Rüyalar, insanlara manevî alemlere pencereler açan birer realitedir. Sürekli maddî hayatla meşgul olmaktan yorulan insanlar, rüya ile manevî alemlere seyahat etmekle istirahat etmiş olur.
- Hadis-i şerifte -mealen-: “Salih rüya, vahyin kırk altı parçasından bir parçadır.” (Buharî, Tabir, 5) denilmek suretiyle, rüyanın Allah ile kulları arasında işleyen bir manevî telefon hattı mahiyetinde olduğunu gösterilmektedir.
- Alem-i Misal’de seyahat etmekle meşhur olmuş Muhyiddin ibn Arabî, alem-i misale çıkmanın ilk basamağı rüyalardan geçer, demektedir. Demek ki, doğru rüyalar görecek kadar hayatını istikametle geçirenler, rüya yoluyla misal aleminden haber alabilirler. Nitekim buna Peygamber Efendimiz (asv) şöyle işaret buyurmuştur:
“Rüyası en doğru olarak çıkanlarınız, en doğru sözlü olanınızdır.” (Müslim, Rüya, 6)
- Bir hadiste Hz. Peygamber (asv) şöyle buyurdu: “Nübüvetten yalnız müjdeciler kalmıştır.” Oradakiler “Ya Resulellah! Müjdeciler nelerdir?” diye sorduklarında “Salih rüyalardır.” buyurdu. (Buhari, Tabir, 5; Muvatta, Rüya 3)
Bu hadis-i şerifler de gösteriyor ki, Allah ile kulları arasında iletişimi gerçekleştiren vahiy yolu kapandıktan sonra, vahyin kırk altı parçasından bir parçası olan rüyalarla bu iletişim hattı devam edecektir.