"Gizlimabet Parapsikoloji Platformu"

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Empati Gücü

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan gümüş
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

gümüş

Kayıtlı Üye
Hiç yeni tanıştığınız bir insana, yaşam hakkında hissettiğiniz, ancak, yakınlarınıza bile ifade edemediğiniz içsel duygularınızı, ya da sır gibi sakladığınız bazı düşüncelerinizi anlatırken buldunuz mu kendinizi?

İşte o insan mutlaka bir “Empat”tır, algılayışı, şefkati ve anlayışının derinliğiyle sizi çekmiştir. O kişi, aslında biz fark etmeden, bizi fark etmiştir.

Kalbinizi açmayı tercih ettiğiniz “empat’’ dostlarınız varsa, onları adaptasyon örneği olarak tanımlayabiliriz. Kendilerini iyi tanır ve karşısındakilere yardımcı olmak için, ses tonlarını, beden dillerini durumdan duruma değiştirebilirler.

Bir başkasının ne hissettiğini algılamak doğuşsal bir yetenek. Bu yeteneğe sahip olanlar, insanlara nasıl yaklaşılması gerektiğini de doğal olarak bilir. Elbette bu güç insandan insana değişiyor ancak, kişisel gelişim için de gerekli. Bazen de, insanın kendini tanıması için ayna olabiliyor. Zaman zaman karşımızdakilerin hislerini kendi hissimiz gibi duyumsayabiliriz, o üzgünse, belki onun kadar üzülebiliriz. Ama bu özelliğimizin tam olarak farkında olamazsak, kendi hislerimizle karıştırıp, içselleştirerek daha karmaşık algılamalar edinmeye başlayabiliriz.

Üstün seviyede bir empat, bunları ayırt ederek, karşısındaki insanı rahatlatmaya yöneldiğinde, onları kendi hislerinden ayırmış olur. Bu yeteneğimiz, sadece arkadaş dost ve eşlere değil; yabancılara, bitki ve hayvanlara karşı da hassasiyeti getirir.

Görünen her şey, frekansların organize hali ve titreşimler dizini. Bu parçacıkların frekans düzeyleri sürekli bir etkileşim halinde. Düşünceler, kelimeler, belli bir enerjiyle güç alanı oluşturup bize yansıtıyor. Kelimelerin kaynağındaki hisler de algı alanımıza giriyor ve beden dili olarak ifade edilmese de söylenilmese de; bir empat tarafından algılanması çok güç olmuyor.

Empatlar; sanatsal yetenek sahibi, hayal gücü yüksek, çok yönlü, değişik ilgi alanlarına sahip, yardımsever, olumlu düşünmeyi seven, şefkatli ve sessizliği içinde yaşayabilen insanlardır.
Karşılarındakilerin iyi taraflarını görmeğe eğilimlidirler. Kendilerini içten, dürüst ifade ederler. Önyargısızdırlar. Çok objektif öz eleştiri yapabilirler. Hislerini rahatlıkla ifade ederken bunda da sıkıntı yaşamazlar.

Ne var ki, bu insanlar, genellikle hayal kırıklığı yaşar ve sık sık inzivaya çekilmek isterler. Çünkü başkalarından gelen hisleri yoğun hissetmek zordur, soyutlanmaları gerekebilir.

Zaten çok kalabalık ortamlar onları cezbetmez. Kendi iç hislerinden çok, dışarıdakileri hissetmek rahatsız edicidir. Uyumsuz enerji alanlarını, kötülükleri, tehlikeleri de kolayca algılarlar.

Empatları ‘’çevresini dinleyip, işitenler’’ olarak tanımlayabiliriz, sizde de bu yetenek fazla ise bundan rahatsız olup, zaman zaman soyutlamak istiyor ve
bu özelliğinizin fazla olduğunu düşünüyorsanız, sürekli huzursuz olmamak için, sadece izin verdiğiniz duyuların girmesine olanak tanıyan koruyucu bir kalkan oluşturmanız gerekebilir.

Enerjinizi çekebilecek durum ve insanlara karşı, zaman zaman gözlemci statüsüne girmeye çalışmak, ancak yardım istenildiğinde paylaşmak gerekir. Çünkü bu durum, bazen tanımadığımız kişilerin sıkıntılarını sanki bizimmiş gibi, ağırlığı ile hissetmeye yol açmaktadır.

Enerjisini verebilen empatların karşılarında, enerjilerini bilerek ya da bilmeyerek çeken insanlar bulunur.

Mesela auraları, yani psişik radyasyonları bir anlamda yapısal bozukluk taşıyan kişilerin, “Psişik Vampirlik” denilen, insan veya hayvandan enerji çekme özelliği gibi.

Aura, canlıların bedenlerinden yayılan ışınım halindeki elektromanyetik bir alandır ve sadece hassas kişilerce görülebilir.

Bazı insanlar ise daha farklıdır, anti empat gibi, sıfır ilgi gösterir, hislerini saklar, içine kapanıktır, onaylamaz, desteklemez, duygu ve düşüncelerini net ifade etmez. O zaman karşısındaki ilgili kişiler, ou cazip bulan kişiler de, sürekli onu düşünmeye başlar, hatta “Bende mi bir hata var” diye üzülerek, enerjilerini ona aktarmış olurlar.

Diğer yandan empatinin zıttı olan antipatik bir uzlaşmazlıkla, karşıt etki alanı yaratabilmeyi seven insanlar bulunur.

Hepsi için; her yeni günde, içsel huzurumuza yarayan bir güç toplamak adına, enerjimizin aktive edilebileceği çalışmaları az da olsa, sürekli uygulamak önemlidir.

Nefes çalışması, dua, farklı terapi teknikleri, meditatif çalışmalar, reiki, yoga türleri, aura temizleme, çakra dengeleme, konsantrasyon pratikleri gibi seçimlerden, uygun olanlar üzerinde yoğunlaşmamız mümkün.

Böylece yardım edebilme ve koruyucu kalkana sahip olma özelliği yerleşecektir.

Sonuçta, empati; doğru dozda kullanılması gereken bir güç ve yetenektir.

Geliştirildiğinde başarı ve çekicilik getirebilir.

Empati azlığında ise, karşı tarafın bakış açısını algılayamamaktan doğan haklılık iddiaları, saldırganlık, duyumsamazlık, egoizm, iletişim sorunları, vicdan azlığı gibi negatif psikolojik olgular ortaya çıkmış olur.

Tek taraflı empatinin olduğu bir aşk ise nefes alamaz…

Ferda Ercan Uyulan

Nisan 2010 - Dergi Yazılarından.
 
Empatlar; sanatsal yetenek sahibi, hayal gücü yüksek, çok yönlü, değişik ilgi alanlarına sahip, yardımsever, olumlu düşünmeyi seven, şefkatli ve sessizliği içinde yaşayabilen insanlardır.
Karşılarındakilerin iyi taraflarını görmeğe eğilimlidirler. Kendilerini içten, dürüst ifade ederler. Önyargısızdırlar. Çok objektif öz eleştiri yapabilirler. Hislerini rahatlıkla ifade ederken bunda da sıkıntı yaşamazlar.

Ne var ki, bu insanlar, genellikle hayal kırıklığı yaşar ve sık sık inzivaya çekilmek isterler. Çünkü başkalarından gelen hisleri yoğun hissetmek zordur, soyutlanmaları gerekebilir.

Zaten çok kalabalık ortamlar onları cezbetmez. Kendi iç hislerinden çok, dışarıdakileri hissetmek rahatsız edicidir. Uyumsuz enerji alanlarını, kötülükleri, tehlikeleri de kolayca algılarlar.

bu aynı beni anlatmış,

Bazı insanlar ise daha farklıdır, anti empat gibi, sıfır ilgi gösterir, hislerini saklar, içine kapanıktır, onaylamaz, desteklemez, duygu ve düşüncelerini net ifade etmez. O zaman karşısındaki ilgili kişiler, ou cazip bulan kişiler de, sürekli onu düşünmeye başlar, hatta “Bende mi bir hata var” diye üzülerek, enerjilerini ona aktarmış olurlar.

burda da hep hayatımı mahveden kişileri anlatmış.


Empati azlığında ise, karşı tarafın bakış açısını algılayamamaktan doğan haklılık iddiaları, saldırganlık, duyumsamazlık, egoizm, iletişim sorunları, vicdan azlığı gibi negatif psikolojik olgular ortaya çıkmış olur.

burda ise hayatımı alt-üst edenlerin yüzüne başıma gelecekleri açıklamış.
 
Güzel bir paylaşım olmuş. Bir şey eklemek isterim, aslında empat denilen kişilerin çoğu, doğası gereği bu şekilde davranmaktadır ve bu doğa onlarda bir takım güçleri de ortaya çıkarabilir. Duyarlılık; karşımızdaki insana, hayvana, bitkiye olabiliyorken doğanın tümüne, evrene bütüne de yansır. Bu durum ile ortak bilinç de kapılarını biraz daha aralayabilir.


Hatta empat kişiler, zaman zaman yaşadıkları durumlar karşısında, korunma olarak çekilme anları yaşadıklarında, doğru dozu ayarlayamazsa kırgınlık da olabilir. Bu da hem doğasına, hem oradan gelen yetilerine de gölge düşürebilir.


Burada da asıl olan farkındalık ve dengedir. Denge derken, herkeste oluşabilecek, ortak bir denge değil, kişinin varoluşundan gelen özellikler ile hayatın getirdikleri arasında, kendisi için kurabileceği denge.
Sevgiyle...
 
Bu ben de fazlasıyla mevcut. Tanımadığım insalar üzerinde çok yaşanıyor.Hissediyor hayatlarını ve görüyorum..Anlıyorum.
Sevgili alinin de dedigi gibi bu dengeyle buluşunca daha verimlı oluyor.Başkalarının bilgisini tamamlarken kendi tekamülünüzü de yaşamış oluyorsunuz.
Ve bu büyük sabır ve fedakarlık isteyen bir yetenek :)
 
Ben kesinlikle bir empatim, hic tanimadigim insanlar bile gelip dertlerini bana anlatiyorlar. Aynen yukarida yazildigi gibi bazen gercekten inzivaya cekilmek istiyorum...sadece 3-4 gun dis dunyayla iletisimi kestigimde cok olmustur bu yuzden... Guzel paylasim olmus...
 
Sanırım bende böyle bir şey mevcut.
Tam emin olamıyorum ama insanlar-yeni tanıştıklarım dahil- bana ilk paragrafta bahsedildiği gibi çok şeyler anlatırlar.İstemiyorum :( Bana empat dost lazım.
 
Ben ve yakın arkadaşım empatmışız meğer.
Bende niye bu kadar iyi anlaşıyoruz diyordum..
 
Bir insana baktığımda her şeyini hissedebiliyorum ki bu bazen değişik sonuçlanıyor.Şimdi ben empat mıyım ? Mesela geçenlerde arkadaşım çok üzgündü yani anladığım kadarıyla sonra akşam benimde içime sıkıntı girdi falan.Ama sanki hep benim sorunum gibi o duygular bende yoğunluklu oluyor.o kötü..
 
Peki empatlık yeteneğimizi nasıl kontrol altına alacağız? Kapanmış konuda şifa teknikleri öğrenin deniyordu ama ben sadece bu konuda reikiyi buldum.
 
empatlık; yeryüzünde yaşayan bütün canlıların acılarını ve mutluluklarını aynı anda hissedip kendi hislerini yaşayamamaksa, gazete okuyamamak televizyonda haberleri izleyememek kalabalık olan her yerden adeta kaçmak, zamanla içlerini bildiğin için bütün sevdiklerinden uzaklaşmaksa evet bende bir empatım sadece duygular hisler değil düşünceleri olasılıkları da görüyorsun karşındakinin gözlerinde
Lakin yaş aldı başını gidiyor hep böyle gidemez :) bir yerden sonra hak edene hak ettiği kadar empati göstermeyi öğreniyor insan
güzel paylaşım teşekkürler
 
Verici durumundaki empatlar çok daha nadir bulunuyor sanırım.Çünkü bu yetenek kırıntıları az çok herkesde var.Zamanında benım de yazdığım gibi.
Adam fawer bunu kitabında sinestezi ile kombinleyerek bir karaktere vermişti.Asıl sorunu ve acıyı o karakter yaşıyordu.
Acaba günümüzün büyük müzisyenleri verici durumundaki empatlar olabilir mi ? Çünkü müzikle birlikte bu yetenek neredeyse bir silah gibi.Ki müzik piyasasındaki rakamları da herkes biliyor.
 
Yazını okuduğumda aklıma Adam Fawer - Empati geldi. Aynı anlattığın şekilde empatlardan bahsediyor ve bununla ilgili de fantastik bir senaryo yazmış, Olasılıksız gibi kesinlikle okunması gereken bir roman. Empat olmakla ilgileniyorsanız bir bakın derim hem eğlenceli hem öğretici.
 
birşey daha eklemek istiyorum bende empati gücünü geliştirmek kitap okumak yeni insanlarla tanışmak ve gözlem yapmak bu doğuştan gelen bir yetenek olduguna inanmıyorum freud dedigi gibi 0-6 yaş aralıgında kendimize yüklenilen duygular her insanın geliştirebilecegi bir yetenek eq ile dogru orantılıdır
 
Ben kesinlikle bir empat değilim...Çünkü birileri bir şey anlattığında iyi ise de kötü ise de ben yaşamış gibi oluyorum ve hemen o duyguya kapılıyorum...Ama her neden ise çoğu kişi bana gelip anlatıyor...Galiba iyi bir dinleyiciyim...Ahhh bilemedim ki:)
 
Şahsen çok güzel bir yazı olduğunu düşünüyorum. Zamanımızın en büyük sorunlarından biri empati olsa gerek. Bunca içten ve dıştan yıkımlar hep empatinin azlığından kaynaklanıyor. Hep bana mantığıda empatinin önünü kesen küçük etkenlerden. İnsanın aklı neyse fikride o dur diye boşunada demiyorlar. Bu yeteneğin aslında doğuştan değilde, zamanla kazanılan bir özellik olduğunu düşünüyorum. O yüzden empat kişilerin genelde acılardan doğan tecrübelerden faydalandığına inanıyorum.
 
Geri
Üst