xalpx
Kayıtlı Üye
Arkadaşlar sizlere yaklaşık 2 haftaönce yaşadığım bir olayı aktarmak istiyorum.Ben oldum olası doğaüstü olaylara , varlıklara , görünmeyene ve bilinmeyene hep meraklıyımdır.zaten burada olmamın nedenlerinden biri bu.
neyse birgün yine bilgisayar başında oturmuş kulak davetleriyle ilgili yazılar okurken anneannem yanıma geldi.bu arada anneannemler yaşadığımız şehrin dışında ve onlara ziyarete gitmiştik.bana yine bunlarlamı uğraşıyosun ? başına dert açacaksın dedi gülerek bende hiç istifimi bozmadım cevap vermeden sayfaları gezmeye devam ettim.1-2 saat sonra arkadaşına ziyarete gitmek istediğini ona eşlik edersem sevineceğini söyledi.biraz gönülsüz bi şekilde e peki madem bırakır gelirim seni dedim.neyse yola çıktın yürüme mesafesindeymiş arkadaşı tanımıyorum gideceğimiz kişileride daha ben ona sormadan o bana , seni dudu teyzenle tanıştırayımda biraz konuşun bakalım ne demek istediğimi daha iyi anlarsın dedi.ya ben seni bırakıcam oturamam şimdi sizle falan demeye kalmadan zaten dudu teyzenin kapısına gelmiştik.çok ilginçtir ki dudu teyzenin kapısını çalmadan kapısında durur durmaz elim zile giderken kapıyı kendisi açtı.karşımda gördüğüm kadın anneannem yaşlarında,çok hafif kambur ve zayıftı.ayrıca bir gözü kördü ve gözü tamamen beyazdı.biraz ürkütücü olsada ses tonu ,samimiyeti , ve insanın içine işleyen enerjisi daha ilk görüşte hemen insanı sakinleştirmeye yetiyordu.evi müstakildi pek büyük olamamakla birlikte evin çeşitli yerlerinde arapça sureler dualar ve tılsım olduğunu düşündüğüm şeyler vardı.evin dekorasyonu falan o kadar ilginçtiki sanki bir film setine benziyordu.anneannem ve dudu teyze konuşurken yanlarına oturdum.dudu teyzemiz tek yaşıyordu bütün sevdiklerini kazalarda,hastalıklarla kaybetmişti.kendisi gayet sağlıklıydı.anneannem bizim çocukta buaralar sardı büyülere , cinlere konuşursunuz diye onunla geldim dedi.bende ne demek istiyo yaşlı bi kadınla neyi konuşcaz derken , tıpkı senin gençliğin gibi diyerek ekledi.dudu teyze bana baktı ve başladı anlatmaya ;
Dudu teyzemiz genç bir kız iken aşık olduğu bir delikanlıya aşk büyüleri yapmak için girmiş bu işlere.babasına ait olan çeşitli el yazmalarıyla,oradan boradan bulduğu kaynaklarla başlamış kendini geliştirmeye.derken hem kendisi hem etrafındaki insanlar dudu teyzenin yaptığı büyülerin sonuçlarını farkeder olmuş.ayrıca bununla beraber 2 adet hadiminin olduğunu bu işleri bırakmasına rağmen hadimlerinin ona bağlı kaldığını söyledi.hadimlerden biri rahmetli babasından ona bir miras gibi geçmiş onunla daha erken tanışmış.diğer hadimini ise kendi çalışmalarıyla kazanmış.asla kara büyü yapmadığını söyleyen dudu teyze daha çok aşk büyüleri ve fal bakma konusunda kendini geliştirmiş.bende bunları dinlerken keşke benimde bir kulak hüddamım olsa , kulağıma fısıldadıklarını aktarabilsem dedim.bana sakın çocuğum hiç uğraşma bu işlerle dedi.mutlaka karşılığını alırlar.mutlaka birşeyler mahrum olursun yada mahrum bırakılırsın dedi.bak benim bir gözüm artık görmüyor , doktorlar neden böyle olduğunu anlayamadılar teşhis koyamadılarki tedavi etsinler dedi. sonunda gözü kör olmuş.ben gözümü kaybettim sende hayatını,sağlığını belki sevdiklerini kaybedersin hiç deymez güzel çocuğum dedi.o kadar güzel konuşuyorduki anlatamam sizlere.ayrıca sözünü hiç kesmiyordum sorularımla ne soracaksam hemen cümlelerinin devamında sorularıma yanıt veriyodu kendi kendine.ama o anda bunlar bana çok sıradan geliyordu.bu arada dudu teyze zamanında çok yuvanın temelini atmış aşk büyüleriyle yaptığı büyülerin sonucu biraraya gelen yakın çevresinin hala evli kaldıklarını torun torba sahibi olduklarını ekledi.ama kendisi çok pişmandı.başkalarının kaderine müdahele eden kendi kaderinden olur dedi.çünkü dudu teyze 2 çoğunu büyütüp tam onlarla hayatın tadını çıkaracakken önce eşinin ölümüyle sonra da çocuklarının ölümleriyle sarsılmış.ve bana dönüp işte banada bomboş, kendi kendime yapayanlız yaşayacağım bir kader nasip etti dedi Yaradan.Çok şükür Allah bu dünyada cezamı verdide ahirette hesabını vermekten kurtuldum dedi.Böyle bir süre konuşup durduktan sonra bana babasının elyazmalarını gösterdi.çoğu arağçaydı bazılarıda arapça türkçe karışık el ile yazılmıştı.çeşitli şekiller vardı siyah ve kırmızı mürekkepler kullanımıştı ve burçların gösterildiğini öğrendiğim daire şekilli resimler çok hoşuma gitmişti.giderken söyledikleri ve gösterdiği kaynaklar için teşekkür edip elini öptüm .beni yine beklediğini söylerken geriye kalan o tek gözünün içi gülüyordu.bende tabiki gelirim diyip oradan ayrıldık anneannemle.bu anımı s,zlerle paylaşmak istedim çünkü Dudu teyzenin bu pazartesi vefat haberini aldık ve çok üzüldüm.stajım nedeniyle cenazesine katılamadığım için daha da üzüldüm ve sizlerle payaşmak yorumlarınızı almak istedim.Sevgiyle kalın ...
neyse birgün yine bilgisayar başında oturmuş kulak davetleriyle ilgili yazılar okurken anneannem yanıma geldi.bu arada anneannemler yaşadığımız şehrin dışında ve onlara ziyarete gitmiştik.bana yine bunlarlamı uğraşıyosun ? başına dert açacaksın dedi gülerek bende hiç istifimi bozmadım cevap vermeden sayfaları gezmeye devam ettim.1-2 saat sonra arkadaşına ziyarete gitmek istediğini ona eşlik edersem sevineceğini söyledi.biraz gönülsüz bi şekilde e peki madem bırakır gelirim seni dedim.neyse yola çıktın yürüme mesafesindeymiş arkadaşı tanımıyorum gideceğimiz kişileride daha ben ona sormadan o bana , seni dudu teyzenle tanıştırayımda biraz konuşun bakalım ne demek istediğimi daha iyi anlarsın dedi.ya ben seni bırakıcam oturamam şimdi sizle falan demeye kalmadan zaten dudu teyzenin kapısına gelmiştik.çok ilginçtir ki dudu teyzenin kapısını çalmadan kapısında durur durmaz elim zile giderken kapıyı kendisi açtı.karşımda gördüğüm kadın anneannem yaşlarında,çok hafif kambur ve zayıftı.ayrıca bir gözü kördü ve gözü tamamen beyazdı.biraz ürkütücü olsada ses tonu ,samimiyeti , ve insanın içine işleyen enerjisi daha ilk görüşte hemen insanı sakinleştirmeye yetiyordu.evi müstakildi pek büyük olamamakla birlikte evin çeşitli yerlerinde arapça sureler dualar ve tılsım olduğunu düşündüğüm şeyler vardı.evin dekorasyonu falan o kadar ilginçtiki sanki bir film setine benziyordu.anneannem ve dudu teyze konuşurken yanlarına oturdum.dudu teyzemiz tek yaşıyordu bütün sevdiklerini kazalarda,hastalıklarla kaybetmişti.kendisi gayet sağlıklıydı.anneannem bizim çocukta buaralar sardı büyülere , cinlere konuşursunuz diye onunla geldim dedi.bende ne demek istiyo yaşlı bi kadınla neyi konuşcaz derken , tıpkı senin gençliğin gibi diyerek ekledi.dudu teyze bana baktı ve başladı anlatmaya ;
Dudu teyzemiz genç bir kız iken aşık olduğu bir delikanlıya aşk büyüleri yapmak için girmiş bu işlere.babasına ait olan çeşitli el yazmalarıyla,oradan boradan bulduğu kaynaklarla başlamış kendini geliştirmeye.derken hem kendisi hem etrafındaki insanlar dudu teyzenin yaptığı büyülerin sonuçlarını farkeder olmuş.ayrıca bununla beraber 2 adet hadiminin olduğunu bu işleri bırakmasına rağmen hadimlerinin ona bağlı kaldığını söyledi.hadimlerden biri rahmetli babasından ona bir miras gibi geçmiş onunla daha erken tanışmış.diğer hadimini ise kendi çalışmalarıyla kazanmış.asla kara büyü yapmadığını söyleyen dudu teyze daha çok aşk büyüleri ve fal bakma konusunda kendini geliştirmiş.bende bunları dinlerken keşke benimde bir kulak hüddamım olsa , kulağıma fısıldadıklarını aktarabilsem dedim.bana sakın çocuğum hiç uğraşma bu işlerle dedi.mutlaka karşılığını alırlar.mutlaka birşeyler mahrum olursun yada mahrum bırakılırsın dedi.bak benim bir gözüm artık görmüyor , doktorlar neden böyle olduğunu anlayamadılar teşhis koyamadılarki tedavi etsinler dedi. sonunda gözü kör olmuş.ben gözümü kaybettim sende hayatını,sağlığını belki sevdiklerini kaybedersin hiç deymez güzel çocuğum dedi.o kadar güzel konuşuyorduki anlatamam sizlere.ayrıca sözünü hiç kesmiyordum sorularımla ne soracaksam hemen cümlelerinin devamında sorularıma yanıt veriyodu kendi kendine.ama o anda bunlar bana çok sıradan geliyordu.bu arada dudu teyze zamanında çok yuvanın temelini atmış aşk büyüleriyle yaptığı büyülerin sonucu biraraya gelen yakın çevresinin hala evli kaldıklarını torun torba sahibi olduklarını ekledi.ama kendisi çok pişmandı.başkalarının kaderine müdahele eden kendi kaderinden olur dedi.çünkü dudu teyze 2 çoğunu büyütüp tam onlarla hayatın tadını çıkaracakken önce eşinin ölümüyle sonra da çocuklarının ölümleriyle sarsılmış.ve bana dönüp işte banada bomboş, kendi kendime yapayanlız yaşayacağım bir kader nasip etti dedi Yaradan.Çok şükür Allah bu dünyada cezamı verdide ahirette hesabını vermekten kurtuldum dedi.Böyle bir süre konuşup durduktan sonra bana babasının elyazmalarını gösterdi.çoğu arağçaydı bazılarıda arapça türkçe karışık el ile yazılmıştı.çeşitli şekiller vardı siyah ve kırmızı mürekkepler kullanımıştı ve burçların gösterildiğini öğrendiğim daire şekilli resimler çok hoşuma gitmişti.giderken söyledikleri ve gösterdiği kaynaklar için teşekkür edip elini öptüm .beni yine beklediğini söylerken geriye kalan o tek gözünün içi gülüyordu.bende tabiki gelirim diyip oradan ayrıldık anneannemle.bu anımı s,zlerle paylaşmak istedim çünkü Dudu teyzenin bu pazartesi vefat haberini aldık ve çok üzüldüm.stajım nedeniyle cenazesine katılamadığım için daha da üzüldüm ve sizlerle payaşmak yorumlarınızı almak istedim.Sevgiyle kalın ...