inanırdım. fakat aklıma ölümden sonrası gelince uzun uzun düşüncelere kapıldım. düşündükçe dinler gözümde saçma şeylere dönüşmeye başladı üzülerek söylüyorum. Bu forumda ruhsal anlamda kendini geliştirmeye adamış insanlar var. Yoldan geçen birine anlatsam direk ters tepki görürüm fakat sizler beni anlarsınız diye düşünüyorum.
En gelişmiş ruhlardan biri olan Gandhi gelsin aklınıza. Erdemli olmaktan, affetmekten, kin tutmamaktan vesaire bahseder. Ruhların en gelişmişi olan Tanrı, (islamda Allah) insanları cezalandırma amaçlı cehennemde yakacağını söylüyor. İnsanlar bu acımasız cümlenin üzerini örtmeye çalışıyor fakat bu intikam duygusunu çağrıştırmıyor mu? fiziksel olarak yanmak?
Bizler öldükten sonra bedenimiz toprak olup gidiyor, ama ruh kayboluyor mu? ruh nereye gidiyor? (bu noktada ruhun sonsuz oluşundan dolayı başka bir bedende can bulması fikri geliyor aklıma)
Tekrar dirileceğimizden bahsediliyor. Ruh zaten yaşayan bir şeydir. Neyi hissederse ruh hisseder. Ölmüş, toprağa karışmış bir beden neden tekrar diriltilmeye ihtiyaç duysun.
Gelişmiş bir ruh insanlara yaptığı kötü şeyleri fiziksel acı çektirerek değil, yaşam dersi olarak karşına olayları getirerek anlamasını sağlamalı, etik olan bu değil midir. İşte bu noktada da akıllara karma sistemi geliyor. Karma mı mantıklı yoksa fiziksel acı mı?
Kur'an'da kadınlara şiddete izin veriliyor. Sadece bu bile beni dinden uzaklaştırmaya yetiyor. Çünkü Tanrının cinsiyeti olmaz. Fakat Kur'an'ı okuyunca (şimdi tek tek ayetlerden bahsetmeyeceğim hepimiz biliyoruz bilmeyen de araştırır) Allah sanki erkekmiş ya da erkek tarafını tutuyormuş gibi bir düşünce uyandırıyor. Etik anlamda vicdanıma sığmayan şeyler var islamda.
Günümüzde biri çıkıp ben mehdiyim dese direk psikolojik tedavi görmeye yönlendiriyolar o kişiyi. Deli muamelesi yapıyorlar. Yıllar önce de insanların Hz. Muhammed'e inanmaları da kolay olmadı tabi.

Daha söylenecek çok şey var fakat ben böyle şeyleri düşündükçe dinden uzaklaştığımı hissediyorum. Ama şimdiye kadar bir ton mucize yaşadım, bu gerçeği de göz ardı edemem tabii ki. Yaşadığım bazı şeyleri dinle açıklayabiliyorken, bazılarını da asla dinle bağdaştıramıyorum.
Belki içimi rahatlatacak birkaç yorum okurum.
Sevgiler...
Kuranı anlayarak oku cevaplar orada birde müslüman olan matematikçi amerikalı profesor videosunu mutlaka youtube dan izle o da sen gibi bu soruları sormuş mükemmel anlatıyor bence.
 

pulnoc1

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Eyl 2019
Mesajlar
1
Tepkime puanı
0
Hepsini okudum ama hiç kimse kadınların küçük görülmesiyle ilgili olan kısma yorum yapmamış keşke biri baya net bir şekilde bu böyle böyledir diyebilseydi.
Zaten açıklanan kısımlar herkesin dilinde açıklanamayan ya da mantığa uymayan kısımlarına tatmin edici bir açıklama yapılmıyor
 
Ü

Üye silindi 58480

Ölmüş, toprağa karışmış bir beden neden tekrar diriltilmeye ihtiyaç duysun.

Tekrar diriltmek, büyük ihtimalle öldükten sonra başka bir yıldızdaki bir bekleme salonundaki kapsülde uyandırılıp, oradaki asıl ana gerçeklikten devam etmekle sonuçlanan bir gameover efekti olabilir. Çünkü dünya, Allah katında bir oyun ve puan toplama yeridir. Burada ölmeden orada uyanamıyoruz. Orada uyanınca da bize ilk sorulan sorulardan birisi de şu oluyor :

Ne kadar kaldınız ? (dünyada) diye soruyor kayıt yapan bir melek. Bizi kendimize getirmeye calisiyor,

Biz de oradaki asıl yarım bıraktığımız gerçekliğin realitesinden devam ettiğimiz için, iyice kaynaktan gelen güçlü hafızamıza kavuşuyoruz ve 1 gün ya da birkaç saat kaldık diyoruz dünya hayatı için. Orasinin buradan daha gercek oldugunu anlamamiz icin bize kisa bir saskinlik suresi veriliyor.

Kuranda bunlar hep yazar.

Kısacası Allahın bizi var etmeye de ihtiyacı yoktu. Eğer ihtiyaç duyulma açısından bakacaksak. Ama oyunun ara perdelerinin bilgisi bize yeterince verilmiş.
 

Enneagram

Banlı Kullanıcı
Katılım
28 Eyl 2019
Mesajlar
587
Tepkime puanı
985
Konum
DAİMON
Arkadaşlar bir tane soru mu var orda Allah aşkınıza ? ve bunların cevabını anlatmak için kaç kitap lazım. Burdan size kitap önercem ama siz üç cümleyle oldu bittiyse getirmeye çalışıyonuz. ? Ben anlamadım ki böyle bu ne biçim bi iştir. Ben bunların cevabı için 12 yıldır okuyorum.? Hala öğreniyorum düşünün? siz gidip güzel sanatlardı yok matematikte yok türk dili edebiyatıydi yok ingilizceydi yok mühendislikti yok tıptı bilmem ne okurken biz dinimizi anlamak için tahsil gördük ?? tamm onları okudunuz da dini neden araştırmadınız zamana yayarak ¿¿¿¿ Yalvarıyorum artık üç cümlelik cevaplarla bu soruların yanıtlanmayacagını anlayınız ?
Hangi birine cevap vereyim vallahi şaşırıyorum, yemin ediyorm bakın Allah Kuran çarpsın bir diyebilrim bunun için? vallahi soruya nerden cevap vericem diye düşünüyrm dönüp dönğp bakıyorm ? bi dia maddesi atıyorm sonra genel yazıyorm sonra bi yorum daha geliyor sizden sonra tutamıyromm kendimi. Namanalllhmm diyorm?
Hayır yazmaya başlatcksnz en sonunda. Bir kısmına da sagda solda çok cevap yazmışlığım da ama herkes kendi sorusuna özel muamele istiyor????
 

SeyyiD1109

Kayıtlı Üye
Katılım
15 May 2012
Mesajlar
91
Tepkime puanı
34
Herkese merhaba. Birtakım şeyler aklıma geldikçe inancımdan şüphe eder oldum. Normalde gayet inançlı biriydim. tam olarak ibadet etmezdim ama Allah'ın varlığına tüm kalbimle inanırdım. fakat aklıma ölümden sonrası gelince uzun uzun düşüncelere kapıldım. düşündükçe dinler gözümde saçma şeylere dönüşmeye başladı üzülerek söylüyorum. Bu forumda ruhsal anlamda kendini geliştirmeye adamış insanlar var. Yoldan geçen birine anlatsam direk ters tepki görürüm fakat sizler beni anlarsınız diye düşünüyorum.
En gelişmiş ruhlardan biri olan Gandhi gelsin aklınıza. Erdemli olmaktan, affetmekten, kin tutmamaktan vesaire bahseder. Ruhların en gelişmişi olan Tanrı, (islamda Allah) insanları cezalandırma amaçlı cehennemde yakacağını söylüyor. İnsanlar bu acımasız cümlenin üzerini örtmeye çalışıyor fakat bu intikam duygusunu çağrıştırmıyor mu? fiziksel olarak yanmak?
Bizler öldükten sonra bedenimiz toprak olup gidiyor, ama ruh kayboluyor mu? ruh nereye gidiyor? (bu noktada ruhun sonsuz oluşundan dolayı başka bir bedende can bulması fikri geliyor aklıma)
Tekrar dirileceğimizden bahsediliyor. Ruh zaten yaşayan bir şeydir. Neyi hissederse ruh hisseder. Ölmüş, toprağa karışmış bir beden neden tekrar diriltilmeye ihtiyaç duysun.
Gelişmiş bir ruh insanlara yaptığı kötü şeyleri fiziksel acı çektirerek değil, yaşam dersi olarak karşına olayları getirerek anlamasını sağlamalı, etik olan bu değil midir. İşte bu noktada da akıllara karma sistemi geliyor. Karma mı mantıklı yoksa fiziksel acı mı?
Kur'an'da kadınlara şiddete izin veriliyor. Sadece bu bile beni dinden uzaklaştırmaya yetiyor. Çünkü Tanrının cinsiyeti olmaz. Fakat Kur'an'ı okuyunca (şimdi tek tek ayetlerden bahsetmeyeceğim hepimiz biliyoruz bilmeyen de araştırır) Allah sanki erkekmiş ya da erkek tarafını tutuyormuş gibi bir düşünce uyandırıyor. Etik anlamda vicdanıma sığmayan şeyler var islamda.
Günümüzde biri çıkıp ben mehdiyim dese direk psikolojik tedavi görmeye yönlendiriyolar o kişiyi. Deli muamelesi yapıyorlar. Yıllar önce de insanların Hz. Muhammed'e inanmaları da kolay olmadı tabi.

Daha söylenecek çok şey var fakat ben böyle şeyleri düşündükçe dinden uzaklaştığımı hissediyorum. Ama şimdiye kadar bir ton mucize yaşadım, bu gerçeği de göz ardı edemem tabii ki. Yaşadığım bazı şeyleri dinle açıklayabiliyorken, bazılarını da asla dinle bağdaştıramıyorum.
Belki içimi rahatlatacak birkaç yorum okurum.
Sevgiler...

Bu şekilde başlayan sorgulama ve şüphe ile sayısız alakalı yada alakasız kaynak irdeledim. Bunun sonucunda ortaya çıkan düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.
Ölüm ve ölümden sonrası- cennet ve cehennem bunların tamamı kavramsal detaylar. Anlatılmak istenen hiç bir zaman cehenneme gitmek yanmak değil, negatif yüklerden arınmaktır bana göre ve ateş nötürleyici bir özelliğe sahiptir. (İşin doğası arınmak)

Yeniden doğmak, dirilmek vb cümlelerinizin tamamında yine kavram karmaşası olduğu kanaatindeyim. Bahsedilen şey ruhsal olgunluk ve aşılması gereken bir eşiktir. Yine yaşam ve ölüm bu dünyaya ait kavramlardır ve işin aslı var oluştur. Farklı formlarda farklı boyutlarda var olmaya devam edersin ancak bu dünya yada bu boyuttaki işin bitmiştir.

Yaşayan her canlı türüne göre, cinsiyetine göre veya herhangi bir özelliğine göre ayrım görmez. Kötü olan inanç değil insandır ve dinlerin çıkarlara göre nasıl yontulduğunu tarihin her döneminde görebilirsiniz. Her inanç sistemini karşılaştırmalı olarak incelediğinizde aslında hepsinin ruhsal olgunluğa giden bir yol olduğunu yakalayabilirsiniz. Yine bu inançlara göre kadın erkek değil ruh vardır ve özünde kendini keşfetmeni ister.
Herhangi bir konuda niyeti ne olursa olsun kadın ile başlayan bir cümle kurulması temelde yanlış ve her şekilde bilinç altının ayrımcılık ifadesidir bence. Her konunun öznesi insan olmalı.

Çok uzattım ama eğer bu noktada kolaya kaçıp inanmamayı tercih ederseniz ki bu da bir inançtır her şey yarım kalır; ancak her bir merakı gidermek cesaretini gösterdiğinizde zaman geçtikçe göreceksiniz ki yalnızca kavramlarla boğuşuyoruz.
Önemli olan her olayın,döngünün kısaca varoluşun doğasını anlamaktan geçiyor. Bu anlam bir kere edinildiğinde kavramlara zaten ihtiyaç duymazsınız ve aradığınızın aslında hep göz önünde olduğunu da fark etmiş olursunuz .
 

berksurucu

Banlı Kullanıcı
Katılım
3 Haz 2009
Mesajlar
356
Tepkime puanı
968
Konum
Güzel İzmir
Herkese merhaba. Birtakım şeyler aklıma geldikçe inancımdan şüphe eder oldum. Normalde gayet inançlı biriydim. tam olarak ibadet etmezdim ama Allah'ın varlığına tüm kalbimle inanırdım. fakat aklıma ölümden sonrası gelince uzun uzun düşüncelere kapıldım. düşündükçe dinler gözümde saçma şeylere dönüşmeye başladı üzülerek söylüyorum. Bu forumda ruhsal anlamda kendini geliştirmeye adamış insanlar var. Yoldan geçen birine anlatsam direk ters tepki görürüm fakat sizler beni anlarsınız diye düşünüyorum.
En gelişmiş ruhlardan biri olan Gandhi gelsin aklınıza. Erdemli olmaktan, affetmekten, kin tutmamaktan vesaire bahseder. Ruhların en gelişmişi olan Tanrı, (islamda Allah) insanları cezalandırma amaçlı cehennemde yakacağını söylüyor. İnsanlar bu acımasız cümlenin üzerini örtmeye çalışıyor fakat bu intikam duygusunu çağrıştırmıyor mu? fiziksel olarak yanmak?
Bizler öldükten sonra bedenimiz toprak olup gidiyor, ama ruh kayboluyor mu? ruh nereye gidiyor? (bu noktada ruhun sonsuz oluşundan dolayı başka bir bedende can bulması fikri geliyor aklıma)
Tekrar dirileceğimizden bahsediliyor. Ruh zaten yaşayan bir şeydir. Neyi hissederse ruh hisseder. Ölmüş, toprağa karışmış bir beden neden tekrar diriltilmeye ihtiyaç duysun.
Gelişmiş bir ruh insanlara yaptığı kötü şeyleri fiziksel acı çektirerek değil, yaşam dersi olarak karşına olayları getirerek anlamasını sağlamalı, etik olan bu değil midir. İşte bu noktada da akıllara karma sistemi geliyor. Karma mı mantıklı yoksa fiziksel acı mı?
Kur'an'da kadınlara şiddete izin veriliyor. Sadece bu bile beni dinden uzaklaştırmaya yetiyor. Çünkü Tanrının cinsiyeti olmaz. Fakat Kur'an'ı okuyunca (şimdi tek tek ayetlerden bahsetmeyeceğim hepimiz biliyoruz bilmeyen de araştırır) Allah sanki erkekmiş ya da erkek tarafını tutuyormuş gibi bir düşünce uyandırıyor. Etik anlamda vicdanıma sığmayan şeyler var islamda.
Günümüzde biri çıkıp ben mehdiyim dese direk psikolojik tedavi görmeye yönlendiriyolar o kişiyi. Deli muamelesi yapıyorlar. Yıllar önce de insanların Hz. Muhammed'e inanmaları da kolay olmadı tabi.

Daha söylenecek çok şey var fakat ben böyle şeyleri düşündükçe dinden uzaklaştığımı hissediyorum. Ama şimdiye kadar bir ton mucize yaşadım, bu gerçeği de göz ardı edemem tabii ki. Yaşadığım bazı şeyleri dinle açıklayabiliyorken, bazılarını da asla dinle bağdaştıramıyorum.
Belki içimi rahatlatacak birkaç yorum okurum.
Sevgiler...

doğru yoldasın... hakikat yolunda olmak için "hakikat sandığın" şeyden çıkmalısın...
 
Ü

Üye silindi 58480

doğru yoldasın... hakikat yolunda olmak için "hakikat sandığın" şeyden çıkmalısın...

Cok guzel bir bakis acisi. Tebrik ederim.
Ayrica inanc gercekten yitecekse bu gaflete kapilma ile olur. Ama @Hopemore farkindalikli bir tanik bilinci ile sureci gozlemliyor ve akista kalabilen birisi.

Yani yitecek zannedilen inanc aslinda batil ve paradoxlu fikirler ile karismis bir sozde inanca detox kerameti de olabilir.

Tum peygamberler supheye dusmustur. Ve herzamankinden daha guclu bir ariniklik ile geridonus yasamislardir. Surec her zaman hayra yorulmali.
 

Askanarch

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Kas 2018
Mesajlar
181
Tepkime puanı
153
İş
Arkeolog
Bende bu soruları sormuştum Kuranı Türkçe okuyup bitirince cevapları buldum mantıklı geldi gerçek orada idi islam arap dini değil tüm insanlığın dini araplar hiç uyarılmamış topluluk olduğu için anladıkları dil arapça olduğu için kitabın bu yüzden arapça indiği yazar.İnsan neden yaratıldı ve nasıl ve neden dirilecek cevaplarını almıştım.Hatta bir ayet var şöyle der.Hani Allah meleklere ben bir halife insan yaratacağım dediğinde melekler Allaha yeryüzünde kan dökecek bozgunculuk yapacak birini mi yaratıyorsun oysa biz sana sürekli ibadet eder dururuz.Allah meleklere ben sizin bilmediklerinizi bilirim demişti. Bu ayet inanun çok şey anlatıyor ve devamı.
 
Üst