Dua mı vazgeçmek mi?

Merhaba arkadaşlar,
Umarım doğru yere açmışımdır sorumu. İnsanın arayışı hiç bitmiyor. Ölüm bizi alana kadar da sürecek sanırım bu arayış. Hayat ise her geçen gün daha da karmaşık hale geliyor. Bir şeylerin olması için çabalarken o size kasıtlı olarak çelme takıyor ya da tuzaklar kuruyor. Biz hem kendimize vem de hayata rağmen doğru ve sağlıklı yaşamaya çalışıyoruz. Bazen çok zor oluyor bu tabi..

Olmasını istediğimiz bir şeylerden bahsettim. Bu her şey olabilir; bir iş, bir ev, bir aşk... tüm benliğimizle istediğimiz şeylerdir bunlar. Bu zamana kadar her zaman dua ve Allah'ın izniyle isteklerimize ulaşabileceğimize inandım. Tabi çalışmak da gerekiyor. Yani sadece Allah'a dua ettim, olacak değil. Her neyse siz zaten bunları çok iyi biliyorsunuzdur.

Asıl soruma gelmek istiyorum; bu sitede "vazgeçmenin paradigması" adlı yazıyı okudum. Ve vazgeçmenin istediğimiz şeylere ulaşmakta çok önemli bir unsur olduğunu gördüm. Fakat buna rağmen, duanın ısrarı ile ilgili sarsılmaz inancım da var. Bu aralarda ikilem içine düşmemi sağlayan bir konu bu. Ve neyi çok istersek ona ulaşmamız bir o kadar zor oluyor. Yani vazgeçmem mi lazım yoksa yine ısrarla dua edip istediğim şeyin olması için çabalamam mı lazım? Buradaki mantığı bana açıklayabilecek, bu güzel sitede güzel insanlar var mıdır?

Dua da istemede aynı şeydir. Israrla istemek.Eyleme geçmek.Evren odaklandığın şeyi sana odaklanış tarzına göre verecektir.İstediğini elde edemiyorsan yaratılışın dört prensibi kitabını öneririm. Manifeste etmede bir şeyi sadece söylemek yada düşünmekle olmuyor.Hayat hakkındaki inançların da önemli.

"-Olduğu kadar,olmadığı kaderdir" Olmasını çok istediğiniz şey karşısındaki başarısızlığınız giderek büyüyen bir yük olur sırtınızda,tecrübeyle sabittir Olmuyorsa takılıp üstelemek yerine diğer olanaklara bakın,ben böyle yaptım ve bir düşünceye saplanıp çok fazla şeyi heba ettiğimi gördüm. Ve gerçekten birşey bu kadar dilemeye rağmen olmuyorsa hayırlı değildir demekki. Siz çok iyi ve hayatınızı olumlu hale getirebilecek birşeye niyet ve dua ediyor olabilirsiniz ama o şeyin hayatınıza getireceği diğer unsurların nelerin gitmesine neden olacağını bilemezsiniz. Dolayısıyla herşeyi yaptım,çabaladım,bundan dolayı vicdanım rahat diyebiliyorsanız,bırakın ve kendinizi de özgürleştirin.

Neyi çok istersek değil, ne hakkında çok düşünürsek olmuyor. Vazgeçmekten kasıt başkadır aslında. Şimdi bir şeyi çok istiyorsunuz ve dua ediyorsunuz. Duanızı edin, isteğinizi söyleyin ve artık düşünmeyin. Vazgeç derken anlatılmak istenen budur. Çünkü dileğiniz üzerinde düşündükçe, düşünceleriniz dileğinize blokaj oluşturacak ve gerçekleşmesi engelleyecektir. Mesela dileğinizin ne zaman, nasıl, nerede, hangi ortamda vs. gerçekleşeceğine kafa yorup, senaryolar yazdıkça siz dileğinizin gerçekleşmesinden uzaklaşıyorsunuz, çünkü kalbiniz ve düşünceleriniz dileğinize odaklanmak yerine bu sorulara odaklanıyor ve isteğiniz ya hiç gerçekleşmiyor ya da çok geç gerçekleşiyor. Umarım vazgeçmekten kasıtı size açıklayabilmişimdir.

Keira' Alıntı:

Neyi çok istersek değil, ne hakkında çok düşünürsek olmuyor. Vazgeçmekten kasıt başkadır aslında. Şimdi bir şeyi çok istiyorsunuz ve dua ediyorsunuz. Duanızı edin, isteğinizi söyleyin ve artık düşünmeyin. Vazgeç derken anlatılmak istenen budur. Çünkü dileğiniz üzerinde düşündükçe, düşünceleriniz dileğinize blokaj oluşturacak ve gerçekleşmesi engelleyecektir. Mesela dileğinizin ne zaman, nasıl, nerede, hangi ortamda vs. gerçekleşeceğine kafa yorup, senaryolar yazdıkça siz dileğinizin gerçekleşmesinden uzaklaşıyorsunuz, çünkü kalbiniz ve düşünceleriniz dileğinize odaklanmak yerine bu sorulara odaklanıyor ve isteğiniz ya hiç gerçekleşmiyor ya da çok geç gerçekleşiyor. Umarım vazgeçmekten kasıtı size açıklayabilmişimdir.

Genişletmek için tıkla ...

ilgilenen bütün arkadaşlarıma teşekkür ederim.
Ve Keira, sizi anladım. Sanırım doğrusu, istediğim şey için dua edeyim ve kendi haline bırakayım. Tabi bunun da olmuyorsa gerçekten olmaması gerektiği gibi bir gerçeği var. Ya da daha güzel bir şeyin olacağı gerçeği... en azından ben öyle umuyorum.
Kısacası kendimi ve isteğimi azat edip özgürlüklerine kavuşturma yoluna gideceğim. Lavander'in de dediği gibi çok büyük bir yük bu.

Hz. Ali dua ederken "Allah'ım gönlümde olanı hakkımda hayırlı eyle, hakkımda hayırlı olanları da gönlüme razı eyle." dermiş. Bu şekilde dua da edebilirsiniz. Sevgiler..

"Çok dua ettim ama olmadı.."Bu söz biraz subjektiv zira duanın " çok edildiği " kararına nasıl varabiliyoruz?Benim yeğenim sınavlara hazırlanıyor hedefi oldukça yüksek ancak deneme Sınavları'nda aldığı puanlar istediğinin altında ve ona sorarsanız çok ama çok aşırı çalışıyor ama benim gibi yıllarca öğrencilik yapan birine sorarsanız (ki o benim düşüncelerime fazla aldırmıyor)hem az çalışmakta hem de yanlış.Size bu örneği vermekteki gayem belki dualarınız size göre fazla ve belki sizin arzu ettiğiniz şey için başkası çok daha yoğun ve daha uygun dualarla müracaat etmekte ve başarıya ulaşmakta.Burdan sonuçla size nacizane tavsiyem çok daha yoğunlaşın ve asla ne düşünceleriniz ne kalbinizle ne de dilinizle istemekten vaz geçmeyin.Her dua istediğimizi elde etmek için kapalı bir kapıyı çalmaktır.Israrla kapıyı çalmaya devam edin.Ben başaracağınıza eminim.

inspecter' Alıntı:

"Çok dua ettim ama olmadı.."Bu söz biraz subjektiv zira duanın " çok edildiği " kararına nasıl varabiliyoruz?Benim yeğenim sınavlara hazırlanıyor hedefi oldukça yüksek ancak deneme Sınavları'nda aldığı puanlar istediğinin altında ve ona sorarsanız çok ama çok aşırı çalışıyor ama benim gibi yıllarca öğrencilik yapan birine sorarsanız (ki o benim düşüncelerime fazla aldırmıyor)hem az çalışmakta hem de yanlış.Size bu örneği vermekteki gayem belki dualarınız size göre fazla ve belki sizin arzu ettiğiniz şey için başkası çok daha yoğun ve daha uygun dualarla müracaat etmekte ve başarıya ulaşmakta.Burdan sonuçla size nacizane tavsiyem çok daha yoğunlaşın ve asla ne düşünceleriniz ne kalbinizle ne de dilinizle istemekten vaz geçmeyin.Her dua istediğimizi elde etmek için kapalı bir kapıyı çalmaktır.Israrla kapıyı çalmaya devam edin.Ben başaracağınıza eminim.

Genişletmek için tıkla ...

Yorumunuza teşekkürederim.

Bazen o malum şarkıcının "hayat beni neden yoruyorsun?" sözüyle isyan ediyorum hayata
Sonra hayat da bana "bana doğru sözlerle gel" diye kızıyor. Ben de kendime çekidüzen veriyorum. İşte şu zamanlar kendime çekidüzen verme zamanlarım. Hayattan azar yedim yine

Fakat dediğiniz gibi çekidüzen verdikten sonra dualarıma devam edeceğim. Biraz sakinleşmek ve dinlenmek sanırım işe yarayacaktır, değil mi?

Duayı bırakma.Fakat tevekkül et.Bu bir parça vazgeçmektir.Yani sen elinden geleni yapıyorsun gerisini yüce Allah ıma bırakıyorsun.Ne güzeldir ki ikisinide yapman bu sayede mümkündür.

Öncelikle herkese merhaba konuyada bayıldım yorumlarada...White seni tenzih ederek konusuyorum lütfen yalnış anlama sadece konu içerigi ( senin yaşadıkların ) bana da fazlasıyla uyuyor . Şunu söylemek istiyorum ki birşeyi gercekten istiyorsak isteğimize odaklanmakmış önemli olan hani derlerya sonunu düşünen kahraman olamaz diye =) bir nevi bu söze uyuyor. hayatını oldugu gıbı yasayacaksın isteklerine odaklanacaksın duanı edeceksın enerjını evrene yolluycaksın gerisi Yaradanın takdiri ilahisi sabırlı ve anlayışlı olacaksın hayata karşı ve bende sana sılanın şarkısını soylıyeyım =)

hayatı oldugu gibi karşılamazsan , iliklemez önünü asla karşında
korkmayacaksın çarpıp düşşen bile , dipçikkkkk gibi sağlam duracaksın ayaktaa

herşeyin güzel olması dilegimle :hurray::hurray:

bir şeyi tutkuyla istemek diye bir olay da var. mesela hazreti muhammed aleyhisselam islam'ı yaşamayı ve yaşatmayı, anlatmayı tutkuyla istiyordu, bunun için Rabbine dua da ediyordu ancak gerekenleri de yine aynı tutkuyla yapıp harete geçiyordu. biz de onun gibi yapmalıyız, zaten her hareketimizde onu örnek almamız emrediliyor. ve yukarıda denildiği gibi en güzel dualardan biri: "Allah'ım gönlümde olanı hakkımda hayırlı eyle, hakkımda hayırlı olanları da gönlüme razı eyle." biz aynı tutkuyla harekete geçmeye devam ederken hayatın nasıl akacağını hiç bilemeyiz, belki de bir bakmışız bizim için hayırlı olan noktadayız.