İnsan kendinin en büyük düşmanıdır. Her sorunu Kendini - Yönetmeyle çözümlemek mümkündür.
Yazara göre herşey bilinçaltından kaynaklanır. Mesela hastalığın sebebi soğuk almak değil, soğukta kalınca hasta olunacağına inanmaktır.Psikolojik olarak doğru, fakat bilimsel olarak yanlış bir teori. Bilinçaltı, genel kurallardan yola çıkarak yargıda bulunabileceği için, siz bilinçli olarak emir değiştirene kadar beklemek zorundadır. Yönetme işini yapan bilinçtir.
İnanç ilk adımdır, kendinize ve içinizdeki Güç’e inanın. Eğer amacınız bir kitap yazmaksa kendinizi bir yazar olarak canlandırın. Amaçlarınız hakkında asık yüzlü olmayın. Yeni imajınızdan zevk almaya bakın. Aldığınız tepkilerle bir o yana bir bu yana savrulmayın. En iyi eserlerin bile birçok yayımcı tarafından geri çevrilebildiğini unutmayın. Başkalarının olumsuz tavırlarına kaptırmayın kendinizi. Birşeyi yapabileceğinize inanır, zihninize bunu kazırsanız, yarı yarıya amacınıza ulaşmışsınız demektir. Bundan sonra gereken adımları atmak kalır geriye.
Projemiz ne olursa olsun, tamamlanmış halini düşünmeli ve gercekleştirmek için gereken adımları atmalıyız.
Aranmadan ansızın akla gelen düşünceler çoğunlukla en değerli olanlardır ve bu yüzden korunmalıdır; çünkü nadiren tekrar gelirler. Hayal gücü bilgiden daha önemlidir. Bilim, hayal gücüne ne kadar borçlu olduğunu bilmez. Hayal kurulmayan yerde insanlar mahvolur. Ne yediğini söyle sana kim olduğunu söyleyeyim diye yaygın bir deyiş vardır. Kendinizle ilgili inançlarınız, emin olun, yaşayaçaklarınızı tayin eder.
Birşeyi ezberlemenin en iyi yolu bir fikri diğeriyle birleştirmektir.Geçmişi belleğimizden silmek mümkün değildir ,ama onunla barış yapabiliriz. Bilinçaltınıza sabah altıda kalkmak istediğinizi söylerseniz ve belleğinize inanıyor ve güveniyorsanız tam altıda uyanırsınız. Hatırlamak , hatırlayabilecek şeyin içimizde olduğuna inanmaktır. Hatırlayamam demekten vaz geçin . Hatırlamak istediğiniz herşeyi hatırlaya bilirsiniz. Okulda öğrendikleri şeyleri hatırlamakta güçlük çeken gençler , yıllar önce televizyonda seyrettikleri bir filmi kolayca hatırlayabilirler.
Uykusuzluk hastalığı hayali bir tehlikedir. Her hangi birşeye dikkati yöneltmenin zihni uyanık tuttuğu bulunmuş, çoğu zaman uyku için de gecerli bu. Uykunun mutlaka gerekli olmadığına vücudumuzun uyumadanda ihtiyacı olan dinlenmeyi sağlaya bileceğine ikna olursak bizi uykudan alıkoyan endişenin hakkından gelebiliriz. Kafalarını sakin , vücutlarını gevşemiş halde tutanlar uyumadanda uyuyarak olduğu kadar dinlenebileceklwerini kanıtlarlar.
İşte bunların hepsi aslında düşüncelerimizin ne kadar güçlü olduğunu bize söyler ve ne kadar uygulayıp uygulamadığımızı kendi kendimize sormamıza yardımcı olur.
Alıntı.
Çok güzeldi arkadaşlar okumanızı tavsiye ederim.
Yazara göre herşey bilinçaltından kaynaklanır. Mesela hastalığın sebebi soğuk almak değil, soğukta kalınca hasta olunacağına inanmaktır.Psikolojik olarak doğru, fakat bilimsel olarak yanlış bir teori. Bilinçaltı, genel kurallardan yola çıkarak yargıda bulunabileceği için, siz bilinçli olarak emir değiştirene kadar beklemek zorundadır. Yönetme işini yapan bilinçtir.
İnanç ilk adımdır, kendinize ve içinizdeki Güç’e inanın. Eğer amacınız bir kitap yazmaksa kendinizi bir yazar olarak canlandırın. Amaçlarınız hakkında asık yüzlü olmayın. Yeni imajınızdan zevk almaya bakın. Aldığınız tepkilerle bir o yana bir bu yana savrulmayın. En iyi eserlerin bile birçok yayımcı tarafından geri çevrilebildiğini unutmayın. Başkalarının olumsuz tavırlarına kaptırmayın kendinizi. Birşeyi yapabileceğinize inanır, zihninize bunu kazırsanız, yarı yarıya amacınıza ulaşmışsınız demektir. Bundan sonra gereken adımları atmak kalır geriye.
Projemiz ne olursa olsun, tamamlanmış halini düşünmeli ve gercekleştirmek için gereken adımları atmalıyız.
Aranmadan ansızın akla gelen düşünceler çoğunlukla en değerli olanlardır ve bu yüzden korunmalıdır; çünkü nadiren tekrar gelirler. Hayal gücü bilgiden daha önemlidir. Bilim, hayal gücüne ne kadar borçlu olduğunu bilmez. Hayal kurulmayan yerde insanlar mahvolur. Ne yediğini söyle sana kim olduğunu söyleyeyim diye yaygın bir deyiş vardır. Kendinizle ilgili inançlarınız, emin olun, yaşayaçaklarınızı tayin eder.
Birşeyi ezberlemenin en iyi yolu bir fikri diğeriyle birleştirmektir.Geçmişi belleğimizden silmek mümkün değildir ,ama onunla barış yapabiliriz. Bilinçaltınıza sabah altıda kalkmak istediğinizi söylerseniz ve belleğinize inanıyor ve güveniyorsanız tam altıda uyanırsınız. Hatırlamak , hatırlayabilecek şeyin içimizde olduğuna inanmaktır. Hatırlayamam demekten vaz geçin . Hatırlamak istediğiniz herşeyi hatırlaya bilirsiniz. Okulda öğrendikleri şeyleri hatırlamakta güçlük çeken gençler , yıllar önce televizyonda seyrettikleri bir filmi kolayca hatırlayabilirler.
Uykusuzluk hastalığı hayali bir tehlikedir. Her hangi birşeye dikkati yöneltmenin zihni uyanık tuttuğu bulunmuş, çoğu zaman uyku için de gecerli bu. Uykunun mutlaka gerekli olmadığına vücudumuzun uyumadanda ihtiyacı olan dinlenmeyi sağlaya bileceğine ikna olursak bizi uykudan alıkoyan endişenin hakkından gelebiliriz. Kafalarını sakin , vücutlarını gevşemiş halde tutanlar uyumadanda uyuyarak olduğu kadar dinlenebileceklwerini kanıtlarlar.
İşte bunların hepsi aslında düşüncelerimizin ne kadar güçlü olduğunu bize söyler ve ne kadar uygulayıp uygulamadığımızı kendi kendimize sormamıza yardımcı olur.
Alıntı.
Çok güzeldi arkadaşlar okumanızı tavsiye ederim.