Şunu bileceksin ama : kabuğum çürük veya kurtlanmıș olsa da, çekirdeğim sağlam. İçimde kusursuz bir ağacın tüm bilgisine ve kodlarına sahibim diyeceksin. Çünkü öyle. Yeniden başlamak için bir değil bir sürü çekirdeğin var. Bunlar hep üst kaderde saklı.
Kesinlikle katılıyorum. Üst kader bambaşka bir şey. Anneannemin hikayesinde gizli üst kader. Anlattım mı bilmiyorum ama mucize gibi bir yaşam. Yanlış kararı verse ne ben vardım, ne de annem.
Anneannem kendi annesinden çok zorluk görmüş bir kadın. Babasının ikinci evliliği, öz annesi ama kötü bir kadın. Büyük dedemin ilk eşi, dedem askerdeyken başka bir adamla aldatınca boşanıp anneannemin annesi ile evlenmiş ve en büyük çocuk anneannem doğmuş. Varlıkları gözüyle görüp tüm gün onlarla konuşan bir kadın annesi, babası da köyün imamı. Çok enterasan bir evlilik.
Annanem evlilik çağına geldiğinde, dedem deli gibi aşık oluyor ve öyle böyle evleniyor. Fakir bir ailenin çocuğu ama annaneme o kadar aşık ki bizimki hala bile tüm sefalete rağmen mutluydum der. Evlendiklerinde yer yatağını komşudan ödünç almışlar o kadar fakir bir aile. Hamileliğini bile tüm gün 1 tane patatesle geçirmiş bir kadın. Şimdi asıl bombaya geleyim. Dedem rahmetli İstanbul'a geliyor. Annanem hamile ve köyde.
Aradan birkaç ay geçiyor, Annanemin şeytan annesinden kızına mektup geliyor. ''Sana uygun eş buldum, parası pulu yerinde hemen bizim köyümüze kaç gel seni başkasıyla evlendiricem'' yazıyor. Annanem zavallım mektubu okutup samanlığa saklıyor. Annesine cevap bile vermiyor. Hem kocasına çok aşık hem de hamile

Aradan biraz zaman geçiyor mektubu unutuyor bizimki. Kadere de bakın ki, dedemin annesi İstanbul'a köyden erzak yollayacakken yumurta sepetinin içine saman koymak için samanlığa giriyor.
Kadının okuma yazması yok. Kağıdı da anlamıyor onu da atıyor altına.. Koca bir sepet yumurta İstanbul'a dedeme geliyor içinde mektupla. Zavallım annanem yazdı diye okur okumaz başından aşağı kaynar sular dökülüyor. Aynı gün İstanbul'dan yola çıkıp köye gidiyor. Apar topar annanemi alıp İstanbul'a geri dönüyor
Annanem her zaman der ki sen dürüstsen kader seni şahlandırır. Eskiler eşe er der. Er kısmına gelin gittiğinde üstüne laf söyletme diye de tembihler. Annanemin üst kaderi ona bambaşka bir hayat açtı. Mutlu bir evlilik, huzurlu bir yuva ve devamında gelen maddi yükselme. Kendi annesi dış kabuğuydu ama o babasının öğretileri gereği iç çekirdeğine güvendi.
Hayat sürprizlerle dolu gerçekten.