Dogmatik Kabala

Ori

Kayıtlı Üye
Katılım
18 Ocak 2010
Mesajlar
3,251
Tepkime puanı
3,147
Dogmatik Kabala, esas olarak sözlü aktarılan bu öğretinin yazıya dökülmüş doktrinlerini içerir. Bu konuda farklı tarihlerde yazılmış çok sayıda eser bulunmaktadır. Bunlardan en temel olanları ise (her biri Yaratılış'ın ileride göreceğimiz alemlerinden birine karşılık gelmek üzere) şunlardır: Zohar-İhtişam kitabı ya da Işığın Kitabı ve doktrini, Sepher Sephiroth Tecelliler Kitabı, Sepher Yetzirah-Şekillenme Kitabı ve Asch Metzareph-Arındırıcı Ateş. Bu eserlerin içeriği ile ilgili kısaca bir bilgi vennek gerekirse:

1. Zohar-İhtişam Kitabı ya da Işığın Kitabı. Aşağıdaki eserleri içennektedir:

a. Siphra Dtzenioutha-Örtülü Gizem Kitabı. Zohar'ın açılış kitabıdır. Yaratılış'ın dört aleminin ilki olan İlk Çıkış-Atziluth Alemi 'ne ait bir çalışmadır. Shemoth-Çıkış Kitabı 'nın içine yerleştirilmiş beş bölümden oluşur. Yaratılış'ın sırları, insan ruhu, ruh ve madde arasındaki ilişkilerden bahseder.

b. Idra Rabba Qadislıa-Büyük Kutsal Meclis. Örtülü Gizem Kitabı'nın devamıdır. Rabbi Simeon Ben Jochai'nin, Torah'ın sırlarını refakatçilerine anlattığı kismı içerir.

c. Idra Zuta Qadisha-Küçük Kutsal Meclis. ldra Rabba'ya bir ilave özelliğini taşır. Bu üç kitap yaratıcı Tanrısal Varlık'ın ve beraberinde Yaratılış'ın kademeli gelişmesini anlatmaktadır.

d. Beth Elokim-Elokim'in Evi. Ruhani bir eserdir. Melekler, ifritler, elemental varlıklar (Ateş, Hava, Su, Toprak olmak üzere maddesel alemin dört elementi ile sembolize edilen, doğaya ait, şekillenebilen ruhsal varlıklar) ve ruhlar üzerine yazılmıştır.

e. Ruhların Devirleri. Söyleşi şeklinde özgün bir konudur.

2. Sepher Sephiroth-Tecelliler Kitabı. Tanrısal Varlık'ın kademeli olarak negatif varoluştan pozitif varoluşuna evrimini anlatmaktadır. İkinci alem olan Briah-Yaratılış Alemi'ne aittir.

3. Sepher Yetziralı-Şekillenme Kitabı. Yaratılış'ın dört kabalistik aleminden üçüncüsü olan Yetzirah-Şekillenme Alemi'ne ayrılmış bir eserdir. Tanrısal Bilgelik'in "Otuz İki Yolunu" oluşturan on rakam (sephiroth) ve İbrani alfabesinin yirmi iki haıfıne dayanan evrensel bir kozmolojiyi açıklamaktadır.

4. Asclı Metzareph-Arındırıcı Ateş. Kabalistik alemlerin dördüncüsü ve en düşüğü olan Asiah-Hareket Alemi'ne aittir. Varlığı çok az kişi tarafından bilinir. Son derece karmaşık bir yazıttır. Çok az kişi tarafından anlaşılır.

Yukarıda bahsedilen bilgilerin ışığında Dogmatik Kabala'nın sonuç olarak aşağıdaki konular üzerine yoğunlaştığını görüyoruz:

a) İlahi Varlık-Ain Soph ve Nitelikleri-Sephiroth.
b) Evren bilimi (Kozmoloji).
c) Meleklerin ve insanların yaratılışı (Alemler).
d) İnsanlık ve meleklerin kaderi.
e) İnsan ruhunun içeriği.
f) Melekler, iblisler ve elemental varlıkların içeriği.
g) İnsanlığa tebliğ edilen yasaların önemi.
h) Sayıların Tanrısal sembolizmi.
i) İbrani harflerinin sırlan.
j) Denge.

Alıntı.
 
Ü

Üye silindi 57044

doğmatik-otantik kabala meselesi bir çok açıdan diğer öğretilerin ilk başta etütü ile, daha sonra ise otantik kabalada ciddi olarak ilerledikten sonra, üst dünyalar ve partzuflarla ilgili, ıslah dünyası ile ilgili teknik metinlere girdikten sonra anlaşılabilir.. Arı bir değerlendirme yapılabilir. Açık konuşmak gerekirse geçmişte kabalistler 7 ilmi bilmeyenleri öğrenci kabul etmezlermiş.

çünkü otantik kabalayı çalışan kabalistler(kabalist yaradanı ifşa etmiş kişiye denilir) öğretinin adem peygamberden geldiğini söylerler.. Adem ise ibranicenin kurucusudur.. Hz.İbrahim değil, Hz.Adem İbranice alfabenin kurucusudur.. Bu bir çok açıdan kafa karıştırır.. çünkü ilk insanın doğuşu milyonlarca yıl önceye uzanır.. Fakat ademin tarihi ise 6000 yıldan daha azdır.. Kabalistler onu şöyle açıklarlar; çünkü Adem yaradanı ilk hisseden kişiydi, yaradanı ilk ifşa eden, yani onun isim ve sıfatlarını ilk defa ifşa eden kişiydi derler.. Onları öğrenen ve bilen ilk kişiydi derler.. Zaten o yüzden adem kelimesi, İbranice laadom-benzemek, yaradana benzemek kökünden gelir derler. Adem, yaradanın isimlerini ilk edinen ve ona benzeyen idi derler. O yüzden ilk insan Adem ile başladı derler.. Oysaki ondan öncede iki ayağı üzerinde yürüyen insanlar vardı derler.. Fakat onlar yaradanı edinemeseler bile, otantik kabala onlar için lanetli bir özgeçmişte yazmaz.. çünkü o insanların bayağalık-egoizm-doğadan kopukluk seviyeleri fazla gelişmiş değildi. dolayısıyla yaradanı, doğanın güçlerini tıpkı yeni doğmuş bir bebeğin annesini hissettiği gibi(yalnızca koku alma ve bilinçsizlik halinde) yaratanı hissederlerdi derler..

Bayağalık az olduğu için.. Ademden öncede öğretiler vardı.. meditasyonla ilgili, doğa güçleri ile ilgili çalışmalar vardı.. Onların hepsi gufsuz(beden) roş(kafa) olarak anlandırılır.. Adem ve hatta Adem'den öncesi.. Gufsuz roştur.. Keter, hohmah, binah ve daat şeklindedir.. Çünkü ademden öncesi ve ademden sonra ilk 2000 bin yıl gufsuz roştur.. hohmah, binah ve daat şeklindedir.. Orada bayağalık-doğadan kopukluk fazla olmadığı için yalnızca nefeş ışığını çekip alabildiler. Ademden 2000 yıl sonraki koşul ise; partzufun guf'unun roş'u olarak adlandırılır.. hesed, gevura ve tiferet'de onlara dahil olur.. Onlarda ancak ruha(ruh) ışığını çekip alabilirler..

Günümüzde yaşadığımız çağlar ise en bozuk, en berbat çağlardır.. bgahavad gita(hint maneviyatı)'da kali çağı olarak geçer.. Fakat böyle bir çağda yaşamak tamamıyla kötü değildir.. bu yaradanın en büyük ışıklarını çekebilecek bayağalıkta-egoizm seviyesinde nesiller var anlamına gelir.. Netzah, hod, yesod.. bunlar son 2000 yıla denk gelirki bu çağlarda maneviyatı edinebilenler neşama ışığını çekebilirler anlamına gelir..

son olarak malkhut vardır.. Oda mesih'in çağlarına, ıslahın sonuna denk gelir.. böylece tüm insanlık kolektif bir şekilde haya ve yehida ışıklarını çeker alırlar.. Atsilut dünyası, asiyya dünyasına iner ve tüm dünya aydınlanır.. işte ona gimar tikun(ıslahın sonu) denir..
 
Üst